Filistin Kızılayı'ndan yapılan açıklamaya göre 61 yaşındaki Amur, 15 Aralık Pazartesi akşam saatlerinde fanatik İsraillilerin saldırılarında darbedildi.

Radikal grubun birden çok saldırılarına maruz kalan Filistinli Amur, AA muhabirine, evinde bulunduğu sırada saldırılara maruz kaldığını anlatarak, "Daha sonra da İsrail ordusu müdahale etti ve beni bir süreliğine gözaltında tuttuktan sonra serbest bıraktı." dedi.

Yatta beldesindeki hastanede tedavi gördüğünü paylaşan Amur, "İsrailli yerleşimcilerin istediği, bölge sakinlerinin tek tek topraklarını bırakıp gitmesidir. Nitekim biri gidince sıra komşusuna gelmiş oluyor, böylece bölgede kimse kalmayınca yerimize yerleşiyorlar. Onlar dünyaya, bu toprakları sahipsiz olduğu için aldıklarını göstermeye çalışıyorlar." diye konuştu.

Kendisinin 1965 doğumlu olduğunu aktaran Amur, "Yani İsrail, Batı Şeria'yı işgal etmeden yaklaşık 2 yıl önce dünyaya geldim. Bizler, İsrail'in Batı Şeria ve Gazze Şeridi'ni işgal etmeden önce bu topraklarda vardık. Bu topraklar atalarımızın topraklarıdır. Bizleri çıkarmaya yönelik her türlü girişimlerine rağmen bu toprakları terk etmeyeceğiz." şeklinde konuştu.

İsraillilerin kendisine ilk saldırısı değil

Bunun, Filistin topraklarını gasbeden İsraillilerin kendisine yönelik ilk saldırı olmadığını hatırlatan Amur, radikal İsraillilerin geçen nisan ayında da kendisine ateş açarak, ayağını kaybetmesine sebep olduğunu belirtti.

İsraillilerin tekrarlanan saldırılarını hatırlatan Filistinli, "Tüm bu yaşananlara rağmen korkmadım, hatta burada kalmamdaki ısrarım arttı. Yerleşimcilerin tüm saldırıları ve tekrarlanan gözaltı baskınları bizi yerimizden edemedi." ifadelerini kullandı.

İsrail yönetiminin kendilerinin bu topraklarda hiçbir hakları yokmuş gibi davrandığına işaret eden Amur, "Ancak tüm bu uygulamalar, topraklarımıza bağlılık konusundaki kararlılığımızı ve ısrarımızı artırıyor. Acıların boyutu ne olursa olsun evlerimizden vazgeçmiyoruz." dedi.

İsraillilerin Filistinlilere yönelik saldırılarının rastgele olmadığının altını çizen Amur, söz konusu saldırıların bölgedeki Filistin halkını topraklardan zorla kovmaya yönelik kapsamlı, planın bir parçası olduğunu vurguladı.

İsraillilerin sivillere saldırılarının bölgedeki insanları zorla yerinden etmeyi hedeflediğini tekrarlayan Amur, "Dünyaya bu toprakların sahipsiz olduğunu göstermek istiyorlar ancak bu doğru değildir. Nesillerden beri buradayız ve burada kalmaya da devam edeceğiz." diye konuştu.

"Bu topraklardan vazgeçmeyeceğiz"

Filistinli engelli Amur, "Bu topraklar mübarektir, Allah tarafından bereketli kılınmıştı. Bizler de bu toprakların değerini, tarihi ve dini değerlerinin farkındayız. Bu topraklardan vazgeçmeyeceğiz, diğer ayağımı hedef alma girişiminde bulunsalar dahi bu topraklardan vazgeçmeyeceğiz." ifadelerini kullandı.

Amur, Mesafer Yatta bölgesi ve tüm Filistinlilere seslenerek, "Topraklarınızda direnmeye devam edin, sizleri yerinizden etmelerinize izin vermeyin." çağrısında bulundu.

Topraklarını gasbeden işgalcilere karşı direnmek için hem cesaret hem de inancın olması gerektiğini vurgulayan Amur, "Onlar bize karşı baskıyı artırdıkça topraklarımızda kalma ısrarımız artıyor." dedi.

İsrail'in Filistinlileri topraklarından zorla çıkarabileceğine inandığı ancak kendilerinin evlerini terk etmeme yönündeki ısrarlarını sürdürdüklerini dile getiren Amur, "Bu topraklarda haklarımızı aramak kutsal bir davadır." ifadelerini kullandı.