Dünya

Fransa'daki Lafarge davasının sivil tarafları: Yargıtay cezai sorumluluklarından aklanamayacakları sinyalini gönderdi

Avrupa Anayasa ve İnsan Hakları Merkezinden avukat Cannelle Lavite, "Yargıtay, şirketlere 'sadece iş yaptıkları' gerekçesinin, ortaklarının suçlarındaki cezai sorumluluklarından aklanamayacakları sinyalini gönderdi." dedi.

Esra Taşkın  | 08.09.2021 - Güncelleme : 08.09.2021
Fransa'daki Lafarge davasının sivil tarafları: Yargıtay cezai sorumluluklarından aklanamayacakları sinyalini gönderdi Fotoğraf: Esra Taşkın - Anadolu Ajansı

Paris

Fransa'da, Yargıtay'ın Fransız çimento devi Lafarge'ın, DEAŞ'ı finanse ederek insanlığa karşı suça ortaklıkla yargılanmasının önünü açan kararı, Avrupa Anayasa ve İnsan Hakları Merkezi (ECCHR) ve yolsuzlukla mücadele derneği Sherpa tarafından, şirketin faaliyetlerinden haberi olması halinde dönemin devlet yetkililerine karşı da soruşturma açılabileceği şeklinde yorumladı.

Davanın sivil tarafları yolsuzlukla mücadele derneği Sherpa ile ECCHR yetkilileri, yargı sürecini ve beklentilerini AA'ya değerlendirdi.

ECCHR'den avukat Cannelle Lavite, Yargıtay'ın kararının ilk defa çok uluslu bir şirketin "insanlığa karşı suça ortaklıkla suçlanmasına" izin verebilecek sembol bir karar olduğunu ve silahlı çatışma bölgelerinde faaliyet gösteren, bu çatışmaları besleyen ya da onlardan çıkar sağlayan şirketlere güçlü sinyal gönderdiğini ifade etti.

"Yargıtay, şirketlere 'sadece iş yaptıkları' gerekçesinin, ortaklarının suçlarındaki cezai sorumluluklarından aklanamayacakları sinyalini gönderdi." diyen Lavite, Yargıtay'ın Lafarge'a bu suçlamanın yeniden yöneltilmesine dair kararı farklı hakimlerden oluşan heyetin vermesini istemesinin davada gecikmelere yol açacağını vurguladı.

Lavite, AA'nın ulaştığı ve Fransa devletinin istihbarat servisinin Lafarge ve DEAŞ arasındaki ilişkiden haberdar olduğunu gösteren belgelerin, Batılı aktörlerin sadece ekonomik değil, stratejik ve jeopolitik çıkarları olduğunu da gösterdiğini anımsatarak şunları kaydetti:

"Lafarge da Fransa devleti de insan haklarına saygıyı içeren uluslararası hukuka uymak zorunda. Eğer Fransız devlet aktörlerinin sorumluluğuna işaret eden belgeler varsa güncel soruşturmanın bunları dikkate alacağını, sorgu hakimlerinin Lafarge gibi Fransız devletinin de muhtemel cezai sorumluluklarını inceleyeceğini umuyoruz."

Fransa'da suçlara çifte standart

Lavite, çimento devinin Suriye'deki ana yatırımcılarından Avrupa Yatırım Bankasının sorumluluğuna ilişkin soru üzerine, Lafarge yatırımcılarının da şirketin faaliyetlerinin insanlığa karşı suçlardan haberdar olmaları, yatırımlarla bu suçların kolaylaştığının farkında olmaları durumunda onlara karşı da şirkete yöneltilen suçlamaların yöneltilebileceği söyledi.

Yargıtay'ın davada, Life for Paris (Paris için Yaşam) adlı terör kurbanlarının oluşturduğu derneği sivil taraf olarak görmemesini "büyük paradoks" şeklinde değerlendiren Cannelle Lavite, "Fransa'da sözde 'cihat' için giden çocuklarına uçak bileti ödeyen anneleri mahkum eden kararlar gördük. Öte yandan, terör örgütlerinin finansmanların kurbanlarına adalete erişim hakkı verme söz konusu olduğunda son derece sınırlı bir çerçeve var. Halbuki onlar bu finansman yoluyla kolaylaştırılan terör saldırılarının kurbanı oluyorlar." ifadesini kullandı.

Sherpa'nın başkanı Franceline Lepany, Lafarge ve yöneticilerine karşı "insanlığa karşı suçlara ortaklık, terörü finanse etmek ve başkalarının hayatını tehlikeye atmak" suçlamalarının yöneltildiğini, şirketin bu suçlamalardan "insanlığa karşı suçlara ortaklığın" düşürülmesi talebini temyiz mahkemesinin kabul ettiğini, kendilerinin de konuyu yargıya götürdüğünü, Yargıtay'ın da bu temyiz mahkemesinin kararını bozduğunu hatırlattı.

Lepany, Yargıtay'ın Sherpa'nın davanın sivil tarafı olamayacağını duyurmasına rağmen davayı takip edeceklerini ifade etti.

Lafarge'ın Fransız devletinin istihbarat birimlerinin bilgisi dahilinde DEAŞ ile anlaştığına dair belgeler için "Umarız bu unsurlar devam eden soruşturmaya dahil edilecek ve gerekli önlemler alınacak. Uzun vadede doğrudan devlet değil ama dönemin bakanlarına karşı soruşturma açılabilir." diyen Lepany, bu noktada devlet yetkililerinin yargılandığı Cumhuriyet Adalet Mahkemesinin devreye gireceğini söyledi.

Fransız devletinin, Lafarge ile DEAŞ arasındaki anlaşmadan haberdar olduğu ortaya çıkmıştı

Temmuzda ortaya çıkan Fransız istihbarat servisine ait Ağustos 2014 tarihli gizli notta, Lafarge'ın Suriye'de faaliyetlerini devam ettirebilmek için DEAŞ ile anlaşma yaptığı, sonraki aylarda fabrikayı ele geçiren DEAŞ'ın şirkete ticari faaliyetlerini sürdürme ve kontrolündeki bölgelerde ulaşım izni verdiği bilgisi yer alıyordu.

Bu notla, devletin şirket ile terör örgütü arasındaki anlaşmadan haberdar olduğu ortaya çıkmıştı.

AA, Lafarge'ın DEAŞ'ı Fransız istihbaratının bilgisi dahilinde finanse ettiğini kanıtlayan belgelere ulaştı

Anadolu Ajansının (AA) elde ettiği Fransız kurumlarına ait belgelerdeki bilgiler, dünyanın en büyük çimento devi Fransız Lafarge'ın, DEAŞ ile ilişkisi hakkında Fransız iç, dış ve askeri istihbarat servislerini sürekli bilgilendirdiğini ve ilişkinin Fransa devletinin bilgisi dahilinde gerçekleştiğini gözler önüne serdi.

AA'nın bugün yayımladığı haberinde yer alan belgelerde, Fransız istihbarat ve devlet kurumları, Lafarge'ı, terörü finanse ederek insanlığa karşı suç işlediği konusunda uyarmadı ve bu durumu gizli tutanaklarda itiraf etti.

DEAŞ, Lafarge'dan aldığı çimentoları sığınak ve tünel yapımında kullandı.

Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.
İlgili konular
Bu haberi paylaşın