Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan tarım sektörüne müjdeler
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bu yıl tarım ürünlerinin işlenmesi, paketlenmesi, depolanması ile bireysel sulamadan oluşan 7 bin 160 projeye 10,2 milyar lira hibe sağlayacağız." dedi.

İstanbul
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Haliç Kongre Merkezi'nde bu yıl 4'üncüsü düzenlenen Ziraat Bankası Tarım Ekosistemi Buluşması'nda yaptığı konuşmada katılımcıları selamlayıp, buluşmada yer almaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
Türkiye'nin farklı illerinden gelen kadın çiftçilere de "Hoş geldiniz." diyen Erdoğan, Ziraat Bankası'na, yöneticilerine ve programa destek veren Tarım ve Orman Bakanlığı ile Hazine ve Maliye Bakanlığına teşekkür etti.
"İşimiz ziraat, gücümüz ziraat" temasıyla bu yıl dördüncüsü tertiplenen buluşmanın tarım sektörü için hayırlara vesile olmasını dileyen Erdoğan, Ziraat Bankasının 1863 yılından beri Türk tarımının en büyük destekçisi olduğunu söyledi.
Tarihin en zor dönemlerinde çiftçinin, esnafın, tüccarın ve girişimcinin yanında yer alan bankanın milletin gönlündeki yerinin çok farklı olduğunu belirten Erdoğan, bankanın kullandırdığı tarım kredilerinin 700 milyar lirayı aştığını ifade etti.
Ziraat Bankasının sektörün kredi ihtiyacının yüzde 71'ini tek başına karşıladığına dikkati çeken Erdoğan, "Tarım kredilerinin yüzde 90'ından fazlası, yani 653 milyar liralık kısmı devletimizin faiz desteği verdiği sübvansiyonlu kredilerden oluşuyor. Bankadan sübvansiyonlu tarım kredisi kullanan çiftçilerimizin faizlerinin ortalama yüzde 70'lik kısmını kamu olarak biz üstleniyoruz. Biliyorsunuz geçen sene, 2024-2026 yılları arasında uygulanacak yeni tarımsal kredi sistemini devreye aldık. Bu kapsamdaki 28 farklı konuda yüzde 25 ila yüzde 100 arasında faiz veya kar payı destekli kredi imkanı sağlıyoruz. Üreticilerimiz, temel bitkisel üretim ve temel hayvansal üretim konularında 300 bin liraya kadar yüzde 100 faiz kar payı indirimli kredi kullanabiliyor." diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Ziraat Bankası 4. Tarım Ekosistemi Buluşması" programında konuştu
— Anadolu Ajansı (@anadoluajansi) June 28, 2025
— Bu yıl tarım ürünlerinin işlenmesi, paketlenmesi, depolanması ile bireysel sulamadan oluşan 7 bin 160 projeye 10,2 milyar lira hibe sağlayacağız
— Kırsal kalkınma programı IPARD'la… pic.twitter.com/INWm4v2ynm
Cumhurbaşkanı Erdoğan, tarımsal Ar-Ge yapan firmaların biyotarım ve tarımsal yenilenebilir enerji yatırımlarında yüzde 50 ila yüzde 100 arasında faiz kar payı indirimli krediden faydalanabildiğini vurguladı.
"İncelenmesi tamamlanan 1408 projeye toplam 9,8 milyar lira hibe desteği vereceğiz"
Kırsal kalkınma alanında da çiftçilere çeşitli destekler verdiklerinin altını çizen Erdoğan, şöyle devam etti:
"Bu yıl tarım ürünlerinin işlenmesi, paketlenmesi, depolanması ile bireysel sulamadan oluşan 7 bin 160 projeye 10,2 milyar lira hibe sağlayacağız. Bir başka kırsal kalkınma programı olan IPARD'la da şimdiye kadar toplam bütçesi 301 milyon avro olan 6 çağrıya çıktık. İncelenmesi tamamlanan 1408 projeye toplam 9,8 milyar lira hibe desteği vereceğiz. Sadece bu yıl 138 milyon avro bütçeyle 5 yeni çağrıya çıkacağız. Göksu Taşeli, Kırsal Dezavantajlı Alanlar ve TULİP projelerimiz yine Tarım Bakanlığımız tarafından başarıyla yürütülüyor. Geçen yıl 15 ilde 71 bin kişiye toplam 755 milyon liralık hibe verdik. Bu yıl projelerimize 1,3 milyar lira bütçe ayırdık. Yani devlet olarak çalışanın, üretenin, ihracat ve yatırım yapanın, istihdam oluşturanın tüm imkanlarımızla yanındayız, olmaya da devam edeceğiz."
Erdoğan, Ziraat Bankasının ihtiyaç duyulan her an çiftçinin, sanayicinin, tüccarın ve ihracatçının yanında olmayı sürdüreceğine inandığını sözlerine ekledi.
Türkiye'deki toksik muhalefet anlayışına sık sık dikkati çektiğini, bunun Türkiye'ye verdiği zararlardan bahsettiğini anımsatan Erdoğan, Türkiye her alanda çağ atlarken muhalefetin bilhassa da ana muhalefetin kronikleşen kalite sorunundan rahatsız olduğunu kaydetti.
Erdoğan, "Yıllar geçiyor, aktörler değişiyor fakat muhalefetin zihniyetinde hiçbir şey değişmiyor. Rakamları çarpıtma, bir bardak suda fırtına koparma alışkanlıklarından maalesef vazgeçmiyorlar. Buna krediler meselesinde de şahitlik ediyoruz. Sürekli güncelledikleri rakamlarla, 'Çiftçinin şu kadar borcu var.' diyerek güya ülke ekonomisini ve ekonomi programımızı kötüleme gayretindeler. Oysa çizdikleri karamsar tabloyla gerçekler arasında ciddi fark var." diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, çiftçilerin çok uygun şartlarda kredi kullandığını, bunu da öyle muhalefetin iddia ettiği gibi battıkları için değil, üretimlerini geliştirmek, kapasitelerini artırmak, yurt dışına ve yeni pazarlara açılmak, işletmelerini daha da büyütmek için aldıklarını belirtti.
Çiftçilerin ödemelerini de yaptığına, kredilerin geri dönüş oranının yüzde 97 seviyesinde olduğuna dikkati çeken Erdoğan, Ziraat Bankasının verdiği kredilerde bunun yüzde 99'a çıktığını, ortada batma, iflas etme, borç batağına saplanma ve ödeyememe gibi bir durumun söz konusu olmadığını vurguladı.
"Çiftçilerimizi tarım sigortası yaptırmaya davet ediyorum"
Çiftçileri ve üreticileri asla çaresiz bırakmadıklarını ve bırakmayacaklarının altını çizen Erdoğan, 23 yıldır taviz vermedikleri bu duruşu nisan ayında başlarına gelen zirai don olayında bir kez daha sergilediklerine işaret etti.
Erdoğan, nisanda son 30 yılın en düşük sıcaklıklarının kaydedildiğini anımsatarak, "Kimi yerlerde eksi 17'yi gören sıcaklık düşüşleriyle karşılaştık. Zirai don olayından 34 ilimiz büyük ölçüde olmak üzere 65 ilimiz etkilendi. TARSİM kapsamında hasar tazminatlarını ödemeye başladık. Sigortalı olmayan üreticilerimizin de zararlarını telafi ediyoruz. Kasıma kadar hem sigortalı hem sigortasız bütün çiftçilerimizin zararlarını karşılamış olacağız." ifadelerini kullandı.
Tarım Sigortaları Havuzu (TARSİM) ile yüzde 70'e varan prim desteği sunduklarını aktaran Erdoğan, çiftçilerin talepleri doğrultusunda verim ve maliyetleri güvence altına alacak yeni sigorta ürünleri üzerinde de çalıştıklarını söyledi.
Erdoğan, çiftçileri tarım sigortası yaptırmaya davet ederek, "Şunun da bilinmesi faydalı olacaktır. Tarım sektörümüz hamdolsun dimdik ayaktadır. Türkiye, önüne çıkan zorluklara rağmen yürüyüşüne devam etmektedir. Biz bu makamlarda olduğumuz müddetçe kutlu yürüyüşümüzü hiçbir güç engelleyemeyecektir. Ortada bir batan ve iflas eden varsa görüyoruz ki o ana muhalefetin istismar, iltimas, çarpıtma ve felaket tellallığı siyasetidir." dedi.
"İstanbul'un imkanlarının nasıl yağmalandığını açıkça itiraf etmeye başladılar"
İBB'ye yönelik yolsuzluk soruşturmasına da değinen Erdoğan, şöyle devam etti:
"Ekranlardaki ve gazetelerdeki tartışmaları sizler de takip ediyorsunuz. Yıllarca beraber yol yürüdükleri, iş tuttukları, belediyelerde üst düzey görev verdikleri arkadaşları, İstanbul'un imkanlarının nasıl yağmalandığını, nasıl birilerine peşkeş çekildiğini açıkça itiraf etmeye başladılar. Halka hizmet için harcanması gereken kaynakların siyaseti dizayn etmek için nasıl pervasızca kullanıldığı tek tek deşifre oluyor. Heybedeki irili ufaklı turplar da ahtapotun farklı yerlere uzanan kolları da yine bizzat kendi arkadaşları tarafından birer birer ortaya çıkartılıyor. İstanbul'u zehir bir sarmaşık misali saran suç örgütünün kimleri haraca, kimleri maaşa bağladığı yavaş yavaş belli oluyor. Daha iki yıl öncesine kadar Türkiye'yi yönetmeye layık gördükleri şahısla ilgili söylediklerini duydukça 'Allah bu milletin yüzüne bakmış.' diyoruz. Gündemlerinde ne millet, unutmayın ne çiftçi var. Şaibeyle yatıp butlanla kalkıyorlar."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Meselenin daha hazin tarafı şudur: Lafa gelince Kuvayımilliyeci olmakla övünen partinin genel başkanı, yabancı siyasetçilerden demokrasi dileniyor, huzurlarında el pençe divan durup bizi sıkıştırmaları için onlardan ricada bulunuyor. Hasılı millete ve memlekete hiçbir faydaları olmadığı gibi bir de toksik siyasetleriyle Türkiye'ye ve ülkemizin ekonomisine zarar veriyorlar. Sonra da çıkıp Meclis kürsüsünde mazot bidonuyla halkçılık yapıyorlar. Ne diyelim, Rabb'im ülkemizi ve milletimizi bunların insafına bırakmasın." diye konuştu.
"2002'de 24,5 milyar dolar olan tarımsal hasılamızı, 22 senede tam 3 katına çıkardık"
Yaklaşık çeyrek yüzyıl önce bu mübarek toprakların sesi, umudu ve ruhu olarak Türkiye'ye hizmet için yola çıktıklarını dile getiren Erdoğan, ülkeyi yönetme sorumluluğunu üstlendikleri günden beri ait oldukları bu topraklara minnet borçlarını layıkıyla ödemeye çalıştıklarını kaydetti.
Erdoğan, çiftçi ürettikçe onlara tüm imkanlarıyla destek olduklarını belirterek, "Üretimin artması için reel olarak 2,1 trilyon lira tarım desteği verdik. Çiftçilerimize 2025 yılında toplam 84 milyar lira ödeme yaptık. Yıl sonunda bu meblağ 135 milyar lirayı bulacak. Ülkemizde 206 çeşit tarım mahsulü üretiliyor ve hamdolsun biz bunların birçoğunda kendimize yeter durumdayız. Sebze ve meyve üretiminde dünyada 4'üncüyüz. Bitkisel üretimde 11'inciyiz, 21 üründe dünyada ilk 3'teyiz. Sığır eti, tavuk eti, yumurta üretiminde Avrupa'da birinciyiz. Su ürünleri yetiştiriciliğinde ise dünyada 16'ncı, Avrupa'da 2'nci sıradayız." bilgisini paylaştı.
"Cumhuriyet tarihinde yapılan barajların 3 katı kadar baraj inşa ettik"
Üretimdeki bu tarihi başarılarla birlikte tarım ve orman sektörünün geçen yıl Türkiye ortalamasının üzerinde büyüme kaydettiğine işaret eden Erdoğan, şunları söyledi:
"2002'de 24,5 milyar dolar olan tarımsal hasılamızı, 22 senede tam 3 katına çıkartarak 2024 yılında 74 milyar dolara yükselttik. Yine aynı dönemde tarım ihracatımızı 3,8 milyar dolardan aldık, geçtiğimiz sene 32,6 milyar dolara ulaştırdık. Yani 2002'de ülke olarak neredeyse bir yılda yaptığımız toplam ihracatı bugün sadece tarım alanında gerçekleştiriyoruz. Bir diğer çarpıcı rakam şudur: Tarımda son 22 yılda 110 milyar dolarlık dış ticaret fazlası verdik. 186 ülkeye 2 bin 218 çeşit tarım ürünü ihraç ediyoruz. 104 ülkeye tohum ihracatı gerçekleştiriyoruz. Hayat kaynağımız olan suya, günümüz rakamlarıyla toplam 3 trilyon 350 milyar liralık yatırım yaptık. 10 bin 663 tesisi hizmete açtık. Cumhuriyet tarihinde yapılan barajların 3 katı kadar baraj inşa ettik. Bu yıl içinde 132 milyar lira yatırım büyüklüğüne sahip 321 tesisi daha inşallah milletimizin hizmetine sunacağız."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, iklim krizinin olumsuz etkilerinin giderek daha fazla hissedildiğini belirterek, "yeni normal" olarak adlandırılan bu dönemde toprağın, suyun, tarım ve hayvancılığın öneminin günden güne arttığını dile getirdi.
Erdoğan, su, tarım ve hayvancılık politikalarını bu acı gerçeğin rehberliğinde büyük bir ciddiyetle belirlediklerini kaydederek, "Son dönemde devrim niteliğindeki bazı düzenlemeleri hayata geçirdik. Üretim planlamasına başladık. Stratejik ürünler başta olmak üzere artık hangi ürünün nerede ve hangi miktarda ekileceğine karar veriyoruz. Yeni destekleme modelimizi devreye aldık. Hayvancılıkta da planlama bölgeleri oluşturduk. Üretim yapacak vatandaşlarımıza yönelik ilave teşvik ve desteklerimizi ilan ettik. Üretim planlamasının olumlu neticelerini önümüzdeki üç yıl içinde daha net göreceğiz." diye konuştu.
Toprak etüt ve ulusal toprak haritalama çalışmalarına ilişkin son güncel rakamları da paylaşacağını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, 28 milyon hektar tarım ve mera alanında yürüttükleri bu çalışmalar için Dünya Bankasından 143,5 milyon dolar finansman sağladıklarını, şu ana kadar 2,5 milyon hektarda bu çalışmanın tamamlandığını, 6 milyon hektar alanda halen devam ettiğini, 6 Şubat depremlerinden etkilenen 11 ilde de çalışmaların sürdüğünü ifade etti.
Erdoğan, Türk tarımı için çok önemli bir başka konuya da dikkati çekmek istediğini belirterek, "1 Temmuz'da başlatacağımız Cumhuriyet tarihimizin en kapsamlı tarım sayımı ile arazi büyüklüğünden ürün desenine, hayvancılıktan makine parkına kadar tüm verileri güncelleyeceğiz. Tüm çiftçilerimizi, Tarım Bakanlığımız ile TÜİK koordinasyonunda yürütülecek bu kritik çalışmaya destek olmaya çağırıyorum." dedi.
"Ziraat Bankamız sektörün ihtiyaçlarına ve sizlerin beklentilerine uygun başarılı bir kredi paketi hazırlamış "
Müjdeler paylaşmak istediğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:
"Ziraat Bankamız sektörün ihtiyaçlarına ve sizlerin beklentilerine uygun başarılı bir kredi paketi hazırlamış. 'İşim Ziraat Kredisi'yle birçok alanda çiftçimize cazip fırsatlarda kredi kullandırıyoruz. Yeni hayata geçecek bazı paketleri burada sizinle paylaşmak istiyorum. Sebze ve meyve yetiştirmek amacıyla sera kurmak isteyen üreticilerimize yeni kredi paketiyle destek oluyoruz. Bu kapsamda 10 dekarın altındaki sera yatırımlarının finansmanı için bir yıla kadar anapara ödemesiz toplam 10 yıla kadar vadeli 10 milyon liraya kadar kredi imkanı sunuyoruz. Yatırım tutarının yüzde 20'si öz kaynak olarak gerekirken genç ve kadın çiftçi olması halinde öz kaynak oranı yüzde 10 uygulanacak. Halihazırda büyükbaş, süt hayvancılığı yapan işletmelerin kapasite artışına yönelik hayvan alımı için öz kaynak aranmaksızın bir yıl anapara ödemesiz, toplam 7 yıla kadar vadeyle 5 milyon liraya kadar yatırım kredisi veriyoruz."
"Küçükbaş yetiştiricilerimizin önünü açıyoruz"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, küçükbaş hayvan üreticilerini de ihmal etmediklerini belirterek, "Ölçeklerini büyütmek, hayvan varlığını arttırmak, atıl kapasitelerini üretime kazandırmak isteyen küçükbaş yetiştiricilerimizin önünü açıyoruz. Tarım Bakanlığımız ile Ziraat Bankası işbirliğinde yürütülen 'Köyümde Yaşamak İçin Bir Sürü Nedenim Var' projesindeki küçükbaş kredilerinin limitini 600 bin liradan 1 milyon 200 bin liraya çıkartıyoruz. Açıkladığımız cazip kredi imkanlarının çiftçilerimize hayırlı uğurlu olmasını temenni ediyorum. El ele, gönül gönüle vererek inşallah çok daha iyi yerlerde olacağız. Rabb'im yolumuzu, bahtımızı açık etsin diyorum. 'Ziraat varsa memleketin dört bir yanında ziraat var' sloganıyla ülkemiz tarımına omuz veren bankamızı ve çalışanlarını bugün bir kez daha canıgönülden tebrik ediyorum. Türkiye'nin kalkınmasına, gelişmesine, soframıza ulaşan pek çok ürünün yetiştirilmesine, emekleriyle, alın teriyle vesile olan çiftçi kardeşlerime selam ve saygılarımı iletiyor, her birine ayrı ayrı şükranlarımı sunuyorum." ifadelerini kullandı.
Programdan notlar
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ve Ziraat Bankası Genel Müdürü Alpaslan Çakar'ın konuşma yaptığı programda, 4 kuşaktır tarımla uğraşan bir aileyle ilgili kısa film izletildi, çocuk korosu müzik dinletisi sundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'a hediye takdim edilen program, aile fotoğrafı çekimiyle sona erdi.