Ali, devrik Beşşar Esed rejiminin 2013'teki bombardımanı nedeniyle, 30 yaşına kadar yaşadığı Bayırbucak'tan ailesiyle Türkiye'ye göç etmek zorunda kaldı.

Türkiye'nin çeşitli şehirlerinde kalıpçılık, çiftçilik ve tercümanlık yaparak geçimini sağlayan Ali, ana vatanı Türkiye'de dil ve çevreye uyumunda zorluk yaşamasa da bir gün Bayırbucak'taki Dervişin köyünde çadır da olsa kendi evini kurma hayalinden hiç vazgeçmedi.

Esed rejiminin yıkılmasının ardından, 1 Ocak'ta eşi ve muhabbet kuşlarıyla gönüllü olarak köyüne geri dönen Ali, devrik rejim ordusundan kalan malzemeleri kullanarak ve bahçedeki kayısı ağacını da muhafaza ederek yaptığı çadırda sıcak bir yuva kurdu.

"Bayırbucak, vatan toprağıdır"

Hüseyin Derviş Ali, AA muhabirine, yerinden edildikten sonra köylerinin ne kadar değerli olduğunu daha iyi anladığını söyledi.

Türkiye'ye 2013'te göç etmek zorunda kaldığını anlatan Ali, "Bayırbucak, vatan toprağıdır. Burada yaşayan başka yerde yaşayamaz." dedi.

Hatay'ın Yayladağı ilçesi, İstanbul, Bursa ve Trabzon gibi şehirlerde kalıpçılık, çiftçilik ve tercümanlık yaptığını belirten Ali, "Geri dönüş umudunu kesmiştim. Köyler, bizim için hayal olmuştu ama geri döndük. Allah'ın işi, Allah'ın bir kudreti." diye konuştu.

Ali, Türkiye'deyken köyüne duyduğu hasreti "Köye dönmekle alakalı şunu derdim: 'Rejim düşsün geri dönerim. Hiç evim yoksa da bir çadır kurar, ağaca bağlar otururum. Öyle dönerim.' derdim. Allah'a şükür, döndük işte. Bu çadırın yapımı 10-15 gün sürdü. Şu an içinde yaşıyoruz." sözleriyle dile getirdi.

"Dikenleri kopardım, küçük bir bahçe yaptım"


Devrik rejim ordusunun, savaş başlamadan önce inşasına başladığı ancak tamamlayamadığı evinin duvarlarını, merdivenini kırıp aldığını kaydeden Ali, "Duvarlardaki elektrik kablolarını çalışmışlar." dedi.


Ali, çadırının yapımında ve henüz tamamlayamadığı evinin onarımında ordunun geride bıraktığı malzemeleri kullandığını, tank parçaları, namlu temizleme fırçaları ve boş mühimmat kasalarını geri dönüştürerek merdiven ve el yıkama tezgahı yaptığını söyledi.

Gecesini gününe katarak temizleme çalışmalarına giriştiğini belirten Ali, "Dikenleri kopardım. Küçük bir bahçe yaptım. Bahçeye de ahşapla çit yaptım. Her şeyi seve seve yaptım. Her şey dört dörtlük oldu." ifadelerini kullandı.



Türkiye'de ve Lazkiye ilinde yaşayan Türkmenlere köylerine geri dönmeleri için çağrı yapan Ali, "İsterim ki hep geri gelsinler, dönsünler. Daha güzel olacağına inanıyorum. Eskisinden daha güzel olacak bu köyler. Herkes geldikçe daha güzel olur bu köyler." diye konuştu.



Köyleri yeniden imar etmenin çok emek gerektirdiğini vurgulayan Ali, "Emek vermeden olmaz. Bir boy diken vardı. Şimdi cennet gibi bir yer oldu." dedi.

"Çadırda Türkiye, Özgür Suriye Ordusu, Suriye Türkmenleri ile Osmanlı bayraklarını astım"

Bayırbucak'a dönmeden önce Trabzon'a bağlı Uzungöl bölgesinde yaşadığını anlatan Ali, "Çadırda Türkiye, Özgür Suriye Ordusu, Suriye Türkmenleri ile Osmanlı bayraklarını astım. Türkiye'de yetiştirdiğim muhabbet kuşlarını ve Uzungöl'ü simgeleyen kemençe şeklindeki saati getirdim." ifadelerini kullandı.

Bayırbucak bölgesindeki altyapı eksikliklerine değinen Ali, "Köylerde elektrik, su şebekesi, okul, sağlık ocağı ve bakkal yok. Bu eksiklikler, yerinden edilenlerin geri dönüşünü zorlaştırıyor." diye konuştu.

Ali, rejim ordusunun köy mezarlığını askeri karargaha dönüştürdüğünü sözlerine ekledi.

"Burada her şey olur, turizm bile olur"


Türk iş insanlarını Bayırbucak bölgesinde yatırım yapmaya çağıran Ali, "Gelsinler, burada iş kursunlar, yatırım yapsınlar. Burada her şey olur, turizm bile olur." dedi.

Ali, Bayırbucak'ın, Türkmenler için ayrı bir değere sahip olduğunu vurgulayarak, sözlerini şöyle tamamladı:

"Ata yurdu burası. Bin yıldan beri biz buradayız. Tarih boyunca biz vazgeçmedik, Türkmenler vazgeçmez. Sıkıntılı, zorlu bir süreç ama inşallah çözümün daha kolay olacağından eminim. Türkmen veya Bayırbucak deyip de geçmeyin. Bin yıldan beri adı var buranın."