Bakan Fidan: Finlandiya ile savunma sanayi işbirliğimizi somut projelerle daha da geliştirmeyi hedefliyoruz
Bakan Fidan, "(Finlandiya) Savunma sanayi işbirliğimizi kurum ve firmalarımızın somut projeleriyle daha da geliştirmeyi hedefliyoruz. Bu işbirliğini aynı zamanda Avrupa'nın güvenliğine de katkı sağlayacak bir adım olarak görüyoruz." dedi.
Helsinki/İstanbul
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Finlandiya'nın başkenti Helsinki'de mevkidaşı Elina Valtonen ile görüşmesinin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında konuştu.
Mevkidaşıyla çeşitli uluslararası platformlarda karşılaştıklarını dile getiren Fidan, diğer zamanlarda da önemli konular üzerinde telefonda görüş alışverişinde bulunduklarını söyledi.
AA'nın WhatsApp kanallarına katılın, önemli gelişmeler cebinize düşsün.
🔹 Gündemdeki gelişmeler, özel haber, analiz, fotoğraf ve videolar için Anadolu Ajansı
🔹 Anlık gelişmeler için AA Canlı
Fidan, bugün de dost ve müttefik Finlandiya'ya ziyarette bulunmaktan büyük memnuniyet duyduğunu belirterek, mevkidaşı Valtonen ile çok verimli görüşmeler yaptıklarını ifade etti.
Bugün Finlandiya Parlamentosu Başkanı Jussi Halla-aho ile de bir araya geleceklerini söyleyen Fidan, bu ziyarette Finlandiya Parlamentosu'nda bir düşünce kuruluşunun etkinliğine de konuşmacı olarak katılacağını dile getirdi.
#Canlı: Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Helsinki’de Finlandiya Dışişleri Bakanı Elina Valtonen ile ortak basın toplantısı düzenliyor https://t.co/Z8z4kdNeuD
— AA Canlı (@AACanli) November 5, 2025
Fidan, burada parlamentonun Türkiye Dostluk Grubu üyeleri başta olmak üzere Fin milletvekilleri ve diğer üst düzey yetkililerle de bir araya geleceklerini belirterek, "Dün de Finlandiya'da yaşayan Tatar kardeşlerimizle bir araya gelme imkanı buldum. Buradaki Tatarların kendi kimliklerini korurken aynı zamanda bu ülkenin toplumsal ve kültürel hayatına katkı sunuyor olmaları gerçekten bizleri sevindiriyor." diye konuştu.
"Bilişim teknolojileri ve yenilenebilir enerji gibi alanlarda yakın işbirliğine hazırız"
Mevkidaşı Valtonen ile görüşmelerinde ikili ilişkileri kapsamlı şekilde ele aldıklarını belirten Fidan, gelecek dönemde atacakları ortak adımları değerlendirdiklerini söyledi.
Bakan Fidan, iki ülke arasındaki ekonomik ilişkileri geliştirmek için yoğun çaba harcadıklarını ifade ederek, "Türkiye ile Finlandiya arasındaki ticaret hacmi 2024 yılında yaklaşık 1,8 milyar dolar olarak gerçekleşmişti. Bilişim teknolojileri ve yenilenebilir enerji gibi alanlarda daha yakın işbirliğine hazırız. Arktik bölgesinin de işbirliğimiz bakımından fırsatlar sunabileceğine açıkçası inanıyoruz." dedi.

Savunma sanayisinin Finlandiya ile bir diğer işbirliği alanını oluşturduğunu ve haziran ayında "Savunma Sanayii İş Birliği Mutabakat Muhtırası" imzaladıklarını dile getiren Fidan, "Bu belgeyle ortak üretim, teknoloji paylaşımı ve kabiliyet geliştirme alanlarında iki ülke arasında yeni bir dönemin kapısı aralanmıştır." ifadesini kullandı.
Fidan, "Savunma sanayi işbirliğimizi kurum ve firmalarımızın somut projeleriyle daha da geliştirmeyi hedefliyoruz. NATO'nun caydırıcılığını pekiştirecek bu işbirliğini aynı zamanda Avrupa'nın güvenliği ve savunma sanayi kapasitesine de katkı sağlayacak bir adım olarak görüyoruz." diye konuştu.
"Türkiye, Avrupa'nın güvenliğine kritik katkılar sağlayan bir NATO müttefikidir"
Geçen yıl aralık ayında NATO toplantısı vesilesiyle Nordik ülkelerinin dışişleri bakanlarıyla toplantı yaptıklarını belirten Fidan,"Nordik ülkeleriyle güvenlik konularındaki diyaloğumuzun derinleştirilmesine önem veriyoruz. AGİT (Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı) 2025 dönem başkanlığını da yürüten değerli mevkidaşımla bugün Avrupa güvenliğini ele alan konuları da görüştük. Türkiye, Avrupa'nın güvenliğine kritik katkılar sağlayan bir NATO müttefikidir." dedi.
Fidan, "Bu çerçevede Türkiye'nin SAFE (Avrupa Güvenlik Eylem Programı) mekanizması başta olmak üzere AB'nin savunma ve güvenlik girişimlerine dahil edilmesi büyük bir önem taşımaktadır." ifadesini kullandı.

"Şengen konusunda atılan kolaylaştırıcı adımlar iyi niyet göstergesidir"
Mevkidaşıyla görüşmesinde Türkiye ile AB arasındaki ilişkileri de değerlendirdiklerini söyleyen Fidan, Finlandiya'nın Türkiye'nin AB üyelik sürecine başından beri verdiği destek için teşekkür etti.
Bakan Fidan, "AB'nin ülkemizle ilişkilerini artık uzun vadeli, gerçekçi ve stratejik bir bakış açısıyla ele alması gerekmekte. İçinde bulunduğumuz dönemde karşılıklı güveni güçlendirecek ve işbirliğimizi ileriye taşıyacak bir perspektife açıkçası ihtiyacımız var. Bu amaçla yüksek düzeyli diyalog mekanizmalarının etkinleştirilmesini ve düzenli hale getirilmesini son derece önemli görmekteyiz. Gümrük Birliğinin güncellenmesi ve vize serbestisi diyaloğunun ilerletilmesinin her iki tarafın da menfaati olduğuna inanıyoruz. Şengen vize süreçleri konusunda AB tarafından son dönemde atılan kolaylaştırıcı adımlar olumlu bir iyi niyet göstergesidir." diye konuştu.
Türkiye'nin Finlandiya ile küresel barış ve güvenliğe yönelik çabalara katkı sunmak için çalıştığını vurgulayan Fidan, bu bağlamda Birleşmiş Milletler (BM) ve AGİT bünyesindeki ara buluculuk dostlar gruplarının eş başkanlıklarını mevkidaşıyla birlikte yürüttüklerini söyledi.
Görüşmede, Rusya-Ukrayna Savaşı'nı da ele aldıklarını dile getiren Fidan, "Rusya demişken ben kendisine ayrıca teşekkür etmek istiyorum. Bana Finlandiya'nın eski Cumhurbaşkanlarından Mauno Koivisto'nun Rusya ile ilgili bir kitabını hediye etmişti, The Russian Idea. Onu da buraya gelmeden önce okuma imkanım oldu. Kendisine kitap için teşekkür ediyorum ayrıca." ifadesini kullandı.
Bakan Fidan, Türkiye olarak adil ve kalıcı barışa ancak diplomasi yoluyla ulaşılabileceğine inandıklarını belirterek, "Zorluklar, diyalog ve müzakere yoluyla barışa ulaşma yönündeki kararlı duruşumuzu değiştirmeyecektir." dedi.
Bu yöndeki çabaların sahadaki dinamiklerle uyumlu ve gerçekçi bir anlayışla şekillendirilmesinin büyük önem taşıdığını vurgulayan Fidan, "Barışın tesisine yönelik çabalarımızı uluslararası ortaklarımızla etkin ve yapıcı bir işbirliğiyle sürdürmekteyiz." dedi.

"İnsani yardımların içeriye (Gazze'ye) girişi yetersiz"
Fidan, bugünkü gündem maddelerinden birinin de Gazze'deki son gelişmeler olduğunu belirterek, "Ateşkesin ilanından bu yana İsrail saldırılarında yaklaşık 250 Filistinli hayatını kaybetti. Fakat biz ateşkesin bütün zorluklara rağmen devam etmesini, bir sonraki aşamaya geçilmesini, uluslararası toplumun bu noktada üzerine düşen görevi yapmasını bekliyoruz." diye konuştu.
Bu konuda Türkiye'nin elinden geleni yaptığına dikkati çeken Fidan, şunları kaydetti:
"Özellikle Birleşmiş Milletlerde şu anda devam eden çalışmalar var. Barış planının nasıl hayata geçirileceğine ilişkin çok yoğun müzakereler, görüşmeler devam etmekte. İnsani yardımların içeriye girişi yetersiz. Bu konuda da çeşitli şikayetler var. Onları da daha iyi nasıl, daha etkin hale getiririz? Onunla ilgili çalışmalarımız devam etmekte."
"AB'nin Türkiyesiz eksik olacağını düşünmekteyiz"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın halktan meşruiyeti aldıktan sonra, her seçim sonrası dış politikaya ilişkin önemli açıklamalar ve yol göstermelerde bulunduğunu belirten Fidan, "2023 Mayıs Cumhurbaşkanlığı seçiminden sonra da Cumhurbaşkanımız, Türkiye'nin Avrupa Birliği yolunda ve stratejik yolculuğunun değişmediğini, bu noktadaki üyelik hedefinin tam olduğu konusunda bir irade beyanında bulunmuştur. Bu noktada, toplumumuzun da biliyorsunuz belli şartlar sağlandığı sürece geniş desteği bulunmaktadır." ifadelerini kullandı.
Jeostratejik ilişkiler ve dış politika açısından bakıldığı zaman, sadece dünyada değil Avrupa'da da yeni bir stratejik denklemin içine girildiğini söyleyen Fidan, özellikle ABD dış politikasına bakıldığında, küresel müdahalecilikten daha çok bölge ülkelerinin kendi sorunlarına kendilerinin sahip çıkması yönünde bir anlayışın oluştuğunu anlattı. Fidan, ait oldukları Avrupa coğrafyasında, Avrupa ülkeleri olarak bir araya gelerek hem ekonomik hem siyasi hem de güvenliğe ilişkin sorunları hep birlikte çözmelerinin esas teşkil ettiğini dile getirdi.
Bakan Fidan, konuşmasına şöyle devam etti:
"Bölgesel sahiplenmenin en iyi örneklerinden biri olan AB'nin, Türkiyesiz özellikle yeni konjonktürde eksik olacağını, Türkiye'nin de AB'siz bölgede gerçekten eksik bir ayağının olacağını düşünmekteyiz. Onun için Avrupa Birliği ve Türkiye'nin mevcut entegrasyon sürecini herhangi bir bahaneye dayanmaksızın bir an önce ileri taşıması gerekmekte. Biz hükümet olarak, devlet olarak bu konunun arkasına büyük bir irade koyuyoruz.
Bu yeni dönemde Avrupalı liderlerin de bu konuda irade beyanlarını yeniden yapmalarını kıymetli buluyoruz. Özellikle geçtiğimiz hafta Alman Şansölyesi Sayın (Friedrich) Merz'in Türkiye'de bulundukları süre içerisinde yaptıkları basın toplantısında, Türkiye'nin Avrupa Birliği üyeliğine destek verdiğini açıkça beyan etmesi gerçekten kıymetli bir beyandı. Bu noktada başlıca Avrupalı devletlerin irade beyanları, sürecin önünde şu anda tıkalı bulunan konuları açmak için önemli bir başlangıç teşkil etmektedir."
Her iki tarafta da bir irade beyanı ve yenilenmesinin olduğunu vurgulayan Fidan, zamanın ruhunun da bunu dikte ettiğinin ve gerekli kıldığının, bu konuda irade beyanı olduğu sürece teknik diğer tüm çalışmaların zamana ve profesyonelliğe bağlı olarak aşılacağının altını çizdi.
"Önemli olan burada hem Avrupa ülkelerinin hem de Türkiye'nin samimi bir irade beyanında bulunup yola devam etmeleridir." diyen Fidan, bu konuda yeni bir başlangıcın oluşmaya başladığını gördüklerini aktardı.
Fidan, Finlandiyalı bir gazetecinin, Finlandiya'nın henüz Filistin Devleti'ni tanımadığını hatırlatarak, bu konuda Türkiye'nin düşüncelerine ilişkin sorusuna şu yanıtı verdi:
"İsterdim (Finlandiya'nın Filistin Devleti'ni tanımasını), 150'den fazla ülke biliyorsunuz şu anda Filistin'i devlet olarak tanımakta. Eminim Finlandiya'nın kendine göre sebepleri, iç politik dinamikleri vardır. Şu anda Finlandiya'nın iki devletli çözüme resmi olarak destek veriyor olması ve ateşkes sürecine destek veriyor olması, muhtemelen insani yardımlarda destek vermeye hazır olmaları bizim için önemli bir husus."
Finlandiya Dışişleri Bakanı Valtonen
Mevkidaşı ve dostu Fidan'a ikili görüşmelerden dolayı teşekkürlerini sunan Valtonen ise, mevcut küresel gündemde konuşulacak pek çok konu olduğuna dikkati çekti.

Valtonen, görüşmelerde, Türkiye ile Finlandiya arasındaki ticaretin öneminin altını çizdiklerini ifade ederek, iki ülke arasındaki birçok alanda işbirliği ve ekonomik ortaklık bulunduğunu vurguladı.
Finlandiya'dan Türkiye'ye yapılan ihracat hacminde bir artış olduğuna işaret eden Valtonen, dünyadaki güvensizlik ve öngörülemezlik döneminde serbest pazar ve serbest şekilde ticarete katılım konusunun giderek daha da önem kazandığını anlattı.
"Türkiye'nin pozisyonunu takdirle karşılıyoruz"
Valtonen, Türkiye ve Finlandiya'nın Transatlantik bölgesinin güvenliği konusunu da ele aldıklarını dile getirerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Finlandiya ve Türkiye, Transatlantik güvenlik konusundaki taahhütleri ile de bir aradadır. Bu anlamda, Türkiye'nin pozisyonunu takdirle karşıladığımızı ifade etmek istiyorum. Rusya'nın Ukrayna'ya karşı gerçekleştirdiği savaş konusunda yaptıklarıyla ilgili olarak Türkiye sadece son 4 yılda Ukrayna'nın toprak bütünlüğü konusunu desteklemekle kalmadı aynı zamanda Rusya yasa dışı bir şekilde Kırım'ı ilhak ettiğinden bu yana da bu konuyu açıkça dile getirdi."
Valtonen, uluslararası hukukun gerekliliklerinin yerine getirilmesi, toprak bütünlüğü ve milletlerin egemenliği gibi konuların Türkiye ile Finlandiya'nın arasındaki ortaklığın merkezinde yer aldığını söyledi.
Türkiye'nin aktif arabuluculuk çalışmalarını da takdirle karşıladıklarını ifade eden Valtonen, "(Türkiye'nin) Rusya'nın Ukrayna'ya karşı gerçekleştirdiği savaşta adil ve kalıcı bir barışın sağlanması konusunda yaptıklarını takdirde karşılıyoruz." dedi.
"Türkiye'nin çabalarını ve güçlü ortaklığını büyük takdirle karşılıyoruz"
Valtonen, Rusya'nın bütün Transatlantik ittifakına "muhtemelen uzun dönemli stratejik bir tehdit" olacağına dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"Sadece bir ateşkesin bulunması değil, bunun ardından kalıcı bir çözümün de bulunması hem Ukrayna'daki savaş için de çok önemlidir. Aynı zamanda bizim savunma ve caydırıcılık çalışmalarımızı NATO olarak artırmamız gerekmektedir. Bu anlamda da Türkiye'nin çabalarını ve güçlü ortaklığını büyük takdirle karşılıyoruz."
Gazze'de kabul edilen ateşkesi memnuniyetle karşıladıklarını belirten Valtonen, "Umuyoruz ki bundan sonra ikinci aşamanın uygulanması için daha fazla adım atılmasına yardımcı olacaktır. Ve umuyorum ki iki devletli çözüme doğru bir yol bulunmasına da yardımcı olacaktır." diye konuştu.
Valtonen, 3 Kasım'da Türkiye'nin ev sahipliğinde düzenlenen, Gazze'de oluşturulacak Uluslararası İstikrar Gücü'ne ilişkin görüşme hakkında da görüştüklerini belirterek, Finlandiya'nın iki devletli çözüme güçlü şekilde bağlılığını devam ettirmekte olduğunu yineledi.
Bakan Valtonen, uluslararası hukuk temelinde, hem Gazze'deki hem de Batı Şeria'daki halkı kapsayacak şekilde uzun dönemli sürdürülebilir bir çözüme varılmasını ümit ettiklerini söyledi.
Valtonen, geçen yıl Türkiye ile Finlandiya arasındaki ilişkilerin kurulmasının 100. yılının kutlandığına işaret ederek, "Umuyorum ki bu da bundan sonraki yüzyıl için de güçlü bir temel teşkil eder." dedi.
"Türkiye'nin Avrupa güvenliğindeki rolü değerli"
Valtonen, Türkiye'nin Avrupa güvenliğine katkılarına ve Avrupa Güvenlik Eylem Programı'na (SAFE) olası desteği ve katılımına ilişkin soruya yanıt vererek, "Finlandiya, Türkiye'nin Avrupa'ya güvenlik sağlayan bir ülke olarak rolünü değerli olarak değerlendirmektedir. Aynı zamanda Avrupa için ve tüm Transatlantik ittifakı için güvenlik sağlayan bir ülkedir." ifadelerini kullandı.
İki ülkenin benzer bir tehditle karşı karşıya olduğunu anlatan Valtonen, bunun özellikle ittifaka karşı tehdit olarak değerlendirilen, Türkiye ve Finlandiya'yı son yıllarda çok daha yakın hale getiren bir durum olduğunu söyledi.
Valtonen, Finlandiya'nın NATO üyesi olmasının ardından terörle mücadelenin de ortak yaklaşım haline geldiğini ifade etti.
"Finlandiya, Türkiye'nin AB üyeliğini destekliyor"
Türkiye'nin Avrupa Birliği (AB) adaylık sürecine ilişkin Valtonen, "Finlandiya, Avrupa Birliği dönem başkanlığını gerçekleştirdiği 1999'dan bu yana Türkiye'nin AB üyeliği (konusunda) hem bu fikre açık olmuş hem de bu fikri her zaman destekleyen bir ülke olmuştur." dedi.
Valtonen, genişleme konusunun Avrupa'nın bakış açısına göre değiştiğine işaret ederek, Finlandiya'nın pozisyonunun bu konuda değişmediğini ve her zaman değer temelli bir genişlemeyi desteklediğine dikkati çekti.
Her bir aday ülke açısından bunu desteklediklerini vurgulayan Valtonen, şöyle devam etti:
"Reformların yapılması, bu konularla ilgili farkındalığın artırılması, şeffaf pazar ekonomisi, yolsuzlukla mücadele edilmesi, hukukun üstünlüğü reformları konusunda çalışılması, her bir birey için insan haklarının sağlanması, bütün bu koşullar Avrupa Birliği üyeliği için gereklilik olurken, ayrıca aday ülkeye de fayda sağlayan konular. Özellikle de üyelik yolunda ilerleyen aday ülkelere. Biz de bu konuda destek olmaktan memnuniyet duyarız."
"Türkiye'nin savunma sanayi işbirliğine katılmasına ihtiyaç duyuyoruz"
Valtonen, SAFE konusuna ilişkin, "Türkiye'nin de tabii ki bir ortak olarak eşit temelde ve koşullarla savunma sanayi işbirliğine katılma imkanı var ki şu anda gerçekten güçlü şekilde buna ihtiyaç duyuyoruz." dedi.
Dışişleri Bakanı Fidan'a Finlandiya'nın eski cumhurbaşkanlarından Mauno Koivisto'nun "The Russian Idea" kitabını hediye etmesine ilişkin Valtonen, "Bu kitabı göndermemin sebebi şuydu; içerisinde bir bölüm var, orada deniliyor ki; 'Rus İmparatorluğu'nun tek saygı gösterdiği güç Osmanlı İmparatorluğu'ydu." ifadelerini kullandı.
Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.
