Dolar
41.70
Euro
48.42
Altın
4,046.02
ETH/USDT
4,558.00
BTC/USDT
123,975.00
BIST 100
10,756.27
Politika

TBMM Başkanı Kurtulmuş: Arkadaşlarımız derhal serbest bırakılmalı, İsrail'in aklını başına almasını tavsiye ederiz

TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş Genel Kurul'da yaptığı konuşmada İsrail’in Özgürlük Filosu’na yönelik saldırısını kınayarak, alıkonulan Türk milletvekillerinin derhal serbest bırakılması çağrısında bulundu.

Adem Balta  | 08.10.2025 - Güncelleme : 08.10.2025
TBMM Başkanı Kurtulmuş: Arkadaşlarımız derhal serbest bırakılmalı, İsrail'in aklını başına almasını tavsiye ederiz Fotoğraf: Evrim Aydın/AA

TBMM

TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Meclis Başkanvekili Tekin Bingöl'ün verdiği aranın ardından toplanan TBMM Genel Kurulu'na geldi.

Burada yaptığı konuşmada Kurtulmuş, İsrail'in, Özgürlük Filosu Koalisyonu gemileri arasında yer alan, Yeni Yol Partisinden Denizli Milletvekili Sema Silkin Ün, Bursa Milletvekili Mehmet Atmaca ve Hatay Milletvekili Necmettin Çalışkan'ın da içerisinde bulunduğu Vicdan Gemisi'ne müdahale ederek üç milletvekilini alıkoymasına tepki gösterdi.

Kurtulmuş, İsrail'in hukuksuz bir şekilde uluslararası sularda bu müdahaleyi yaptığını belirterek "Gemide 21 Türk vatandaşımız var, 3'ü milletvekili arkadaşlarımız. En kısa zamanda Türkiye'ye getirilmeleri için her türlü girişimde bulunulmuştur. Ümit ediyorum ki çok kısa bir süre içerisinde Türkiye'ye geleceklerdir." diye konuştu.

📲 Artık haberler size gelsin
AA'nın WhatsApp kanallarına katılın, önemli gelişmeler cebinize düşsün.

🔹 Gündemdeki gelişmeler, özel haber, analiz, fotoğraf ve videolar için Anadolu Ajansı
🔹 Anlık gelişmeler için AA Canlı

"Bu toplantımızın amacı Türkiye Büyük Millet Meclisi olarak siyasi parti ayrımı gözetmeksizin her birimizin bu değerli arkadaşlarımızın bu çabalarında kendilerinin yanında, onlarla dayanışma içinde olduğumuzu hem Türkiye kamuoyuna hem de dünya kamuoyuna göstermek için burada, bu birleşimde bir araya geldik." diyen Kurtulmuş, siyonist rejimin Gazze topraklarında başlattığı saldırıların, artık soykırım tabiriyle dahi tanımlanmanın çok üstüne çıktığına dikkati çekti.

Kurtulmuş, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bu insanlık suçlarının ikinci yılı geride kaldı. Maalesef iki yıl içerisinde çok ağır bir insani bilanço, kayıp bilançosuyla karşı karşıyayız. Üzülerek ifade etmek gerekirse, Gazze'de kaç kişinin öldüğü rakamı konusu bile ihtilaflıdır. 70 bini aşkın insanın şehit olduğu,150 binden fazla insanın gazi olduğu, hemen hemen insanların tamamının, orada yaşayan 2 milyon insanın evlerinden, yurtlarından uzaklaştırıldığı, tam manasıyla bir ablukanın sürdüğü ve belki de şimdiye kadar yaşanmış olan soykırımlar içerisinde en acılarından birisi, açlığın dahi silah olarak kullanıldığı bir süreci yaşadık ve yaşıyoruz."

"Artık çanlar İsrail için çalıyor"

İki yıllık süre içerisinde sadece İsrail'in siyonist rejiminin değil, aynı zamanda bütün insanlığın sınav verdiğini vurgulayan Kurtulmuş, şöyle konuştu:

"Kimileri, İsrail'e destek olarak, kayıtsız şartsız siyonist rejimin her dediğini yerine getirerek, her türlü silah ve siyasi destek sağlayarak bu soykırımın paydaşı oldu, en az siyonist Netanyahu rejimi kadar ortağı oldu. Bir kısmı sessiz kalarak bu süreci geçiştirmeye çalıştı. Bir kısmı da çok yüksek bir şekilde İsrail'in bu saldırganlıklarını, işledikleri insanlık suçlarını uluslararası camianın gündemine taşıdı. Türkiye olarak biz hem devlet hem millet olarak bu konuda hemfikir bir şekilde hareket eden ender ülkelerden birisiyiz. Türkiye Büyük Millet Meclisimiz de halkın sesi, milletin vicdanı olarak 7 kere bir araya gelerek bu konuyla ilgili İsrail'in saldırganlıklarını kınayan birileriyle ittifakla kabul etti."

Kurtulmuş, bugün de ortaya koydukları çabanın takdire şayan olduğunu, Türkiye'nin iki devletli bir çözümün gerçekleşmesi için var gücüyle çalışmaya devam ettiğini, bundan sonra da bu çalışmalara devam edeceğini söyledi.

İsrail'in iki yıl içerisinde büyük insanlık suçları işlediğine ancak diğer taraftan başka bir önemli gelişmelerin gerçekleştiğine dikkati çeken Kurtulmuş, şunları kaydetti:

"Artık çanlar İsrail için çalıyor. İsrail, öncelikle Uluslararası Adalet Divanında suçlu bulundu. İşte önümüzdeki günlerde yine Uluslararası Ceza Mahkemesinin bir ara karar vermesi bekleniyor. Ayrıca Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda en son İsrail'in katil başbakanı konuşurken salonun neredeyse tamamının boşalmış olması İsrail için bir başka çandır ve onlar için bir yerde sonun başlangıcını ifade eden gelişmedir. Üçüncüsü ise hiç şüphesiz, bugün de yaşadığımız onun bir parçası, uluslararası sularda insanlığın vicdanını temsil eden, çok sayıda ülkeden, çok sayıda aktivistin bir araya gelerek ortaya koydukları, Akdeniz'deki çeşitli ülkelerin limanlarından yola çıkarak Gazze kıyılarına doğru ulaşmak için gayret sarf ettikleri Sumud Filosu'nun eylemidir. Sumud Filosu'nun eylemi sadece birkaç yüz kişinin, birkaç yüz gönüllünün katıldığı bir eylem değil, onların arkasında milyonlarla, on milyonlarla, belki yüz milyonlarla ifade edeceğimiz kendi halklarının desteklerinin de somut bir göstergesidir.

Ne yazık ki Sumud Filosu'nun bir kısmı ufacık gemileri olan, ufacık deniz araçları olan bu gönüllü sivil toplum hareketine karşı uluslararası sularda müdahale edilmiş, insanlar insani muameleye tabi tutulmaksızın maalesef savaş suçlusu ile tutuklu arasında bir muameleye tabi tutularak İsrail'in kuvvetleri tarafından, saldırı güçleri tarafından alıkonulmuştur. Çok şükür Türkiye olarak çok kısa süre içerisinde hem Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarımızı hem de bu Filo'da yer alan diğer ülkelerin vatandaşlarını Türkiye'ye çok kısa sürede getirmek mümkün oldu."

"Kardeşlerimizin alıkonulması asla kabul edilemez"

İsrail'in Sumud Filosu'ndan sonra Vicdan Gemisi'ne saldırdığını, bu saldırının açık bir şekilde uluslararası hukukun ihlali olduğunu belirten Kurtulmuş, bunu "asla kabul edilemez ve tasvip edilemez" şeklinde nitelendirdi. Kurtulmuş, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Burada, hem Türkler için hem Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları için hem de milletvekillerimiz için Meclis iradesi olarak diyoruz ki 'bu arkadaşlarımız derhal alıkonuldukları yerden serbest bırakılmalı ve Türkiye'ye getirilmelidir, bir şekilde ulaştırılmalıdır.' İsrail'in bu konuda aklını başına almasını tavsiye ederiz. TBMM'de milletvekili olan, zaten uluslararası sularda oldukları için korunma altında olan kardeşlerimizin alıkonulması asla kabul edilemez. Türkiye bunu tolere etmez. Bunun için TBMM'den çok güçlü bir şekilde Vicdan Gemisi'ne yapılan bu saldırıyı kınıyoruz. Bunun ötesinde bir an evvel İsrail'in harekete geçerek en kısa zamanda bu hukuksuz eylemine son vermesi konusunda kendilerini uyarıyoruz."

TBMM Başkanı Kurtulmuş, bu konuda Meclis'te yapılacakların müzakere edilmesi, bu konunun gündeme getirilebilmesi için siyasi parti grupları temsilcilerine söz vereceğini, hazırladığı bir metni bütün uluslararası parlamenter asamblelerinin başkanlarına ve dünyanın önemli parlamento başkanlarına göndereceğini, böylece İsrail'in artık hukuk sınırlarını çok aştığını bir kere daha dünya kamuoyuyla paylaşacağını kaydetti.

"Sadece üç milletvekili değil, 600 milletvekilinin tamamı Vicdan Gemisi'nin içindedir"

TBMM Başkanı Kurtulmuş, İsrail'in Sumud Filosu'nda yer alan İspanya, Yunanistan ve İtalya milletvekillerini de alıkoyarak uluslararası hukuku ihlal ettiğini ve dünya kamuoyunda ciddi bir infialin ortaya çıktığını vurgulayarak, şöyle devam etti:

"Bu toplantı vesilesiyle üç arkadaşımızın alıkonulmasını asla tasvip etmediğimizin, bunun dünya kamuoyunda ciddi bir infiale neden olması gerektiğinin altını çiziyoruz. Bu konuda hep birlikte çalışmayı tarihi vazife olarak görüyorum. Bu çerçevede parlamenter diplomasi alanında, bu konudaki çalışmalarımızı kesintisiz bir şekilde sürdüreceğiz ve Türkiye Cumhuriyeti hükümetinin üzerine düşen bütün sorumlulukları yerine getirmesi için TBMM olarak bu konuda da inisiyatiflerimizi, tavsiyelerimizi ortaya koyacağız.

Üç milletvekili arkadaşımız sadece orada kendi başlarına değildir. Sizler adına da çok rahat konuşuyorum. Hepinizin gönlünden geçenin bu olduğunu farkındayım. Sadece üç milletvekili değil, 600 milletvekilinin tamamı Vicdan Gemisi'nin içindedir, arkadaşlarımızla beraberdir. Bütün bunlar şunu gösteriyor: İsrail uluslararası alanda ortaya konulacak her bir inisiyatiften korkmaktadır. Çünkü temel bir kural vardır, zalim korkar. Zulmettiğini bildiği, hukuk tanımadığını bildiği için Filistinli masum ve mazlum insanlara karşı her türlü işkenceyi yaptığı için korkmaya devam ediyor. Ancak ne kadar korkarlarsa korksunlar, buradan, TBMM'nin kürsüsünden bir kere daha ifade ediyorum ki nehirden denize kadar özgür bir Filistin devleti mutlaka ama mutlaka kurulacak ve Filistin halkı istediği sonucu elde edecektir."

Bu çabaya destek veren insanlık cephesinin bütün mensuplarını, dini, rengi ve milleti ne olursa olsun zalimin değil mazlumun yanında yer alan, mazluma güç katmaya gayret eden bütün insanlık aleminin fedakar ve onurlu mensuplarını sevgiyle ve saygıyla selamladığını söyleyen Kurtulmuş, "Necmettin kardeşimiz, Sema kardeşimiz ve Mehmet kardeşimiz, dayanın. İnşallah en kısa zamanda Türkiye'de sizleri birlikte göreceğiz; Meclis arkanızdadır, Türkiye arkanızdadır, milletimiz arkanızdadır." ifadelerini kullandı.

Kurtulmuş, konuşmasının ardından Genel Kurul'da parti gruplarının temsilcilerine söz verdi.

Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.