Atçılığı dünya standartlarına uygun öğretmek, sektör ihtiyacı ve gelişimi için nitelikli öğrenciler yetiştirmek amacıyla 2013-2014 yılında eğitim-öğretim hayatına başlayan yüksekokul, sektöre kalifiye çalışan yetiştiriyor.

Toplam 117 öğrencisi bulunan yüksekokulda 1. sınıfta pratik, 2. sınıfta da teorik eğitim veriliyor.

"Uzun üzengi" denilen profesyonel binişlere ve "düz koşu" adı verilen yarış atçılığına antrenör yetiştiren, binicilik, antrenörlük, at hastalıkları, spor yönetimi gibi eğitimleri başarıyla tamamlayan 12 öğrenci, mezuniyet heyecanı yaşadı.

Atçılık sektörüne hizmet edecek antrenör adayları, diplomalarını at üzerinde aldı.

Bursa Uludağ Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Cafer Çiftci, gazetecilere yaptığı açıklamada, mezuniyet töreninin sıra dışı olduğunu söyledi.

Diploma almaya hak kazanan öğrencilere iş hayatlarında başarılar dileyen Çiftci, şöyle konuştu:

"Okulumuzdaki her bir fakültede, her bir birimde mezuniyet düzenleniyor ama Mennan Pasinli Atçılık Meslek Yüksekokulu öğrencileri, diğerlerinden çok daha farklı eğitim öğretim sürecini tamamlayarak mezun oluyorlar. Yüzyıllardır insanlık, tarihi atla beraber yazdı. Savaştı, hep yanında arkadaşı oldu. Biz bu asil hayvanın üzerinde öğrencilerimizin aldıkları eğitimi çok değerli buluyoruz. Şehrimize, ülkemize katkısı olacağını da biliyoruz."

Mennan Pasinli Atçılık MYO Müdürü Gülşen Goncagül de öğrencilerin eğittikleri ve aynı zamanda eğitim aldıkları atların üzerinde diploma almanın heyecanını yaşadıklarını belirtti.

Goncagül, mezun olan öğrencilerin atçılık sektöründe önemli görevler üstleneceğini vurgulayarak, "Biz, bu dönem 11. mezunlarımızı veriyoruz. Öğrencilerimiz eğittiler, birlikte eğitim aldılar. Şimdi onlarla birlikte de diploma alma heyecanı yaşayacaklar. Bu değerli öğrencilerimizi atçılık camiasının önemli neferleri olarak yollamaktan büyük bir onur ve gurur duyuyoruz. Çocuklarımız, genelde binici antrenörü oluyorlar ya da düz koşu antrenörü olarak tüm atçılık camiasına hizmet veriyorlar." ifadelerini kullandı.

Diploma alan öğrencilerden Selin Taşçı da hobi olarak başladığı atçılık tutkusunun mesleğe dönüştüğünü anlatarak, "Okuduğumuz okul, diğer fakültelerden daha farklı çünkü atlarla bu süreci tamamladık. Onlarla birlikte diplomamızı aldık. İçim buruk, biraz hüzünlüyüm ama çok da gururluyum böyle bir aileye ortak olduğum için. Okuluma layık bir antrenör olmak istiyorum." diye konuştu.