Dolar
39.17
Euro
44.72
Altın
3,371.03
ETH/USDT
2,630.00
BTC/USDT
105,156.00
BIST 100
9,474.96
Dünya

Uzmanlara göre, Trump'ın siyasi üslubu "dijitalleşmenin iletişimi dönüştürmesinden" kaynaklanıyor

Uzmanlar, ikili görüşmelerde protokol sınırlarını zorlayan ve söylemleriyle gündeme oturan ABD Başkanı Trump'ın siyasi üslubunun sebebini "dijital iletişim araçlarına gelişen bağımlılığın düşünme ve iletişim biçimlerini dönüştürmesine" bağlıyor.

Damla Delialioğlu  | 03.06.2025 - Güncelleme : 03.06.2025
Uzmanlara göre, Trump'ın siyasi üslubu "dijitalleşmenin iletişimi dönüştürmesinden" kaynaklanıyor

Ankara

Trump'ın kutuplaştırıcı ifadeleri, hitabeti ve çoğu zaman tartışmalara yol açan üslubu dünya basınında geniş yankı uyandırıyor.

Başkanlığı devralmasından itibaren uyguladığı politikalarla uluslararası dengeleri sarsan bir liderin, diplomatik nezaket kurallarından ve alışılagelmiş iletişim protokolünden son derece uzak bir tutum sergilemesinin nedeni merak konusu.

📲 Artık haberler size gelsin
AA'nın WhatsApp kanallarına katılın, önemli gelişmeler cebinize düşsün.

🔹 Gündemdeki gelişmeler, özel haber, analiz, fotoğraf ve videolar için Anadolu Ajansı
🔹 Anlık gelişmeler için AA Canlı

Düzensiz göçmenlere atıfta bulunurken sıklıkla "hayvan, katil, insan olmayan ve akıl hastası" nitelendirmelerinin yanı sıra Trump, Merkez Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell'ı "hiçbir fikri olmayan bir aptal" şeklinde tanımlamasıyla da kendi yönetiminin önemli isimlerini hedef almaktan çekinmedi.

Trump, 2023'te muhalefete "haşerat" şeklinde seslendiği bir konuşma esnasında, "Ülkemizin sınırları içinde haşerat gibi yaşayan, yalan söyleyen, hırsızlık yapan ve seçimlerde hile karıştıran komünistlerin, Marksistlerin, faşistlerin ve radikal sol haydutların kökünü kazıyacağımıza dair size söz veriyoruz." diyerek, kutuplaştırıcı söylemiyle bir kez daha eleştirilerin odağı haline geldi.

Washington'ın küresel ticaret ortaklarına karşılıklı tarifeler koymasına tepki gösteren bazı ülkelerin kendisini aradığını ileri süren Trump, görüşmeler sırasında bu ülkelerin kendisine "yalakalık" yaptıklarını ima etmek adına argo ve küfürlü bir ifade kullanmasıyla da dünya basınında geniş yer buldu.

Trump'ın radikal söylemlerinde son 9 yılda 3 kat artış

California Üniversitesinde yürütülen bir araştırmaya göre, Trump'ın siyasal söylemlerindeki "saldırgan " ifade kullanımında 2015'ten 2024'e ciddi artış gözlemlendi.

Trump'ın söylemlerinin yıllar içindeki gelişiminin incelendiği araştırmada, hitabetinin "agresif" söylemlere daha çok evrildiğine dikkati çekildi.

Trump'ın konuşmalarında argo ve hakaret içeren ifade kullanma oranı, 2016'dan 2024'e yaklaşık 3 kat arttı.

"Siyasi dilde kesinlikle yeni bir dönemin eşiğindeyiz"

Missouri State Üniversitesinden İletişim Çalışmaları Profesörü Brian L. Ott, Trump'ın siyasi üslubuna ilişkin AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.

Ott, sosyal medya gibi dijital ortamlarda kurulan iletişimin, bireylerin iletişim biçimlerini, kültürel anlayışlarını ve farkındalık düzeylerini köklü bir şekilde dönüştürdüğüne dikkati çekti.

Trump'ı, "siyasi söylemin değişiminin sebebi değil sonucu" olarak gören Ott, "Siyasi dilde kesinlikle yeni bir dönemin eşiğindeyiz." dedi.

Bu dönemin sosyal medya gibi dijital iletişim araçlarına bağımlılığın artmasıyla şekil aldığını söyleyen Ott, söz konusu iletişim araçlarının devamlı kullanımıyla kişilerin zihinsel, duygusal ve ahlaki yönünün zayıfladığına, insanların giderek daha "yüzeysel ve duyarsız" hale geldiğine işaret etti.

Ott, dijital medyanın insanları daha cahil, dikkati dağınık ve basit düşünen bireylere dönüştürdüğünü dile getirerek, "Başkan Trump, dijital medyanın tüm insanlığı nasıl etkilediğine dair çarpıcı bir örnek." ifadesini kullandı.

Ott, ayrıca Trump'ın tarzı ve söylemleriyle "güçlü ve maskülen" bir imaj çizmeye çalıştığının altını çizdi.

Trump'ın "kutuplaştırıcı" hamleleri söylem sınırlarını aşıyor

Belli kesimleri hedef alan söylemleri sonucunda toplumsal ötekileşmeye yol açan Trump, politikalarıyla da bu tutumunu sürdürdü.

19. yüzyılın başlarından itibaren ABD göçmen politikasında sıklıkla kullanılan "alien" (yabancı) ifadesi standart bir terim olarak kalsa da toplumsal değişimlerle birlikte yeni çağrışımlar ortaya çıktı.

Olumsuz yan anlamlar taşıdığı gerekçesiyle eleştirilen ifadenin, göçmenlik politikasında dilsel bağlamda değişim çabasında bulunan eski Başkan Joe Biden yönetimince 'non-citizen' (vatandaş olmayan) olarak değiştirilmesine rağmen, Trump başkanlık görevine geldiğinde bu karara karşı çıktı.

Trump yönetimi tarafından yeniden uygulamaya konulan terim, düzensiz göçmenlere yönelik "toplumun dışlanmış bireyleri" algısı yaratarak yönetimin "kutuplaştırıcı" üslubunu bir kez daha ortaya koydu.

Trump, söylemleriyle karşı tarafa "savaş açıyor"

Stanford Üniversitesinden Siyaset Bilimi Profesörü Terry Moe de Trump'ın bu şekilde konuşarak sağcı çevrelerdeki seçmenlerin desteğini kazandığını söyledi.

Cumhuriyetçilerin kutuplaştırıcı söylemler kullanarak karşı tarafa bir nevi "savaş açtığını" vurgulayan Moe, "Trump'tan etkilenen Cumhuriyetçi kesim başarıya giden yolun bu şekilde konuşmaktan geçtiğini düşünüyor." diye konuştu.

Moe, benimsedikleri üslubu bu savaşın bir parçası olarak kullandıklarına dikkati çekerek, hitap ettikleri kesimin duygularını "bu şekilde harekete geçirdiklerini" aktardı.

New York Times (NYT) ile Siena College ortaklığında yürütülen anket verilerinde de 30 ila 44 yaşındaki erkeklerin aynı yaş aralığındaki kadınlara göre ciddi farkla "Trump yanlısı" olduğu ortaya konuldu.

Agresif ve saldırgan söylemleriyle "masküleniteyi" kampanyasının bir parçası olarak kullanan Trump, özellikle Z kuşağı erkeklerinden daha fazla destek görüyor.

Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.