İsrail'in Gazze'de düzenlediği saldırılarda sabahtan bu yana 113 kişi hayatını kaybetti
İsrail ordusunun sabah saatlerinden bu yana Gazze Şeridi’nin çeşitli bölgelerine düzenlediği hava saldırılarında en az 113 Filistinli hayatını kaybetti, onlarca kişi yaralandı.

Ankara
Filistin Sivil Savunma Müdürlüğü Sözcüsü Mahmud Basal, AA muhabirine yaptığı açıklamada, İsrail'in Gazze Şeridi'nin kuzeyinde 11 evi hedef aldığını belirtti.
İlk yardım ekiplerinin, bu sabah itibarıyla yaşamını yitiren 50 kişinin cenazesine ulaştığını, 50'den fazla kişinin naaşının da hala enkaz altında olduğunu dile getiren Basal, bazı bölgelere ise ekiplerin henüz ulaşamadığını aktardı.
İsrail’in Gazze'nin güneyinde yer alan Han Yunus kentine hava saldırısı düzenlemesi sonucu hayatını kaybeden ve yaralanan Filistinliler kentteki Nasır Hastanesi'ne getirildi pic.twitter.com/tSPtmGYYs8
— Anadolu Ajansı (@anadoluajansi) May 16, 2025
İsrail ordusunun, yaralıları kurtarmaya ve ölüleri bölgeden almaya çalışan yardım ekiplerine saldırdığını ifade eden Basal, İsrail'in saldırılarında hayatını kaybedenlerin cenazelerinin Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Lahiya, Cibaliya, Cibaliya Mülteci Kampı ve Beyt Hanun beldelerinin sokaklarında beklediğini, yoğun saldırı nedeniyle kurtarma ekiplerinin onlara ulaşamadığını belirtti.
AA'nın WhatsApp kanallarına katılın, önemli gelişmeler cebinize düşsün.
🔹 Gündemdeki gelişmeler, özel haber, analiz, fotoğraf ve videolar için Anadolu Ajansı
🔹 Anlık gelişmeler için AA Canlı
İsrail ordusunun Beyt Lahiya'nın batı ve kuzey kesimlerinde kara saldırılarının yoğun topçu ateşiyle eş zamanlı sürdüğünü kaydeden Basal bölgedeki durumun "zor ve tehlikeli" olduğunu söyledi.
İsrail, Gazze Şeridi'ne son 24 saatte düzenlediği saldırılarda 113 kişiyi öldürdü
Son saatlerdeki saldırılarda Han Yunus'un doğusundaki Beni Suheyla beldesinde 5, Gazze kentinde ise 4 Filistinli yaşamını yitirdi.
Daha önceki saldırılarda ise Gazze kentinin doğusundaki Şucaiyye Mahallesi’nde 3, Cibaliya Mülteci Kampı'nda 4, Refah kentinde 4 olmak üzere toplam 11 kişi hayatını kaybetti.
Sağlık kaynaklarından alınan bilgiye göre, sabah saatlerinden itibaren Gazze’deki hastanelere İsrail saldırılarından ölen en az 113 Filistinlinin cenazesi ulaştı.
İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırıları sürüyor
— Anadolu Ajansı (@anadoluajansi) May 16, 2025
Gazze'nin kuzeyine düzenlenen saldırılarda 100'den fazla Filistinli hayatını kaybetti https://t.co/CgFTYA1WJO pic.twitter.com/YtOFxguWqB
Enkaz altında hala çok sayıda kayıp olduğu, ancak yoğun bombardıman nedeniyle sivil savunma ve sağlık ekiplerinin ulaşmakta güçlük çektiği aktarıldı.
Filistin Sağlık Bakanlığı, öğle saatlerinde yaptığı açıklamada, Gazze'deki hastanelere 93 ölü ve 200'den fazla yaralı getirildiğini duyurmuştu.
İsviçre merkezli ve faaliyet alanı Orta Doğu ile Kuzey Afrika olan Avrupa-Akdeniz İnsan Hakları Gözlemevi tarafından yayımlanan bir rapora göre, İsrail'in Gazze’ye yönelik saldırıları "en geniş kapsamlı ve en yıkıcı" aşamasına ulaştı.
Özellikle son dört günde onlarca katliamın işlendiği, bu sürecin ABD Başkanı Donald Trump’ın Orta Doğu turuyla eş zamanlı gerçekleştiği ifade edildi.
İsrail'in Gazze Şeridi'ne 7 Ekim 2023'ten bu yana düzenlediği saldırılarda şimdiye kadar en az 53 bin 119 kişi öldü, 120 bin 214 kişi de yaralandı.
İsrail ordusunun Gazze'de 19 Ocak'ta varılan ateşkesi bozarak 18 Mart'tan bu yana düzenlediği saldırılarda 2 bin 985 Filistinlinin hayatını kaybettiği, 8 bin 173 kişinin de yaralandığı belirtildi.
İsrail'in Gazze Şeridi'ne 7 Ekim 2023'ten beri düzenlediği saldırılarda yaşamını yitirenlerin sayısının ise 53 bin 119'a, yaralıların sayısının da 120 bin 214'e yükseldiği bildirildi.
Gazze Şeridi'nde enkaz altında hâlâ binlerce ölü olduğu belirtiliyor.
İsrail'in, Gazze'nin güneyine düzenlediği saldırılarda 7 kişi öldü
Filistin haber ajansı WAFA'ya göre, İsrail, bir insansız hava aracıyla (İHA) Beni Süheyla kasabasındaki Ebu Surur Caddesi'nde bir grup Filistinliyi hedef aldı. Saldırıda 6 kişi yaşamını yitirdi.
Han Yunus'un batısındaki El-Meşru bölgesinde yerinden edilenlerin kaldığı bir çadıra yönelik saldırıda ise 1 kişi hayatını kaybetti.
Öte yandan, İsrail ordusunun, 4'üncü gününde de Han Yunus'taki Gazze-Avrupa Hastanesinin çevresini bombalamaya devam ettiği ve yaralıları çıkarmaya çalışanlara engel olduğu kaydedildi.
Görgü tanıkları, sağlık ve sivil savunma ekiplerinin, 13 Mayıs'taki saldırıda yıkılan binaların enkazı altında kalan onlarca kişiye ulaşamadığını, İsrail ordusunun, bölgede hareket eden herkesi kasıtlı olarak hedef aldığını dile getirdi.
Tanıklar, Gazze-Avrupa Hastanesinin yakınlarında "El-Afgani" ailesine ait eve düzenlenen saldırıda yaralanıp enkaz altında kalan yaklaşık 20 kişinin 72 saattir kan kaybettiğini ancak saldırıların devam etmesi nedeniyle kendilerine ulaşılamadığını kaydetti.
BM: Gazze'de son 36 saatte en az 250 kişinin öldürüldüğü bildirildi
BM Genel Sekreter Sözcü Yardımcısı Stephanie Tremblay, günlük basın toplantısına gazetecilerin sorularını cevaplandırdı.
BM İnsani İşler Koordinasyon Ofisi'nin (UNOCHA) son raporlarını paylaşan Tremblay, "İnsani İşler Koordinasyon Ofisi bize, Gazze Şeridi'nde gece boyunca yoğun düşmanlıkların devam ettiğini, birçok Filistinlinin öldürüldüğünü ve yaralandığını, kitlesel yerinden edilmeler ve ek yıkımların yaşandığını söylüyor." ifadelerine yer verdi.
"Gazze Sağlık Bakanlığına göre, son 36 saatte en az 250 kişinin öldürüldüğü bildirildi." diyen Tremblay ayrıca, Gazze'de son 2 günde "en az 45 çocuğun öldürüldüğü" bilgisini paylaştı.
Tremblay, Gazze’nin kuzey bölgesindeki hastanelere 150’den fazla yaralının ulaştırıldığını söylerken, kurtarma ekiplerinin bu bölgede birçok yere yardım götüremediğini belirtti.
İsrail’in son saldırıları sonucu Han Yunus’taki Avrupa Hastanesi’nin de işlevsiz hale geldiğini aktaran Stephanie Tremblay, nöroşirürji, kalp bakımı ve kanser tedavisi gibi hizmetleri sunabilen son hastanenin artık bu hizmetleri veremeyeceğini vurguladı.
Gazze'ye tüm geçişler 75 gündür kapalı
BM Genel Sekreter Sözcü Yardımcısı Stephanie Tremblay, İsrail’in Gazze’ye gönderilen insani yardımlara yönelik tam abluka uygulamasının devam ettiğini açıkladı.
Tremblay, "Gazze’ye tüm geçişler 75 gündür kargo girişi için kapalı. Biz ve insani yardım ortaklarımızın hareketleri ciddi şekilde kısıtlandı. Bu durum, muazzam ihtiyaçlara yanıt verme kapasitemizi engelliyor." dedi.
Buna rağmen, Filistinliler için kurulan mutfaklardan bazılarının hala işlevsel olduğunu belirten Tremblay, Gazze’de toplum üyelerinin kalan son gıda stoklarını birbirleriyle paylaştığını aktardı.
Tremblay ayrıca, insani yardım topluluklarının Gazze’ye uygulanan ablukanın kaldırılması, acilen ihtiyaç duyulan kaynakların sağlanması, sivillerin korunması ve ateşkesin "derhal yeniden sağlanması" çağrısında bulunduğunu ifade etti.
Ateşkesi bozan İsrail ordusu, Gazze'ye şiddetli saldırıları yeniden başlattı
İsrail ordusu, Gazze Şeridi'nde 19 Ocak'ta yürürlüğe giren ateşkesin ardından 18 Mart sabahı şiddetli saldırılarına yeniden başladı.
İsrail ordusunun saldırıları yeniden başlatmasından itibaren çoğunluğu yaşlı, kadın ve çocuk olmak üzere 2 bin 876 Filistinli hayatını kaybetti, 7 bin 957 kişi yaralandı.
Ateşkesi bozan İsrail, yeni ateşkes tekliflerini reddettiği gerekçesiyle Hamas'a karşı "gittikçe artan askeri güçle" hareket edeceğini duyurdu.
Hamas ise "İsrail'in verdiği sözlere uymadığını ve ateşkese arabulucu ülkelerin gözü önünde sorumluluklarını yerine getirmeyerek Gazze Şeridi'nde Filistin halkına karşı soykırımı yeniden başlattığını" açıkladı.
İsrail, Gazze'de alıkoyduğu 10 Filistinliyi aylar süren işkencenin ardından serbest bıraktı
İsrail, abluka altındaki Gazze Şeridi’nde yürüttüğü saldırlar sırasında alıkoyduğu Filistinlilerden 10 kişiyi, aylar süren işkence ve açlık koşullarının ardından serbest bıraktı.
Hamas'a bağlı Esirler Medya Ofisinden yapılan açıklamada, İsrail’in cuma günü öğleden sonra Gazze'den 10 esiri serbest bıraktığı ve bu kişilerin sağlık kontrolleri için Aksa Şehitleri Hastanesine ulaştırıldığı belirtildi.
AA muhabirinin aktardığına göre, esirler Kızılhaç ekipleri eşliğinde hastaneye getirildi.
Esirlerin çoğunun vücutlarında kelepçe izleri ve çeşitli işkence belirtileri gözlendi.
Görgü tanıklarının ifadelerine göre de esirler, İsrail hapishanelerinde tutuldukları sürede ağır işkencelere ve sistematik açlığa maruz kaldıklarını ifade etti.
Resmi kaynaklar, esirlerin ne zaman alıkonulduklarına dair herhangi bir bilgi paylaşmadı.
Esirlerin hastaneye ulaşmasının ardından, çok sayıda Gazzeli, cep telefonlarında kaydettikleri kayıp yakınlarının fotoğraflarıyla hastaneye akın ederek, yakınlarının hayatta olup olmadığını öğrenmeye çalıştı.
Filistin Esirler Cemiyeti, 17 Nisan'da yaptığı açıklamada, İsrail'in 7 Ekim'den bu yana binlerce Gazze sakinine dair hiçbir bilgi paylaşmadan, sistematik bir şekilde gizli ve zorla kaybedilme politikası yürüttüğünü ifade etmişti.
Açıklamada, gözaltına alınanların son derece ağır ve insanlık dışı koşullarda tutulduğunu, amacın "maksimum fiziksel ve psikolojik zarar vermek" olduğunu belirtmişti.
İsrail ordusu, Gazze Şeridi'nde 7 Ekim 2023'ten bu yana yürüttüğü işgal ve saldırılar süresince aralarında kadın, çocuk ve sağlık çalışanlarının da bulunduğu binlerce Filistinliyi alıkoydu.
Gazze'den alıkonulan Filistinlilerden bir kısmı serbest bırakılsa da birçoğunun akıbeti hala bilinmiyor.
Filistin Kurtuluş Örgütüne bağlı Esirler ve Serbest Bırakılanlar Heyeti verilerine göre, İsrail hapishanelerinde Gazze Şeridi'nden alıkonulan 1747 Filistinlinin tutulduğu tahmin ediliyor.
İsrail ordusunun Gazze'den alıkoyduğu ve sonrasında serbest bırakılan birçok Filistinlinin, psikolojik ve bedensel işkenceye maruz kaldığı görülmüştü.
BM: Gazze'de akut gıda güvensizliği "felaket/kıtlık" seviyesinde
BM'nin Roma merkezli kuruluşları FAO ile WFP, Avrupa Birliği (AB) ve çeşitli sivil toplum kuruluşlarının oluşturduğu GNAFC, yıllık Küresel Gıda Krizi Raporu'nu açıkladı.
Raporda, 2024'te rapor kapsamında seçilen 65 ülke veya bölgeden 53'ünde 295,3 milyon kişinin yüksek düzeyde akut gıda güvensizliği ile karşı karşıya kaldığı ve bu sayının 2023'e kıyasla 13,7 milyon daha fazla olduğu bildirildi.
Yüksek düzeyde akut gıda güvensizliği yaşayan insan sayısının, 2024'te üst üste 6 yıldır artış gösterdiği vurgulanan raporda, akut gıda güvensizliğindeki en büyük etkenin "çatışma" olduğu ifade edildi.
Raporda, 2024'te akut gıda güvensizliğinde 20 ülke veya bölgede yaklaşık 140 milyon insan için çatışmaların, 15 ülkede 59 milyon insan için ekonomik şokların ve 18 ülkede 96 milyon insan için aşırı hava olaylarının "ana etken" olduğu ifade edildi.
Öte yandan raporda, aralarında Afganistan, Kenya ve Ukrayna'nın bulunduğu 15 ülkede gıda güvenliği durumunda iyileşme görüldüğü belirtildi.
Gıda güvensizliği "felaket/kıtlık" seviyesinde
Entegre Gıda Güvenliği Aşama Sınıflandırması'na (IPC) göre en kötü seviye olan Aşama 5'te (fekaket/kıtlık) olan insan sayısının büyük ölçüde çatışmalardan dolayı 2023'e göre 2 kattan fazla arttığı aktarılan raporda, bu insanların yüzde 95'inden fazlasının Filistin (Gazze Şeridi) ve Sudan'da olduğuna dikkat çekildi.
Raporda, "Bu akut gıda güvensizliği aşamasında insanlar aşırı gıda eksikliği ve başa çıkma kapasitelerinin tükenmesiyle karşı karşıya kalır ve bu da açlık, akut yetersiz beslenme ve ölüme yol açar." ifadesi kullanıldı.
"Gazze Şeridi'ne gıda erişimi ciddi şekilde kısıtlanmıştır"
"Mart ayı başında Gazze Şeridi'ne tüm geçişlerin kapatılması ve iki aylık ateşkesin çökmesinin ardından, gıda erişimi ciddi şekilde kısıtlanmıştır." denilen raporda, Sudan, Yemen, Mali ve Filistin'in (Gazze Şeridi) en ciddi krizleri yaşadığı aktarıldı.
Haiti, Lübnan, Myanmar, Nijerya, Filistin (Gazze Şeridi) ve Sudan'da çatışmaların arttığı bunun da nüfusun yerinden edilmesine yol açtığı belirtilen raporda, "Mart ayının başından bu yana Gazze Şeridi'ne tüm geçişler kapatıldı ve hiçbir yardım, gıda, yakıt veya tıbbi malzemenin girişine izin verilmedi. Mart'ın ortalarından itibaren yeniden başlayan askeri saldırılar, yerinden edilmelerin artmasına ve akut gıda güvensizliğinin daha da kötüleşmesine yol açmıştır." ifadelerine yer verildi.
İsrailli esirlerin aileleri, Gazze'deki şiddetli saldırılar nedeniyle yakınlarının akıbetinden endişe ediyor
İsrailli esirlerin yakınlarının bir araya geldiği çatı oluşumdan yapılan açıklamada, İsrail ordusunun Gazze Şeridi'ne saldırılarını şiddetlendirmesi ve ABD Başkanı Donald Trump'ın bölgeye yaptığı ziyaretin sona ermesi haberlerinin Gazze'de tutulan yakınları için endişeye yol açtığı belirtildi.
İsrail ordusu, 19 aydır havadan ve karadan vurduğu Gazze Şeridi'nin kuzeyine gece yarısı şiddetli saldırılar başlattı. Gazze'yi kalıcı işgal için kapsamlı saldırı planları yapan İsrail'in gece yarısı başlayan ve sabah şiddetlenen saldırılarında 100'den fazla Filistinlinin hayatını kaybettiği bildiriliyor.
ABD Başkanı Donald Trump'ın bugün sona erecek olan Orta Doğu ziyaretine işaret edilen açıklamada, Başbakan Binyamin Netanyahu'nun Gazze Şeridi'nde tutulan esirlerin serbest kalmasını sağlayacak bir anlaşma için "yüzyılın fırsatını" kaçırmak üzere olduğu vurgulandı.
Kaçırılan tarihi fırsatın "belirgin bir İsrail başarısızlığı" olduğuna dikkat çekilen açıklamada, Netanyahu hükümetinin masadaki önerileri geciktirme çabasının gelecek nesillerin hafızasında yer alacağı yorumu yapıldı.
"Bunlar sevdiklerimizin geleceğinin, İsrail toplumunun geleceğinin ve Orta Doğu'nun geleceğinin kararlaştırılacağı dramatik saatlerdir." ifadelerine yer verilen açıklamada, Gazze'de tutulan İsrailli yakınları için zamanın tükenmekte olduğunun altı çizildi.
Ayrıca aileler, Netanyahu ve Trump'a Gazze’de ateşkes ve esir takası anlaşmasına varılması için derhal adım atma çağrısı yaptı.
ABD Başkanı Donald Trump'ın 13 Mayıs'ta başlayan Orta Doğu turu sırasıyla Suudi Arabistan, Katar ve Birleşik Arap Emirlikleri’ni ziyaret etmesinin ardından bugün sona eriyor.
ABD Başkanı Trump’ın Körfez turu boyunca İsrail ordusu Gazze’de katliamlarını artırdı
Trump’ın Suudi Arabistan’a ulaşmasıyla Gazze’deki katliamlarına hız veren İsrail’in hedefinde yine siviller vardı.
Trump’ın 13-16 Mayıs tarihlerinde gerçekleştirdiği Orta Doğu turu sırasında İsrail ordusu yaklaşık 400 Filistinliyi öldürdü.
Filistin Sağlık Bakanlığının açıklamalarına göre, Trump'ın bölgeye gerçekleştirdiği ziyaretten önceki 3 günde 78 kişinin hayatını kaybettiği göz önüne alındığında, saldırıların şiddetinde ciddi artış yaşandığı görülüyor.
İsrail yerel basınında 5 Mayıs'ta, İsrail güvenlik kabinesinin Gazze Şeridi'nde işgali genişletmeyi de amaçlayan saldırı planını görüştüğü kaydedildi.
Adı açıklanmayan üst düzey bir yetkili, güvenlik kabinesinin söz konusu planı oy birliğiyle kabul ettiğini aktardı. Bu tarihten sonra İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılarında da artış görüldü.
Gazze'de kanlı günler
Trump, 13 Mayıs'ta Suudi Arabistan'daki turuna başladı, ardından 14 Mayıs'ta Katar'ı ziyaret etti ve 15 Mayıs'ta BAE'ye ulaştı.
ABD Başkanı'nın Orta Doğu turunun başlangıcından bu yana İsrail ordusu, aralarında Nasır Hastanesi ve Gazze Avrupa Hastanesi olmak üzere birçok tıbbi merkeze, sivillere ait yerleşim alanları ve sivil tesislere yönelik şiddetli saldırılar düzenledi.
Saldırılarda çok sayıda hayatını kaybeden ve yaralanan olduğu ifade edildi.
Turun ilk gününde İsrail ordusu, Gazze'nin kuzeyindeki Cibaliya, Tel ez-Zater, Şeyh Zayid ve Es-Selam gibi yoğun nüfuslu mahallelerin de aralarında bulunduğu 7 bölge için tahliye kararı yayımladı.
İsrail Ordu Sözcüsü Avichay Adraee, uyarıyı "saldırıdan önceki son uyarı" şeklinde niteledi.
Uyarının ardından doğrudan düzenlenen bombardımanda, aralarında çocukların ve kadınların da bulunduğu çok sayıda kişi hayatını kaybetti ve yaralandı.
Aynı gün Nasır Hastanesi ve Gazze-Avrupa Hastanesinin yanı sıra yerinden edilmiş kişilerin barındığı ev ve çadırlara da topçu ateşi açıldı, saldırılarda yaklaşık 48 kişi hayatını kaybetti.
Trump'ın ziyaretinin ikinci gününde İsrail, evleri, sivillerin toplandığı bölgeleri ve yerinden edilmiş kişilerin çadırlarını hedef alan top atışlarında yaklaşık 118 Filistinliyi öldürdü.
Ayrıca, Gazze kentindeki 4 okul ve Şifa Hastanesi dahil olmak üzere yerleşim alanları için tahliye emri verildi.
Trump'ın ziyareti devam ettikçe şiddet arttı
Trump'ın ziyaretinin 3. günü olan perşembe günü ise İsrail, abluka altındaki Gazze Şeridi'nin çeşitli bölgelerinde yerlerinden edilmiş kişilerin ev ve çadırlarının yanı sıra bir sağlık merkezi ve bir mescidi hedef alan hava saldırılarında yaklaşık 94 Filistinliyi öldürdü.
İsrail'in 18 yıldır abluka altında tuttuğu Gazze'de, 2 milyondan fazla nüfusa sahip Gazze Şeridi'nde yaklaşık 1,5 milyon Filistinli, saldırılar sonucu evsiz kaldı.
Tel Aviv'in Gazze'ye 2 Mart'tan itibaren insani yardım ambargosu uygulaması sonucu Gazze Şeridi kıtlık sorunuyla da karşı karşıya kaldı.
"Daha iyi bir gelecek"
Trump, 13 Mayıs'ta Suudi Arabistan'da yaptığı konuşmada Gazze'deki Filistinlilerin "daha iyi bir geleceği" hak ettiklerinden söz ederken İsrail, bombardıman, soykırım ve öldürme eylemlerini artırdı.
Filistinliler bu durumu, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun ateşkes için diplomatik baskıyı engellemeyi amaçlayan "doğrudan mesaj" olarak değerlendirdi.
Hamas'tan yapılan açıklamada, Netanyahu'nun, Gazze Şeridi'ndeki masum sivillere yönelik saldırı ve katliamlarını tırmandırarak ateşkes ve esir takası anlaşmasına yönelik arabulucuların çabalarını baltalamaya çalıştığını belirtti.
Bu saldırıların "sivil halkı yok etmeye dönük soykırımın bir devamı" olduğuna işaret edilen açıklamada, "Yerleşim alanlarının, içinde yaşayanlarla birlikte bombalanması ve katliamlar işlenmesi, faşist, acımasız bir tutum ve savaş suçlusu Netanyahu'ya hiçbir zafer getirmeyecektir." ifadeleri kullanıldı.
Hamas, defalarca soykırımın sona erdirilmesi, İsrail ordusunun geri çekilmesi ve Filistinli tutukluların salıverilmesi karşılığında İsrailli esirlerin "toplu olarak" serbest bırakılmasını içeren kapsamlı müzakerelere başlamaya hazır olduğunu bildirdi.
Netanyahu, yeni şartlar öne sürerek bu süreçten kaçarken aynı zamanda Hamas’ın da silahsızlandırılmasını istiyor. Hamas ise İsrail’in Filistin topraklarındaki işgali sürdükçe bunu kabul etmeyeceğini vurguluyor.
İsrail'de muhalefet ve esir aileleri ise Netanyahu'nun Gazze'deki soykırımı, hükümetindeki aşırı sağcı kanada boyun eğerek sürdürdüğünü, bunun da tamamen kendi siyasi çıkarları, özellikle iktidarda kalma hırsından kaynaklandığını savunuyor.
Soykırıma kılıf
Gazze'deki Filistin hükümetinin Medya Ofisi Genel Müdürü İsmail es-Sevabite AA muhabirine yaptığı açıklamada, "Gazze'de işgal güçleri tarafından öldürülenlerin sayısındaki büyük artışın Trump’ın ziyaretiyle eş zamanlı olduğunu" belirtti.
Sevabite, "Bu durumun, bu gibi ziyaretlerin yalnızca siyasi bir paravan olduğunu ve daha fazla saldırı, işgal ve soykırım için gizli bir işaret taşıdığını bir kez daha ortaya koyuyor. Trump, Filistinliler için daha iyi bir gelecekten söz eden sahte propaganda açıklamaları yaparken, işgal hükümetinin liderliğindeki İsrail savaş makinesi sivillere karşı korkunç katliamlar işliyor." dedi.
Filistinli yetkili, "Savaş makinesi, halkımıza karşı soykırımı ve etnik temizliği genişletiyor; bu da yapılan açıklamaların gerçek dışılığını ve ABD’nin saldırıya siyasi ve askeri destekle nasıl ortak olduğunu ortaya koyuyor." diye konuştu.
Bu açıklamaların "işgalin yüzünü aklamaya ve kamuoyunu yanıltmaya yönelik girişimler” olduğunu aktaran Sevabite, Trump’ın sözde daha iyi bir geleceği pazarlayan açıklamaları, katliamlar, ailelerin hedef alınması, altyapının yıkılması, çocuk ve kadınların öldürülmesi sürdüğü müddetçe inandırıcılığını yitiriyor." ifadelerini kullandı.
DSÖ, İsrail ablukasındaki Gazze Şeridi'ne hiçbir şey ulaştıramadığını bildirdi
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Sözcüsü Margaret Harris, BM Cenevre Ofisi'nin haftalık basın toplantısında değerlendirmelerde bulundu.
İsrail tarafından bombalanan ve Gazze'nin güneyindeki Han Yunus kentinde bulunan Gazze-Avrupa Hastanesi'ndeki duruma işaret eden Harris, saldırı sonrası buradaki kanser hastası çocukların tahliye edildiğini bildirdi.
Harris, "Bombalama gece boyunca devam etti ve bazı hastaların taşındığı Endonezya Hastanesi gerekli malzemelerden yoksun." değerlendirmesinde bulundu.
Yerel sağlık yetkililerine göre, gece boyunca devam eden saldırılarda Gazze'de 61 kişinin öldürüldüğünü hatırlatan Harris, "Diğer insani yardım kuruluşları gibi DSÖ'nün de artık Gazze Şeridi'ne hiçbir şey ulaştırmasına izin verilmiyor." dedi.
Harris, Gazze'de şu ana kadar yaklaşık 53 bin kişinin öldürüldüğünü vurgulayarak, şu anda acil olarak 4 bin 500'ü çocuk 10 binden fazla hastanın tıbbi tahliyeye ihtiyaç duyduğunu belirtti.
BM'ye göre İsrail'in Gazze yardım planı dışlayıcı nitelikte ve daha fazla yerinden edilmeye yol açacak
Birleşmiş Milletler (BM) İnsani İşler Koordinasyon Ofisi (UNOCHA) Sözcüsü Jens Laerke, BM Cenevre Ofisi'nin haftalık basın toplantısında değerlendirmelerde bulundu.
İsrail'in yoğun saldırıları ve ablukası altında bulunan Gazze'de sivillerin ölümleri ve yaralananların tedavi olduğu hastanelerin bombalanmasının devam ettiğini söyleyen Laerke, "İnsani yardım kuruluşları 2 aydan uzun süredir Gazze'ye herhangi bir yardım ulaşmadığına tanık oldu. İsrail destekli Gazze'ye yardım götürme alternatif planı, BM ile İsrail yetkilileri arasında 14'ten fazla toplantıda derinlemesine analiz edildi ve tartışıldı. Bu plan doğası gereği dışlayıcı ve daha fazla yerinden edilmeye yol açacak. Plan, yardımı yalnızca Gazze'nin bazı kısımlarıyla sınırlandırırken diğerlerinin ihtiyaçlarını karşılamıyor." dedi.
Laerke, İsrail'in bunu "B planı" olarak sunmasının alaycı bir gündem değiştirme hamlesi olarak değerlendirirken, "Gazze'deki insanların durumunu iyileştirmek için tek mantıklı çözüm, bu çatışmada yardım ulaştıranlar tarafından tasarlanmış ve test edilmiş, bağışçılar tarafından halihazırda finanse edilmiş olan malzemelerle "A planı" idi." diye konuştu.
İsrail’in yardım planının, dağıtım noktalarının sayısını mevcut 400’den yalnızca 4 ya da 5’e düşüreceğini kaydeden Laerke, bir buçuk yılı aşkın süredir devam eden şiddetli çatışmaların bölgede çok sayıda engelli birey üzerinde olumsuz etkiler oluşturacağına vurgu yaptı.
Laerke, "UNOCHA, denenmiş ve test edilmiş yardım dağıtım mekanizmasının merkezi bir parçası ve ne yaptığını biliyordu. UNOCHA, uygulanması halinde derinden kusurlu bulduğu alternatif plana (İsrail planı) katılmayacak." açıklamasını yaptı.
İsrail planının, yardım tırı getirme hedefini "alaycı" olarak niteleyen Laerke, bu alternatif planın günde 68 yardım tırı ulaştırmayı hedeflediğini bildirdi.
Laerke, "Oysa ateşkes sırasında BM ve ortakları günde 800 kamyon getiriyordu. Erişim izni verilirse bunu kolayca tekrar yapabilirler." diye konuştu.
Gazze Şeridi için "kıtlık uyarısının" yapıldığını da hatırlatan Laerke, BM ve ortaklarının Gazze'de yardım dağıtımını izlemek ve yardımların yönlendirilmesi için çok güçlü bir mekanizmasının olduğunu hatırlattı.
İsrail, Gazze'ye yardım ulaştırılan sistemi değiştirmek istiyor
İsrail'in Gazze Şeridi'ni kalıcı işgal için başlatacağı kapsamlı saldırılarla insani yardımların girişine izin vereceği, geçişine izin verilecek bu yardımların 2 Mart'ta başlayan insani yardım ambargosu öncesindeki miktardan çok daha az olacağı belirtiliyor.
Ayrıca yardımların, ordunun denetiminde yalnızca Kerem Ebu Salim Sınır Kapısı'ndan girmesine izin verileceği kaydediliyor.
İnsani yardımların halihazırda Gazze Şeridi'nin kuzeyine giriş ve çıkışları da denetleyen ABD'li şirket aracılığıyla kurulacak lojistik merkezlerinde Filistinlilere ulaştırılacağı ifade ediliyor.
Filistin Devlet Başkanı Abbas: (Gazze'de) Şu an önceliğimiz soykırımın durması
Filistin haber ajansı WAFA'ya göre Abbas, 34. Arap Birliği Zirvesi kapsamında geldiği Irak'ta, Cumhurbaşkanı Abdullatif Cemal Reşid ile bir araya geldi.
İsrail'in Filistin halkına karşı yürüttüğü soykırımın ele alındığı görüşmede Abbas, "Şu an önceliğimiz soykırımın durması, gıda, su, ilaç ve yakıt gibi acil insani yardımların Gazze'ye girmesi, İsrail'in oradan tamamen çekilmesi ve Filistin devletinin yeniden yapılanma dahil, oradaki tüm sorumluluklarını üstlenmesidir. Gazze, Filistin Devleti'nin ayrılmaz bir parçasıdır ve diğer Filistin topraklarında olduğu gibi devletin, Gazze üzerinde de siyasi ve hukuki yetkisi vardır." ifadesini kullandı.
Abbas, İsrail'in Batı Şeria'ya yönelik saldırılarının sona ermesi, yerleşim birimlerinin genişletilmesi ve Filistin topraklarını ilhak etme girişimlerinin de durdurulması çağrısında bulundu.
Filistin topraklarını gasbeden İsrailliler, Batı Şeria'da Filistinlilere ait 15 aracı ateşe verdi
Görgü tanıklarından alınan bilgiye göre, Filistin topraklarını gasbeden fanatik İsrailliler, Selfit kentinin batısındaki Burkin beldesi yakınlarındaki sanayi bölgesinde Filistinlilere ait 14 aracı ateşe verdi.
Filistin topraklarını gasbeden yüzlerce İsrailli Burkin yakınlarında toplandı ve gece boyunca yolları kapatıp Filistinlileri tehdit etti.
İsrail’e ait çok sayıda buldozer, beldedeki toprakları yok ederek, İsraillilerin gasbettiği toprakları genişletme çalışmalarını sürdürdü.
İsrail ordusu çarşamba akşamından bu yana Burkin beldesini abluka altında tutuyor; bir İsrailli kadının öldüğü, eşinin ise yaralandığı silahlı saldırının faili olduğu iddia edilen kişiyi arama gerekçesiyle bölgede soruşturmalar yürütüyor. Bu süreçte Filistinlilere yönelik saldırılar gerçekleşiyor ve mülkleri tahrip ediliyor.
Filistin topraklarını gasbeden İsrailliler, Nablus’un batısındaki Mesudiye bölgesinde belediyeye ait bir su kuyusunun bekçisine saldırdı ve aracını ateşe verdi.
İsrailli aşırı sağcı Maliye Bakanı Bezalel Smotrich, bugün X hesabından yaptığı açıklamada, işgal altında tuttukları Batı Şeria'nın 19 aydır Gazze Şeridi'ne düzenledikleri saldırılarda yaptıkları gibi yerle bir edilmesini istemişti.
Filistin topraklarını gasbeden İsrailliler, Batı Şeria'da Filistinlilerin onlarca dönüm arazisini tahrip etti
Burukin Belediye Başkanı Fayid Sabra, dün sabahtan bu yana çok sayıda buldozer ve büyük kazı ekipmanlarının Burukin ve Kefr ed-Dik kasabalarındaki Filistin topraklarını kazarak tahrip etmek için gece gündüz çalıştığını belirtti.
Yüzlerce İsrailli yeni yerleşim yeri kurmak için bölgede beklerken, buldozerlerin onlarca dönüm araziyi tahrip ettiğini dile getiren Sabra, Filistinli sakinlerin, kasabanın çevresinde bulunan "İsrailli çetelerin" katliamlar yapmasından endişe duyduklarını dile getirdi.
Tüm bunların 14 Mayıs akşamından bu yana söz konusu kasabaları kuşatarak çevresinden izole eden ordunun koruması altında yapıldığını aktaran Sabra, bu arazilerin tamamen Filistinlilere ait olduğunu ve vatandaşların evlerine birkaç metre uzaklıkta bulunduğunu kaydetti.
Ordunun Filistinlilerin evlerini askeri kışlalara çevirdiğini, evlerde tek tek arama yaptığını, büyük hasara yol açtığını, bölge sakinlerini darbettiğini ve onları aşağıladığını belirten Sabra, İsrail ordusunun, "halka ve toprağa karşı katliam gerçekleştirdiğini" vurguladı.
Hamas: İsraillilerin saldırıları, Batı Şeria'yı ilhak ve zorla göç ettirme planının bir parçası
Hamas'tan yapılan yazılı açıklamada, Filistinlilere ait kaynakların yağmalandığı ve Filistinlilerin topraklarına el konulduğu belirtildi.
Hamas'ın açıklamasında Filistin topraklarını gasbeden İsraillilerin, ordunun koruması altında saldırılarını sürdürdüğü kaydedilirken, bu saldırıların, hayati önem taşıyan kaynakları yağmalama ve Filistin halkının topraklarına el koyma şeklinde olduğu ve Batı Şeria'yı ilhak ve Filistinlileri yerinden etme planının bir parçası olduğu kaydedildi.
Batı Şeria'nın birçok bölgesinde devam eden buldozerle yıkım ve arazi tahribatının, yayılmacı işgal projesi kapsamında tehlikeli bir tırmanışı yansıttığı belirtilen açıklamada, Filistin halkına "direnişi artırmaları ve işgalcilerin saldırılarına karşı koymaları" çağrısında bulunuldu.
İsrail'in Gazze Şeridi'ne saldırı başlattığı 7 Ekim 2023'ten bu yana işgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te de Filistinlilere yönelik gözaltı, baskın ve saldırılarda artış yaşanıyor.
Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te 7 Ekim 2023'ten beri İsrail askerleri ile Filistin topraklarını gasbeden İsraillilerin saldırılarında 171'i çocuk olmak üzere 962 Filistinli hayatını kaybetti.
Bu sürede 7 binden fazla Filistinli yaralandı, 16 bin 400 kişi gözaltına alındı.
Gazze'de varılan ateşkesin 19 Ocak'ta yürürlüğe girmesinin ardından İsrail ordusu, 21 Ocak Salı günü işgal altındaki Batı Şeria'nın kuzeyinde yer alan Cenin kenti ve mülteci kampına "Demir Duvar" adını verdiği bir saldırı başlattı.
Saldırılar birkaç gün içinde Tulkerim ve Tubas ile buralardaki mülteci kamplarını kapsayacak şekilde genişletildi.
İsrail, Gazze'nin kuzeyindeki El-Avde Hastanesinin çevresini bombaladı
İsrail ordusunun, Gazze'nin kuzeyindeki Tel ez-Zater bölgesinde bulunan El-Avde Hastanesinin çevresini şiddetli bir şekilde bombaladığı ve şarapnel parçalarının hastaların odalarına kadar ulaştığı belirtildi.
İsrail, ABD Başkanı Donald Trump'ın, bölgeye yaptığı ziyaretle eş zamanlı olarak Gazze'ye yönelik saldırılarının dozunu artırdı.
Son 4 gündür yoğunlaşan bu saldırılar kapsamında El-Avde Hastanesinin çevresindeki bir ev bombalandı.
Hastane idaresinden yapılan açıklamada, şiddetli bombardımanın etkisiyle şarapnel parçalarının, hastaların odalarına ulaştığı belirtildi. Saldırıda hastanenin zarar görüp görmediğine ilişkin henüz bilgi verilmedi.
Gazze'deki hükümetin medya ofisinden dün yapılan açıklamada, İsrail'in doğrudan hava saldırılarında hedef alınan, yıkılan, yakılan veya zorla hizmet dışı bırakılan hastanelerin sayısının 38'e ulaştığı, ayrıca devam eden saldırılardan etkilenen onlarca sağlık merkezi bulunduğu belirtilmişti.
Trump, 13-16 Mayıs'ta gerçekleştirdiği Orta Doğu turu kapsamında sırasıyla Suudi Arabistan, Katar ve BAE'yi ziyaret etmişti. Trump'ın Orta Doğu turu sürerken İsrail'in Gazze'de işlediği katliamlarda 300'ün üzerinde Filistinli öldü.
Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.