Dolar
38.57
Euro
43.62
Altın
3,239.37
ETH/USDT
1,844.80
BTC/USDT
96,950.00
BIST 100
9,167.58
Dünya, İsrail-Filistin çatışması

İsrail'in Gazze'ye düzenlediği saldırılarda 24 Filistinli hayatını kaybetti

İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nin çeşitli bölgelerini bombalaması sonucu aralarında çocukların da bulunduğu 7'si aynı aileden 24 Filistinli hayatını kaybetti.

Ekip  | 02.05.2025 - Güncelleme : 02.05.2025
İsrail'in Gazze'ye düzenlediği saldırılarda 24 Filistinli hayatını kaybetti

Gazze

Sağlık alanından kaynaklardan edinilen bilgiye göre, İsrail ordusunun Gazze'nin kuzeyindeki Beyt Lahiya beldesinde bir cenaze evini bombalaması sonucu 5 Filistinli öldü, çok sayıda kişi de yaralandı.

İsrail savaş uçaklarının Gazze'nin orta kesimindeki Bureyc Mülteci Kampı'nda "Ebu Zeyne" ailesine ait evi bombalaması sonucu 7 Filistinli yaşamını yitirdi.

İsrail ordusuna ait topçu birlikleri de Bureyc kampının doğusu ile Nusayrat kampının kuzeyini hedef aldı.

📲 Artık haberler size gelsin
AA'nın WhatsApp kanallarına katılın, önemli gelişmeler cebinize düşsün.

🔹 Gündemdeki gelişmeler, özel haber, analiz, fotoğraf ve videolar için Anadolu Ajansı
🔹 Anlık gelişmeler için AA Canlı

İsrail savaş uçakları, Gazze kentinin kuzeybatısındaki Şeyh Rıdvan Mahallesi'nde El-Ehli Spor Kulübü yakınındaki bir evi bombaladı, saldırıda 2 Filistinli öldü.

İsrail ordusuna ait topçu birlikleri de Bureyc kampının doğusu ile Nusayrat kampının kuzeyini hedef aldı.

Gazze'nin güneyindeki Han Yunus kentinin Kiyzan en-Neccar bölgesinde daha önce İsrail saldırılarında yaralanan bir kişi hayatını kaybetti.

İsrail ordusu aşevi ve yerinden edilenlerin çadırlarını hedef aldı

Filistin haber ajansı WAFA'ya göre, İsrail ordusuna ait insansız hava aracı Han Yunus'un Mevasi bölgesinde yerinden edilen Filistinlilerin çadırlarını hedef aldı.

Saldırıda 3 Filistinli hayatını kaybetti ve yaralananlar oldu.

Gazze kentinde de İsrail ordusunun el-Cela Caddesi'ndeki bir aşevini hedef alması sonucu 6 kişi yaşamını yitirdi.

Han Yunus'ta İsrail ordusunun Şeyh Nasır Mahallesi'nde bir evi hedef alması nedeniyle bir bebek ve bir yaşlı kadın da dahil olmak üzere 3 kişi yaralandı.

Kentin Abasan el-Kebira bölgesinde İsrail ordusunun bir evi hedef alması sonucu bir anne ve 2 çocuğu yaralandı.

Han Yunus'un güneyindeki Menara Mahallesi'nde de İsrail savaş uçakları bir evi bombaladı.

Refah kentinin kuzeyindeki Misbah bölgesinde İsrail ordusu binaları havaya uçurdu.

İsrail ordusuna ait dronlar, Gazze kentinin doğusunda Türkmen ve Zeytun mahallelerini hedef aldı.

İsrail savaş uçakları da Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Lahiya'nın batısında bir tarım arazisini bombaladı.

İsrail ablukasındaki Gazze'de 5 aylık bebek, yetersiz beslenme sağlık sorunları yaşıyor

Öte yandan süt ve temel gıdalara erişimin zorlaştığı bölgede, 5 aylık Suvar Aşur, yetersiz beslenme nedeniyle sağlık sorunları yaşıyor. Savaşın ortasında dünyaya gelen Aşur’un kilosu yalnızca 2,5 kilogram. Minik bebek, Gazze'nin güneyindeki Han Yunus kentinde bulunan Nasır Tıp Kompleksi’nde tedavi altına alındı.

Bebek Aşur'un annesi Necva İmad ise kızının 4 kilo iken 2,5 kilograma indiğini, sınır kapılarının kapalı olması sebebiyle bebeğe verilen ilaçları ve sütü temin edemediklerini söyledi. Kızının durumunun gittikçe kötüleştiğini aktaran anne, sınır kapılarının açılması ve kızının kurtarılması çağrısı yaptı.

İsrail ordusu Batı Şeria'daki Balata Mülteci Kampı'nda bir Filistinliyi öldürdü

Filistin Sağlık Bakanlığından yapılan açıklamada, İsrail tarafıyla resmi koordinasyon kurumu olan Sivil İşler Heyetinin, Ömer Mustafa Ebu Leyl (39) isimli Filistinlinin İsrail askerleri tarafından öldürüldüğünü bildirdiği aktarıldı.

Bakanlık, İsrail makamlarının Ebu Leyl’in cenazesine el koyduğunu belirtti.

AA muhabirinin görgü tanıklarından aldığı bilgiye göre, İsrail askerleri sabah saatlerinde kampa baskın düzenleyerek bir evi kuşatma altına aldı. Kuşatma altına alınan evden patlama sesleri duyuldu.

Görgü tanıkları, İsrail ordusunun birçok noktadan takviye gönderdiğini, kampın farklı bölgelerine operasyonlar düzenlediğini ve bir genci gözaltına aldıktan sonra bölgeden çekildiğini bildirdi.

Filistin Kızılayı, kuşatılan evlerden birinde bulunan bir kızın yaralandığını açıkladı.

İsrail ordusu, Tulkerim ve Nur Şems mülteci kamplarında evlerine ulaşmaya çalışan Filistinlilere saldırdı

AA muhabirinin aktardığına göre, İsrail'in Tulkerim ve Nur Şems mülteci kamplarında 106 ev ve binayı yıkma kararının ardından yüzlerce Filistinli evlerine ulaşmaya çalıştı.

Bazı aileler, İsrail askerlerinin müdahalesinden önce evlerine ulaşıp bazı eşyalarını almayı başardı ancak askerler daha sonra bu kişileri takip ederek ateş açtı, ses bombaları attı, onlarcasını gözaltına aldı ve bazılarını askeri araçlarla takip etti.

Öte yandan yerel kaynaklar da AA muhabirine yaptıkları açıklamada, bir kadın gazetecinin görevini yaptığı sırada gerçek mermi parçalarının isabet etmesi sonucu ayağından yaralandığını belirtti.

İsrail ordusu, dün işgal altındaki Batı Şeria'nın kuzeyinde yer alan Nur Şems ve Tulkerim mülteci kamplarında Filistinlilere ait 106 binayı yıkma kararı aldığını duyurmuştu.

Tulkerim Valisi Abdullah Kamil, İsrail’in Tulkerim kampında 58 bina, Nur Şems kampında ise 48 evi yıkmayı planladığını açıkladı.

İsrail ordusu, Gazze'de işgalin genişletilmesine yönelik planları Netanyahu'ya sundu

İsrail devlet televizyonu KAN'ın haberine göre, söz konusu planlar, Gazze Şeridi'ndeki bazı bölgelerin işgal edilmesini ve saldırıların şiddetlenmesini içeriyor.

Haberde, bunun Herzi Halevi'nin Genelkurmay Başkanı olduğu dönemdeki "Gazze'ye girilip saldırı düzenledikten sonra çıkıldığı" modelin değişimi anlamına geldiği kaydedildi.

Planların bir parçası olarak İsrail ordusunun, piyade ve zırhlı birliklerdeki binlerce yedek asker için seferberlik çağrısı yapmaya hazırlandığı belirtildi.

Öte yandan Netanyahu'nun Savunma Bakanı Yisrael Katz, Genelkurmay Başkanı Eyal Zamir ve bazı ordu komutanlarının katıldığı bir güvenlik istişare toplantısı düzenlediği, toplantıda pazar günü gerçekleştirilecek güvenlik kabinesi öncesinde Gazze'ye yönelik saldırıların genişletilmesinin görüşüldüğü aktarıldı.

KAN'ın haberinde, yeni uydu görüntülerine dayandırılarak, İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nin güneyindeki "Philadelphi Koridoru" ile "Morag Koridoru" arasındaki bir alanda, insani yardımların dağıtılması için bir bölge inşa ettiği ileri sürüldü.

İnsani yardımların kontrollü girişine izin verileceği ve dağıtımının ABD'li özel şirketler tarafından yapılacağı iddia edildi.

İsrail'in kısa bir süre içerisinde uluslararası tepkiyi azaltmak için Gazze'ye insani yardım girişine izin vermek zorunda olduğuna dikkati çekildi.

AB: İsrail'i Gazze ablukasını kaldırmaya, yardım girişlerine izin vermeye çağırıyoruz 

El Anouni, günlük basın toplantısında Gazze'deki durumla ilgili açıklama yaptı.

"Ateşkes sırasında getirilen gıda kaynaklarının tükenmekte olduğuna dair insani durum raporlarından son derece endişeliyiz." diyen El Anouni, AB'nin uluslararası insani hukuk uyarınca insani yardımın ihtiyaç sahibi sivillere ulaşması gerektiğini hatırlattığını söyledi.

El Anouni, "İsrail'e, Gazze'ye uygulanan ablukayı kaldırması ve bu insani yardımın Gazze Şeridi'ne geniş ölçekte akmaya başlaması çağrısını yineliyoruz." diye konuştu.

UNICEF: Gazze'de çocuklar için açlık, hastalık ve ölüm riski her geçen gün artıyor

UNICEF İcra Direktörü Catherine Russell, Gazze'deki çocukların durumuna ilişkin yazılı açıklama yaptı.

Gazze Şeridi'nde çocukların iki aydır aralıksız bombardıman altında, temel gıda, hizmetler ve yaşam kurtarıcı bakımdan yoksun şekilde hayatta kalmaya çalıştığına dikkati çeken Russell, "Yardımların engellenmesiyle birlikte açlık, hastalık ve ölüm riski her geçen gün artıyor. Bu durum hiçbir şekilde meşru kılınamaz." ifadelerini kullandı.

Russell, insani yardımın bölgedeki çocuklar için "tek yaşam hattı" olduğunu, bunun da tükenmek üzere olduğunu belirtti.

Ailelerin hayatta kalma mücadelesi verdiğini vurgulayan Russell, "Kaçıp güvenli bir yere sığınamıyorlar. Ektikleri topraklar yok edildi, avlandıkları denize erişimleri kısıtlandı. Fırınlar kapanıyor, su üretimi azalıyor, market rafları neredeyse boş. Yardımlar dışında çocuklara ulaşan hiçbir destek kalmadı." değerlendirmesinde bulundu.

Russell, son bir ayda hanelerin yüzde 75'inden fazlasının suya erişimlerinin zorlaştığını belirterek insanların içme suyu bulamadığını, çoğu zaman duş almak, temizlik yapmak ya da yemek pişirmek arasında seçim yapmak zorunda kaldığını kaydetti.

Diğer taraftan Gazze'de salgın hastalıkların da yayıldığına dikkati çeken Russell, "Aşılar hızla tükeniyor. Özellikle akut sulu ishal vakalarında ciddi artış var ve şu anda Gazze'de kayda geçen hastalıkların dörtte biri bu vakalardan oluşuyor. Bu vakaların çoğu 5 yaş altındaki çocuklarda görülüyor ve onlar için hayati tehlike taşıyor." ifadelerini kullandı.

Russell ayrıca yıl başından bu yana 9 binden fazla çocuğun akut yetersiz beslenme tedavisi için hastanelere yatırıldığını, yüzlerce çocuğun ise güvenlik ve yerinden edilme nedeniyle tedaviye erişemediğini aktardı.

"Yardım geçişine izin verilmek zorunda"

Uluslararası insancıl hukukun, kontrol altındaki nüfusun insani şekilde muamele görmesini şart koştuğuna dikkati çeken Russell, şöyle devam etti:

"Bu yalnızca sivillere gıda, ilaç ve temel ihtiyaçların sağlanmasını değil, aynı zamanda hijyen ve halk sağlığı koşullarının da temin edilmesini içeriyor. Çatışmanın tüm tarafları, insani yardımın hızlı ve engelsiz geçişine izin vermeli ve tüm ilgili BM kuruluşlarının yerel halk yararına çalışmasına olanak sağlamalıdır."

Russell, UNICEF'in halen Gazze'de çocuklara destek sağlamak için sahada olduğunu belirterek "Ancak yardımın engellenmesi ve 18 ayı aşan savaş, Gazze'deki çocukları uçurumun eşiğine getirdi. Yardım ambargosunun kaldırılması, ticari malların Gazze'ye girişine izin verilmesi, esirlerin serbest bırakılması ve tüm çocukların korunması çağrımızı yineliyoruz." değerlendirmesinde bulundu.

Lazzarini, İsrail'in Gazze kuşatmasının "sivilleri toplu cezalandırma" olduğunu belirtti

Birleşmiş Milletler (BM) Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) Genel Komiseri Philippe Lazzarini ise X hesabından yaptığı açıklamada, İsrail'in Gazze Şeridi'ne insani yardım ve temel malzemelerin girişini engelleyen ablukasının 2 ayı doldurduğuna dikkati çekti.

UNRWA Genel Komiseri, İsrail'in ablukasına ilişkin, "Bu, çocuklara, kadınlara, yaşlılara ve sıradan insanlara yönelik bir kuşatmadır. Gazze'de doğdukları ve yaşadıkları için toplu cezalandırmaya maruz kalıyorlar." ifadesini kullandı.

Lazzarini, "İsrail devleti ablukayı kaldırmalı ve temel ihtiyaçların girişine izin vermelidir." açıklamasında bulundu.

İsrail saldırıları altında Gazze'deki duruma ilişkin Lazzarini, "Bombardımanlarda ölenlerin yanı sıra her geçen gün abluka sessizce daha fazla çocuğun ve kadının ölümüne yol açacak." ifadesine yer verdi.

Lazzarini, insani yardımların ulaştırılmasının önemine işaret ederek, "İnsanlığımızı tamamen kaybetmediğimizi göstermenin zamanı geldi." ifadesini kullandı.

Ayrıca Lazzarini, Gazze'de tutulan İsrailli esirlerin de serbest bırakılması çağrısı yaptı.

"Gıda stokları çoğunlukla tükendi, suya erişim imkansız hale geliyor"

Birleşmiş Milletler İnsani İşler Koordinasyon Ofisinin (UNOCHA) Gazze'de görev yapan sözcüsü Olga Cherevko, BM Cenevre Ofisi'nin haftalık basın toplantısına çevrim içi katılarak değerlendirmelerde bulundu.

Gazze'de yaşanan acımasız gerçekliğe dikkati çeken Cherevko, karar vericilerin kanlı çocukların, kopmuş uzuvların ve yas tutan ebeveynlerin görüntülerini aylardır sessizce izlediğini söyledi.

Olga Cherevko, "Yaklaşık 18 aydır süren kanlı savaşın ardından Gazze harabeye dönmüş durumda. Sokaklar molozlarla dolu ve oynayan çocukların sesleri patlamaların uğultusuyla kesiliyor." dedi.

İsrail'in 2 ay önce Gazze'ye insani yardım ve diğer malzemelerin girişlerini engellemek için sınırları kapattığını, bunun da en kötü senaryo için geri sayımı tetiklediğini vurgulayan Cherevko, "Gıda stokları çoğunlukla tükendi, suya erişim imkansız hale geliyor ve hastaneler kan ünitelerinin tükendiğini bildiriyor. Toplu kayıplar gelmeye devam ediyor. Gazze'de 1,5 aydan kısa bir sürede 420 binden fazla insan bir kez daha kaçmak zorunda kaldı. Bunların birçoğu sadece sırtlarında giysilerle, yol boyunca vurularak, aşırı kalabalık barınaklara ulaştı. İnsanların güvenlik aradığı çadırlar ve diğer tesisler bombalanıyor." diye konuştu.

"Gazze'deki dehşet, dünya izlerken yaşanmaya devam ediyor"

Cherevko, Gazze'deki dehşetin dünya izlerken yaşanmaya devam ettiğinin altını çizerek, bu kötü tablonun ihtiyaç duyulan malzemelerin olması halinde tersine çevrilebileceğini, geçişlerin yeniden açılması halinde yardım dağıtımına hazır olduklarını belirtti.

Uluslararası toplumun önünde iki seçenek olduğuna işaret eden Cherevko, bunların Gazze'nin boğulduğu ve aç bırakıldığı korkunç görüntüleri izlemeye devam etmek ya da bu acımasız ablukayı kıracak kararlar almak için cesaretli ve ahlaklı adımlar atmak olduğunu vurguladı.

Sözcü Cherevko, insanların Gazze'de sürekli yaşanan öldürülmeler karşısında duyarsızlaşmasından endişe ettiğini dile getirerek, "Öldürülen veya yaralanan insanların sayısı ölçülen bir başka gerçeküstü gerçeklik haline geldi. 5, 10 veya 20 yıl sonra çocuklarımıza ve torunlarımıza bakıp bu dehşeti neden durduramadığımızı onlara açıklayamayacağımızdan endişeleniyorum. Bunun sona ermesi için daha ne kadar kan dökülmesi gerekiyor?" ifadelerini kullandı.

Save the Children, Gazze'ye yardımları engelleyen İsrail'e karşı İngiltere'yi adım atmaya çağırdı

Uluslararası insani yardım kuruluşu Save the Children'ın X hesabından yapılan açıklamada, İsrail'in iki aydır Gazze'ye tam bir abluka uyguladığı belirtildi.

Açıklamada, "Bu sürede Gazze'ye sadece bombalar ve mermiler girdi. Çocukların hayatta kalabilmesi için gıda, kıyafet ve çadır girişleri yerine hava saldırıları devam etti." ifadeleri kullanıldı.

İsrail'in insani yardımların girişini engellemesinin uluslararası hukukun ihlali olduğuna işaret edilen açıklamada, "İnsani yardım girişinin engellenmesi kararı derhal geri alınmalı, insani yardımların Gazze'ye girişine izin verilmeli. Endişe sözleri, eyleme geçmedikçe anlamsızdır." değerlendirmesinde bulunuldu.

İngiltere hükümetine de seslenilen açıklamada, "İngiltere hükümeti, işbirliğine son vermeli ve derhal İsrail'e tüm silah satışlarını durdurmalı, İsrail'in dokunulmazlığına son vererek tüm suçlulardan hesap sormalı ve İsrail'in işgaline son verecek adımları atmalı." ifadeleri kullanıldı.

Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.
İlgili konular
Bu haberi paylaşın