Filistin resmi haber ajansı WAFA'da yer alan haberde, İsrail güçlerinin, Han Yunus'taki Nasır Hastanesinin ortopedi bölümüne düzenlediği saldırıda 1 Filistin vatandaşının yaşamını yitirdiği, bazılarının yaralandığı aktarıldı.

Haberde, İsrail güçlerinin ayrıca, Nasır Hastanesindeki bazı doktor ve hemşirelerin yanı sıra hastaneye sığınanların bir kısmını zorla dışarı çıkararak Refah kentine yönlendirdiği ancak yola çıkanlardan onlarca kişiyi gözaltına aldığı ifade edildi. H​​​​​​​aberde, Nasır Hastanesinin 25 günden beri İsrail güçlerinin kuşatması altında tutulduğu hatırlatıldı.

Filistin Sağlık Bakanı Keyle: Gazze’deki Nasır Hastanesinde insani felaket yaşanabilir

Filistin Sağlık Bakanı Mey el-Keyle, yaptığı yazılı açıklamada, İsrail ordusunun Nasır Hastanesine düzenlediği bombardıman sonucu ortopedi bölümünde tedavi gören bir Filistinlinin hayatını kaybettiğini, çok sayıda hastanın da yaralandığını belirtti.

İsrail askerlerinin hastanenin avlusuna baskın düzenlediğini ve bazı bölümlerine ateş açtığını ifade eden Keyle, "Acımasız saldırılarla 28.600'den fazla Filistinlinin ölümüne, yaklaşık 69.000 kişinin yaralanmasına ve binlerce kişinin enkaz altında kalmasına yol açan İşgal devleti, Gazze Şeridi'nde güvenli bir yer bırakmadı." ifadelerini kullandı.

Keyle, Birleşmiş Milletlere (BM) ve uluslararası insan hakları kuruluşlarına acil müdahale çağrısı yaparak, "İşgal ordusunun Nasır Hastanesinde yaptığı şey, Şifa Hastanesi de dahil olmak üzere Gazze Şeridi'ndeki tüm hastanelerde işlediği korkunç suçların tekrarıdır." dedi.

İsrail ordusu, 13 Şubat Salı günü iki haftayı aşkın süredir kuşatma altında tuttuğu Nasır Hastanesinin boşaltmasını istemiş, ertesi gün sabah saatlerinde hastaneye sığınan yerinden edilmiş binlerce Filistinliyi silah zoruyla tahliye etmişti.

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus, X sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, İsrail kuşatması altındaki Nasır Hastanesinde yaşananlardan endişe duyduğunu belirtmişti.

Ghebreyesus, yaşanan çatışmaların tıbbi ekipman ve malzeme depolama tesislerini yok ettiğini, hastaneye erişimi engellediğini ve ihtiyaç sahipleri için güvenli bir koridorun olmadığını aktarmıştı.

Son 4 gün içinde hastaneye ulaşmak isteyen 2 DSÖ misyonunun engellendiğine dikkati çeken Ghebreyesus, hastane personeliyle iletişimlerinin kesildiğinin altını çizmişti.