İsrail ordusunun Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda 6 Filistinli öldü
İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nin orta ve güney kesimlerine düzenlediği saldırıda 6 Filistinli hayatını kaybetti.
Kudüs
Filistin haber ajansı WAFA'ya göre, İsrail topçu birlikleri Gazze'nin güneyindeki Refah kentinde bulunan Mevasi bölgesinde "el-Berdevil" ailesine ait evi bombaladı.
Saldırıda 5 Filistinli hayatını kaybetti.
İsrail ordusunun, Gazze'nin orta kesimlerindeki Nusayrat Mülteci Kampı'nda "Akl" ailesine ait evi hedef alması sonucu da 1 Filistinli yaşamını yitirdi, çok sayıda kişi de yaralandı.
İsrail'in öldürdüğü 10 Filistinli, binlerce kişinin katıldığı cenaze törenleriyle son yolculuklarına uğurlandı
İsrail ordusunun Tulkerim'de 3 gün süren saldırılarında hayatını kaybeden 5 kişi için cenaze töreni düzenlendi.
Kalabalık bir katılımla düzenlenen törenin ardından Filistinlilerin naaşları Tulkerim Mülteci Kampı ve Nur Şems Mülteci Kampı'ndaki mezarlıklarda toprağa verildi.
Tubas kentinde ise yine son 48 saat içinde İsrail askerlerinin kurşunlarıyla yaşamını yitiren 5 kişi için düzenlenen cenaze törenine binlerce Filistinli katıldı.
Tubas Devlet Hastanesi'nden Tubas kent merkezindeki mezarlığa getirilen 4 kişinin naaşının burada, 1 kişinin ise Tammun kasabasında defnedildiği bildirildi.
İsrail askerleri, yaklaşık iki gün süren baskının ardından işgal altındaki Batı Şeria'nın Tubas kenti ile ona bağlı kasabalardan çekilmişti.
İsrail ordusu, daha önce de 10 Eylül Salı gününden beri baskınlarını sürdürdüğü işgal altındaki Batı Şeria'nın Tulkerim Mülteci Kampı'ndan çekilmişti.
İsrail ordusu yaptığı baskılarda 10 Filistinliyi öldürmüştü.
İşgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te de 7 Ekim 2023'ten bu yana İsrail askerleri ile Filistin topraklarını gasbeden İsraillilerin saldırılarında 703 Filistinli hayatını kaybetti.
İsrail askerleri, işgal altındaki Batı Şeria'da 4 Filistinliyi yaraladı
Görgü tanıklarından alınan bilgiye göre, İsrail askerleri, El Halil'in güneyindeki Ez-Zahiriyye kasabasına baskın düzenledi.
Filistin Kızılayından yapılan yazılı açıklamaya göre ise baskın sırasında çıkan çatışmada 2 kişi İsrail askerlerinin açtığı ateş sonucu, 2 kişi ise şarapnel parçasıyla yaralandı.
Öte yandan Filistin topraklarını gasbeden bir grup İsrailli, Beytüllahim kentinin Halayil el-Levz bölgesinde Filistinlilerin evlerine taş atarak saldırdı. Saldırıda 2 evin camları kırıldı.
Filistin Vakıflar Bakanlığı, İsrail'in Mescid-i Aksa'ya yönelik tahriklerine karşı uyarıda bulundu
Bakanlık, "Tapınak Dağı Aktivistleri Örgütü" isimli radikal Yahudi gruplar tarafından Mescid-i Aksa'nın patlatılarak havaya uçurulduğunu içeren görüntünün "Yakında bugünlerde" başlığıyla sosyal medyada paylaşmasına tepki göstererek yazılı açıklama yayımladı.
Açıklamada, nefret söylemlerinin ve İslami kutsalların tahrip edilmesini içeren tehlikeli yaklaşımların artık gizlenmeden açık bir şekilde dillendirildiği belirtilen açıklamada, "Bir takım efsanelere ve yalanlara dayanan bu yıkıcı terör söylemi, hedeflerini ve planlarını açık ve net bir şekilde duyurmaya başladı." ifadelerine yer verildi.
Söz konusu görüntünün, İsrail hükümeti ve güvenlik güçlerinin bu plan ve vizyonlara verdiği siyasi ve güvenlik desteğinin bir göstergesi olduğu belirtilen açıklamada, uluslararası topluma İsrail'in aşırı sağcı hükümeti tarafından desteklenen bu grupların "saçmalıklarına son vermeleri" çağrısında bulunuldu.
Aksa'ya bu yıl baskın yapan radikal Yahudilerin sayısında rekor
İsrail'de yayın yapan Kanal 7 televizyonunun haberinde, İsrail’in 1967 yılında Doğu Kudüs'ü işgalinden bugüne Mescid-i Aksa’ya baskın düzenleyen fanatik İsraillilerin 48 bin 144 kişiyle "rekor seviyeye" ulaştığı belirtilmişti.
Mescid-i Aksa, İsrail ile Ürdün arasında 26 Ekim 1994'te imzalanan barış antlaşmasına göre Ürdün Vakıflar, İslami İşler ve Mukaddesat Bakanlığına bağlı Kudüs İslami Vakıflar İdaresinin himayesinde bulunuyor.
Yahudiler, 2003'ten bu yana İdarenin izni olmadan İsrail'in tek taraflı kararıyla polis eşliğinde kutsal mabede giriyor. Bu girişleri baskın olarak nitelendiren Kudüs İslami Vakıflar İdaresi, Müslümanların egemenliğinin ihlal edildiğini vurguluyor.
İsrailliler, içinde Kıble Mescidi ile Kubbetu's Sahra Camisi'nin yanı sıra müze, medreseler ve büyük avlunun yer aldığı Mescid-i Aksa Külliyesi altında, "Süleyman Mabedi kalıntılarının bulunduğu" iddiasıyla kazı çalışmaları yapıyor.
İsrail yönetimi, Mescid-i Aksa'da "sadece Müslümanların ibadet edebildiği diğer dinlerin mensuplarınınsa sadece ziyaret edebileceği" tarihi statükonun korunduğunu savunuyor.
Ancak fanatik Yahudilerin İsrail polisi korumasında Aksa'ya düzenledikleri baskınlarda dua etmeleri ve dini ritüelleri yerine getirmeleri sıkça kameralara yansıyor.
İsrail içinde ultra Ortodoks Yahudi din adamlarının çoğunluğu ise Yahudilerin Mescid-i Aksa'ya girmesinin dinen yasak olduğunu vurguluyor.