İsrail ordusu, Özgürlük Filosu Koalisyonu'ndaki gemilere saldırdı
İsrail donanması unsurları, Gazze Şeridi'ne uygulanan yasa dışı ablukayı delmek ve insani yardım ulaştırmak için yola çıkan Özgürlük Filosu Koalisyonu'ndaki gemileri uluslararası sularda yasa dışı şekilde ele geçirdi.
Ankara
Filonun yaptığı canlı yayınlarda İsrail ordusunun "durulmaması halinde gemilere müdahale edeceği" anonsları duyuldu.
Yayında, anonslar sonrası gemilerdeki katılımcıların önceden belirlenen acil durum protokollerine göre can yeleklerini giyerek oturmuş halde beklediği görüldü.
Filodaki gemilerin etrafının İsrail donanmasına ait hücumbotlarla sarıldığı görülen canlı yayında, gemilerdeki katılımcıların telefonlarını denize attıkları görüntüler de ekranlara yansıdı.
AA'nın WhatsApp kanallarına katılın, önemli gelişmeler cebinize düşsün.
🔹 Gündemdeki gelişmeler, özel haber, analiz, fotoğraf ve videolar için Anadolu Ajansı
🔹 Anlık gelişmeler için AA Canlı
Filonun amiral gemisi durumundaki Vicdan’dan yapılan canlı yayında, filo sözcülerinden Kasım Aktağ, "Gemiler etrafımızı sardı, askerler gemiye çıkmak için yanaşıyor, bizleri asla unutmayın, gündemde tutun, birlik beraberliğimizi koruyalım." dedi.
İsrail ordusu, Özgürlük Filosu Koalisyonu'ndaki gemilere saldırdı
— Anadolu Ajansı (@anadoluajansi) October 8, 2025
İsrail ordusuna ait unsurların, filodaki bazı gemilere saldırdığı anlar böyle kaydedildi https://t.co/khIlzjSahC pic.twitter.com/plfp6ntIPP
Anonslardan sonra canlı yayın kesilirken, İsrail askerleri gemilere çıkmaya başladı ve çok sayıda tekneyle irtibat koptu.
Filonun basın bilgilendirme grubundan yapılan açıklamada, "Gemilerimiz yasa dışı kuşatma altında. Kameralar devre dışı kaldı ve gemilere askeri personel çıktı. Gemiyle iletişimimiz koptu." ifadeleri kullanıldı.
%2FAA-39342988.jpg)
Açıklamada, İsrail unsurlarının Gazze'den yaklaşık 120 deniz mili (yaklaşık 220 kilometre) uzaklıkta uluslararası sularda filoya saldırdığı aktarıldı.
İsrail ordusu, Gazze Şeridi'ne uygulanan yasa dışı ablukayı delmek ve insani yardım ulaştırmak için yolda olan Özgürlük Filosu Koalisyonu'ndaki gemilere saldırdı
— Anadolu Ajansı (@anadoluajansi) October 8, 2025
▪️ Filodaki gemilerin etrafı İsrail donanmasına ait hücumbotlarla sarıldı
▪️Teknelerde bulunan katılımcılar acil… pic.twitter.com/SHEUrDIN1v
Filonun internet sitesinde, gemilerin anlık seyir hızı ve koordinatlarının takip edildiği izleme sistemi de devre dışı kaldı.
%2FAA-39342986.jpg)
İsrail'in yasa dışı alıkoyduğu gemilerden Vicdan'da Saadet Partisi Hatay Milletvekili Necmettin Çalışkan ve Bursa Milletvekili Mehmet Atmaca ile Gelecek Partisi Denizli Milletvekili Sema Silkin Ün de yolcular arasında yer alıyordu.
110 bin dolar değerinde tıbbi malzeme
Canlı yayına yansıyan görüntülerde, İsrail ordusuna ait bir helikopterin Vicdan gemisinin üzerinde uçtuğu görüldü.
%2FAA-39342984.jpg)
Filonun açıklamasında, "Vicdan gemisi şu anda bir İsrail askeri helikopteri tarafından saldırı altında. Gemide 93 gazeteci, doktor ve aktivist bulunuyor." ifadesi kullanıldı.
%2FAA-39342987.jpg)
Açıklamada, gemilerin yasa dışı şekilde durdurulduğu ve filodaki gemilerin Gazze’deki kritik ihtiyaç içindeki hastanelere gönderilmek üzere 110 bin dolar değerinde ilaç, solunum cihazı ve besin malzemesi taşıdığı ifade edildi.
%2FAA-39342983.jpg)
Uluslararası Özgürlük Filosu Koalisyonu (FFC) Türkiye temsilcisi, Mavi Marmara Özgürlük ve Dayanışma Derneği Başkanı Beheşti İsmail Songür, AA'ya açıklamasında, filodaki "Vicdan" gemisinde Gazze Şeridi'nde en az 3 hastaneyi işletebilecek kadar doktor ve medikal malzemelerin bulunduğunu bildirdi.
Özgürlük Filosu temsilcisi Beheşti İsmail Songür, İsrail'in bu sabah saatlerindeki müdahalesi sonrası AA'ya açıklamalarda bulundu
— Anadolu Ajansı (@anadoluajansi) October 8, 2025
➖ İsrailli korsanlar vicdan gemisine hukuksuz bir şekilde saldırdı ve bu ikinci saldırısı
➖ Daha önce Vicdan (gemisi), Malta açıklarında… pic.twitter.com/AfWrk9Vl1D
Songür, "Bunların arasında kardiyologlar, genel cerrahi uzmanları, kadın doğum uzmanları bulunuyor ve şu an İsrail Gazze'ye girecek bu doktorlara engel oldu." ifadesini kullandı.
%2FAA-39342981.jpg)
İsrail merkezli Kanal 12’nin haberinde, İsrail donanmasının Gazze filosundaki dokuz gemiye saldırdığı, yaklaşık 150 kişiyi alıkoyduğu ve gemilerin Aşdod Limanı’na doğru götürüldüğü bildirildi.
İsrail'den açıklama
İsrail Dışişleri Bakanlığının Amerikan X şirketinin sosyal medya platformundaki hesabından yapılan açıklamada, müdahale edilen gemi ve yolcuların İsrail'deki bir limana transfer edildiği kaydedildi.
Tüm yolcuların güvende ve sağlık durumlarının iyi olduğu aktarılan açıklamada, yolcuların en kısa sürede sınır dışı edilmelerinin beklendiği belirtildi.
Filoda amiral gemisi Vicdan dışında 8 tekne bulunuyor.
%2FAA-39342979.jpg)
İsrail’in alıkoyduğu gemiler ve aktivistler Aşdod Limanı’na getirildi
İsrail ordusunun, sabah saatlerinde uluslararası sularda baskın düzenleyerek ele geçirdiği Uluslararası Özgürlük Filosu Koalisyonu’na (FFC) ait Vicdan gemisi ve 8 tekne Usdud (Aşdod) Limanı’na getirildi.
İsrail’in yasa dışı Gazze ablukasını kırmak ve insani yardım ulaştırmak için yola çıkan ve İsrail tarafından saldırıya uğrayan gemilerin ve alıkonulan aktivistlerin Aşdod Limanı’na giriş yaptığı görüldü.
İsrail’in uluslararası sularda saldırdığı Özgürlük Filosu Koalisyonu'ndaki Vicdan Gemisi ve aktivistler Aşdod Limanı’na getirildi
— Anadolu Ajansı (@anadoluajansi) October 8, 2025
AA Muhabiri Faruk Hanedar detayları aktardı https://t.co/khIlzjRCs4 pic.twitter.com/YvwdF6uD9E
Hak örgütü Adalah’tan AA’ya yapılan açıklamada, avukatlarının alıkonulan aktivistlerle görüşmek üzere limana girdiği bildirildi.
Aşdod Limanı’ndaki işlemleri tamamlandıktan sonra Necef bölgesindeki Ketziot Hapishanesi’ne nakledilmesi beklenen aktivistlerin işlemlerin erken tamamlanması halinde yarından itibaren Göç Mahkemesi'ne çıkarılabileceği belirtildi.

TBMM Başkanı Kurtulmuş: Arkadaşlarımız derhal serbest bırakılmalı, İsrail'in aklını başına almasını tavsiye ederiz
TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Genel Kurul'da yaptığı konuşmada, İsrail’in Özgürlük Filosu’na yönelik saldırısını kınayarak, alıkonulan Türk milletvekillerinin derhal serbest bırakılması çağrısında bulundu.
Kurtulmuş, İsrail'in, Özgürlük Filosu Koalisyonu gemileri arasında yer alan, Yeni Yol Partisinden Denizli Milletvekili Sema Silkin Ün, Bursa Milletvekili Mehmet Atmaca ve Hatay Milletvekili Necmettin Çalışkan'ın da içerisinde bulunduğu Vicdan Gemisi'ne müdahale ederek üç milletvekilini alıkoymasına tepki gösterdi.
Numan Kurtulmuş, İsrail'in hukuksuz bir şekilde uluslararası sularda bu müdahaleyi yaptığını belirterek "Gemide 21 Türk vatandaşımız var, 3'ü milletvekili arkadaşlarımız. En kısa zamanda Türkiye'ye getirilmeleri için her türlü girişimde bulunulmuştur. Ümit ediyorum ki çok kısa bir süre içerisinde Türkiye'ye geleceklerdir." diye konuştu.
"Bu toplantımızın amacı Türkiye Büyük Millet Meclisi olarak siyasi parti ayrımı gözetmeksizin her birimizin bu değerli arkadaşlarımızın bu çabalarında kendilerinin yanında, onlarla dayanışma içinde olduğumuzu hem Türkiye kamuoyuna hem de dünya kamuoyuna göstermek için burada, bu birleşimde bir araya geldik." diyen Kurtulmuş, siyonist rejimin Gazze topraklarında başlattığı saldırıların, artık soykırım tabiriyle dahi tanımlanmanın çok üstüne çıktığına dikkati çekti.
Kurtulmuş, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu insanlık suçlarının ikinci yılı geride kaldı. Maalesef iki yıl içerisinde çok ağır bir insani bilanço, kayıp bilançosuyla karşı karşıyayız. Üzülerek ifade etmek gerekirse, Gazze'de kaç kişinin öldüğü rakamı konusu bile ihtilaflıdır. 70 bini aşkın insanın şehit olduğu,150 binden fazla insanın gazi olduğu, hemen hemen insanların tamamının, orada yaşayan 2 milyon insanın evlerinden, yurtlarından uzaklaştırıldığı, tam manasıyla bir ablukanın sürdüğü ve belki de şimdiye kadar yaşanmış olan soykırımlar içerisinde en acılarından birisi, açlığın dahi silah olarak kullanıldığı bir süreci yaşadık ve yaşıyoruz."
"Artık çanlar İsrail için çalıyor"
İki yıllık süre içerisinde sadece İsrail'in siyonist rejiminin değil, aynı zamanda bütün insanlığın sınav verdiğini vurgulayan Kurtulmuş, şöyle konuştu:
"Kimileri, İsrail'e destek olarak, kayıtsız şartsız siyonist rejimin her dediğini yerine getirerek, her türlü silah ve siyasi destek sağlayarak bu soykırımın paydaşı oldu, en az siyonist Netanyahu rejimi kadar ortağı oldu. Bir kısmı sessiz kalarak bu süreci geçiştirmeye çalıştı. Bir kısmı da çok yüksek bir şekilde İsrail'in bu saldırganlıklarını, işledikleri insanlık suçlarını uluslararası camianın gündemine taşıdı. Türkiye olarak biz hem devlet hem millet olarak bu konuda hemfikir bir şekilde hareket eden ender ülkelerden birisiyiz. Türkiye Büyük Millet Meclisimiz de halkın sesi, milletin vicdanı olarak 7 kere bir araya gelerek bu konuyla ilgili İsrail'in saldırganlıklarını kınayan birileriyle ittifakla kabul etti."
Kurtulmuş, bugün de ortaya koydukları çabanın takdire şayan olduğunu, Türkiye'nin iki devletli bir çözümün gerçekleşmesi için var gücüyle çalışmaya devam ettiğini, bundan sonra da bu çalışmalara devam edeceğini söyledi.
İsrail'in iki yıl içerisinde büyük insanlık suçları işlediğine ancak diğer taraftan başka bir önemli gelişmelerin gerçekleştiğine dikkati çeken Kurtulmuş, şunları kaydetti:
"Artık çanlar İsrail için çalıyor. İsrail, öncelikle Uluslararası Adalet Divanında suçlu bulundu. İşte önümüzdeki günlerde yine Uluslararası Ceza Mahkemesinin bir ara karar vermesi bekleniyor. Ayrıca Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda en son İsrail'in katil başbakanı konuşurken salonun neredeyse tamamının boşalmış olması İsrail için bir başka çandır ve onlar için bir yerde sonun başlangıcını ifade eden gelişmedir. Üçüncüsü ise hiç şüphesiz, bugün de yaşadığımız onun bir parçası, uluslararası sularda insanlığın vicdanını temsil eden, çok sayıda ülkeden, çok sayıda aktivistin bir araya gelerek ortaya koydukları, Akdeniz'deki çeşitli ülkelerin limanlarından yola çıkarak Gazze kıyılarına doğru ulaşmak için gayret sarf ettikleri Sumud Filosu'nun eylemidir. Sumud Filosu'nun eylemi sadece birkaç yüz kişinin, birkaç yüz gönüllünün katıldığı bir eylem değil, onların arkasında milyonlarla, on milyonlarla, belki yüz milyonlarla ifade edeceğimiz kendi halklarının desteklerinin de somut bir göstergesidir.
Ne yazık ki Sumud Filosu'nun bir kısmı ufacık gemileri olan, ufacık deniz araçları olan bu gönüllü sivil toplum hareketine karşı uluslararası sularda müdahale edilmiş, insanlar insani muameleye tabi tutulmaksızın maalesef savaş suçlusu ile tutuklu arasında bir muameleye tabi tutularak İsrail'in kuvvetleri tarafından, saldırı güçleri tarafından alıkonulmuştur. Çok şükür Türkiye olarak çok kısa süre içerisinde hem Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarımızı hem de bu Filo'da yer alan diğer ülkelerin vatandaşlarını Türkiye'ye çok kısa sürede getirmek mümkün oldu."
"Kardeşlerimizin alıkonulması asla kabul edilemez"
İsrail'in Sumud Filosu'ndan sonra Vicdan Gemisi'ne saldırdığını, bu saldırının açık bir şekilde uluslararası hukukun ihlali olduğunu belirten Kurtulmuş, bunu "asla kabul edilemez ve tasvip edilemez" şeklinde nitelendirdi. Kurtulmuş, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Burada, hem Türkler için hem Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları için hem de milletvekillerimiz için Meclis iradesi olarak diyoruz ki 'bu arkadaşlarımız derhal alıkonuldukları yerden serbest bırakılmalı ve Türkiye'ye getirilmelidir, bir şekilde ulaştırılmalıdır.' İsrail'in bu konuda aklını başına almasını tavsiye ederiz. TBMM'de milletvekili olan, zaten uluslararası sularda oldukları için korunma altında olan kardeşlerimizin alıkonulması asla kabul edilemez. Türkiye bunu tolere etmez. Bunun için TBMM'den çok güçlü bir şekilde Vicdan Gemisi'ne yapılan bu saldırıyı kınıyoruz. Bunun ötesinde bir an evvel İsrail'in harekete geçerek en kısa zamanda bu hukuksuz eylemine son vermesi konusunda kendilerini uyarıyoruz."
TBMM Başkanı Kurtulmuş, bu konuda Meclis'te yapılacakların müzakere edilmesi, bu konunun gündeme getirilebilmesi için siyasi parti grupları temsilcilerine söz vereceğini, hazırladığı bir metni bütün uluslararası parlamenter asamblelerinin başkanlarına ve dünyanın önemli parlamento başkanlarına göndereceğini, böylece İsrail'in artık hukuk sınırlarını çok aştığını bir kere daha dünya kamuoyuyla paylaşacağını kaydetti.
"Sadece üç milletvekili değil, 600 milletvekilinin tamamı Vicdan Gemisi'nin içindedir"
TBMM Başkanı Kurtulmuş, İsrail'in Sumud Filosu'nda yer alan İspanya, Yunanistan ve İtalya milletvekillerini de alıkoyarak uluslararası hukuku ihlal ettiğini ve dünya kamuoyunda ciddi bir infialin ortaya çıktığını vurgulayarak, şöyle devam etti:
"Bu toplantı vesilesiyle üç arkadaşımızın alıkonulmasını asla tasvip etmediğimizin, bunun dünya kamuoyunda ciddi bir infiale neden olması gerektiğinin altını çiziyoruz. Bu konuda hep birlikte çalışmayı tarihi vazife olarak görüyorum. Bu çerçevede parlamenter diplomasi alanında, bu konudaki çalışmalarımızı kesintisiz bir şekilde sürdüreceğiz ve Türkiye Cumhuriyeti hükümetinin üzerine düşen bütün sorumlulukları yerine getirmesi için TBMM olarak bu konuda da inisiyatiflerimizi, tavsiyelerimizi ortaya koyacağız.
Üç milletvekili arkadaşımız sadece orada kendi başlarına değildir. Sizler adına da çok rahat konuşuyorum. Hepinizin gönlünden geçenin bu olduğunu farkındayım. Sadece üç milletvekili değil, 600 milletvekilinin tamamı Vicdan Gemisi'nin içindedir, arkadaşlarımızla beraberdir. Bütün bunlar şunu gösteriyor: İsrail uluslararası alanda ortaya konulacak her bir inisiyatiften korkmaktadır. Çünkü temel bir kural vardır, zalim korkar. Zulmettiğini bildiği, hukuk tanımadığını bildiği için Filistinli masum ve mazlum insanlara karşı her türlü işkenceyi yaptığı için korkmaya devam ediyor. Ancak ne kadar korkarlarsa korksunlar, buradan, TBMM'nin kürsüsünden bir kere daha ifade ediyorum ki nehirden denize kadar özgür bir Filistin devleti mutlaka ama mutlaka kurulacak ve Filistin halkı istediği sonucu elde edecektir."
Bu çabaya destek veren insanlık cephesinin bütün mensuplarını, dini, rengi ve milleti ne olursa olsun zalimin değil mazlumun yanında yer alan, mazluma güç katmaya gayret eden bütün insanlık aleminin fedakar ve onurlu mensuplarını sevgiyle ve saygıyla selamladığını söyleyen Kurtulmuş, "Necmettin kardeşimiz, Sema kardeşimiz ve Mehmet kardeşimiz, dayanın. İnşallah en kısa zamanda Türkiye'de sizleri birlikte göreceğiz; Meclis arkanızdadır, Türkiye arkanızdadır, milletimiz arkanızdadır." ifadelerini kullandı.
Kurtulmuş, konuşmasının ardından Genel Kurul'da parti gruplarının temsilcilerine söz verdi.
Dışişleri Bakanlığı: İsrail güçlerince alıkonulan vatandaşlarımızın serbest bırakılması için gerekli tüm girişimler başlatılmıştır
Dışişleri Bakanlığından, İsrail'in Özgürlük Filosu Koalisyonu gemilerine uluslararası sularda müdahalesine ilişkin yazılı açıklama yapıldı.
Açıklamada, "Gazze'ye uygulanan hukuk ve insanlık dışı ablukayı kırmak amacıyla yola çıkan Özgürlük Filosu'na uluslararası sularda gerçekleştirilen müdahale, soykırımcı Netanyahu hükümeti tarafından yapılmış bir korsanlık eylemidir." ifadesine yer verilerek, aralarında Türk vatandaşlarının ve milletvekillerinin de bulunduğu sivil aktivistlere yönelik bu saldırının, uluslararası hukuku "ağır biçimde" ihlal ettiği vurgulandı.
İsrail'in insani değerleri savunan ve barışçıl yöntemleri kullanan her türlü çabayı şiddet kullanarak hedef almak suretiyle, bölgedeki gerilimi tırmandırdığı ve kalıcı barış çabalarına zarar verdiğine dikkat çekilen açıklamada, "İsrail güçlerince alıkonulan vatandaşlarımızın bir an önce serbest bırakılması ve ülkemize getirilmesi için gerekli tüm girişimler başlatılmıştır. Diğer aktivistlerin durumu da ilgili ülkelerle eş güdüm içinde takip edilmektedir." ifadesine yer verildi.
Türkiye'nin Filistin davasını destekleyeceği ve Gazze'deki soykırımın sona erdirilmesi için mücadeleyi sürdüreceğinin altı çizildi.
Özgürlük Filosu temsilcisi Songür: İsrail, uluslararası sularda bir kez daha korsanlık yaptı
Uluslararası Özgürlük Filosu Koalisyonu (FFC) Türkiye temsilcisi ve Mavi Marmara Özgürlük ve Dayanışma Derneği Başkanı Beheşti İsmail Songür, "İsrail ordusunun uluslararası sularda bir kez daha barbarlık ve korsanlık yaptığını" bildirdi.
İsrail donanması unsurları, Gazze Şeridi'ne uygulanan yasa dışı ablukayı delmek ve insani yardım ulaştırmak için yolda olan Özgürlük Filosu Koalisyonu'ndaki gemileri uluslararası sularda yasa dışı şekilde ele geçirdi.
Songür, İsrail'in bu sabah saatlerindeki müdahalesi sonrası AA muhabirine yaptığı açıklamada, Gazze'ye yol alan Vicdan gemisinin ikinci kez saldırıya uğradığını belirterek, "İsrailli korsanlar vicdan gemisine hukuksuz bir şekilde saldırdı ve bu ikinci saldırısı. Daha önce Vicdan (gemisi), Malta açıklarında ilerlerken Avrupa'nın ortasında yine İsrailli korsanların dron saldırısına uğramıştı ve gemi neredeyse batma tehlikesi yaşamıştı. Aylarca Vicdan gemisini onarmak için uğraştık." dedi.
İsrail'in suç işlemeye devam ettiğini aktaran Songür, "Yani şu an İsrail'in Filistin topraklarında işlediği savaş suçlarının yanında bir de uluslararası sularda işlediği korsanlık suçu, barbarlık suçu bulunuyor." ifadelerini kullandı.
Gemilerde Gazze'de 3 hastaneyi işletebilecek doktor ve malzeme var
Songür, Vicdan ve beraberindeki gemilerde çok sayıda doktor, hemşire ve sağlık ekibinin bulunduğunu hatırlatarak "Vicdan gemisinde Gazze içerisindeki en az 3 hastaneyi işletebilecek kadar doktor ve medikal malzemeler bulunuyor. Bunların arasında kardiyologlar, genel cerrahi uzmanları, kadın doğum uzmanları bulunuyor. Ve şu an İsrail Gazze'ye girecek bu doktorlara engel oldu. Gazze'de insanların ilaca, medikal malzemeye ihtiyaç duyduğu bir zamanda oraya ulaştırılacak yardımın da önüne geçerek yeni bir barbarlığa yol açtı." değerlendirmesinde bulundu.
Dünya genelinde halkların ve sivil toplum örgütlerinin Gazze'de yaşanan soykırıma karşı sessiz kalamadığına dikkati çeken Songür "Halklar, hem devletlerden, hem İslam İşbirliği Teşkilatı'ndan hem de Birleşmiş Milletlerden artık yaptırımı olan, İsrail'e karşı bu savaşı durdurabilecek güçte bir hareket bekliyorlar." şeklinde konuştu.
"İsrail'e sağlanan her türlü lojistiğin önü kesilmeli"
Songür, gemilerde 22 ülkeden vatandaşların bulunduğunu vurgulayarak devletlerin harekete geçmesi ve İsrail'e sağlanan her türlü lojistiğin önünün kesilmesi gerektiğini dile getirdi.
Devletlere çağrı yapan Songür, halkların artık inisiyatifi ele aldığını hatırlatarak şöyle devam etti:
"Çocuklar açlıktan ölüyor. Hiçbir şekilde insani yardım girişine müsaade edilmiyor. Her gün ama her gün yüzlerce insan gözlerimizin önünde bombalarla hedef haline getiriliyor ve durum böyleyken halen Akdeniz havzasındaki ülkeler harekete geçmek için bekliyorlar. Bu bekleyiş haliyle sivil toplum ve halkları daha da öfkeli hale getiriyor. Nasip olursa bundan sonra İsrail bu korsanlığı yapsa da barbarlığı yapsa da biz geri adım atmıyoruz. Daha büyük gemiler, daha büyük filolar hazırlayarak tekrardan yola çıkacağız inşallah."
Songür, gemiler ve aktivistlerin akıbetinin haricinde Gazze'deki durumun daha kritik olduğunu ifade ederek, "Gazze'de çocuklar açlıktan ölüyor. Gazze'de insanlar bir parça ilaç bulamadığı için hayatını kaybediyor. Ablukanın kırılması için yola çıkan insanlar zaten birçok riski kabul ederek oraya gidiyor. Bu tür krizlerde aslında Gazzelilerin ne halde olduğunu daha çok düşünmemiz gerekiyor." yorumunu yaptı.
Öte yandan, Songür, İsrail'in halkların tepkilerini ciddiye aldığına işaret ederek, kitlesel eylemlerin devam ettirilmesi ve İsrail'in hukuksuz uygulamalarının protesto edilmesinin sürdürülmesi çağrısında bulundu.
İtalya'dan "Özgürlük Filosu Koalisyonu'nda alıkonulan vatandaşlarının haklarına saygı gösterilmesi" çağrısı
İtalya Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Antonio Tajani, ABD merkezli X şirketinin sosyal medya platformundaki hesabından yaptığı paylaşımda, İsrail'in, Özgürlük Filosu Koalisyonu'ndaki gemileri uluslararası sularda yasa dışı şekilde ele geçirmesine ilişkin açıklama yaptı.
İtalya'nın Tel Aviv'deki büyükelçiliği ve konsolosluğunun durumu yakından takip ettiğini belirten Tajani, "Yaklaşık 10 İtalyan vatandaşı alıkonuldu. Vatandaşlarımıza gerekli tüm konsolosluk yardımı sağlanacaktır ancak İsrail'e vatandaşlarımız sınır dışı edilene kadar onların bireysel haklarına saygı göstermeleri çağrısında bulunuyoruz." ifadelerini kullandı.
Tajani, İtalya Dışişleri Bakanlığı Kriz Dairesinin de bu konuda çalışmalar yaptığını aktardı.
Malezya, İsrail'in Özgürlük Filosu Koalisyonu'na müdahalesini kınadı
Malezya Başbakanı Enver İbrahim, Amerikan X şirketinin sosyal medya platformundan yaptığı paylaşımda, İsrail'in Özgürlük Filosu'na saldırısını "şiddetle kınadığını" bildirdi.
Gazze halkına yardım taşıyan insani yardım gemilerine el konulmasının "insan hakları ve evrensel insan onurunun temel ilkelerine aykırı" olduğunu ifade eden Enver, Malezyalı aktivistlerin de derhal serbest bırakılması çağrısı yaptı.
Enver, aktivistlerin en kısa sürede serbest bırakılmasını sağlamak için diğer ülkeler ve uluslararası kuruluşlarla işbirliği içinde çalışacaklarını belirtti.
Malezya Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada da Özgürlük Filosu Koalisyonu'na katılanlar arasında 9 Malezya vatandaşının bulunduğu kaydedilerek, "Misyonlarımız şu anda tüm gözaltına alınan katılımcıların güvenliğini, derhal serbest bırakılmasını sağlamak ve refahlarının tam olarak korunması için aktif olarak çaba göstermektedir." ifadesi kullanıldı.
Açıklamada, Malezya'nın Filistin halkıyla dayanışma içinde olduğu ve Gazze'deki insani felaketi sona erdirmek ile bölgede adil, kapsamlı ve kalıcı barış sağlamak amacıyla yürütülen tüm uluslararası çabaları destekleme kararlılığını yinelediği ifade edildi.
Güney Kore, İsrail'den, alıkoyduğu Özgürlük Filosu'ndaki vatandaşının serbest bırakılmasını istedi
Yonhap'ın haberine göre, Güney Kore Dışişleri Bakanlığı yetkilisi, İsrail'in Özgürlük Filosu Koalisyonu'na müdahalesinde alıkoyduğu vatandaşına ilişkin açıklama yaptı.
Yetkili, "İsrail'deki büyükelçiliğimiz aracılığıyla vatandaşımızın hızlı ve adil bir prosedürle en kısa sürede serbest bırakılmasını sürekli olarak talep ediyoruz." ifadelerini kullandı.
İsrailli makamlarla yakın iletişimin sürdürüldüğünü belirten bakanlık yetkilisi, müdahale sırasında Güney Koreli aktivistin zarar görmemesini istediklerini de sözlerine ekledi.
İsrail’in alıkoyduğu aktivistler arasında, Gazze'ye giden Özgürlük Filosu Koalisyonu ile hareket eden sivil girişim "Gazze'ye Binlerce Madleen"e katılan Güney Kore uyruklu Kim Ah-hyun da bulunuyor.
Hamas: İsrail'in Özgürlük Filosu Koalisyonu'ndaki aktivistleri alıkoyması yeni bir korsanlık eylemi
Hamas'tan yapılan yazılı açıklamada, "Siyonist işgal donanmasının, uluslararası sularda Özgürlük Filosu Koalisyonu'na katılan ve halkımıza insani yardım taşıyan aktivistleri alıkoyması, işgalin uluslararası dayanışmacılara yönelik kara siciline eklenen yeni bir suç ve korsanlık eylemidir." ifadelerine yer verildi.
İsrail’in aktivistleri kaçırmasının uluslararası hukuk ve en temel insani değerlerin açık bir ihlal olduğu vurgulanan açıklamada, "Bu korkak saldırı, işgali ve liderlerini yöneten terör ve faşizm zihniyetinin bir yansımasıdır." değerlendirmesinde bulunuldu.
İsrail’in her türlü yöntemi kullanarak yardımların ulaşmasını engellemeye ve gerçeğin sesini susturmaya çalıştığını, bunun da Filistin halkına yönelik soykırım ve açlık suçlarını gizleme çabası olduğu aktarılan açıklamada, kaçırılan aktivistlerin hayatı ve güvenliğinden tamamen İsrail'in sorumlu olduğu kaydedildi.
Hamas ayrıca, Birleşmiş Milletler ve uluslararası topluma acilen harekete geçerek aktivistlerin serbest bırakılması ve İsrail’in onlara Küresel Sumud Filosu aktivistlerine yaptığı gibi kötü muamelede bulunmasını engelleme çağrısında bulundu.
Hak örgütü Adalah'tan İsrail'in alıkoyduğu aktivistlerle derhal görüşme talebi
Hak örgütü Adalah, İsrail makamlarından, bu sabah saatlerinde uluslararası sularda saldırı düzenlenerek alıkonulan Uluslararası Özgürlük Filosu Koalisyonu'na (FFC) ait Vicdan Gemisi ve diğer teknelerdeki aktivistlerle karaya ulaşır ulaşmaz görüşme talebinde bulundu.
Adalah'tan yapılan açıklamada, İsrail'in Vicdan ve beraberindeki 8 tekneye yönelik saldırısı kınandı.
İsrail donanmasının Gazze'den yaklaşık 120 mil uzakta uluslararası sularda yasadışı bir saldırı gerçekleştirdiği belirtildi ve Vicdan Gemisi'ndeki katılımcıların çoğunluğunun doktor, hemşire ve gazeteci olduğunun altı çizildi.
Filonun İsrail'in Gazze'ye yönelik yasadışı ablukasını delmek ve insani yardım ulaştırmak misyonlarına vurgu yapılarak Adalah avukatlarının, İsrail makamlarından yaklaşık 145 aktivist karaya çıktığında derhal görüşme talebinde bulunduğu bildirildi.
Öte yandan, bir Adalah avukatı AA muhabirine yaptığı açıklamada, filodan alıkonan gemilerin ve aktivistlerin, önümüzdeki saatlerde Usdud (Aşdod) Limanı'na getirilmesini beklediklerini aktardı.
Avukat, aktivistlerin hukuki vekilliğini üstleneceklerini, fakat henüz İsrailli yetkililerin Aşdod Limanı'na girmelerine izin vermediğini belirtti.
Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.

