Gündem

Akar: TSK ve Azerbaycan Silahlı Kuvvetleri kendisine verilecek her türlü görevi yapabilecek güçte olduğunu gösterdi

Milli Savunma Bakanı Akar, ""Bütün dünyada bir kez daha görüşmüştür ki TSK ve Azerbaycan Silahlı Kuvvetleri kendisine verilecek her türlü görevi karada, denizde, havada, kışın, yazın, dağda, ovada yapabilecek güçte olduğunu görmüşlerdir. " dedi.

Sarp Özer, Mehmet Tosun  | 11.02.2021 - Güncelleme : 11.02.2021
Akar: TSK ve Azerbaycan Silahlı Kuvvetleri kendisine verilecek her türlü görevi yapabilecek güçte olduğunu gösterdi Fotoğraf: Arif Akdoğan/AA

Ankara

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Kış 2021 Tatbikatı'nın Seçkin Gözlemci Günü'ndeki konuşmasında, Irak’ın kuzeyindeki Gara bölgesindeki terör hedeflerine yönelik başlatılan Pençe Kartal-2 Harekatı'na ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Türk Silahlı Kuvvetlerinin görevinin karada, denizde, havada Türkiye Cumhuriyeti'nin egemenliği, bağımsızlığı başta olmak üzere tüm hak, alaka ve menfaatlerinin korunması olduğunu belirten Akar, "Kutsal vatan topraklarımızın savunulması, 83 milyon vatandaşımızın güvenliğinin sağlanması, bekamız için yapmamız gereken ne varsa bugüne kadar yaptık, bundan sonra da yapmaya devam edeceğiz" diye konuştu.

Başta FETÖ, PKK/YPG, DEAŞ olmak üzere tüm terör örgütleri, tehdit ve tehlikelere karşı mücadelenin aralıksız sürdürüldüğünü vurgulayan Akar, bu mücadelenin azim ve kararlılıkla devam edeceğini söyledi.

Gerek yurt içi gerekse sınır ötesinde terörle mücadelenin sürdüğünü ifade eden Akar, Irak'ın kuzeyinde devam eden harekatlara ilişkin şunları kaydetti:

"İnşallah terör belasından hem ülkemizi hem de Iraklı kardeşlerimizi kurtaracağız. Bu konudaki çalışmalarımız artan bir şiddet ve tempoda devam etmektedir. Son aldığımız istihbari bilgiler çerçevesinde, oradaki teröristlerin varlığının devam ettiğini, belirli yerlerde toplandıklarını ve bir saldırı hazırlığı içinde oldukları yönünde istihbarat edinilmesinin ardından dün saat 02.55’ten itibaren Hava Kuvvetlerimizin harekatıyla birlikte Kara Kuvvetlerimizin müştereken yaptığı yeni bir operasyon, “Pençe Kartal-2 Harekatı” başladı. Şu anda devam ediyor. Bunun amacı, teröristlerin barınaklarını, sığınaklarını başlarına yıktık, yeni baştan birtakım yerlerde toparlanmaya çalışan teröristleri de orada etkisiz hale getirmek suretiyle bölgenin güvenliğini sağlamak.”

"Irak'ın toprak bütünlüğüne saygılıyız"

Ülkenin, sınırların ve vatandaşların güvenliği için mücadelenin devam ettiğini belirten Akar, “Pençe Kartal-2 Harekatı'nı da dost ve müttefiklerimizle koordine etmiş bulunuyoruz. Onlarla koordineli bir şekilde faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Irak'ın toprak bütünlüğüne, siyasi birliğine saygılıyız. Bizim hiçbir şekilde hiçbir komşumuzun topraklarıyla ilgili hak ve alakalarını çiğnemek gibi bir düşüncemiz asla söz konusu değil. Bizim yapmaya çalıştığımız şey sınırlarımızın, halkımızın güvenliği, hak, alaka ve menfaatlerimizin korunması. Bu çerçevede bütün faaliyetlerimizin değerlendirilmesi gerekiyor." ifadelerini kullandı.

NATO ile Irak’ta birtakım çalışmaların da yapıldığını anımsatan Akar, "Biz bu manada Irak ile olan ilişkilerimizi daha da pekiştirmek, geliştirmek, NATO konusundaki her türlü bilgi ve tecrübelerimizi de paylaşmak suretiyle Irak Silahlı Kuvvetlerinin daha etkin bir hale gelmesi konusunda bize düşen ne varsa iyi komşuluk ilişkileri çerçevesinde bunları da yapmaya hazırız. Bu konuda ortak eğitim ve tatbikatlar yapılabilir. Ayrıca savunma sanayi, temin, tedarik bakımından alınacak ilave tedbirleri de kendileriyle görüştük, görüşmeye devam edeceğiz." açıklamasında bulundu.

"TSK ve Azerbaycan Silahlı Kuvvetleri kendisine verilecek her türlü görevi yapabilecek güçte olduğunu gösterdi"

Bakan Akar, tatbikatların askeri faaliyetler içinde önemli yer tuttuğunu belirterek "Şu anda 5-6 alanda operasyon, harekat devam etmekle birlikte bunun yanı sıra tatbikatlarımızı da aksaksız, eksiksiz yerine getirmeye çalışmaktayız." dedi.

Azerbaycan Silahlı Kuvvetleri personelinin de katıldığı Kış 2021 Tatbikatı'nın başarıyla icra edildiğini dile getiren Akar, şunları söyledi:

"Bütün dünyada bir kez daha görüşmüştür ki Türk Silahlı Kuvvetleri ve Azerbaycan Silahlı Kuvvetleri donanımı, nitelikli personeli ile kendisine verilecek her türlü görevi karada, denizde, havada, kışın, yazın, dağda, ovada yapabilecek güçte olduğunu görmüşlerdir. Ülkelerimizin ve Türk milletinin savunması, güvenliği için Türk Silahlı Kuvvetlerine, Azerbaycan Silahlı Kuvvetlerine herkesin güvenmesi gerektiğini de bir kez daha burada gözler önüne sermiş bulunuyoruz."

Türkiye ve Azerbaycan'ın kardeşliğinin sadece sözde olmadığını, Azerbaycan'ın işgal altındaki topraklarını kurtarmak için yapılan harekatta bir kez daha ortaya konduğunu belirten Akar, "Biz gerçekten kederde, kıvançta bir ve beraberiz." ifadelerini kullandı.

Azerbaycan'ın zaferle sonuçlanan harekatını büyük gurur, mutluluk ve sevinçle izlediklerini belirten Akar, "Bizim hiçbir şarta bakmaksızın daima Azerbaycanlı kardeşlerimizin haklı davalarında yanlarında olduğumuzun bütün dünya tarafından bilinmesi lazım." dedi.

"Türkiye'nin katkıları unutulmamalı"

Türkiye'nin Suriye'nin toprak bütünlüğüne saygılı olduğunu vurgulayan Bakan Akar, Türkiye'nin hudutlarının güvenliğinin önemine de işaret etti. Türkiye'nin Suriye'de DEAŞ, PKK/YPG'ye gerekli operasyonları yaptığını anımsatan Akar, "Harekatlar, çok şükür başarılı bir şekilde, Mehmetçiğin büyük bir kahramanlık ve fedakarlığıyla icra edildi ve orada terör koridoru parçalandı. Bundan sonra da orada herhangi bir şeklide terör koridorunun inşa edilemeyeceğini, kurulamayacağını herkesin bilmesi lazım." ifadelerini kullandı.

Suriye'de anayasa tartışmalarının yapılmasında, siyasi çözümün, seçimlerin görüşülmesinde, Türkiye'nin katkılarının unutulmaması gerektiğinin altını çizen Akar, şunları kaydetti:

"Eğer Türk Silahlı Kuvvetleri ve Türkiye, bu bölgeye müdahale edip de oradaki teröristleri etkisiz hale getirmeseydi, göğüs göğse mücadele etmek suretiyle DEAŞ'lı 3 bin terörist etkisiz hale getirilmeseydi, PKK/YPG orada durdurulmasaydı, Suriye'deki resim çok daha farklı olurdu ve siyasi çözüm konuşma noktasına gelinemeyebilirdi. Bunda Türkiye'nin etkisi, katkısı yadsınamaz, çok büyük. Ayrıca eğer Türkiye, bölgede bu varlığını ortaya koymasaydı, özellikle Avrupa'ya olacak mülteci akının nelerle sonuçlanacağını, ne sonuçlar doğuracağını da herkesin iyi düşünmesi lazım."

"Tırmandırıcı dilden uzaklaşmaları lazım"

Kıbrıs'ta, Ege'de, Akdeniz'de yaşananlara da değinen Bakan Akar, Türkiye'nin kimsenin hakkına göz dikmeden hakkını, hukukunu korumak istediğini, diyalogdan, siyasi çözümden yana olduğunu belirtti.

"Hiçbir şekilde asil milletimizin zerre kadar dahi hakkının, hukukunun çiğnenmesine müsaade etmedik, etmeyeceğiz. Bu konuda azimliyiz, kararlıyız ve buna muktediriz." diyen Akar, bunun herkes tarafından bilinmesini istedi.

Akar, Ege konusunda istişari görüşmelerin başladığını anımsatarak bugüne kadar ikisi Atina'da biri Ankara'da yapılan "güven artırıcı önlemler" çerçevesindeki toplantının dördüncüsünün Ankara'da yapılmasını beklediklerini söyledi.

Bunun için Yunanistan'ı davet ettiklerini, bu toplantının yapılmasıyla daha iyi bir diyalog ortamının doğacağını, sorunların görüşmeler yoluyla çözülebileceğini değerlendirdiklerini belirten Akar, şöyle konuştu:

"Bölgede Yunanlı komşularımızın gerilimden uzak durması, gerilimi artırmaması, gerilimi artırıcı, tırmandırıcı dil kullanmamaları lazım. Yunanlı komşularımızın, bu tehdit dilinden vazgeçmesi, tehdit diliyle bugüne kadar hiçbir yere varamadıklarını görmeleri lazım. Yunanlı dostlarımızın, komşularımızın, her seferinde Türkiye ve Yunanistan arasındaki meseleleri, sanki Türkiye ile AB, ABD veya başka Avrupa ülkelerindenmiş gibi göstermelerinden vazgeçmeleri lazım. Çünkü bu dil, problemlerin çözülmesine değil, yayılmasına sebep oluyorlar. Tehdit dilini bizim kabul etmemiz mümkün değil. Bu tırmandırıcı dilden uzaklaşmaları lazım."

"Türkiye hiçbir şekilde susmayacak"

Herkesin askeri eğitimini, tatbikatını yapabileceğini ancak bir komşu ülkenin hedef gibi gösterilmemesi gerektiğini vurgulayan Akar, "Tabii ki sizler ziyaretlerinizi yapabilirsiniz, konuşabilirsiniz, görüşebilirsiniz ama hiçbir ada yokmuş gibi tamamen Türkiye'nin yanındaki 300-500 metre, 3-5 kilometre uzaklıktaki adalara cumhurbaşkanı, başbakan, bakanlar, genelkurmay başkanları, tüm askerler... Bu ziyaretlerin herhangi bir şekilde tahrike, gerilimi artırıcı bir olaya dönüşmemesi lazım." açıklamasında bulundu.

Bakan Akar, Yunanistan'ın silahlanma yarışına girmesinin iyi komşuluk ilişkileriyle bağdaşmadığını, bunun tehdit unsuru olarak kullanılmaya çalışıldığını aktararak bunlarla Türkiye'nin hiçbir şekilde susmayacağının bilinmesini istedi.

Türkiye'nin Kıbrıs konusunda da çok kararlı olduğunun altını çizen Bakan Akar, Kıbrıs Türkünü yok sayarak bir yere varmanın mümkün olmadığını vurguladı. Akar, "İster Kıbrıs, ister Ege, ister Akdeniz konusunda olsun, üçüncü taraflardan beklentimiz, objektif olmaları, sorunları akıl, mantık, aklıselim çerçevesinde değerlendirmeleri." diye konuştu.

"TSK, Kovid-19 ile mücadelede ilk sırada"

Türkiye'nin Kıbrıs'ta garantör bir devlet olduğunu hatırlatan Akar, Türkiye'nin bu hakkından vazgeçmeyeceğini, bu çerçevede Kıbrıslı Türklerin haklı davalarının yanında olmaya devam edileceğini kaydetti.

Bakan Akar, koronavirüsle mücadeleye de değinerek Kovid-19'la mücadele konusunda TSK'nin dünya orduları içinde ilk sıralarda yer aldığını dile getirdi.

Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.
İlgili konular
Bu haberi paylaşın