'28 Şubat kalbimizde derin yaralar açtı'

VAN

20 yıl önce yaşanan süreçte kıyafetlerinden dolayı baskılara maruz kalan, disiplin ve kınama cezaları verilen, işten atılan Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Bilim Uygulama ve Araştırma Merkezi Uzmanı Gül Görmez, yaşadığı sıkıntılı günleri unutmaya çalışıyor.

Görmez, yaptığı açıklamada, 28 Şubat sürecinde araştırma görevlisi olarak YYÜ'de göreve başladığını ve başörtüsü nedeniyle birçok baskıya maruz kaldığını anlattı.

Haksız yere kendisine disiplin ve kınama cezaları verildiğini, o dönemde Dekanlık ve Rektörlüğün baskılarıyla karşı karşıya kaldığını belirten Görmez, en sonunda da işine son verildiğini dile getirdi. Görmez, şöyle devam etti:

"28 Şubat, mağduriyetler giderildikten sonra bitecektir. Bizim mağduriyetimiz hala devam ettiği için bence 28 Şubat hala devam ediyor. Her ne kadar ülkemiz çeşitli darbelerin sonucunda ayakta kalmayı başarsa da bizim gibi mağdurların mağduriyetleri henüz giderilmedi. O dönem çok sıkıntılı bir zaman geçirdim. Yüksek lisansımı tamamlayamadım. Laboratuvarlara sokulmadım."

Görmez, ne zaman ümitsizliğe kapılsa Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın dile getirdiği "Toplumsal mutabakatı bekleyin" sözünü düşünerek kendisini teselli ettiğini aktardı.

"En verimli yıllarım evde geçti"

Görevine dönmek için 13 yıl beklediğini ancak kaybettiği haklarını geri alamadan çalışmaya devam ettiğini ifade eden Görmez, şunları söyledi:

"2012'de başörtüsüyle sınavlara katılma özgürlüğü başladıktan sonra ben yeniden dil, ALES ve bilim sınavlarına katıldım. Rektörlüğümüzün teşvikiyle uzman kadrosuyla görevime dönebildim. Şu an doktorama devam ediyorum ancak daha önceki aflardan yararlanamadım. Çünkü çıkarılan yasalar hep 657 sayılı kanuna tabi olan memurlarımız için çıkarıldı. Biz 2547 sayılı YÖK kanununa tabi akademisyenler olduğumuz için bizim için bir af çıkarılmadı. 13 yılım açıkta geçti. Henüz 6 yıllık bir memurum. 24 yaşında bırakmak zorunda bırakıldığım mesleğime 30'lu yaşın ortalarında dönebildim. En verimli yıllarım evde geçti. Bizler 28 şubat mağdurları olarak hiç bir zaman ezilerek geri dönmedik. Dimdik ayaktayız. Bir gittik bin döndük."

Muhabir: Cemal Aşan, Ahmet ILIKAN