Politika

TBMM Başkanı Şentop: Öğretmen yalnızca öğreten değil öğrencisiyle gönül köprüsü kuran kişidir

TBMM Başkanı Şentop, akıllı telefonlar, dijital oyunlar ve görsel sistemlerin bombardımanındaki çocukların, öğretmenlerin rehberliğine ihtiyaç duyacağını belirterek, "Öğretmen yalnızca öğreten değil, öğrencisiyle gönül köprüsü kuran kişidir." dedi.

Sinan Uslu, Zehra Aydın Turapoğlu  | 24.11.2021 - Güncelleme : 24.11.2021
TBMM Başkanı Şentop: Öğretmen yalnızca öğreten değil öğrencisiyle gönül köprüsü kuran kişidir Fotoğraf: Muhammed Yaylalı/AA

TBMM

TBMM Başkanı Mustafa Şentop, 24 Kasım Öğretmenler Günü dolayısıyla Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer ve 81 ilden öğretmenler ile TBMM Kreşi öğretmenlerini kabul etti.

Öğretmenleri, "İstiklal ve istikbal mücadelemizin merkezi, milli iradenin tecelli ettiği TBMM'ye hoş geldiniz" diyerek selamlayan Şentop, yurt içi ve dışında görev yapan öğretmenleri, gelecek nesillerin inşası için verdikleri üstün mücadele ve fedakarlıklarından dolayı tebrik etti.

Akıl almaz teknolojik bir hızla değişen dünyada, öğretmenliğin paradigmalarının da değişmeye başladığını dile getiren Şentop, "Öğrenci herhangi bir konuda meraklıysa öğretmeninin ona vereceği bilgiden çok daha fazlasına kolayca ulaşabiliyor ancak özellikle salgın döneminde, yaklaşık 1,5 yıl yapılan çevrim içi derslerle yakinen müşahede ettik ki okullar yalnızca bilgi öğrenilen yerler, öğretmenler de bilgi aktaran insanlar değil. Salgın sayesinde, öğretmenliğin bildiğimiz manadan daha başka işlevlerinin öne çıktığı gerçeğini daha iyi kavradık. Rehber ve rol model olma, işte bu öne çıkan vasıfların başında geliyor." diye konuştu.

"İlim ve irfan membası" diye ifade edilen öğretmenlerin, bu hızlı değişimlere ayak uydururken çocukları kültürel değerlerle donanmış adeta bir mücevher gibi işlediğini vurgulayan Şentop, "Akıllı telefonlar, dijital oyunlar ve bütün görsel sistemlerin bombardımanında olan çocuklarımız, sizin rehberliğinize eskisinden daha çok ihtiyaç duyacaklar. Çünkü öğretmen yalnızca öğreten değil, edim ve eylemleriyle öğrencisiyle gönül köprüsü kuran, hal ve tavır öğreten, toplum içinde nasıl var olacağının şifrelerini gösteren kişidir." değerlendirmesinde bulundu.

"Yeni teknolojik gelişmeleri, trendleri yakında takip etmelisiniz"

Farabi'nin, eğitimin amacını, "mutluluğu bulmak ve bireyi topluma yararlı hale getirmek" diye özetlediğini aktaran Şentop, bu noktada öğretmenin ve öğretmenlik mesleğinin bugünün şartlarında daha da kuşatıcı bir meslek haline geldiğini, öğretmenin öğretici vasfının eğitici ve geliştirici vasfıyla daha da geniş bir kapsama alanına evirildiğini ifade etti.

Öğretmenlere, branşları ne olursa olsun yeni teknolojik gelişmeleri, trendleri yakından takip etmeleri tavsiyesinde bulunan Şentop, "Öğretmenlik mesleğini icra edenlere atfedilen yaşlanmama özelliği buradan kaynaklanıyor aslında. Daima çocuklarla ve gençlerle hemhal olma ve onlar aracılığıyla gençliğin en yeni modalarını takip etme zorunluluğuyla ilgili ve sürekli bir yeni kalma haline sahip olma diyebiliriz. Çocuklarımızın dinamizmine yetişebilmek için onların merakını artıran açık fikirli öğretmenlere ihtiyacımız var." mesajını verdi.

Öğretmenlerin, insanın, hayatın bulunduğu her yerde olduğunu söyleyen Şentop, şunları kaydetti:

"Coğrafi zorluklar, iklim şartları ne olursa olsun sizlere emanet edilen evlatlarımıza bir harf öğretebilmek için büyük bir sabır ve gayretle çalışıyorsunuz. İaşenizi temin etmek elbette önemli ancak asıl çabanızın çocuklarımızın en iyi şekilde yetişmelerini sağlamak olduğunu biliyorum. Çocuklarımıza akıllarını kullanmayı öğretmek; çocuklarımızın bilgili, bilinçli, ahlaklı kişiler olarak yetişmelerine yardım etmek için çaba gösteriyorsunuz. Hepimizin hayatından birçok öğretmen geldi geçti ancak yalnızca başımızı okşayan, gözlerinin içine baktığımızda şefkatin ta derinini gördüğümüz, bizimle gönül köprüsü kuran, ömrümüzün ışığı olan hatta ilerleyen yaşlarımızda fark etmeden örnek aldığımız hocalarımızı hep hayırla, güzellikle yad ettik, ediyoruz.

Nobel ödüllü bilim adamımız Prof. Dr. Aziz Sancar'ı hatırlayınız, onun kendisinde emeği olan öğretmenlerinden nasıl gururla bahsettiğini unutmayınız. Sizlerin de başka öğrencilerin gurur kaynağı olacağınıza gönülden inanıyorum. Gözlerinizin içine bakan ya da bakmıyorsa neden bakmadığını sorgulama gereği hissettiğiniz, derdiyle dertlendiğiniz, elinizde şekillenmeyi bekleyen çocuklarımızın da şefkatli öğretmenlere ihtiyacı var. Öğrettiklerinizden daha çok gülümsemenize, onları sevdiğinizi göstermenize ihtiyaçları var. Sevginizi ve ilginizi hissettirdiğinizde, en içe dönük ya da en hareketli öğrencinin kalbini fethetmemeniz mümkün değil."

Değişen dünya şartlarında çocukların, öğretmenlerin rehberliğine emanet olduğuna işaret eden Şentop, "İrfan ve hikmet dediğimiz, bilgi dağıtmanın çok çok ötesinde bir vazifeniz var. Sizlerin bu mesuliyetini ve değerini özellikle salgın döneminde daha çok anlayan bir toplum var artık. Mesleğinizi yaparken içinizdeki sorumluluk duygusu, insan sevgisi ve eğitme tutkusu sonsuz olsun. Bu güzel günde, sizleri milli iradenin tecelli ettiği TBMM'de ağırlamaktan duyduğum memnuniyet ile 24 Kasım Öğretmenler Günü'nüzü kutluyorum." ifadesini kullandı.

"Öğretmenlik, bir kariyer mesleği olarak tanımlanacak"

Milli Eğitim Bakanı Özer de Öğretmenler Günü dolayısıyla 81 ilden gelen öğretmenlerle Meclis'te bulunmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

Türkiye'nin, büyük hedefleri olan bir ülke olduğunu vurgulayan Özer, "Bu hedefleri gerçekleştirmek için çocuklarımızı ve gençlerimizi emanet ettiğimiz öğretmenlerimiz, ülkemizi daha müreffeh bir geleceğe taşımak için olağanüstü bir gayret göstermektedir. Ne mutlu bize ki genç bir nüfusa sahip olan ülkemiz aynı zamanda dinamik, yeniliklere ve değişime hızla adapte olabilen çok değerli bir öğretmen gücüne de sahiptir." görüşünü paylaştı.

Milli Eğitim Bakanlığı olarak bilimde, kültürde ve irfanda, sanatta ve sporda ilerleme göstermek hedefiyle yollarına devam ettiklerini belirten Özer, "Bu hedef doğrultusunda yetiştirmek istediğimiz çocuklarımızı, yüzeysel bir eğitim anlayışı yerine medeniyet çizgimize uygun bir yaklaşımla, çok yönlü düşünebilen, milli ve manevi değerlerin yanında evrensel insani değerleri de özümsemiş bireyler olarak geleceğe hazırlamak en önemli gayemizdir. Bu gaye doğrultusunda öğretmenlerimiz de ülkemizin her bir köşesinde büyük bir özveriyle çalışıyorlar. Bizler de tüm imkanlarımız doğrultusunda daima öğretmenlerimizin yanında olduk, onların hem mesleki gelişimleri hem de çalışma koşullarını iyileştirmek adına büyük adımlar attık, yeni adımlar atmaya da devam ediyoruz." dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, dün akşam Öğretmenler Günü müjdesi olarak, hazırlıkları tamamlanan Öğretmenlik Meslek Kanunu düzenlemesinin yakın zamanda TBMM'ye sunulacağını açıkladığını hatırlatan Özer, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bu düzenleme sayesinde Türkiye tarihinde ilk kez öğretmenler kapsamlı ve bütüncül bir meslek kanununa kavuşmuş olacaklardır. Öğretmenlik Meslek Kanunu sayesinde, öğretmenlik bir kariyer mesleği olarak tanımlanabilecek, adaylık, öğretmenlik, uzman öğretmenlik ve başöğretmenliğin hakları, görevleri ve sorumlulukları, gelişim temelli bir sistem içinde netleşebilecektir. Öğretmenlik Meslek Kanunu teklifinin, TBMM'de değerlendirilme sürecinde hem TBMM Başkanı hem bir öğretmen olarak desteğinize olan inancımız tamdır. Bu süreçte destek ve katkılarınız için şimdiden tüm öğretmenlerimiz adına şükranlarımı sunuyorum."

Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.