Kültür, insana dair

"Kültürel miras taşıyıcısı" olduğu ebruyu genç nesillerle buluşturuyor

Sakarya'da yaşayan ebru sanatçısı Büşra Altmışdört, verdiği eğitimler ve sergi çalışmalarıyla sanatını geleceğe taşıyor.

Mine Yıldırım  | 14.12.2025 - Güncelleme : 14.12.2025
"Kültürel miras taşıyıcısı" olduğu ebruyu genç nesillerle buluşturuyor Fotoğraf: Mine Yıldırım/AA

Sakarya

Küçük yaşlarda babasının sanat kitaplarını karıştırarak ilgi duyduğu renklerin peşinden giden Altmışdört, ebruya yöneldi.

Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi İlahiyat Ön Lisans Programı mezunu Altmışdört, 2010'da ebru sanatçısı Şükran Aydın'dan eğitim alarak başladığı sanatta zamanla ustalaştı.

📲 Artık haberler size gelsin
AA'nın WhatsApp kanallarına katılın, önemli gelişmeler cebinize düşsün.

🔹 Gündemdeki gelişmeler, özel haber, analiz, fotoğraf ve videolar için Anadolu Ajansı
🔹 Anlık gelişmeler için AA Canlı

Altmışdört, farklı dönemlerde Sakarya Geleneksel Sanatlar İhtisas Merkezi ile Başakşehir Belediyesi Şehir Sanat Merkezi'nde eğitmenlik yaptı.

Eserleri, ulusal ve uluslararası sergilerde yer alan Altmışdört, Kültür ve Turizm Bakanlığınca yok olma tehlikesi altındaki geleneksel sanatları icra eden "Somut Olmayan Kültürel Miras Taşıyıcıları"na verilen "Sanatçı Tanıtım Kartı"na 2019 yılında sahip oldu.

O dönem, UNESCO Bilim Kurulu tarafından 2017'de "Yaşayan İnsan Hazinesi" unvanına layık görülen Hikmet Barutçugil'in asistanlığını da üstlenen Altmışdört, görev yaptığı kurumlarda yüzlerce öğrenci yetiştirdi. Altmışdört, geçen yıl arkadaşıyla hayalindeki atölyeyi kurdu.

"Türkiye'nin Ustaları" envanterinde yer alan Altmışdört, atölyesinde 4'er kişilik grupla haftada 2-3 gün verdiği eğitimler ve sergi çalışmalarıyla sanatını yaşatmaya çalışıyor.

"Atalarımızdan kalan mirası gelecek nesillere aktarmak için birer elçiyiz"

Büşra Altmışdört, AA muhabirine, geleneksel sanatın farklı alanlarıyla ilgilendiğini, ebrunun sakinliği ve renklerin ahenginden etkilenerek bu alana ağırlık verdiğini söyledi.

Ebruyu "Hem planlı hem de plansız olmayı öğreten sanat" olarak tanımlayan Altmışdört, "Bir nevi tefekkür alanı, her damladaki iz 'biricik'. Hepsi birbirinden farklı olur, bu yüzden sadece görsel değil, ruhsal yolculuk da." dedi.

Altmışdört, geleneksel sanatların geleceğe taşınmasının önemine değinerek, "Ebru sanatı yüzyıllardır atalarımızdan bize kalan miras. Biz, öncelikle o mirası günümüze, gelecek nesillere aktarmak adına birer elçiyiz. Hız çağında bu tür sanatlara olan ilgi zaman zaman azalabiliyor ancak bizler bu sanatların yaşaması için sadece üretmek değil, aynı zamanda öğretmek ve aktarmakla da sorumluyuz. Her öğrenci aslında miras taşıyıcısıdır. Bizler de bu bilinçle çalışıyor ve üretiyoruz." diye konuştu.

"Ebru cazibeli bir sanattır"

Kursiyer Şeyma Yıldızoğlu da yaklaşık 8 yıldır ebru sanatıyla ilgilendiğini söyledi.

"Ebru cazibeli bir sanattır." diyen Yıldızoğlu, öğrenmenin ve öğretmenin de sabır isteyen zorlu bir süreç olduğunu kaydetti.

Yıldızoğlu, ebru sanatının insana sabır kattığını dile getirerek, "Geçmişten günümüze gelen kaybolmaya yüz tutmuş bu sanat dalını ortaya koymaya çalışıyoruz. Gerek renklerle gerek motiflerle sanatın dili vardır. Biz de kendimizi bu şekilde ifade ediyoruz." dedi.

Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.