Uluslararası Kızılhaç-Kızılay Dernekleri Federasyonu'nun Avrupa ve Orta Asya'dan sorumlu Başkan Yardımcısı da olan Kınık, Türk Kızılay'ın Ukrayna'da devam eden insani yardım faaliyetlerine ilişkin AA muhabirine açıklama yaptı.

Rusya-Ukrayna savaşının başladığı günden bu yana bütün tarafların ulusal cemiyetleriyle irtibat halinde olduklarının altını çizen Kınık, ekipler ve yardım malzemelerinin öncelikle Romanya üzerinden Ukrayna içlerine geçiş yaptığını ifade etti.

Türk Kızılay ekiplerinin insani yardım faaliyeti yürüttüğü alanları harita üzerinden anlatan Kınık, "Ekiplerimiz şu an hem Romanya sınırındaki Siret kasabası hem de Ukrayna'daki Çernivtsi bölgesinde iki merkez kurdu. Bu merkezler aracılığıyla yardımlarımızı Bulgaristan-Romanya üzerinden kara yoluyla Ukrayna'ya ulaştırabiliyoruz." dedi.

Kınık, sahada Romanya ve Ukrayna Kızılhaçı'na insani destek sağladıklarını vurgulayarak, Odessa'daki çatışmalardan kaynaklı göç akınına karşı Türk Kızılay'ın Moldova'ya doğru yola çıkacak insani yardım konvoyunu da hazırladığını bildirdi.

Moldova, Romanya sınırı ve Ukrayna'da insani yardımlar sürdürülecek

Türk Kızılay'ın Uluslararası Kızılay ve Kızılhaç Dernekleri Federasyonu üyesi olarak insani yardım operasyonlarını yürüttüğünü dile getiren Kınık, şöyle konuştu:

"Ukrayna'nın güneybatı hattında, hem Moldova ve Romanya hem de Ukrayna'nın içerisinde insani yardım operasyonlarımızı devam ettireceğiz. İlerleyen süreçlerde ihtiyaca göre, Malatya'daki afet barınma sistemleri fabrikamızdan da konteynırlar, insanları sokakta kalması durumunda daha iyi şartlarda barındırabileceğimiz barınma ekipmanlarını da göndereceğiz."

"13 tır insani yardım malzemesi Ukrayna'ya gönderildi"

Türk Kızılay Genel Başkanı Kınık, Ukrayna'yı terk eden mülteci sayısının 2 milyona yaklaştığına dikkati çekerek, "Şu ana kadar 13 tır insani yardım malzemesini Ukrayna'ya gönderdik." bilgisini paylaştı.

İnsani yardım malzemelerinin Çernivtsi'de konumlandırılan insani yardım lojistik merkezine geldiğini, buradan tren veya Ukrayna Kızılhaçı'nın iç desteğiyle ihtiyaç sahibi bölgelere dağıtıldığını anlatan Kınık, ayrıca sınırın Ukrayna ve Romanya kısmında mobil aş evleri, ikram araçlarıyla insanlara destek olduklarını belirtti.

Kınık, Türkiye'ye gelen kişiler için de Kapıkule'de insani destek sağlandığına işaret etti.

"İnsancıl aktörler olarak sahadayız"

Ülke genelinde insani yardım operasyonu yürütebilecek tek unsur olan Ukrayna Kızılhaç'ını ayakta tutmak, destek sağlamak için de çalıştıklarının altını çizen Kınık, savaşın insanlar üzerinde yarattığı uzun dönemli tahribata dikkati çekti.

"Sivillerin bu süreçten en az şekilde etkilenmesi ve oluşacak yaraların derinleşmemesini sağlamak için sahada insancıl aktörler olarak çalışıyoruz." diyen Kınık, Türk Kızılay ve diğer insani yardım kuruluşlarının ellerinden gelen tüm çabayı gösterdiğini vurguladı.

Kınık, "Şu anda işine, okuluna gidemeyen, devletinden koruma hizmetini alamayan büyük bir nüfustan bahsediyoruz. Uluslararası yardım olmaksızın bu işin toparlanması, korumanın sağlanması mümkün değil." dedi.

"Gıda malzemesi, ilaç, bebek maması gibi ihtiyaçlar söz konusu"

Türk Kızılay'ın zorda olan tüm insanlara din, dil, ırk ayırt etmeksizin yardım ulaştırdığını vurgulayan Kınık, Ukrayna'da savaştan etkilenen kişiler için bir yardım kampanyası başlatıldığını anımsattı.

Vatandaşların iyilikseverliğinin göstergesi olan yardımları ihtiyaç sahiplerine en hızlı şekilde ulaştırmak için çabaladıklarını dile getiren Kınık, şunları kaydetti:

"Kampanyamız aracılığıyla vatandaşlarımız ayni, nakdi yardımlarını bağışlayabilirler. Kızılay, Ukrayna'nın içlerine bu yardımları götürebiliyor. Kendi personelleri, lojistik merkezleri, araçlarıyla, kendi paydaşlarıyla kurduğu dağıtım ağlarıyla ihtiyaç sahiplerine Ukrayna'nın içerisinde ulaşabiliyor. Şu an gıda malzemesi, ilaç, bebek maması, kadınların hijyen ihtiyaçları, çadır gibi ihtiyaçlar söz konusu."

"Türkiye'ye çok büyük bir akımın olacağını düşünmüyoruz"

Türkiye'ye Ukrayna üzerinden yoğun bir mülteci geçişi beklenip beklenmediğine ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Kınık, halihazırda Ukrayna'da yaşayan, ağırlıklı olarak çalışan ve öğrencilerden oluşan üçüncü ülke vatandaşlarının hava sahasının kapalı olmasından dolayı transit ülke olarak Türkiye'yi tercih ettiğini belirtti.

Kırım Tatarları ve Türk topluluklarından akrabalık ilişkileri nedeniyle Türkiye'ye gelenlerin bulunduğunu aktaran Kınık, Avrupa Birliğince (AB) verilen koruma statüsü ve ortak kültürel değerler nedeniyle göçün büyük oranda AB topraklarına yöneldiğini ifade etti.

Kerem Kınık, sözlerini "Türkiye'ye yönelebilecek çok büyük bir akımın olacağını düşünmüyoruz." diye tamamladı.