Uluslararası Human Frontier Science Program Organization (HFSPO) desteğiyle yürütülecek 1,5 milyon dolarlık proje kapsamında, kıtalararası hayvan hareketlerine bağlı kene ve kene hastalıklarının dağılımı ile geleceğe yönelik projeksiyonlar araştırılacak.

Türkiye ayağında 375 bin dolarlık bütçeyle iklim değişikliğinin keneler ve genotiplerinin dağılımı üzerindeki etkileri ile yeni tür ve hastalıkların ülkeye giriş yapıp yapmadığı incelenecek.

Projede farklı üniversitelerden akademisyenler görev alacak

Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi (NKÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sırrı Kar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, projenin Afrika, Avrupa ve Batı Asya’yı kapsadığını söyledi.

Prof. Dr. Kar, Türkiye’deki çalışmalarda Marmara Üniversitesi, Atatürk Üniversitesi ve Ondokuz Mayıs Üniversitesi'nden akademisyenlerin görev alacağını aktararak, "Mevcut hareketliliğe bağlı bir giriş var mı? İklim değişikliğine bağlı bir dağılım değişimi olacak mı? Sorularına yanıt arayacağız." dedi.

"İklim değişikliği yeni tehditler doğuruyor"

İklim değişikliğinin doğadaki düzeni bozarak hastalıkların çıkışını tetiklediğine dikkati çeken Kar, "Kuş ve hayvan ticareti her zaman vardı, kene ve kene hastalıkları da bu yolla gelir. Ancak eskiden iklimsel uygunluk olmadığı için yerleşmeleri mümkün olmuyordu. Şimdi iklim değişikliği, bu türlerin yerleşmesi için fırsat oluşturuyor." ifadelerini kullandı.

Kar, son yıllarda iklim değişikliğinin mevsimlerin tipik karakterini kaybetmesine neden olduğunu vurgulayarak, şöyle devam etti:

"Güneyden kuzeye yeni bir tür kene veya sivrisinek girişleri var. Etken girişi her zaman olan bir şey fakat burada iklimin değişmesine bağlı yerleşme ve yayılma fırsatını bulmasıdır. Yaz gibi geçirilen bir kaç haftalık kış. Yaz gibi olan bahar. Yazın uzamış kuraklığa eşlik eden aşırılaşmış sıcaklık. Belli bir dönem aşırı sıcak isteyen Afrika keneleri ve bunlardaki etkenler için yerleşme ve üreme fırsatı doğuyor."

Türkiye genelinde yapılacak araştırmalarda mevcut durumun tespit edileceğini kaydeden Kar, olası yeni tür ve hastalık girişlerinin belirleneceğini, ileriye dönük senaryoların ve mücadele stratejilerinin oluşturulacağını sözlerine ekledi.