❮❯

İsrail'in Gazze'ye saldırıları sürüyor

Görgü tanıklarının AA muhabirine verdiği bilgiye göre, İsrail ordusu yardım bekleyenleri, yerinden edilen sivillerin kaldığı çadırları, bir okulu ve sivillere ait yerleşim yerlerini hedef aldı.

Gazze'nin kuzeyindeki Cibaliya'da "ed-Deda" ailesine ait evi hedef alınması sonucu 11 Filistinli hayatını kaybetti.

Cibaliya en-Nezle bölgesindeki Filistinliler ile Gazze kentinin kuzeyindeki Saftavi bölgesinde yerinden edilen Filistinlilerin çadırının hedef alınması sonucu 4 Filistinli yaşamını yitirdi.

Gazze kentinin Tuffah Mahallesinde İsrail ordusuna ait bir insansız hava aracının açtığı ateş sonucu Filistinli bir çocuk hayatını kaybetti.

İsrail ordusunun Han Yunus’un doğusundaki Tahliye Meydanı çevresinde yardım bekleyenlere yönelik saldırısında ilk belirlemelere göre 15 kişi öldü, 90 kişi yaralandı.

Gazze kentinin güneyindeki Sabra Mahallesi’nde "Deyri" ailesine ait bir evin bombalanması sonucu da 3 kişi yaşamını yitirdi.

Gazze’nin orta kesimindeki Bureyc Mülteci Kampı’nda "Çelebi" ailesine ait bir eve düzenlenen saldırıda ise 4 Filistinli hayatını kaybetti. 

Nusayrat Mülteci Kampı'nda İsrail ordusunun Hasayine bölgesinde sivilleri hedef alması sebebiyle 2 Filistinli öldü.

Saldırılar, özellikle Gazze’nin güneyinde yoğunlaştı. Han Yunus’un batısındaki Mevasi bölgesinde, Taybe binaları yakınlarında yerinden edilmiş sivillerin kaldığı bir çadıra düzenlenen hava saldırısında çoğu kadın ve çocuk, 8 kişi yaşamını yitirdi.

Refah'ta ise İsrail ordusunun kentin kuzeybatısındaki yardım merkezi yakınında yiyecek bulma umuduyla bekleyenlere ateş açması sonucu 5 Filistinli hayatını kaybetti. 

Han Yunus sahilinde iki çadıra düzenlenen saldırılarda 4 kişi öldü, çoğu kadın ve çocuk çok sayıda kişi yaralandı.

İngiliz Sahra Hastanesi yakınlarında yardım bekleyenlerin kaldığı bir başka çadırı hedef alan saldırıda ise 2'si çocuk, 3 kişi hayatını kaybetti.

Gazze kentinin doğusundaki Zeytun ve Tuffah mahallelerinde sivillerin toplandığı alanların hedef alındığı İsrail saldırısında 4 Filistinli öldü. 

İsrail'in Gazze'ye saldırılarında can kaybı son 24 saatte 138 artarak 57 bin 268'e çıktı

Gazze'deki Filistin Sağlık Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, İsrail'in devam eden saldırılarında yaşanan can kayıpları ve yaralanmalara ilişkin son bilgiler paylaşıldı.

Son 24 saatte Gazze'deki hastanelere 138 ölü ve 452 yaralının getirildiği kaydedildi.

İsrail ordusunun Gazze'de 19 Ocak'ta varılan ateşkesi bozarak 18 Mart'tan bu yana düzenlediği saldırılarda 6 bin 710 Filistinlinin hayatını kaybettiği, 23 bin 584 kişinin de yaralandığı belirtildi.

İsrail'in Gazze Şeridi'ne 7 Ekim 2023'ten beri düzenlediği saldırılarda yaşamını yitirenlerin sayısının ise 57 bin 268, yaralıların sayısının da 135 bin 625'e yükseldiği bildirildi.

Gazze Şeridi'nde enkaz altında hâlâ binlerce ölü olduğu belirtiliyor.

Gazze'de 27 Mayıs'tan bu yana İsrail-ABD güdümlü "Gazze İnsani Yardım Vakfı" tarafından insani yardım adı altında kurulan dağıtım bölgelerinde Filistinlilerin hedef alındığı sistematik saldırılar sonucu ölenlerin sayısı 714'e, yaralıların sayısı da 4 bin 837'ye çıktı. 

Filistin İnsan Hakları Merkezi: İsrail'in Gazze'de 3 günde düzenlediği saldırılarda 375 kişi hayatını kaybetti

Filistin İnsan Hakları Merkezi tarafından yapılan yazılı açıklamada, İsrail ordusunun Gazzeli ailelere yönelik katliamlarını artırdığı ifade edildi.

Açıklamada, İsrail ordusunun tansiyonu tehlikeli bir şekilde tırmandırdığı, bombardımanlar ve "tahliye" emirleriyle Gazze'nin yüzde 15'lik bir kısmına sıkıştırdığı sivilleri ve aileleri öldürdüğü kaydedildi.

Gazze'nin çeşitli bölgelerinde barınma merkezleri, çadırlar, evler ve Filistinlilerin toplanma noktalarına yönelik saldırılar sonucu son 3 günde 375 kişinin hayatını kaybettiği, 1569 kişinin yaralandığı dile getirildi.

Açıklamada, İsrail ordusunun, Filistinlileri önce "tahliye" emirleriyle zorla göç ettirdiği sonra göçlerle kalabalıklaşan bu yerlerde hedef aldığına, böylece Gazze'nin kuzeyini tamamen boşaltıp halkı güneye sürmeye çalıştığına işaret edildi.

İsrail'in ayrıca, Gazze'de yeniden ateşkese varılması konusunun gündemde olduğu bir dönemde sivilleri şantaj aracı olarak ve müzakere masasında elini güçlendirmek maksadıyla kullandığı vurgulandı.

Açıklamada, bu suçlara bir son verilmesi, Gazze'deki sivillerin korunması ve uluslararası toplumun çifte standartlarıyla körüklenen cezasızlık halinin son bulması için harekete geçilmesi istendi. 

Gazze'deki Sivil Savunma Müdürlüğünden arabulucu ülkelere "acil ateşkes" çağrısı

Sivil Savunma Müdürlüğü Sözcüsü Mahmud Basal, Telegram hesabından yaptığı açıklamada, İsrail saldırıları altındaki Gazze Şeridi'nde yaşanan sivil kayıplara dikkati çekti.

Sivillerin savaşta taraf olmadığı ve siyasi anlaşmazlıkların yol açtığı gecikmelerin bedelini ödememeleri gerektiğini vurgulayan Basal, arabulucu ülkelerin Gazze Şeridi'ndeki sivil halkı kurtarmak için acil harekete geçmesini talep etti.

Basal, "Her an ölümün yaşandığı Gazze Şeridi'nin merkezinden arabulucu ülkelerin tümüne çağrı yapıyorum: Ateşkes anlaşması sağlanıncaya kadar derhal kapsamlı bir insani ateşkes duyurusu için çalışın." ifadelerini kullandı.

İsrail saldırıları altındaki Gazze Şeridi'nde enkaz altından çıkarılmayı bekleyen cansız bedenlerin bulunduğunu hatırlatan Basal, "Enkazlar altında kurtarılmayı bekleyen canlar olduğu gibi ilaç ihtiyacı olan yaralılar ve yerinden edilerek sokakta kalan insanlar var." dedi.

Gazzelilerin açlıktan sokaklarda bayıldığını bildiren UNRWA'dan "İşimizi yapmamıza izin verin" çağrısı

Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansının (UNRWA),  sosyal medya hesabından yapılan açıklamada, İsrail'in 7 Ekim 2023'ten bu yana soykırımını sürdürdüğü ve 2 Mart'tan itibaren insani yardımları engellediği Gazze'de "kıtlığın arttığı" belirtildi.

UNRWA, "İnsanlar sokaklarda açlıktan bayılıyor." ifadeleriyle Gazze'deki insani durumun vehametini aktarırken ABD-İsrail güdümlü "Gazze İnsani Yardım Vakfı"nın insani yardım dağıtım sisteminin Filistinli aileler için "aşağılayıcı, aç bırakıcı, korkutucu, yaralayıcı ve yorucu" olduğu değerlendirmesine yer verdi.

"Hiç kimse, hiçbir yerde hayatını riske atmak ve ailesine gıda temin etmek arasında seçim yapmaya mecbur edilmemeli." ifadeleri kullanılan açıklamada, "Gazze İnsani Yardım Vakfı"nın sözde yardımlarıyla Filistinlilerin hayatlarının tehlikeye atıldığı vurgulandı.

Ateşkes sırasında BM'nin Gazze Şeridi'nde "hayat kurtarıcı yardım hizmetlerini güvenle verdiği" hatırlatılan açıklama şöyle devam etti:

"Bizim sistemimiz, uzmanlığımız ve irademiz var. İhtiyacımız olan şey geçiş. Ablukayı kaldırın. İşimizi yapmamıza izin verin."

İsrail, Gazze Şeridi'ne giriş sağlayan tüm kara sınır kapılarını kapalı tutuyor

İsrail, 27 Mayıs'tan bu yana BM ve uluslararası yardım kuruluşlarının denetimi dışında, ABD-İsrail güdümlü "Gazze İnsani Yardım Vakfı"nı devreye sokarak sözde yardım dağıtımı gerçekleştiriyor.

Ancak bu yapı, BM tarafından tanınmıyor ve Filistinli gruplarca reddediliyor. Hamas, bu sistemi "ölüm tuzakları" olarak nitelendiriyor.

İsrail, 2 Mart'tan bu yana Gazze Şeridi'ne giriş sağlayan tüm kara sınır kapılarını kapalı tutuyor. Yardım taşıyan yüzlerce kamyonun geçişi engellenirken, yalnızca sınırlı sayıda aracın Kerem Ebu Salim Sınır Kapısı'ndan geçmesine izin veriliyor.

Oysa Gazze'nin günlük en az 500 yardım kamyonuna ihtiyacı bulunuyor.

İsrail ordusunun 7 Ekim 2023'ten bu yana saldırılarını sürdürdüğü Gazze'de, yoğun bombardıman, aç bırakma, zorla yerinden etme ve altyapının yıkımı sonucu büyük bir insani felaket yaşanıyor.

Uluslararası kamuoyunun ve Uluslararası Adalet Divanının ateşkes çağrılarına rağmen İsrail'in soykırım boyutuna varan saldırıları aralıksız sürüyor.

AB: Gazze'deki sözde İnsani Yardım Vakfını desteklemiyoruz, yardımları BM koordine etmeli

Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Sözcüsü Anouar El Anouni, günlük basın toplantısında Gazze'deki insani durumla ilgili açıklamalarda bulundu.

İsrail-ABD güdümündeki sözde yardım dağıtım merkezi Gazze İnsani Yardım Vakfının eylemlerine değinen El Anouni, "Bahsettiğiniz GHF hakkında Gazze'deki dağıtım merkezleri var ve bu dağıtım merkezlerinin etrafında olanlar, durum savunulamaz. Tolere edilmemeli ve şiddet derhal sona ermeli." dedi.

El Anouni, insani yardımın asla "siyasallaştırılmaması veya militarize edilmemesi" gerektiğini kaydetti.

Yardımların BM koordinasyonunda temel insani ilkeler doğrultusunda iletilmesi gerektiğini vurgulayan El Anouni, "AB olarak bu girişimi finanse etmiyoruz ve ayrıca onunla işbirliği yapmıyoruz." ifadesini kullandı.

Borrell de eleştirmişti

Eski AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Joseph Borrell,​​​​​​​ dün yaptığı açıklamada, ABD paralı askerlerinin bir ayda 550 Gazzeliyi öldürdüğünü belirterek, AB Konseyi ve Komisyonunu buna sessiz kalmakla suçlamıştı.

BM, Gazze'de yardım dağıtım noktaları çevresinde bir ayda 613 kişinin öldürüldüğünü açıkladı

Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Ofisi Sözcüsü Ravina Shamdasani, İsrail'in saldırılarını sürdürdüğü Gazze'deki insani yardım faaliyetlerine ilişkin açıklama yaptı, bazı verileri paylaştı.

Gazze'de insani yardım dağıtım noktaları yakınlarında bir ayda 613 kişinin öldürüldüğünü bildiren Shamdasani, bunlardan 509'unun ABD-İsrail güdümlü Gazze İnsani Yardım Vakfı (GHF) çevresinde olduğunu ifade etti.

Söz konusu ölümlere ilişkin hedef göstermeyen Shamdasani, "Ancak İsrail ordusunun, GHF tarafından işletilen dağıtım noktalarına ulaşmaya çalışan Filistinlileri bombaladığı ve ateş açtığı açık." ifadesini kullandı.

Shamdasani, ayrıca bölgedeki olaylara dair bilgilerin gelmeye devam ettiğini belirterek bunun "kabul edilemez" olduğunu vurguladı.

Yardım noktalarında ateş açılıyor

Sözde yardım dağıtım merkezi Gazze İnsani Yardım Vakfında bir süre çalışan eski güvenlik görevlisi, meslektaşlarının hiçbir tehdit oluşturmayan ve gıda yardımı için bekleyen aç Filistinlilere nedensiz yere defalarca ateş açtığına tanık olduğunu söylemişti.

Associated Press haber ajansının elde ettiği görüntüler ve konuya ilişkin bilgi sahibi kişilerin ifadeleri de insani yardım dağıtım merkezlerinde sıra bekleyen Gazzelilere yardım dağıtım çalışanları tarafından ateş edildiğini ortaya koymuştu.

İsrail'in Gazze'de kullandığı yeni silah: Yardım dağıtımları

ABD'nin üstlendiği, İsrail'in desteklediği "Gazze İnsani Yardım Vakfı", 27 Mayıs'ta "Gazze'de operasyona başladığını" ve sözde yardım dağıtımı için tırların yola çıktığını açıkladı.

İsrail ordusu ise Gazze Şeridi'nde 3'ü güneyde, biri kuzeyde olmak üzere 4 sözde yardım dağıtım merkezi kurulduğunu duyurdu.

Gazze Şeridi'ni kantonlara bölerek yaklaşık yüzde 80'inden fazlasını Filistinliler için yasak bölge ilan eden İsrail ordusunun açıklamasında, sözde yardım dağıtım merkezlerinden Morag Koridoru üzerindeki 2'sinin faaliyetlerine başladığı kaydedildi.

Gazze İnsani Yardım Vakfı kontrolündeki dağıtım noktasından gelen görüntüler, sosyal medya kullanıcıları tarafından İkinci Dünya Savaşı'nda Alman Nazilerin kurduğu toplama kamplarında çekilen sembol fotoğrafa benzetildi.

BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği ise Gazze İnsani Yardım Vakfı noktalarından erzak temin etmeye çalışırken İsrail ordusunun en az 410 Filistinliyi öldürdüğünü duyurdu.

İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik saldırıları

İsrail ordusu, Gazze Şeridi'nde 19 Ocak'ta yürürlüğe giren ateşkesin ardından 18 Mart sabahı şiddetli saldırılarına yeniden başladı.

İsrail'in Gazze Şeridi'ne 7 Ekim 2023'ten bu yana düzenlediği saldırılarda en az 57 bin 130 Filistinli hayatını kaybetti, 135 bin 173 kişi yaralandı.

İsrail'in ateşkesi bozduğu 18 Mart'tan itibaren Gazze'ye düzenlediği saldırılarda ise 6 bin 572 kişi yaşamını yitirdi, 23 bin 132 kişi yaralandı.

27 Mayıs'tan bu yana İsrail-ABD güdümlü "Gazze İnsani Yardım Vakfı" tarafından insani yardım adı altında kurulan dağıtım bölgelerinde Filistinlilerin hedef alındığı sistematik saldırılar sonucu ölenlerin sayısı 652'ye, yaralıların sayısı da 4 bin 537'ye çıktı.

İsrail ordusu, Gazze Şeridi’nde işgali genişletecek ve kalıcı hale getirecek saldırı planını uygulamaya başladı. Başbakan Binyamin Netanyahu, Gazze Şeridi’nin tamamını işgal edeceklerini duyurdu.

Filistin topraklarını gasbeden İsraillilerin Batı Şeria'daki saldırıları sürüyor

AA muhabirinin görgü tanıklarından edindiği bilgiye göre, Filistin topraklarını gasbeden İsrailliler, Batı Şeria'nın kuzeyinde yer alan Nablus kentine bağlı Burin, Curiş, Akeba ve Beyta beldelerinde Filistinlilerin evlerine ve zeytin bahçelerine saldırdı.

Saldırılarda onlarca zeytin ağacını kesen ve Filistinlilerin küçükbaş hayvanlarını çalan İsrailliler, Filistinli vatandaşlara da taşlarla saldırdı.

Saldırılardan sonra Burin beldesinde bir çadır kuran İsrailliler, Curiş ve Akreba beldelerinde Filistinlileri silahlarla tehdit ederek hayvanlarını çaldı.

İsraillilerin Beyta beldesindeki evlere düzenledikleri saldırılarda da 3 Filistinli yaralandı.

İsrail ordusunun da daha sonra Beyta beldesine düzenlediği baskında gerçek mermi ve gaz bombası kullanarak yaptığı müdahalelerde çok sayıda Filistinli boğulma tehlikesi geçirdi.

Öte yandan Filistin resmi ajansı WAFA'nın güvenlik kaynaklarına dayandırdığı haberde, kente bağlı Burin beldesi topraklarında kurulan "Yitzhar" yerleşim biriminden gelen fanatik İsrailliler, beldenin güneyine saldırdı ve Sufan ailesinin evinin karşısında bulunan onlarca ağacı kesti.

Söz konusu İsrailliler, birkaç gün önce de Sufan ailesinin evine taşlarla saldırmış ve evinin karşısına çadır kurmuştu.

Saldırılar nedeniyle Batı Şeria'da 50 aile yerinden oldu

Bedevi Haklarını Savunma Örgütü (BEYDER) Genel Müdürü Hasan Malihat, yaptığı yazılı açıklamada, Arap el-Malihat bedevi topluluğundan 50 ailenin, Filistin topraklarını gasbeden İsraillilerin, yasa dışı yerleşim yeri kurması sebebiyle göç etmek zorunda kaldığını paylaştı.

Filistinli ailelerin "3 yıl boyunca hiçbir destek almadan direndikten sonra topraklarından ayrıldığını" ifade eden Malihat, Filistin topraklarını gasbeden İsraillilerin, ailelerin gidişini kutladığı ve bölgede yeni bir çadır kurduğunu aktardı.

Filistinli bedevi topluluğun, "dayak, çadırların yıkılması, hayvanların çalınması, zehirlenmesi ve yolların kesilmesi" ihlallerine "sistematik olarak maruz kaldığını" kaydeden Malihat, İsrail ordusunun saldırıda bulunan, Filistin topraklarını gasbeden İsraillileri koruyarak açıkça suç işlediğini vurguladı.

Filistin yönetimine bağlı Duvar ve Yerleşim Direniş Komisyonunun açıklamasına göre, Filistin topraklarını gasbeden İsraillilerin devam eden saldırıları nedeniyle 7 Ekim 2023'ten, 2025'in mayıs ayı sonuna kadar 323 ailenin yaşadığı 30 Filistinli bedevi topluluğu evlerinden ayrılarak, başka yerlere göç etmek zorunda bırakıldı.

İsrail'in Gazze Şeridi'ne saldırı başlattığı 7 Ekim 2023'ten bu yana işgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te de Filistinlilere yönelik gözaltı, baskın ve saldırılarda artış yaşanıyor.

Filistin verilerine göre, 7 Ekim 2023'ten bu yana İsrail ordusu ve yerleşimcilerin Doğu Kudüs ve Batı Şeria'daki saldırılarını artırması sonucu en az 989 Filistinli yaşamını yitirirken, yaklaşık 7 bin kişi de yaralandı.

UNRWA, 18 Mart'tan bu yana Gazze'de 714 binden fazla kişinin yerinden edildiğini açıkladı

Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA), 18 Mart'ta ateşkesin çökmesinden bu yana Gazze Şeridi'nde 714 binden fazla kişinin yerinden edildiğini duyurdu.

UNRWA'nın internet sitesinde yayımlanan raporda, İsrail'in 7 Ekim 2023'ten bu yana sürdürdüğü saldırıları nedeniyle Gazze Şeridi'nde kötüleşen insani durumun yanı sıra İsrail'in işgal altındaki Batı Şeria'da artan saldırıları nedeniyle yaşanan gelişmelere ilişkin güncel bilgiler yer aldı.

Raporda, Gazze'de ateşkesin 18 Mart 2025'te çökmesinden bu yana, İsrail'in askeri faaliyetlerinin önemli ölçüde arttığı ve bu faaliyetlerin on binlerce sivilin ölümüne ve yaralanmasına, sivil altyapının daha fazla hasar görmesine, yıkılmasına ve yeni zorla yerinden etme dalgalarına yol açtığı kaydedildi.

UNRWA'nın raporunda, Birleşmiş Milletler İnsani İşler Koordinasyon Ofisi'nin (OCHA) verilerine göre, Gazze'deki Filistinlilerin "giderek küçülen alanlarda sıkışıp kaldığı, Gazze Şeridi'nin yüzde 85'inin artık İsrail askeri bölgesi içinde ve tahliye emirlerine veya her ikisine tabi oldukları ifade edildi.

Raporda, Birleşmiş Milletler'in, ateşkesin sona ermesinden bu yana Gazze Şeridi'nde 714 binden fazla kişinin yeniden yerinden edildiğini tahmin ettiği aktarıldı.

Filistin: İsrail'deki Batı Şeria'yı ilhak çağrıları bölgedeki huzuru kasten bozuyor

Filistin Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, İsrailli bakanların Batı Şeria'nın ilhakına ilişkin beyanatlarına tepki gösterildi.

Açıklamada, "İsrail'in işgalci hükümetindeki bakanların Batı Şeria'yı, Doğu Kudüs'ü veya büyük bir bölümünü ilhak etme yönündeki kışkırtıcı açıklamaları ve Filistin yönetimini lağvetme talepleri, huzurun sağlanması ve çatışmanın çözülmesi çabalarını engelleyen kasıtlı bir girişimdir." ifadelerine yer verildi.

İsrail'den yapılan açıklamaların Filistinlilere yönelik yapılan hak ihlallerini teyit ettiğine dikkat çekilerek, "İlhak suçu; Filistinlilerin topraklarının çalınması, toprakların boşaltılması, (Filistinlilerin) hayatlarını ve varlığını baskılama girişimleri, sömürgeciliğin derinleştirilmesi, Kudüs ve kutsal bölgelerin Yahudileştirilmesi, (Filistin yönetimine ait) fonun çalınması ve imzalanan anlaşmalara aykırı hareket edilmesi yoluyla gündelik bir pratik olarak sürmektedir." denildi.

Tel Aviv yönetiminden 14 bakan ve İsrail Meclis Başkanı Amir Ohana, Başbakan Binyamin Netanyahu'ya yazdıkları mektupta "İsrail egemenliğinin (ilhak) ve hukukunun Yahudiye ve Samarya'ya (Batı Şeria'nın İncil'deki adı) derhal uygulanmasını talep ediyoruz." ifadelerini kullanmıştı.

İsrail, Batı Şeria'yı ilhak planlarına hız verdi

İsrail'in saldırılarıyla Gazze'deki insanlık felaketi her geçen gün derinleşirken, işgal altındaki Batı Şeria'da yaşayan yaklaşık 4 milyon Filistinli de 7 Ekim 2023'ten itibaren İsrail'in işgal uygulamalarıyla zorlu günler geçiriyor.

Filistin'in verilerine göre, 7 Ekim 2023'ten bu yana İsrail ordusu ve yerleşimcilerin Doğu Kudüs ve Batı Şeria'daki saldırılarını artırması sonucu en az bin Filistinli yaşamını yitirirken, yaklaşık 7 bin kişi de yaralandı.

Batı Şeria'da 2025'in ilk altı ayında 740 yani ortalama günde 3 defa Yahudi yerleşimci saldırısı kaydettiğini açıklayan BM, İsrail'in Filistinlilere ait Batı Şeria'da yılbaşından itibaren 149'u ev 741 yapıyı, işgal altındaki Doğu Kudüs'teyse 90'dan fazla evi yıktığını duyurdu.

Birleşmiş Milletler'in açıkladığı rakamlara göre, İsrail'in Filistinlilere getirdiği kısıtlamalar karşısında işsizlik yüzde 13'ten yüzde 35'e çıkmış durumda.

Yahudi üstünlükçü, Filistinlilere yönelik baskı politikaları ve Batı Şeria'da toprak gasbını savunan aşırı sağcıların kritik görevler üstlendiği Başbakan Binyamin Netanyahu liderliğindeki İsrail hükümeti, özellikle 7 Ekim 2023'ten sonra Batı Şeria'yı "ilhak etmek istediğini" sıkça açıklıyor.

İsrail'in Batı Şeria ve Doğu Kudüs'ü 1967'de ele geçirmesi uluslararası hukuka göre işgal sayılıyor. İsrail'in işgal ettiği topraklarda Filistin topraklarını gasbederek burada Yahudi yerleşim yerleri kurması ve kendi vatandaşlarını buraya "yerleşimci" olarak nakletmesi uzmanlara göre savaş suçu sayılıyor.

Filistin makamlarının açıkladığı rakamlara göre, işgal altındaki Doğu Kudüs ve Batı Şeria'da 700 bin kadar Yahudi yerleşimci yaşıyor.