❮❯

İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırıları sürüyor

Gazze'deki Filistin Sağlık Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, İsrail'in Gazze'de devam eden saldırılarında yaşanan can kayıpları ve yaralanmalara ilişkin son bilgiler paylaşıldı.

Son 24 saatte Gazze'deki hastanelere 60 ölü ve 284 yaralının getirildiği kaydedildi.

İsrail ordusunun Gazze'de 19 Ocak'ta varılan ateşkesi bozarak 18 Mart'tan bu yana düzenlediği saldırılarda 4 bin 117 Filistinlinin hayatını kaybettiği, 12 bin 13 kişinin yaralandığı belirtildi.

İsrail'in Gazze Şeridi'ne 7 Ekim 2023'ten beri düzenlediği saldırılarda yaşamını yitirenlerin sayısının ise 54 bin 381'e, yaralıların sayısının da 124 bin 54'e yükseldiği bildirildi.

İsrail ordusu, Gazze'nin Eski Şehir bölgesinde bulunan Yazıcı ailesine ait bir evi ve bazı ticari dükkanları hedef aldı

Saldırı sonrası bazı dükkanlarda yangın çıkarken, bölgeden yoğun dumanlar yükseldi https://t.co/tn3OZ4GAMX pic.twitter.com/SvQcvqg0P1

— Anadolu Ajansı (@anadoluajansi) May 31, 2025

Sağlık kaynaklarından alınan bilgiye göre, İsrail'in Gazze kentinin doğusundaki Ez-Zahra Okulu yakınlarına düzenlediği saldırıda 1 Filistinli hayatını kaybetti.

Kentin güneybatısındaki Tel el-Hava Mahallesi'nde ise sivillerin bulunduğu bir gruba yönelik hava saldırısında 2 kişi yaşamını yitirdi.

Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'un El-Mevasi bölgesinde, yerinden edilmiş sivillerin kaldığı iki çadıra düzenlenen saldırılarda 3 Filistinli öldü.

İsrail ordusunun, Gazze kentinin doğusundaki Ömer Muhtar Caddesi'nde bulunan sivil yerleşim yerlerine düzenlediği hava saldırısında en az 3 Filistinli hayatını kaybetti pic.twitter.com/bADQ7Klhfh

— Anadolu Ajansı (@anadoluajansi) May 30, 2025

Han Yunus’un Abasan el-Kebira bölgesinde sivil bir araca düzenlenen saldırıda 2 kişi hayatını kaybetti.

Ayrıca Refah kentinin Şakuş bölgesinde, yardım almak üzere toplanan sivillere İsrail güçlerinin ateş açması sonucu 3 kişi öldü.

Gazze Şeridi'nin kuzeyi ile güneyini ayıran Netzarim Koridoru yakınındaki yardım noktasında, İsrail askerlerinin açtığı ateş sonucu çok sayıda Filistinli yaralandı.

Bu ölümlerle birlikte İsrail'in cuma sabahından bu yana Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılarında toplam can kaybı 50'ye yükselmiş oldu.

İsrail ordusunun sivillere yönelik saldırıları aralıksız sürerken, Gazze'deki insani kriz daha da derinleşiyor.

İsrail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda 22 Filistinli hayatını kaybetti

Hastane kaynaklarından alınan bilgiye göre, Gazze Şeridi’nin güneyindeki Refah kentinin batısındaki Alem kavşağında ABD yardımlarının dağıtıldığı noktalara ulaşmaya çalışan 3 Filistinli, İsrail askerlerinin açtığı ateş sonucu yaşamını yitirdi.

İsrail-ABD güdümlü Gazze İnsani Yardım Vakfı tarafından yönetilen dağıtım noktalarına yiyecek almak için giden Filistinliler, salı gününden bu yana İsrail'in saldırılarına maruz kalıyor.

Öte yandan görgü tanıklarından alınan bilgiye göre, Gazze’nin güneyindeki Han Yunus kentine bağlı Beni Suheyla beldesine düzenlenen İsrail bombardımanında 2 Filistinli hayatını kaybetti.

İsrail askerleri, kentin Karara beldesinde de geniş çaplı yıkım gerçekleştirdi ve altyapıyı tahrip etti.

Ayrıca sivil savunma ekiplerinin, Karara beldesinde daha önce düzenlenen İsrail bombardımanında hayatını kaybeden 2 Filistinlinin cenazesini enkazdan çıkardığı belirtildi.

İsrail'in Han Yunus kentindeki Safi Mahallesi’ne insansız hava aracıyla düzenlediği saldırıda da bir Filistinli hayatını kaybetti, çok sayıda kişi yaralandı.

Han Yunus'un batısındaki El-Mevasi'de yerinden edilenlerin çadırına düzenlenen saldırıda 4'ü kadın 6 Filistinli yaşamını yitirdi.

Kuzeydeki Gazze kentinde bulunan Sahabe Hastanesi yakınlarında bir otomobile düzenlenen saldırıda ise 4 Filistinli öldü.

Yine Gazze kentinde Eş-Şanti bölgesinde bir çadıra düzenlenen saldırıda "Dib" ailesinin 4 ferdi hayatını kaybetti.

İsrail'in saldırısında 9 çocuğunu kaybeden Filistinli baba da yaşamını yitirdi

Yerel sağlık kaynaklarından yapılan açıklamada Neccar'ın İsrail güçlerinin Han Yunus'taki evine düzenlediği bombalı saldırıda ağır yaralandığı hatırlatıldı.

Açıklamada, saldırıda 9 çocuğunu kaybeden ve tedavi gören Neccar'ın da yaşamını yitirdiği kaydedildi.

Gazze Şeridi'ndeki Sağlık Bakanlığı Genel Müdürü Münir el-Burş, 24 Mayıs'ta yaptığı yazılı açıklamada, Nasır Hastanesi'nde doktorluk yapan Ela en-Neccar'ın hastaneye gitmek için evden çıkmasının ardından evinin hedef alındığını duyurmuştu.

İsrail ordusunun şiddetli saldırısında Filistinli kadın doktor Neccar'ın en büyüğü 12 yaşında olan 10 çocuğundan 9'unun hayatını kaybettiğini ifade eden Burş, saldırıdan yaralı olarak kurtulan Neccar'ın eşi Hamdi en-Neccar ve 1 çocuğunun yoğun bakımda tedavi gördüğünü aktarmıştı.

Gazze Şeridi'ndeki Huzaa beldesi İsrail'in aralıksız saldırıları nedeniyle "felaket bölgesi" ilan edildi

Huzaa Belediyesinden yapılan yazılı açıklamada, İsrail’in devam eden saldırılarının beldedeki yaşamın tüm alanlarını hedef aldığı ve bunun 20. ayına giren “soykırımın” bir parçası olduğu belirtildi.

Açıklamada, “Huzaa beldesinin tüm yaşam alanlarını doğrudan ve aralıksız şekilde hedef alan İsrail saldırıları nedeniyle beldeyi tamamen felaket bölgesi ilan ediyoruz.” ifadeleri kullanıldı.

Belediye, İsrail’in saldırılarında evlerin, sağlık ve eğitim tesislerinin yerle bir edildiğini, yolların ve altyapının tamamen tahrip edilerek hizmet dışı bırakıldığını vurguladı.

Belde sakinlerinin yoğun bombardıman ve ateş altında göç etmek zorunda bırakıldığına işaret edilen açıklamada, yaşananların uluslararası insancıl hukukun açık ihlali olduğu kaydedildi.

Açıklamada, "Huzaa’daki yıkımın tüm tahminlerin ötesine geçtiğine" dikkat çekildi.

Han Yunus’un doğusundaki Huzaa, Karara, Abasan ve Beni Süheyla beldeleri günlerdir İsrail ordusunun yoğun hava ve kara saldırılarına maruz kalıyor.

Görgü tanıkları, çok sayıda evin patlayıcılarla yıkıldığını, İsrail ordusunun bölgede tahrip faaliyetlerine devam ettiğini aktardı.

İsrail, Gazze'deki hastanelerde yüksek kapasiteli 3 jeneratörü daha bombaladı

Gazze'deki Sağlık Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, "Gazze Şeridi'nde çok sayıda elektrik jeneratörünü imha eden İsrail güçleri son olarak 3 adet yüksek kapasiteli jeneratörü daha bombaladı." ifadesine yer verildi.

Açıklamada, İsrail'in bakım ve onarım için gerekli yedek parça girişini engellediğine işaret edilerek, elektrik olmadan çalışamayan hayati öneme sahip bölümlerin karşı karşıya kaldığı tehlikeler konusunda uyarı yapıldı.

"Hastanelerdeki bazı jeneratörler bir buçuk yıldan fazla süredir çalışır durumda ancak yedek parça eksikliği nedeniyle bakımları yapılamıyor, birçoğunun devre dışı kalma riski var." denilen açıklamada, ameliyathanelerin, yoğun bakım ünitelerinin ve acil servislerin elektrik olmadan faaliyet göstermeye devam edemeyeceği vurgulandı.

Açıklamada ilgili tüm kurum ve kuruluşlara, jeneratörler için gerekli yedek parçaların ivedilikle temin edilmesi çağrısı yapıldı.

İsrail ordusu, 7 Ekim 2023'te başlattığı saldırılardan bu yana Gazze’deki sağlık altyapısını sistematik şekilde hedef alarak çoğunu hizmet dışı bıraktı. Bu durum, binlerce hasta ve yaralının hayatını tehlikeye attı.

Gazze'de kurulan sözde insani yardım dağıtım mekanizması nedeniyle 17 Filistinli öldü

Gazze'deki Filistin Sağlık Bakanlığının X sosyal medya hesabından yapılan yazılı açıklamada, Gazze'nin güneyi ile orta kesiminde kurulan yardım merkezlerinde şu ana kadar hayatını kaybeden Filistinli sayısına ilişkin bilgi verildi.

Açıklamada, bu yardım mekanizması nedeniyle 29 Mayıs'ta 1, 30 Mayıs'ta da 5 kişinin daha öldüğü ve toplam sayının 17'ye yükseldiği, 86 kişinin yaralandığı, 5 kişinin ise halen kayıp olduğu ifade edildi.

İsrail yönetiminin desteklediği ve 27 Mayıs'ta faaliyetlerine başladığı duyurulan Gazze Şeridi'nin güneyindeki "Gazze İnsani Yardım Vakfı"nın kontrolündeki dağıtım noktasında ABD'li görevliler, yardım almak için alana giren binlerce Filistinliyi dağıtmak için havaya ateş açmıştı.

Gazze'deki hükümet ise İsrail ordusunun, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah kentinde yer alan bir yardım dağıtım merkezine düzenlediği saldırıda 3 Filistinlinin hayatını kaybettiğini, 46 kişinin ise yaralandığını bildirmişti.

Eleştirilerin hedefinde

Bu yılın şubat ayında İsviçre'nin Cenevre kentinde "kar amacı gütmeyen bir sivil toplum örgütü" olarak kurulduğu söylenen "Gazze İnsani Yardım Vakfı"nın arkasında ABD ve İsrail basınında yer alan haberlere göre Tel Aviv ve Washington yönetimleri bulunuyor.

Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) ve Gazze'deki Filistin hükümeti bu vakfın Tel Aviv yönetiminin amaçları doğrultusunda çalıştığını ifade ediyor.

Uluslararası basında çıkan haberlere göre, bu vakıf sayesinde Gazze'ye yardımlar konusunda BM ve diğer bağımsız yardım kuruluşlarının saf dışı edilmesi amaçlanıyor.

İsviçre'nin Cenevre şehrinde kurulan vakıf, ABD tarafından "bağımsız" olarak değerlendirilmesine rağmen, kuruluşun İcra Direktörü Jake Wood, açılış töreninden bir gün önce istifa ettiğini duyurmuştu.

Wood, yardım planını hayata geçirmenin "insani ilkelerle bağdaşmadığını" ve "tarafsızlık, insanlık ve bağımsızlık gibi temel prensiplerden taviz verilemeyeceğini" ifade etmişti.

Dünya Gıda Programı: Gazze'deki insani durum kontrolden çıkıyor

Birleşmiş Milletler (BM) Dünya Gıda Programı (WFP), İsrail saldırısı altındaki Gazze'de insani durumun kontrolden çıkmak üzere olduğunu, buradaki insanlar için 2 aylık yiyecek stoklarının olduğunu ancak bu yardımların güvenli şekilde ulaştırılması için ateşkes gerektiğini bildirdi.

Merkezi Roma'da bulunan BM kuruluşunun X platformundaki hesabından paylaşımda, "WFP'nin 2,2 milyon insanı 2 ay boyunca besleyecek kadar yiyeceği var. Ancak bu yardımların güvenli şekilde ulaştırılabilmesi için ateşkes tek yol." ifadeleri kullanıldı.

Paylaşımda yer verilen detaylı yazılı açıklamada da "WFP, gece boyunca ve sabah erken saatlerde un yüklü 77 tırı Gazze'ye getirdi. Ancak tüm tırlar yolda durduruldu. Yiyecekler, çoğunlukla ailelerini doyurmaya çalışan aç insanlar tarafından alındı. Yaklaşık 80 günlük tam bir ablukanın ardından, topluluklar açlıktan kırılıyor ve artık yiyeceğin önlerinden geçip gitmesini seyretmek istemiyorlar. Bu sevkiyat bir başlangıç ama yeterli değil." değerlendirmesi yapıldı.

Açıklamada, kaosu önlemek için Gazzelilere acilen ve bol miktarda gıda ulaştırılması gerektiği belirtilerek şunlar kaydedildi:

"Sadece tutarlı ve büyük ölçekli yardım güveni yeniden inşa edebilir. Bu güven yeniden sağlandığında, düzenli dağıtımlar geniş çapta, doğrudan ailelere, Gazze'deki tüm vilayetlerdeki birçok noktada yeniden başlayabilir. Ancak bunun mümkün olabilmesi için operasyon koşullarının iyileştirilmesi gerekiyor. Daha güvenli ve istikrarlı konvoy güzergahlarına, daha hızlı izin onaylarına ve daha fazla sınır kapısının açılmasına ihtiyacımız var."

İsrail ordusundan Gazze'nin güneyindeki Han Yunus'a sürgün emri 

İsrail Ordu Sözcüsü Avichay Adraee, X sosyal medya platformundan, tüm Han Yunus kenti, Beni Suheyla ve Abesan bölgesi sakinlerine, acilen bulundukları bölgeleri boşa1ltmaları ve batıdaki El-Mevasi bölgesine doğru gitmeleri emri verdi.

Adraee, söz konusu bölgelere saldırı düzenleneceğini belirterek, buraların "tehlikeli çatışma bölgeleri" olduğunu ve Filistinli grupların İsrail'e roket atmayı sürdürdüğünü iddia etti.

İsrail ordusu daha önce Gazze'yi kalıcı olarak işgal edeceği "Gideon Savaş Arabaları" ismini verdiği kara saldırısına başladığını duyurmuştu.

İsrail ordusunun Gazze Şeridi’nde işgali genişletecek ve kalıcı hale getirmek için uygulamaya başladığı saldırı planıyla Filistinlilerin Gazze'nin güneyindeki "toplama kamplarına” sürülmesi öngörülüyor.

İsrail basınında geçen hafta yer alan haberlerde ise ordunun, 2 ay içinde Gazze'nin yüzde 75'ini işgal etmeyi planladığından bahsedilmişti.

İsrail ordusu işgal altındaki Batı Şeria'nın Nablus kentinde baskınlar düzenledi

Filistin resmi ajansı WAFA'nın haberine göre, İsrail ordusu çok sayıda zırhlı araçla, söz konusu mülteci kamplarına baskın düzenlerken, askerler de rastgele ateş açtı.

Ses bombalarının da kullanıldığı baskında bölgedeki bazı "şehit anıtları" tahrip edildi.

Olayda yaralanma veya gözaltı kaydedilmedi.

Filistin: İsrail'in Arap bakanların Batı Şeria'ya ulaşmasını engellemesi "açık bir ihlaldir"

Filistin Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, İsrailli yetkililerin Tel Aviv'in, Filistin devleti kurulmasının güçlendirilmesini görüşmeyi planlayan Arap ülkelerinin Dışişleri Bakanlarının Ramallah kentine ulaşmasını engellediğini bildirdi.

Filistin Dışişleri Bakanlığının açıklamasında Arap-İslam Olağanüstü Ortak Zirvesi tarafından Gazze Şeridi konusunda görevlendirilen bakanlar komitesi üyelerinden oluşan heyetin, İsrail'in işgali altındaki Batı Şeria'ya hava yoluyla ziyaretinin engellenmesinin son derece ciddi bir durum olduğu belirtildi.

"İsrail hükümetinin bu kararının bir işgal gücü olarak uluslararası hukuktan doğan yükümlülüklerinin açık bir ihlali" olduğuna işaret edilen açıklamada, engellemenin Filistin halkına yönelik devam eden ihlallerin bir parçası olduğu kaydedildi.

İsrail'den konuya ilişkin henüz resmi bir açıklama yapılmadı.

Ürdün Dışişleri Bakanlığı yaptığı açıklamada, İsrail'in işgali altındaki Batı Şeria hava sahasından bakanlar heyetinin girişini reddetmesi nedeniyle Ramallah ziyaretini erteleme kararı alındığını açıklamıştı.

Heyette Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Faysal bin Ferhan, Bahreyn Dışişleri Bakanı Abdullatif ez-Zeyyani, Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati, Ürdün Dışişleri Bakanı Eymen es-Safedi ve Arap Birliği Genel Sekreteri Ahmed Ebu Gayt yer alıyordu.

İsrailli Yedioth Aharonoth gazetesinin aktardığına göre bir İsrailli yetkili, "Filistin yönetiminin 7 Ekim 2023'te Hamas tarafından yapılan saldırıyı kınamayı reddettiğini" ve "Arap bakanların Ramallah'ta Filistin devleti kurma girişimlerini desteklemek amacıyla ağırlanmasının kabul edilemez" olduğunu söylemişti.

Filistin topraklarını gasbeden İsrailliler, Batı Şeria'daki El Halil kentinde kaçak yerleşim kurmaya çalışıyor

Filistin topraklarını gasbeden İsrailliler, işgal altındaki Batı Şeria'nın El-Halil kentinin güneyinde, daha önce İsrail tarafından yıkılmış olan Filistinlilere ait bir evin kalıntıları üzerine yeni bir kaçak yerleşim kurmaya başladı.

El-Halil kentinin güneyindeki Tuvane Köyü Meclis Başkanı Muhammed Rabi, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Filistin topraklarını gasbeden İsraillilerin, El Halil’in güneyindeki Masafir Yatta bölgesinde bulunan Hallet Daba beldesinde yaşayan Filistinli Abdullah ed-Debabise’ye ait mayıs ayında yıkılan evin kalıntıları üzerine çadır kurduğunu söyledi.

Rabi, İsrail ordusu tarafından Hallet Daba’da 25 ev, tarım tesisleri ve su kuyularını içeren bir dizi yıkımlar gerçekleştirildiğini kaydetti.

İsrail ordusunun bu yıkımlarla bölge halkını yaşadıkları yerlerden çıkarmayı ve Hallet Daba beldesini tamamen İsraillilere teslim etmeyi amaçladığını ancak halkın direnişinin bunu engellediğini belirten Rabi, Hallet Daba beldesinde yeni bir yerleşim birimi kurulmasının, Masafir Yatta bölgesinin tamamının kontrol altına alınması ve bölgedeki Filistinlilerin tamamen göçe zorlanması anlamına geldiğini ifade etti.

Rabi, köyde yaşayan 120 kişiden oluşan yaklaşık 16 ailenin, haftalar önce İsrail ordusu tarafından yıkılan evlerinin enkazında yaşamaya devam ettiğini belirtti.

Filistinli hamile bir kadın (37) dün işgal altındaki Batı Şeria'nın El Halil kentinde İsrailli grubun saldırısına uğramıştı.

İsrail askerleri 5 Mayıs'ta Hallet Daba beldesine buldozerler eşliğinde baskın düzenlemişti. İsrail askerleri, kasabada çoğunluğu "Debabise" ailesine ait aralarında ev, su kuyusu, tarım tesisi ve ahırların da olduğu Filistinlilere ait 25 yapıyı yerle bir etmişti.