İsrail'in Gazze'deki Nasır Hastanesine saldırısında 5'i gazeteci 20 kişi hayatını kaybetti
İsrail ordusunun, Gazze'de Han Yunus'taki Nasır Hastanesine düzenlediği hava saldırısında ilk belirlemelere göre 5'i gazeteci 20 kişi öldü, çok sayıda kişi yaralandı. Gazze'de son 24 saatte 11 kişi daha açlıktan hayatını kaybetti.

Ankara
İsrail ordusunun, Gazze Şeridi'nin Han Yunus kentinde bulunan Nasır Hastanesinin 4. katına düzenlediği hava saldırısında ilk belirlemelere göre 5'i gazeteci 20 kişi öldü, çok sayıda kişi yaralandı.
Yerel ve hastane kaynaklarından alınan bilgiye göre İsrail ordusu, Nasır Hastanesinin 4. katına iki ayrı hava saldırısı düzenledi.
AA'nın WhatsApp kanallarına katılın, önemli gelişmeler cebinize düşsün.
🔹 Gündemdeki gelişmeler, özel haber, analiz, fotoğraf ve videolar için Anadolu Ajansı
🔹 Anlık gelişmeler için AA Canlı
İsrail ordusunun önce hastanenin 4. katını vurduğu, ikinci saldırının ise ilk yardım ekiplerinin ölü ve yaralıları çıkarmaya çalıştığı sırada gerçekleştirildiği aktarıldı.
Saldırıda, Reuters Haber Ajansı foto muhabiri Hüsam el-Mısri, Katar merkezli Al Jazeera televizyonu kameramanı Muhammed Selame, Independent Arabia ve AP'nin de bulunduğu çeşitli medya kuruluşlarında gazetecilik yapan Meryem Ebu Dekka, ABD merkezli NBC News'te gazeteci Muaz Ebu Taha ve gazeteci Ahmed Ebu Aziz hayatını kaybetti.
Gazze'deki Filistin Sivil Savunma Müdürlüğü, saldırıda biri itfaiye eri olmak üzere 15 Filistinlinin yaşamını yitirdiği, yaralıları kurtarmaya ve ölüleri enkaz altından çıkarmaya çalışan 7 itfaiye erinin ise yaralandığını kaydetti.
Saldırıda tıp fakültesi son sınıf öğrencisi de hayatını kaybetti
Nasır Hastanesine düzenlediği saldırıda, tıp fakültesi son sınıf öğrencisi Muhammed el-Habibi de mezuniyetine aylar kala yaşamını yitirdi.
Gazze Sağlık Bakanlığından yapılan açıklamada, Habibi'nin, İsrail’in "doğrudan hastaneleri, sağlık ekiplerini ve sivilleri hedef alan saldırılarında hayatını kaybettiği" bildirildi.
Açıklamada, Habibi’nin, 6 yıllık eğitiminin ardından birkaç ay içinde tıp fakültesi mezun olarak doktorluk mesleğine adım atmasının beklendiği kaydedildi.
İsrail saldırısında Nasır Hastanesinin acil servis binasının dördüncü katında bulunan gazetecilerin hedef alındığı vurgulanan açıklamada, ilk saldırı sonrasında olay yerine giden sağlık çalışanları ve basın mensuplarının ikinci bir saldırıyla vurulduğu aktarıldı.
Gazze Sağlık Bakanlığı Genel Müdürü Munir el-Burş ise Telegram hesabından yaptığı paylaşımda, "Muhammed Habibi, Nasır Hastanesine yönelik yapılan katliamda şehit oldu. O, halkına hizmet edecek bir doktor olmaya hazırlanıyordu. İsrail, onun beyaz önlük giymesine izin vermedi." ifadelerini kullandı.
İsrail ordu kaynakları Gazze'deki hastanede Hamas kamerasının hedef alındığını ileri sürdü
Haaretz gazetesine konuşan ordu kaynakları, Han Yunus’taki hastanede gazeteci ve sağlık çalışanlarının bulunduğu toplam 20 sivilin yaşamını yitirdiği saldırıda, bir kameranın, bir tank tarafından hedef alındığını iddia etti.
Kameranın Hamas'a ait olma ihtimali olduğunu öne süren kaynaklar, arama kurtarma ekiplerinin ve gazetecilerin bulunduğu bölgeye iki ayrı atış yapıldığını kabul etti.
Saldırı ordu içinde tartışmalara yol açtı
İsrail'in Nasır Hastanesine düzenlediği, aralarında gazeteciler, arama kurtarma ve sağlık çalışanlarının olduğu 20 Filistinlinin öldürüldüğü saldırı, ordu içinde tartışmalara yol açtı.
Haaretz'e konuşan İsrail ordusundan diğer yetkililer hastaneye saldırıya ilişkin açıklamanın "sorunlu" olduğunu vurguladı.
Bir askeri yetkili, "bölgenin gazetecilere ait kameralarla dolu olduğunun" altını çizerek, sahadaki birliklerin neden söz konusu kameraya saldırı düzenlemeye karar verdiğinin belirsiz olduğunu ifade etti.
İsrailli askeri yetkililer, "Nasır hastanesi gibi hassas bir noktaya düzenlenecek saldırının üst düzey bir subayın onayının alınmış olması gerektiğini" ancak şuan için "hastaneye saldırı yapılması yetkisinin kim tarafından verildiğinin net olmadığının" altını çizdi.
İsrail ordusu, Gazze'de Nasır Hastanesi saldırısında sivilleri kasten hedef aldığını inkar etti
İsrail Ordu Sözcüsü Effie Defrin, yaptığı basın açıklamasında, ordunun Gazze Şeridi’nde sivilleri "kasıtlı olarak hedef almadığını" ileri sürdü.
Defrin, "Gazeteciler dahil, sivillere zarar verildiğine dair haberlerin farkındayız. En başından açıkça belirtmek isterim. İsrail ordusu, sivilleri kasten hedef almaz." ifadelerini kullandı.
Gazze Şeridi'nde 7 Ekim 2023'ten bu yana öldürdükleri 246 gazeteciye ilişkin Defrin, "Gazze gibi aktif bir savaş bölgesinden haber yapmanın çok büyük riskler taşıdığını" dile getirdi.
Uluslararası hukuka göre dokunulmazlığı olmasına rağmen Nasır Hastanesine düzenledikleri saldırıda "olayla ilgisi olmayan kişilere verilen zarardan dolayı üzgün” olduklarını öne süren Defrin, saldırıyı neden düzenlediklerine ilişkin herhangi bir gerekçe sunmadı.
Sözcü, Genelkurmay Başkanı Eyal Zamir'in aralarında gazeteciler ve sağlık çalışanlarının bulunduğu 20 Filistinli sivilin öldürüldüğü saldırının soruşturulması talimatını verdiğini hatırlattı.
İsrail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda öldürdüğü gazeteci sayısı 246'ya çıktı
Gazze'deki Filistin hükümetinin Medya Ofisinden yapılan yazılı açıklamada, 7 Ekim 2023'ten beri İsrail ordusunun saldırıları altındaki Gazze Şeridi'nde öldürülen gazetecilere ilişkin bilgi verildi.
Açıklamada, Gazze Şeridi'nde öldürülen gazeteci ve medyada çalışanların isimlerinin yer aldığı bir liste yayımlandı.
Söz konu listeye göre, 7 Ekim 2023'ten bu yana Gazze Şeridi'nde İsrail saldırıları sonucu hayatını kaybeden gazetecilerin sayısı 246'ya yükseldi.
İsrail ordusunun, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus kentinde bulunan Nasır Hastanesi'ne düzenlediği hava saldırısında yaşamını yitiren Gazeteci Muaz Ebu Taha'ya veda edildi
— Anadolu Ajansı (@anadoluajansi) August 25, 2025
→ İsrail ordusunun, Nasır Hastanesi'nin 4. katına iki ayrı hava saldırısı düzenlemesi sonucu 5'i… pic.twitter.com/qLNk9rwqOo
İsrail ordusunun, Gazze Şeridi'nin Han Yunus kentinde bulunan Nasır Hastanesi'nin 4. katına düzenlediği hava saldırısında hayatını kaybedenler arasında 5 gazetecinin olduğu belirtildi.
Son saldırıda, Reuters Haber Ajansı foto muhabiri Hüsam el-Mısri, Katar merkezli Al Jazeera televizyonu kameramanı Muhammed Selame, Independent Arabia ve AP'nin de aralarında bulunduğu çeşitli medya kuruluşlarında gazetecilik yapan Meryem Ebu Dekka, ABD merkezli NBC News'te gazeteci Muaz Ebu Taha ve gazeteci Ahmed Ebu Aziz hayatını kaybetti.
Son olarak İsrail ordusu, Han Yunus kentindeki Mevasi bölgesindeki saldırıları sonucu Hasan Duvhan adındaki bir gazeteci yaşamını yitirdi.
Uluslararası topluma ve gazetecilikle ilgili kuruluşlara, işlediği suçlardan ötürü İsrail aleyhinde uluslararası mahkemelerde dava açmaları, soykırım ve Filistinli gazetecilere yönelik cinayet ve suikastları durdurması için İsrail'e baskı yapmaları çağrısında bulunuldu.
Gazze'deki Sağlık Bakanlığından mevcut sağlık hizmetlerinin sürdürülebilmesi için uluslararası topluma çağrı
Bakanlık, yaptığı yazılı açıklamada, Nasır Hastanesine yönelik saldırının sağlık çalışanları, basın mensupları ve sivil savunma ekiplerini hedef alarak ölümlere yol açtığını, bunun, sağlık sisteminin sistematik biçimde yok edilmesinin ve soykırımın bir parçası olduğunu vurguladı.
Açıklamada, bunun aynı zamanda tüm dünyaya ve insani değerlere karşı bir meydan okuma olduğu belirtildi.
Sağlık Bakanlığı, saldırının ardından ilk belirlemelere göre aralarında sağlık çalışanları, hastalar, basın mensupları ve sivil savunma personelinin bulunduğu 20 kişinin hayatını kaybettiğini belirterek onlarca kişinin de yaralandığını aktardı.
Açıklamada, bombardımanın büyük bir panik ve kargaşaya yol açtığı, ameliyathane hizmetlerini durdurduğu ve hastaları tedavi haklarından mahrum bıraktığı belirtilerek uluslararası toplum ve ilgili tüm kurumlara Gazze’de kalan son sağlık hizmetlerinin korunması için acil müdahale çağrısı yapıldı.
Son olarak da açıklamada, "Uluslararası sessizlik ve işgalin suçlarını durdurmaya yönelik gerçek adımlar atılmaması, fiilen bir ortaklıktır ve bu suçların sürmesine yeşil ışık yakmak anlamına gelmektedir." ifadelerine yer verildi.
DSÖ: Gazze'de sağlık hizmetlerine kısıtlı erişim tekrarlayan saldırılarla daha da zorlaşıyor
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus, İsrail'in Nasır Hastanesi'ne düzenlediği saldırıya ilişkin Amerikan X şirketinin sosyal medya platformundaki hesabından paylaşım yaptı.
Bu sabah Nasır Hastanesi'ne düzenlenen iki saldırıda, 4 sağlık çalışanı ve 5 gazeteci dahil en az 20 kişinin hayatını kaybettiğine yönelik bilgi aldıklarını aktaran Ghebreyesus, 50 kişinin yaralandığını ve bunların arasında tedavi gören kritik durumdaki hastaların da olduğunu belirtti.
Saldırılarda, acil servis ve cerrahi ünitesinin bulunduğu hastanenin ana binasının vurulduğuna işaret eden Ghebreyesus, "Saldırı, acil durum merdivenine zarar verdi. Gazze'de insanlar açlıktan ölürken, sağlık hizmetlerine mevcut durumda olan kısıtlı erişimleri, tekrar eden saldırılarla daha da zorlaşıyor." değerlendirmesinde bulundu.
Ghebreyesus, sağlık hizmetlerine yönelik saldırıların durdurulması gerektiğini vurgulayarak acil ateşkes çağrısını yineledi.
Al Jazeera: Gazze’nin susturulmasını önlemek için uluslararası baskı ve acil eylem gerekiyor
Al Jazeera televizyonundan, İsrail ordusunun Gazze'nin güneyindeki Han Yunus'ta yer alan Nasır Hastanesini hedef alan ve 5'i gazeteci 20 kişinin hayatını kaybettiği saldırısına dair açıklama yapıldı.
Açıklamada, "Dünyanın gözleri önünde gazetecilerin sistematik şekilde hedef alınarak öldürülmesi yoluyla Gazze’nin sesinin susturulmasını önlemek için uluslararası baskı ve acil eylem gerekiyor." ifadeleri kullanıldı.
Gazze'deki İsrail saldırılarının medya mensupları için en ölümcül savaş haline geldiği ve eşi görülmemiş sayıda gazetecinin hedef alındığı vurgulanan açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
"Gazze’de şehit edilen gazetecilerimizin kanı henüz kurumadan, İsrail işgal güçleri, Al Jazeera kameramanı Muhammed Selame ve beraberindeki gazetecileri katlederek yeni bir suça imza attı. İsrail’in gazetecileri susturma konusundaki ısrarı, Gazze’de işlediği suçları gizleme çabası, gerçeği örtbas etme niyetini açıkça ortaya koymaktadır."
Al Jazeera, İsrail'in gazetecilere yönelik saldırılarının "gerçeği susturmaya yönelik sistematik bir kampanyanın parçası" olduğunu vurgulayarak bu eylemleri "Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin temel yasal dayanağı olan Roma Statüsü ve savaş döneminde sivillerin korunmasını öngören Cenevre Sözleşmeleri kapsamında savaş suçu" olarak niteledi.
Reuters, Gazze'de öldürülen gazetecileri için üzüntü duyduğunu açıkladı
İngiliz haber ajansı Reuters, İsrail'in Gazze'de gerçekleştirdiği saldırıda kendisi için çalışan 2 gazetecinin öldürülmesi, birinin de yaralanmasından dolayı büyük üzüntü duyduğunu bildirdi.
Reuters'tan yapılan yazılı açıklamada, "Reuters için çalışan kameraman Hüsam el-Mısri'nin, İsrail'in Han Yunus'taki Nasır Hastanesi'ne yaptığı saldırıda hayatını kaybetmesinden dolayı büyük üzüntü duyuyoruz." ifadeleri yer aldı.
Aynı saldırıda geçmişte Reuters'a çalışan serbest foto muhabiri Muaz Ebu Taha'nın da hayatını kaybettiği aktarılan açıklamada, "Ayrıca Reuters'a çalışan foto muhabiri Hatem Khaled de yaralandı. Hüsam ve Muaz'ın sevenleri ve ailelerine en derin başsağlığı dileklerimizi gönderiyoruz. Onları en iyi şekilde destekleyeceğiz." ifadeleri kullanıldı.
Açıklamada ayrıca, yaralı foto muhabiri Khaled'e acil tıbbi yardım ulaştırılması için Gazze ve İsrail'deki yetkililerden yardım talep edildiği bilgisi paylaşıldı.
Reuters açıklamasında, "Ayrıca İsrailli yetkililerden bu son saldırılarla ilgili daha fazla bilgi talep ediyoruz." ifadeleri yer aldı.
AP'nin, kadın muhabiri de öldürülenler arasında
ABD merkezli haber ajansı The Associated Press de (AP) bölgede kendisi için çalışan 33 yaşındaki Meryem Ebu Dekka'nın öldürülen gazeteciler arasında yer aldığını duyurdu.
AP'den yapılan açıklamada, Ebu Dekka'nın ölümünden duyulan üzüntü ve şok dile getirilerek, "Zor ve tehlikeli koşullarda hayati görgü tanıklıklarını anlatmaya devam eden Gazze'deki gazetecilerimizin güvenliği için yapabildiğimiz her şeyi yapmaya devam ediyoruz." ifadeleri yer aldı.
Sınır Tanımayan Gazeteciler, Gazze Şeridi'nde gazetecilerin öldürüldüğü İsrail saldırılarını şiddetle kınadı
Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF)'den yapılan yazılı açıklamada, İsrail'in Gazze Şeridi'nin Han Yunus kentinde bulunan Nasır Hastanesi'ne düzenlediği hava saldırısında 5 gazetecinin hayatını kaybettiği hatırlatıldı.
İsrail'in, gazetecileri "kasıtlı olarak hedef aldığı" belirtilen açıklamada, bu "katliamı" durdurması için BMGK'ye acilen toplanması çağrısı yapıldı.
Açıklamada, İsrail'in gazetecilere yönelik saldırılarının şiddetle kınandığı vurgulandı.
RSF Genel Direktörü Thibaut Bruttin "Gazetecilerin korunması uluslararası hukuk tarafından güvence altına alınmasına rağmen son iki yılda Gazze'de İsrail güçleri tarafından 200'den fazla gazeteci öldürüldü. Çatışma dönemlerinde gazetecilerin korunmasına yönelik BMGK'nin 2222 sayılı kararının kabulünden on yıl sonra, İsrail ordusu bu kararı hiçe sayıyor." ifadelerini kullandı.
İsrail'in gazetecilere karşı işlediği suçların cezasızlığının sona erdirilmesini isteyen Bruttin, "İsrail ordusu, Gazze'de bilgiyi kademeli olarak bastırma girişiminde daha ne kadar ileri gidecek?" diye sordu.
Filistin Gazeteciler Sendikası: İsrail gazeteciliği yok edilmesi gereken stratejik bir tehlike olarak görüyor
Sendika, yayımladığı yazılı açıklamada, Filistinli gazetecilere yönelik işlediği savaş suçlarının sorumluluğunun İsrail işgal yönetiminde olduğunu kaydetti.
İsrail'in Filistin basınını ortadan kaldırılması gereken stratejik bir tehlike olarak gördüğü ifade edilen açıklamada, Tel Aviv'in bu yolla gerçeklerin üstünü örtme ve tanıkları susturma gibi başarısız bir çaba içinde olduğu vurgulandı.
Sendika açıklamasında İsrail yönetiminin, 147 gazeteciyi de gözaltında tuttuğunu ve bunlardan 20'sinin ise çeşitli şekillerde işkencelere maruz kaldığını aktardı.
Filistin Gazeteciler Sendikası, tüm bunların "savaş suçu" olduğunu ve bu suçları işleyen İsrail'in Uluslararası Ceza Mahkemesi'nde yargılanması gerektiğini belirtti.
Açıklamada ayrıca, İsrail'in basına karşı yaptıklarının Gazze Şeridi ve Batı Şeria'da etnik temizlik ve soykırım suçlarına dair delillerin gizlenmesi politikası olduğuna dikkat çekildi.
Suudi Arabistan'dan Nasır Hastanesi saldırısının ardından uluslararası harekete geçilmesi çağrısı
Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, İsrail'in Han Yunus'taki Nasır Hastanesine düzenlediği ve basın mensupları, yardım ekipleri ve sağlıkçıların hedef alınması kınandı.
Uluslararası kurumlara acilen hareket geçmeleri çağrısında bulunulan açıklamada, Suudi Arabistan'ın İsrail'in uluslararası hukuk ve örflere yönelik sürekli devam ettirdiği ihlallerinin kabul edilemez olduğu vurgulandı.
İsrail tarafından işlenen suçlara uluslararası toplum tarafından "bir sınır konulması" istenen açıklamada, medya, insani yardım ve sağlık alanında çalışan ekiplerin korunmasının zorunlu olduğunun altı çizildi.
İtalya, Gazze'de 5 gazetecinin öldürüldüğü saldırının ardından İsrail'i basın güvenliğini sağlamaya çağırdı
İtalyan ANSA ajansının haberine göre Tajani, basına yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Nasır Hastanesi'nde 5'i gazeteci 20 kişinin öldürüldüğü saldırıya ilişkin konuştu.
Tajani, "Biz doğru olanın, gazetecilerin güvenliğinin sağlanması ve Gazze Şeridi'nde görevlerini icra etmelerine izin verilmesi olduğuna inanıyoruz." diyerek İsrail'e çağrı yaptı.
Bakan Tajani, Gazze'de basın özgürlüğünün sağlanmasını desteklemeye devam edeceklerini vurguladı.
İspanya: Bu, uluslararası insancıl hukukun açık ihlalidir
İspanya hükümeti, İsrail ordusunun, Gazze Şeridi'nin Han Yunus kentinde bulunan Nasır Hastanesi'nin 4. katına düzenlediği, gazetecilerin ve masum sivillerin öldüğü hava saldırısını kınadı.
İspanya Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, "İspanya hükümeti, Gazze'deki Nasır Hastanesi'ne düzenlenen ve 4 gazeteci ile masum sivillerin ölümüne yol açan İsrail'in saldırısını kınamaktadır. Özel olarak korunan alanların hedef alınamayacağını tekrar vurguluyoruz. Bu, uluslararası insancıl hukukun açık ve kabul edilemez bir ihlalidir ve araştırılması gerekmektedir." ifadeleri kullanıldı.
Açıklamada, "Sivil ölümlerinin yarattığı acı, çalışmaları hayati önem taşıyan ve özel koruma sağlanması gereken basın çalışanlarının acısıyla daha da artmaktadır. İspanya, tüm vatandaşların ifade özgürlüğünü ve bilgiye erişimini güvence altına almak için elzem olan bilgiye erişim hakkına yönelik tam bağlılığını yinelemektedir." ifadelerine yer verildi.
Almanya: İsrail'in Gazze'deki hastaneye düzenlediği hava saldırısı bizi şoke etti
Almanya Dışişleri Bakanlığının, Amerikan X şirketinin sosyal medya platformundaki hesabından yapılan açıklamada, "İsrail'in Gazze'deki Nasır Hastanesi'ne düzenlediği hava saldırısında çok sayıda gazeteci, kurtarma görevlisi ve diğer sivillerin öldürülmesi bizi şoke etti. Saldırı araştırılmalı." denildi.
Açıklamada ayrıca, "Gazetecilerin çalışması, Gazze'deki savaşın yıkıcı gerçekliğini tasvir etmek için hayati önem taşıyor. İsrail hükümetine, medya çalışanlarına erişim izni vermesi ve Gazze'de çalışan gazetecilere koruma sağlaması için defalarca çağrıda bulunduk." ifadeleri kullanıldı.
Katar, İsrail'in Gazze'deki Nasır Hastanesini hedef almasını kınadı
Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, sivillerin ve hastaların hayatını kaybetmesine yol açan saldırının, “Filistin halkına karşı işlenen sistematik suçların yeni bir halkası” olduğu belirtildi.
İsrail’in bu saldırısıyla uluslararası hukuku ve insan haklarını açıkça ihlal ettiği vurgulanan açıklamada, İsrail’in gazetecileri, insani yardım çalışanlarını ve sağlık personelini hedef almasının, uluslararası toplumun acil ve kararlı adımlar atarak sivillerin korunmasını sağlamasını ve bu suçların faillerinin hesap vermesini zorunlu kıldığı ifade edilerek, Gazze’de yaşanan felaketin durdurulması için acilen harekete geçme çağrısı yapıldı.
Açıklamada ayrıca, Gazze Şeridi’ne yönelik “soykırım niteliğindeki savaşın” sona erdirilmesi, bölgede yaşanan insani felaketin giderilmesi ve 1967 sınırları temelinde, başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız, egemen bir Filistin devletinin kurulmasını garanti altına alacak adil ve sürdürülebilir bir barışın tesis edilmesinin önemi vurgulandı.
İsrail ordusunun saldırılarında son 24 saatte 58 Filistinli hayatını kaybetti
Gazze'deki Filistin Sağlık Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, İsrail'in devam eden saldırılarında yaşanan can kayıpları ve yaralanmalara ilişkin son bilgiler paylaşıldı.
Son 24 saatte Gazze Şeridi'ndeki hastanelere 58 ölü ve 308 yaralının getirildiği belirtildi.
İsrail ordusunun Gazze'de 19 Ocak'ta varılan ateşkesi bozarak 18 Mart'tan bu yana düzenlediği saldırılarda 10 bin 900 Filistinlinin yaşamını yitirdiği, 46 bin 218 kişinin yaralandığı kaydedildi.
Gazze'de son 24 saatte insani yardım için bekleyenlerin hedef alındığı saldırılarda 28 Filistinlinin hayatını kaybettiği, 184 kişinin yaralandığı kaydedildi.
ABD-İsrail güdümlü sözde yardım dağıtım noktalarında Filistinlilerin hedef alındığı sistematik saldırılarda öldürülenlerin sayısı 27 Mayıs'tan bu yana 2 bin 123'e, yaralananların sayısının da 15 bin 615'e ulaştığı aktarıldı.
İsrail'in Gazze Şeridi'ne 7 Ekim 2023'ten beri düzenlediği saldırılarda hayatını kaybedenlerin sayısının ise 62 bin 774'e, yaralıların sayısının 158 bin 259'a yükseldiği bildirildi.
İsrail'in sınır kapılarını kapatıp yardım girişini kısıtlayarak kıtlığa sürüklediği Gazze'de son 24 saatte 11 Filistinlinin daha açlıktan hayatını kaybettiği, 7 Ekim'den beri açlık nedeniyle yaşamını yitirenlerin sayısının 117'si çocuk olmak üzere 300'e yükseldiği kaydedildi.
İsrail Gazze'de sivil noktalara saldırılar düzenledi
Sağlık kaynakları ve görgü tanıklarının aktardığına göre, İsrail ordusu yine yerinden edilenlerin çadırlarını, evleri ve sivillerin toplandığı alanları bombaladı, insani yardım alabilmek için bekleyen insanlara ateş açtı.
Gazze kentinin kuzeybatısındaki El-Kerame Hastanesi yakınlarında meskun bir evi hedef alan İsrail saldırısında bir baba ve 3 çocuğu hayatını kaybetti, çok sayıda kişi yaralandı.
Kent merkezinin kuzeyinde bir fırının yakınındaki evler topçu atışıyla hedef alındı. Saldırıda 1 kız çocuğu yaşamını yitirdi, çok sayıda kişi yaralandı.
Gazze kentinin batısındaki Rimal Mahallesi'nde yerinden edilmiş kişilerin barındığı bir çadırı hedef alan saldırıda da çok sayıda kişi yaralandı.
İsrail ordusu ayrıca, Gazze kentinin kuzeyindeki Zerka bölgesinde, güneyindeki Zeytun Mahallesi’nde ve Cibaliya en-Nezle'de bulunan binalara bubi tuzaklı robotlarla şiddetli saldırılar düzenledi.
Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Kissufim Sınır Kapısı yakınlarında insani yardım alabilmek için bekleyen gruba düzenlenen topçu saldırıda biri çocuk olmak üzere 5 Filistinli öldü, çok sayıda kişi yaralandı.
Gazze Şeridi'nin merkezindeki Vadi Gazze bölgesinin güneyinde, Selahaddin Caddesi üzerindeki bir yardım dağıtım noktası yakınına açılan ateşte de 1 Filistinli hayatını kaybetti, 6 kişi yaralandı.
İsrail ordusu Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah kentinin kuzeybatısında yer alan El-Mevasi bölgesinde yerinden edilenlerin kaldığı bir çadırı hedef aldı. Matar Camii yakınındaki saldırıda 1 kadın yaşamını yitirdi, 7 kişi de yaralandı.
İsrail'in kıtlığı dayattığı Gazze'de son 24 saatte 11 kişi daha açlıktan hayatını kaybetti
Gazze'deki Filistin Sağlık Bakanlığı Genel Müdürü Munir el-Burş, yaptığı yazılı açıklamada, açlıktan hayatını kaybedenlere ilişkin son bilgileri paylaştı.
İsrail'in yoğun saldırıları ve ablukası altındaki Gazze Şeridi'nde açlığın can almaya devam ettiğini vurgulayan Burş, son 24 saatte 2'si çocuk 11 Filistinlinin daha açlık ve yetersiz beslenme nedeniyle yaşamını yitirdiğini belirtti.
Burş, Gazze Şeridi'nde 7 Ekim 2023'ten bu yana açlıktan hayatını kaybedenlerin sayısının 117'si çocuk olmak üzere 300'e yükseldiğini kaydetti.
Birleşmiş Milletlerin (BM) desteklediği Entegre Gıda Güvenliği Aşama Sınıflandırması (IPC) tarafından yayımlanan son raporda, "15 Ağustos 2025 itibarıyla Gazze kentindeki kıtlığın felaket seviyesi olarak bilinen 5. seviyede olduğunun kanıtlarla doğrulandığı" bildirilmişti
IPC'nin raporunda "22 ay süren acımasız çatışmaların ardından Gazze Şeridi'nde yarım milyondan fazla insan açlık, yoksulluk ve ölümle karakterize felaket koşullarıyla karşı karşıya." tespitine yer verilmişti.
Gazze "açlıktan" ölüyor
İsrail'in saldırıları ve insani yardım girişini kısıtlayan sıkı ablukası altındaki Gazze Şeridi, açlığın yayıldığı, su, ilaç, tıbbi gereçler ve hijyen malzemesinin bulunamadığı insani felaketi yaşıyor.
Başta çocuklar olmak üzere, Gazze Şeridi'nde açlık nedeniyle ölümler artıyor. Yerel ve uluslararası çevreler, İsrail'in "açlığı ve susuzluğu silah olarak" kullandığını belirtiyor.
Sivil altyapıyı da tahrip ederek Gazze'nin yüzde 88'ini yıkan İsrail ordusu, sürgün emirleriyle yerinden ettiği Filistinlileri sık sık barındıkları bölgelerde hedef alıyor.
Nüfusu yaklaşık 2,3 milyon olan Gazze'de İsrail'in saldırıları ve sürgün emirleriyle yerinden edilenlerin sayısının 2 milyona ulaştığı, çok sayıda kişinin defalarca yerinden edildiği belirtiliyor.
Temel malzemelerden yoksun şekilde yerinden edilen Filistinliler, derme çatma çadırlarda veya aşırı kalabalıklar içinde hijyen malzemelerinin eksikliğinde lavaboların bile yetersiz olduğu, bulaşıcı hastalıkların yayıldığı okullarda hayatta kalmaya çalışıyor.