AA'ya konuşan kamp sakinleri, İsrail askerlerinin denetimi altında, yıkım kararı verilen evlerinden sadece bazı kişisel eşyalarını almak üzere sınırlı sayıda kişinin içeri girişine izin verildiğini söyledi.

İsrail makamları 20 aileye, kamp içinde bulunan evlerinden eşyalarını alma izni verdi. Taşıma işlemleri, askerlerin denetimi altında gerçekleştirildi. Filistin Kızılayı’ndan gönüllüler de eşya taşıma sürecine destek verdi ancak onlar da askeri aramaya tabi tutuldu.

Saldırılar 5 aydır devam ediyor

Tulkerim Mülteci Kampı Halk Komitesi Başkanı Faysal Selame, İsrail’in Tulkerim Kampı’na yönelik saldırısının beşinci ayında devam ettiğini söyledi.

“Dün 20 aileye evlerine girip eşyalarını alma izni verildi. Her biri dört katlı olan binalara sadece beş kişinin girişine izin verildi.” diyen Selame, İsrail güçlerinin tüm koordinasyonlara rağmen ailelere çeşitli zorluklar çıkardığını, arama ve engellemelerde bulunduğunu ifade etti.

İsrail'in bugüne kadar kampta 300 binayı yıktığını ve 58 binayı daha yıkmayı planladığını belirten Selame, “Bu bir yıkım planıdır. Kampta tek bir vatandaş bile kalmadı. Evler, sokaklar ve altyapı tamamen tahrip edildi. Bazı evler yakıldı, bazıları yağmalandı. Dükkanlar harabeye döndü.” diye konuştu.

Tulkerimli yetkili, “Biz bu kampta büyüdük. Hayatımız bu kampta geçti. Anılarımız, geçmişimiz, hepsi gözlerimizin önünde yok ediliyor. Bu görüntüler çok acı verici.” diyerek uluslararası topluma müdahale çağrısı yaptı.

"Hiçbir şey almadan çıkmak zorunda kaldık"

Kamp sakinlerinden Ümmü Kusay Ukkaşe de gözyaşları içinde, “Burada bekliyorum. Kamptaki evimize girip aileme ait eşyaları ve şehit oğlumun hatıralarını almak istiyorum. Kamptan hiçbir şey almadan çıkmak zorunda kaldık. Evimiz yıkılacak. O evde doğum yaptım, çocuklarımı büyüttüm. O ev bizim hayatımızdı. Allah’a havale ediyorum.” şeklinde konuştu.

“Demir Duvar” saldırısı ve zorunlu göç

Gazze'de varılan ateşkesin 19 Ocak'ta yürürlüğe girmesinin ardından İsrail ordusu, 21 Ocak Salı günü işgal altındaki Batı Şeria'nın kuzeyinde yer alan Cenin kenti ve mülteci kampına "Demir Duvar" adını verdiği bir saldırı başlattı. Ardından Tulkerim ve Nur Şems kamplarını hedef aldı.

Birleşmiş Milletlere bağlı Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansına (UNRWA) göre, bu saldırlar sonucunda yaklaşık 40 bin Filistinli kamplardan göç etmek zorunda kaldı.

Filistinli Esirler Derneğine göre ise İsrail ordusu, 21 Ocak’tan bu yana Tulkerim ve Cenin’de 1000’e yakın Filistinliyi gözaltına aldı. Bu kişilerden bir kısmı daha sonra serbest bırakıldı.

Filistinliler, İsrail’in bu saldırılarla kampların fiziki yapısını sistematik şekilde değiştirdiğini, bunun da Batı Şeria’nın ilhakı için zemin hazırladığını savunuyor.

Filistin yönetimi ise İsrail’in Batı Şeria’yı ilhak etmesi halinde iki devletli çözümün artık imkansız hale geleceği uyarısında bulunuyor.

İsrail, 7 Ekim 2023’ten bu yana Gazze Şeridi’nde sürdürdüğü topyekûn saldırılarla eşzamanlı olarak Batı Şeria’da da baskınlarını ve Filistinlileri gözaltına alma ve yerinden etme saldırılarını artırdı.

Filistin kaynaklarına göre, bu süre zarfında Batı Şeria’da ve Doğu Kudüs’te bini aşkın Filistinli öldürüldü, yaklaşık 7 bin kişi yaralandı, 17 binden fazla kişi de gözaltına alındı.