Diyarbakır'da keşfettiği yeni güve türüne eşinin adını verdi
Bitlis Eren Üniversitesinde biyoloji bölümünde yüksek lisans eğitimini tamamlayan Yılmaz Orak'ın, Diyarbakır'da tespit ettiği yeni güve türü "Tehpris yıldızea" adıyla literatüre kazandırıldı.
Bitlis
Bitlis Eren Üniversitesi (BEÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü'nden lisans eğitiminin ardından aynı üniversitede yüksek lisansını tamamlayan Yılmaz Orak, Diyarbakır'ın Eğil ilçesinde tespit ettiği yeni güve türüne eşi Yıldız Orak'ın adını verdi.
AA'nın WhatsApp kanallarına katılın, önemli gelişmeler cebinize düşsün.
🔹 Gündemdeki gelişmeler, özel haber, analiz, fotoğraf ve videolar için Anadolu Ajansı
🔹 Anlık gelişmeler için AA Canlı
Bitlis Devlet Hastanesinde laboratuvar teknikeri olarak çalışırken BEÜ'de 2018'de lisans eğitimi tamamlayan Orak, Diyarbakır Selahattin Eyyubi Devlet Hastanesine atandı.
Daha sonra aynı üniversitede yüksek lisans eğitimine başlayan Orak, çocukluğundan bu yana ilgi duyduğu güve ve kelebekler üzerine tez hazırlamaya karar verdi.
Danışman hocası BEÜ Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kesran Akın'ın desteğiyle Diyarbakır'ın Eğil ilçesinde 3-4 yıl süren arazi çalışması yapan Orak, 97 Pyraloidea (uzun burunlu güve) türünü ışık tuzağıyla topladı.
Laboratuvarda bu örnekler üzerinde morfolojik ve gen analizleri yapan Akın ve Orak, bir güvenin "Tephris" cinsine ait yeni bir tür olduğunu belirledi.
Yeni güve türüne çalışmalarında kendisini destekleyen eşi Yıldız Orak'ın adını veren Orak'ın, hocasıyla hazırladığı makale Zootaxa adlı bilimsel dergide yayımlandı.
"Benim için hem bilimsel hem de duygusal bir semboldü"
Orak, AA muhabirine, çocukluğundan bu yana doğaya ve özellikle de böceklere karşı merakının olduğunu söyledi.
Akademik hayata başladığında bu merakın ciddi bir çalışmaya dönüştüğünü anlatan Orak, "Yüksek lisans sürecinde BEÜ Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi ve danışmanım Prof. Dr. Kesran Akın'ın yönlendirmesi ve desteği benim için çok değerliydi. Hocamın danışmanlığında Diyarbakır'ın Eğil ilçesinde ışık tuzağı yardımıyla topladığımız 97 Pyraloidea türü üzerinde yaptığımız analizlerde biri literatürdeki örneklerle uyuşmuyordu. Laboratuvarda hocamla yaptığımız detaylı analizlerle bunun yeni bir tür olduğuna karar verdik." dedi.
Yeni güve türünü tespit etmenin mutluluğunu yaşadığını ifade eden Orak, "İki çocuğumun annesi bu yoğun araştırma sürecinde en büyük destekçimdi. Arazide, laboratuvarda hep yanımdaydı. Bu nedenle dünyaya kazandırdığımız bu yeni türe onun adını vererek teşekkür etmek istedim. 'Tephris yildizae' ismini böylece belirledik. Benim için hem bilimsel hem de duygusal bir semboldü. Çalışmamız akademik camiada önemli bir yeri olan Zootaxa dergisinde yayımlandı." diye konuştu.
Arazi çalışmalarıyla Türkiye faunası için iki yeni türün daha kaydını gerçekleştirdiklerini belirten Orak, şunları kaydetti:
"Bu tür kayıtlar bilimsel envanter açısından çok kıymetlidir. Diyarbakır'ın biyolojik çeşitlilik açısından ne kadar zengin olduğunu ortaya koymuştur. Türkiye'de Lepidoptera (pul kanatlılar) çalışmalarına yeni katkılar sunmak bizi mutlu etti. Yeni türler keşfetmek yalnızca akademik değil ekolojik açıdan da geleceğe dair önemli veriler sağlıyordu. Sahada ve laboratuvarda çalışmalarımızı sürdürmek istiyorum. Bölgemizde halen keşfedilmemiş türler olduğuna inanıyorum. Bilimsel anlamda katkı sunmaya ve yeni projelerde yer almaya devam edeceğim."
"3-4 yıl arazi çalışması yürüttük"
Prof. Dr. Akın ise yaklaşık 20 yıldır Türkiye'deki kelebek ve güve türleri üzerine çalışma yürüttüklerini dile getirdi.
Avrupa, Asya, Afrika arasında bir köprü görevi gören Türkiye'nin hem bitki hem de hayvan türleri anlamında muazzam zenginliklere sahip olduğunu vurgulayan Akın, şu bilgileri verdi:
"Yüksek lisans yapan öğrencim Yılmaz Orak ile 2018-2022 yılları arasında Diyarbakır'ın Eğil ilçesinde uzun burunlu güveler üzerine arazi çalışması yürüttük. O dönemdeki çalışmalarla Eğil ilçesinden yaklaşık 100 takson topladık. Bunların 79'u Diyarbakır için yeni kayıttı. Daha önce Diyarbakır'da sadece bu gruptan 56 tür biliniyordu. Bu anlamda ciddi katkılar sunmuş olduk. Ülkemiz çok zengin bir çeşitliliğe biyoçeşitliliğe sahip. Kelebek ve güvelere ait 5 bin 600 tür bilinmektedir. Bunların yine yaklaşık 700'ü uzun burunlu güvelere ait."
Yüksek lisans çalışmasında tespit ettikleri 100 takson içinden birinin mevcut literatürdekilerden farklı olduğunu belirlediklerine dikkati çeken Akın, detaylı çalışmalarla bunun 'Tephris' cinsi olduğunu tespit ettiklerini söyledi.
Tephris cinsinin bütün dünyada sadece 11 türle bilindiğini vurgulayan Akın, şöyle devam etti:
"Bunun 7'si palearktik bölgede yayılış gösteriyordu. Bu tür, bilinen 11 türden çok farklıydı. Genital ve morfolojik anlamdaki detaylı çalışmalarla türümüzün farklı olduğunu tespit ettik. Bunu alanımızda saygın bir dergi olan Zootaxa dergisinde yayımladık. Öğrencim türe eşinin isminin verilmesini istedi. Bu çalışmalarda her zaman desteğini gördüğü eşine atfetmek istedi. Bu türe öğrencinin eşinin adını verdik. Türün adı 'Tephris yildizae' oldu. Arazi çalışmaları 2018-2022 yılları arasında oldu ancak örneklerin değerlendirilmesi ve teşhis edilmesi uzun zaman alıyor. 2025'te yayımlanan makale ile bu yeni türü literatüre kazandırdık."
"Desteğimi devam ettireceğim"
Yıldız Orak da eşinin yüksek lisans sürecinin pandemi dolayısıyla uzadığını ancak buna rağmen desteğini esirgemediğini dile getirdi.
Eşinin yüksek lisans eğitimi için büyük emek verdiğini ifade eden Orak, "Onun çocukluk hayaliydi. Bu hayalini beraber gerçekleştirmek benim için çok büyük bir mutluluktu. Bulduğu türe adımı vermesi beni manevi olarak çok mutlu etti. Bundan sonra da seve seve desteğimi devam ettireceğim." dedi.
Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.
