Dolar
41.93
Euro
49.05
Altın
4,347.71
ETH/USDT
3,867.00
BTC/USDT
107,835.00
BIST 100
10,370.78
Analiz

5G çağı başlıyor: Türkiye'nin dijital bağımsızlık yolculuğunda kritik eşik

5G iletişim altyapıları, ülkemize telekomünikasyon alanında stratejik bir üstünlük sağlarken; ekonomik kalkınma, sanayi politikaları, afet yönetimi ve ulusal güvenlik stratejilerinin temel yapı taşlarını da güçlendirmektedir.

Prof. Dr. Oğuz Bayat  | 16.10.2025 - Güncelleme : 16.10.2025
5G çağı başlıyor: Türkiye'nin dijital bağımsızlık yolculuğunda kritik eşik

İstanbul

Yeditepe Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Oğuz Bayat, Türkiye’nin 5G teknolojisinde attığı adımları ve bu altyapının ülkenin dijital dönüşümüne sağlayacağı katkıları AA Analiz için kaleme aldı.

***

📲 Artık haberler size gelsin
AA'nın WhatsApp kanallarına katılın, önemli gelişmeler cebinize düşsün.

🔹 Gündemdeki gelişmeler, özel haber, analiz, fotoğraf ve videolar için Anadolu Ajansı
🔹 Anlık gelişmeler için AA Canlı

Bugün (16 Ekim 2025) gerçekleştirilen ve teklifleri alınan 5G altyapı ihalesi Türkiye’nin dijital dönüşümünde yalnızca teknik bir gelişme olmanın ötesinde; ekonomik, stratejik ve ulusal güvenlik boyutlarıyla çok yönlü ve belirleyici bir dönüm noktasıdır. 5G, Türkiye'nin mevcut kablosuz haberleşme altyapısını, yüksek kapasiteli ve düşük gecikmeli bir dijital altyapı haline dönüştürerek dijitalleşme sürecini yeni bir seviyeye taşıyacaktır.

Beşinci Nesil Haberleşme Teknolojisi (5G) iletişim altyapıları, ülkemize telekomünikasyon alanında stratejik bir üstünlük sağlarken; ekonomik kalkınma, sanayi politikaları, afet yönetimi ve ulusal güvenlik stratejilerinin temel yapı taşlarını da güçlendirmektedir. Söz konusu teknolojiler sundukları yüksek kapasite, ultra güvenilir düşük gecikmeli iletişim ve ağ dilimleme kabiliyetleriyle modern endüstriyel alanlarının sürdürülebilirliğini sağlarken, aynı zamanda kriz anlarında hayat kurtarıcı uygulamaların da belirliyi unsuru olmaktadır. Türkiye açısından bu teknolojiler, Milli Teknoloji Hamlesi vizyonunun odağında yer almaktadır. Bu projelerle, ülkemizin sadece teknoloji kullanıcısı değil, aynı zamanda teknoloji üreten, ihraç eden ve küresel ölçekte söz sahibi bir aktör haline gelinmesini hedeflemektedir.

5G ihalesi, teknik bir altyapı ihalesi olmanın çok ötesinde Türkiye’nin dijital geleceğine attığı stratejik bir imzadır. Türkiye bu adımla veriyi ekonomik güç unsuru haline getirerek enerji, ulaşım ve savunmada dijital kontrol kapasitesini artıracak, ulusal güvenlik ve dijital egemenliğini aynı çatı altında birleştirecektir

5G teknolojisi Türkiye'ye ne katacak?

5G teknolojisinin stratejik katkılarından biri de Nesnelerin İnterneti (IoT) olup milyarlarca cihazın kesintisiz etkileşiminde gerçek zamanlı yapması sayesinde, üretim hatları daha verimli, enerji kullanımı daha akıllı ve hizmet ağları daha etkin hale gelmektedir. Dolayısıyla 5G’ye geçiş, sadece bir network ağ güncellemesi değil, bilginin ekonomik değere dönüştüğü yeni bir sanayi paradigmasının başlangıcı olacaktır. Sanayi 4.0 vizyonu çerçevesinde akıllı fabrikaların hayata geçirilmesi, üretim süreçlerinde milisaniye düzeyinde tepki ve neredeyse hatasız süreklilik gerektirmektedir. Bu bağlamda 5G altyapısı, ağ dilimleme (network slicing), ultra güvenilir düşük gecikmeli iletişim (URLLC) ve girişim kontrolü/ortak iletim teknikleri ile üretim güvenilirliğini ve verimliliğini artırmaktadır. Böylelikle, daha yüksek güvenilirlik için ek yatırımlar yapılarak uzun vadede üretim sürekliliği ve maliyet etkinliği sağlanmaktadır. Fabrika otomasyonunda hareket kontrol hizmetlerinin tam güvenilirlik ve iki milisaniye çevrim süresiyle çalışabilmesi, üretim sürekliliğini garanti altına almakta, artırılmış gerçeklik tabanlı denetim uygulamalarının yüksek bant genişliğiyle kesintisiz şekilde yürütülebilmesi ise sanayi verimliliğini üst seviyeye taşımaktadır. Bu kazanımlar, Türkiye’nin uluslararası rekabet gücünü doğrudan destekleyen stratejik avantajlar sağlamaktadır.

Bir başka açıdan, Türkiye’nin yüksek deprem riski dikkate alındığında, 5G/6G teknolojilerinin afet yönetimindeki stratejik önemi daha da belirgin hale gelmektedir. İletişim altyapısının sürekliliği afet sonrası kritik ilk 72 saatte doğrudan insan hayatı ile ilişkilendirilmektedir. 5G tabanlı ağ dilimleme sayesinde afet bölgelerinde kapasite, öncelikli olarak arama–kurtarma, sağlık ve koordinasyon birimlerine tahsis edilebilmekte; URLLC sayesinde ise dron ve robotların 1-10 milisaniye seviyelerinde eşgüdüm içinde çalışması sağlanmaktadır. Ayrıca, yapay zeka destekli analizlerle sensör verileri işlenerek enkaz altındaki kişilerin daha hızlı ve doğru tespit edilmesi mümkün olmaktadır.

Türkiye, 5G/6G sürecinde doğru adımları atarak yalnızca teknoloji tüketicisi değil; aynı zamanda teknoloji üreten, ihraç eden ve küresel ölçekte yön veren bir ülke konumuna yükselme potansiyeline sahiptir

Savunma sanayisi alanında ise IoT’nin beşinci nesil haberleşme 5G altyapısıyla birleşmesi, yeni nesil savaş doktrinlerinin şekillenmesinde kritik bir rol oynamaktadır. Özellikle dron sistemleri bu dönüşümün en görünür örneğini oluşturmaktadır. Sensörlerle donatılmış, birbirine bağlı ve merkezi komuta sistemleriyle entegre edilmiş dron filoları beşinci nesil 5G altyapı üzerinden milisaniye düzeyinde koordinasyon kurabilmekte, sınır güvenliğinde devriye görevlerini yerine getirirken anlık görüntüleri yapay zekâ tabanlı analiz sistemlerine aktararak tehditleri önceden tespit edebilmekte, askeri operasyonlarda sürü dron ile koordineli saldırıların yansıra 5G teknolojimiz ile karşı ataklı gelen saldırıları bertaraf edici, elektronik harp ve istihbarat toplama faaliyetlerinde klasik sistemlerin ötesinde bir etkinlik sağlayabilmektedir. Deniz ve hava savunmasında ise IoT tabanlı sensör ağlarının insansız deniz araçları ve hava platformlarıyla entegre edilmesi çok katmanlı caydırıcılığı mümkün kılmakta, ulusal savunmaya yeni bir boyut kazandırmaktadır. Bununla birlikte, lojistik ve ikmal yönetiminde otonom dron filolarının kullanımı, mühimmat, yakıt ve sağlık malzemelerinin cephe hattına hızlı ve güvenli biçimde ulaştırılmasını sağlayarak operasyonel verimliliği artırmaktadır.

​​​​​​​5G altyapı çalışmaları dünyada nasıl şekilleniyor?

Uluslararası alanda teknolojik gelişmeler 5G/6G stratejik önemin altını çizmektedir. Çin, milyonlarca 5G baz istasyonu kurarak küresel ölçekte en geniş ağ yapısı oluşturmuş; Güney Kore 2019'da ticari 5G şebekesini devreye alarak bu alanda öncülük etmiştir. Japonya, 2020 Olimpiyatları’nda 5G tabanlı robotik ve yayıncılık uygulamalarını hayata geçirmiştir. ABD düşük, orta ve yüksek frekans bantlarında 5G’yi yaygınlaştırırken, Avrupa Birliği (AB) ise “5G Action Plan” ile tüm üye devletlerde 2025'e kadar kapsama hedefi belirlemiştir.

Orta Doğu ülkeleri ise yüksek yatırım kapasitesi sayesinde 5G’yi akıllı şehir projeleriyle bütünleştirmiştir. Türkiye’de süreç, “Uçtan Uca Yerli ve Milli 5G Projesi” ile yerli baz istasyonu, çekirdek şebeke ve yazılım bileşenlerinin geliştirilmesiyle önceliklendirilmektedir. Ayrıca, Türk Telekom, Turkcell ve Vodafone’un üniversitelerle işbirliği içinde yürüttüğü pilot uygulamalar, altyapının gelişimi açısından kritik rol oynamaktadır. Diğer ülkelerin adımlarıyla karşılaştırıldığında Türkiye, ticari yaygınlaşma bakımından yerli teknoloji geliştirme ve stratejik bağımsızlık hedefiyle farklı bir yol haritası izlemektedir. Uluslararası alanda ülkeler hızlı penetrasyona odaklanırken, Türkiye uzun vadeli teknoloji bağımsızlığını stratejik öncelik olarak belirlemiştir.

Türkiye’nin 5G adımı: Dijital bağımsızlığa ve teknolojik liderliğe doğru

Stratejik gelecek planları açısından 5G teknolojilerinin devreye girmesi, askeri ve sivil alanlarda nesnelerin interneti ağ yapısının katkılarını daha da güçlendirecektir. Terahertz haberleşme, yapay zekâ destekli ağ yönetimi ve hibrit kara, hava ve uzay tabanlı iletişim mimarileri, savaş alanında kesintisiz iletişim ve otonom karar alma kapasitesine sahip akıllı sistemlerin gelişimini hızlandıracaktır. Uydu destekli IoT sistemleri, küresel ölçekte operasyonel hâkimiyet sağlayacak, yapay zekâ entegrasyonu sayesinde dronlar yalnızca merkezden komut alan unsurlar olmaktan çıkıp kendi aralarında görev paylaşımı yapabilen akıllı sistemler haline gelecektir. Böylelikle, yalnızca taktik seviyede değil stratejik seviyede de gerçek zamanlı veri ağ yapılarını oluşacak ve karar destek mekanizmaları çok daha hızlı, doğru ve kapsayıcı hale gelmesi beklenmektedir.

Sonuç itibarıyla, bu 5G ihalesi, teknik bir altyapı ihalesi olmanın çok ötesinde Türkiye’nin dijital geleceğine attığı stratejik bir imzadır. Türkiye bu adım ile veriyi ekonomik güç unsuru haline getirerek enerji, ulaşım ve savunmada dijital kontrol kapasitesini artıracak, ulusal güvenlik ve dijital egemenliğini aynı çatı altında birleştirecektir.

Milli Teknoloji Hamlesi vizyonu çerçevesinde Türkiye’nin hedefi, inovasyon stratejileriyle desteklenen yerli ve milli çözümler üretmek, bağımsız, güvenilir ve sürdürülebilir bir iletişim altyapısını inşa etmektir. Böylelikle, ülkemiz dışa bağımlılığı asgari düzeye indirilecek, uzun vadeli kalkınmayı teminat altına alacaktır. Aynı zamanda sanayi üretiminde kesintisiz verimliliği sağlayacak, afet yönetiminde hızlı ve güvenilir müdahale kapasitesi oluşturacak ve savunma sanayisinde ülkemize stratejik üstünlük kazandıracaktır.

Türkiye, 5G/6G sürecinde doğru adımları atarak yalnızca teknoloji tüketicisi değil; aynı zamanda teknoloji üreten, ihraç eden ve küresel ölçekte yön veren bir ülke konumuna yükselme potansiyeline sahiptir. Bu sayede ülkemiz, hem bölgesel hem de küresel ölçekte söz sahibi olacak; stratejik bağımsızlığını pekiştirecek ve inovasyon odaklı kalkınma yolunda uluslararası alanda öncü bir rol üstlenecektir. ​​​​​​​

[Prof. Dr. Oğuz Bayat, Yeditepe Üniversitesi Araştırma Geliştirme ve İnovasyondan Sorumlu Rektör Yardımcısıdır.]

*Makalelerdeki fikirler yazarına aittir ve Anadolu Ajansının editoryal politikasını yansıtmayabilir.

Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.