Kuraklıkla mücadelede çiftçinin bilgilendirilmesi önemli rol oynuyor
Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) Türkiye Temsilci Yardımcısı Ayşegül Selışık, kuraklığa karşı en önemli çözümün çiftçinin bilgilendirilmesi olduğunu belirterek, çiftçiye bilginin uygulamalı olarak aktarılması gerektiğini söyledi.

İstanbul
Anadolu Ajansının (AA) "Kuraklığın gölgesinde tarım" dosyasının bu haberinde, kuraklığın verimi düşürdüğü ve bu konuda çiftçilerin bilgilendirilmesi gerektiği ele alındı.
Selışık, AA muhabirine, iklim değişikliğinin etkisinin bütün sektörlerde hissedildiğini söyledi.
AA'nın WhatsApp kanallarına katılın, önemli gelişmeler cebinize düşsün.
🔹 Gündemdeki gelişmeler, özel haber, analiz, fotoğraf ve videolar için Anadolu Ajansı
🔹 Anlık gelişmeler için AA Canlı
Küresel iklim değişikliği denildiğinde ilk akla gelenin su kaynaklarına etkisi ve kuraklık olduğuna işaret eden Selışık, su kaynaklarının yüzde 75'nin tarımda kullanıldığını ifade etti.
Selışık, bu nedenle en çok su tasarrufunun tarım sektöründe yapılması gerektiğine dikkati çekerek, "Modern sulama tekniklerinin tarımda çok etkin bir şekilde kullanılması gerekiyor. Hatta daha ileriye gidip sadece bitkinin köküne verilen, bitkinin su ihtiyacını hissettiği anda büyüme düzeyine göre dijital çözümlerle sulama tekniklerinin kullanılması gerekiyor." diye konuştu.
İklim değişikliği nedeniyle zirai donların da meydana gelebildiğini belirten Selışık, "Hava olayları farklılaştığı için beklenmedik zamanlarda yaşanan seller ve donlar mevcut üretimin koşullarını değiştiriyor ve beklediğimiz verimi elde edemiyoruz. Bu da doğrudan gıda arzını etkiliyor." değerlendirmesinde bulundu.
Selışık, küresel olarak bitkisel üretimde stok anlamında bir sorun olmadığına işaret ederek, "NASA'nın en son yaptığı bir araştırmaya göre, 2030-2035 yıllarında mısır üretiminde yüzde 24'lük bir azalış bekleniyor. Bunun nedeni iklim değişikliği. Ayrıca, küçük çiftçiler iklim değişikliğinin etkisinden en çok etkilenen grup arasında, onların gelirleri daha iyi durumdaki büyük işletme sahiplerine göre yüzde 5 azalıyor." ifadesini kullandı.
Kadın ve gençlerin iklim değişikliğinden en fazla etkilenen gruplar olduğunun altını çizen Selışık, köydeki yaşam zorlaştığında gençlerin de şehirlerde çalışmaya yöneldiğini aktardı.
Selışık, tarımın doğru şekilde yapıldığında karşılığının daha iyi alındığını belirterek, FAO olarak Çiftçi Tarla Okulu Platformu (Farmer Field School Platform) ile üreticilere eğitimler verdiklerini söyledi.
"Kuraklığa dayanıklı bir türü ekerek verimi artırabiliriz"
Kuraklığa karşı her ürün grubunun farklı çözümleri olduğunu vurgulayan Selışık, şöyle devam etti:
"Kuraklığa karşı en önemli çözüm bilgi. Çiftçinin doğru bilgilendirilmesi ve uygulamalı şekilde o bilginin çiftçiye transferi çok önemli. Uygulamayı çiftçiyle yaptığınızda, ona doğru bilgiyi aktardığınızda, o seçeneğe artık kendisi karar verebiliyor. Destekleme paketini de koyduğumuzda, ürün de coğrafyaya ve iklime uygun olduktan sonra karar verilip yola devam ediliyor. Kuraklığa dayanıklı bitkiyi seçmek gibi bir karar verme aşamasındaysak eğer, çiftçiye doğru bilgiyi aktardığınızda, o seçeneğe de artık kendisi karar verebiliyor. Suyumuz yoksa belki kuraklığa dayanıklı bir türü ekerek verimi artırabiliriz. Yani bunların hepsini entegre ederek bilgiyi eğer çiftçiye ulaştırabilirsek işte orada bir güzel bir çözüm sunmuş olabiliriz."
Selışık, Türkiye'de çiftçilere yönelik yürütülen danışmanlık sisteminin geliştirildiğine dikkati çekerek, yerelde çözümler bulunmasının daha etkili olacağını kaydetti.
Tüketicilerin yerelde tüketimlere yönlendirilmesi gerektiğine işaret eden Selışık, bunun gıda israfının azalmasına da katkı sağlayacağını dile getirdi. Selışık, "İsrafı ne kadar önlersek karbon salınımını o kadar azaltırız." ifadesini kullandı.
Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.