Dolar
38.82
Euro
43.53
Altın
3,219.54
ETH/USDT
2,370.00
BTC/USDT
102,968.00
BIST 100
9,668.36
arşiv

-EMEKLİ TUĞGENERAL NİHAT İLHAN'IN BASIN TOPLANTISI

19.03.2007 - Güncelleme : 19.03.2007
-EMEKLİ TUĞGENERAL NİHAT İLHAN'IN BASIN TOPLANTISI


-İLHAN: "ŞEHİT EŞİM VE OĞULLARIMIN HATIRALARINI KİRLETİP ONLARIN
ÜZERİNDEN PROPAGANDA YAPMAYA KİMSENİN HAKKI YOK"
-"ONLARIN AZİZ HATIRALARINI KKTC HALKINA EMANET EDİYORUM"
-"KIBRIS TÜRKÜ YALAN YANLIŞ BİLGİLERLE ÇARPITILMIŞ, RUM PROPAGANDALARIYLA
DESTEKLENMİŞ, ARAYA NİFAK SOKMAYA ÇALIŞAN BU SÖYLEMLERE İTİBAR ETMEYECEKTİR"

LEFKOŞA (A.A) - 19.03.2007 - Tarihe "Kanlı Noel" olarak geçen ve 21 Aralık 1963'te başlayan Rum saldırılarında, 24 Aralık 1963'de Lefkoşa'nın Kumsal bölgesindeki evinde eşi ve çocukları banyo küvetinde öldürülen Emekli Tabip Tuğgeneral Nihat İlhan, "Hiç kimsenin şehit eşi Mürvet ve oğulları Hakan, Kutsi ve Murat'ın hatıralarını kirleterek, onların üzerinden propaganda yapmaya ve Türkiye'ye dil uzatmaya hakkı olmadığını" söyledi.
Kıbrıs Türk Mücahitler Derneği'nin davetlisi olarak, 44 yıl aradan sonra ilk kez KKTC'ye gelen Nihat İlhan, Lefkoşa Saray Otel'de basın toplantısı düzenleyerek, ailesiyle ilgili son dönemlerde ortaya atılan çirkin iddialara yanıt verdi.
Eşi ve oğullarının hatıralarını KKTC halkına emanet ettiğini belirten Nihat İlhan, "Şehit eşim ve evlatlarımın aziz hatıralarının kirletilmesi sürdüğü takdirde her türlü hukuki yola başvuracağımın bilinmesini isterim" dedi.
Emekli Tabip Tuğgeneral Nihat İlhan, konuşmasına, "Kıbrıs Türk halkının adaya gelişinden itibaren gösterdiği candan sevgiye ve beni bağırlarına basmalarından dolayı teşekkür ederim" sözleriyle başladı.
"EOKA tedhiş örgütünün katlettiği eşim Mürvet, oğullarım Hakan, Kutsi ve Murat hakkında son dönemlerde ortaya atılan çarpıtılmış ve yalan yanlış bilgilerden rahatsızlık duyuyorum" diyen İlhan, bunun için KKTC'ye gelmeye karar verdiğini söyledi.
Nihat İlhan, "Hiç kimsenin şehit yavrularım ve eşimin aziz hatırasını kirleterek onların üzerinden propaganda yapmaya ve Türkiye'ye dil uzatmaya hakkı yoktur" dedi.
"Binlerce yıllık Türk tarihinin yazmadığı bir şeyi, Türkiye, Türk Ordusu ve Türk Mücahit teşkilatına mal etmeye çalışılmasını kınadığını" kaydeden İlhan, Türkiye'nin Kıbrıs Türkünün burnu kanasa rahatsızlık duyacağını ifade etti.
Adanın yüzde 3'üne hapsedilmiş ve Enosis uğruna katledilerek yok edilmeye çalışılan Kıbrıs Türküne Türkiye Cumhuriyeti'nin yardım elini uzatmasının tabii olduğunu vurgulayan İlhan, "Bunun için benim çocuklarımı katletme gibi bir komploya hiçbir zaman ihtiyacı yoktu" diye konuştu.

-"HATIRALARINI KKTC HALKINA EMANET EDİYORUM"-

Bosna Hersek'teki katliamlara tepki göstererek müdahale edilmesinde önemli rol oynayan Türkiye'nin, Kıbrıs Türkü için garantörlük haklarını kullanarak müdahale etmesinden daha doğal bir şey olamayacağının altını çizen İlhan, "Kıbrıs Türkü yalan yanlış bilgilerle çarpıtılmış, Rum propagandalarıyla desteklenmiş, araya nifak sokmaya çalışan bu söylemlere itibar etmeyecektir" dedi.
"Benim şehit eşim ve evlatlarım Kıbrıs Türkünün şehit evlatlarıdır. Onların aziz hatıralarını KKTC halkına emanet ediyorum" diyen İlhan, şöyle devam etti:
"Kıbrıs Türkünden son dileğim; onların hatıralarının kirletilmesine izin vermemeleridir. Şehit eşim ve evlatlarımın aziz hatıralarının kirletilmesi sürdüğü takdirde her türlü hukuki yola başvuracağımın bilinmesini isterim."

-MARŞA VE ŞEHİTLERE SAYGI-

KKTC'de bulunduğu kısa sürede gördüklerini de değerlendirerek, 44 yıl öncesiyle karşılaştıran Emekli Tabip Tuğgeneral Nihat İlhan, "Daha önce Kıbrıs Türkünün ulusal marşa ve bayrağa gönülden bağlı olduğunu, ancak bugün resmi toplantılarda ulusal marşını söylemeyen ve şehitler için saygı duruşunda bulunmayan gruplar bulunduğunu gördüğünü" ifade ederek, "Bu beni üzüntüye boğdu" dedi.

-GAZİOĞLU'NUN, İNGİLİZ BELGELERİYLE DEĞERLENDİRMELERİ-

Toplantıya katılan araştırmacı gazeteci-yazar Ahmet Gazioğlu da Kumsal baskını hakkında, İngiliz arşiv belgeleri, o zamanın İngiliz gazeteleri ve bazı belgelere dayanarak tarihsel değerlendirmelerde bulundu.
1960'da Kıbrıs'ta iki toplum arasında kurulacak ortaklık cumhuriyeti için Makarios'un 40-50 kişilik Rum uzman heyetini Londra'ya çağırdığını anlatan Ahmet Gazioğlu, bu uzmanlar arasında, şimdiki Rum yönetimi lideri Tasos Papadopulos'un da bulunduğunu ve Papadopulos'un Londra-Zürih antlaşmalarına karşı tezler ortaya koyduğunu ifade etti.
Makarios'un da anlaşmalara imza koymak konusunda tereddütleri olduğunun resmi belgelerden anlaşılmakta olduğunu kaydeden Gazioğlu, bunun sebebinin de Türklerle eşit bir cumhuriyet kurulmasını benimsememesi ve Rumların Enosis için yola çıkmaları olduğunu söyledi.
Gazioğlu, Kıbrıs'ta Grivas ile başlayan ve ilk olarak İngilizlere yönelik olup, Türklere de yönelen hareketin bir bağımsızlık hareketi olmadığını kaydetti.
Makarios'un daha sonra Dr. Fazıl Küçük ile Zürih ve Londra anlaşmalarını imzalayarak, Kıbrıs Cumhuriyeti'ni kurmasına karşın, azınlık olarak gördüğü Türklere verilen hakları çok bulması nedeniyle, aralarında Glafkos Klerides ve Papadopulos'un da bulunduğu birkaç kişiyi çağırarak, bu hakların kısıtlanması için anayasada yapılabilecek değişiklikleri planlamalarını istediğini anlatan ve bunu belgelere dayandıran Gazioğlu, bunun üzerine Akritas Planı'nın hazırlandığını ve bunun Papadopulos tarafından kaleme alındığını söyledi. Anayasada yapılacak değişikliklere Türklerin karşı çıkacağının göz önünde bulundurularak hazırlandığını belirten Gazioğlu, planın amaçlarını da "anayasanın olumsuz yönlerini ortadan kaldırmak, uluslararası Kıbrıs anlaşmalarını fesh etmek, self determinasyon hakkını BM'de kabul ettirmek, plebisit yoluna gitmek" olarak aktardı.
Gazioğlu, Türklerin beklendiği gibi anayasa değişikliğine karşı çıkmaları üzerine, Makarios'un Tahtakale'deki bir olayı bahane ederek Akritas Planı'nı uygulamaya koyduğunu ve saldırıları başlattığını belirterek, bu bilgiyi Yunanlı bir subayın açıklamalarına ve belgelerine dayandırdı.
"Saldırıları Türklerin başlattığına dair hiçbir belge yoktur" diyen Gazioğlu, 21 Aralık 1963 öncesinde Kıbrıs'a gelen bir Yunanlı gazetecinin Kıbrıs'tan hemen ayrılması yolunda uyarıldığını ve bunu gazetecinin kendisinin açıkladığını, Yunan elçiliğindeki görevlilerin de 21 Aralık'tan bir hafta önce eşlerini ve çocuklarını Yunanistan'a yolladıklarını, bunların saldırıların planlı olduğunu gösteren belgeler olduğunu söyledi.
Bu arada, Türkleri kışkırtıp olay çıkarmak ve bahane yaratmak için Rum tedhişçilerin Türklerin ev ve işyerlerine yönelik arama ve taciz olayları yapıldığını anlatan Gazioğlu, Türk polislerin silahlarının da önceden toplatıldığını kaydetti.
Yorgacis'in "Saldırılar sert ve acımasız olacak" talimatının İngiliz Büyükelçiliği belgelerinde bulunduğuna dikkat çeken Gazioğlu, saldırıların ardından 23 Aralık'ta yapılan ateşkese Rumların uymadığını da belirtti.
Daha sonra Türk Mukavemet Teşkilatı'nın (TMT) ortaya çıktığını, ancak sayılarının az olması nedeniyle Lefkoşa'nın hepsini savunmalarının mümkün olmadığının da resmi belgelerde yer aldığını anlatan Gazioğlu, Rumların 24 Aralık 1963'te de Küçükkaymaklı, Ayvasıl ve Kumsal katliamlarını gerçekleştirdiğini vurguladı.
Kumsal'da o gece bir Yunan subayının miğferinin bulunduğunu ve içinde isminin de yer aldığını, baskına dair şahitler olduğunu ve Yunanlı subay eşliğindeki bir grubun Kumsal'daki bir Türk evine girdiğini belirten Gazioğlu, o gece 150'ye yakın Türk'ün alıp götürüldüğüne de dikkat çekerek, "Bunları TMT mi alıp götürüp Ruma teslim etti, bu çok saçma ve mesnetsiz bir iddia" dedi.
"Ortada Türkleri adadan atmak, Batı Trakya'daki gibi azınlık yapıp adayı Yunanistan'ın bir parçası haline getirmek için yapılmış bir plan olduğunu" kaydeden Gazioğlu, azınlık haline getirilecek Türklerin zaman içinde öldürülerek yok edilmesinin de planın bir parçası olduğunu belirtti.
(Akritas planı) Planın aslında 24 saat içinde Türklerin katledilmesini amaçladığını, ancak karşılaşılan direniş nedeniyle uzun bir zamana yayıldığını anlatan Gazioğlu, 1974 Barış Harekatı ile de Türklerin mutlu sona ulaştığını vurguladı.
Gazioğlu, anlattıklarının İngiliz arşiv belgelerinde ve o zamanın İngiliz gazete kupürlerinde yer aldığına dikkat çekti.
(MS-ZK-SRP)

 

 

Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.
İlgili konular
Bu haberi paylaşın