Yaşam

Trafik kazasında kaybettiği semazen ağabeyinin hatırasını yaşatıyor

Konya'da iki yıl önce motosikletiyle geçirdiği trafik kazasında hayatını kaybeden 14 yaşındaki semazen Emir Kağan'ın hayalini, kardeşi Umut Nazım Bektaş gerçekleştirmek için çaba gösteriyor.

Savaş Güler  | 09.12.2025 - Güncelleme : 09.12.2025
Trafik kazasında kaybettiği semazen ağabeyinin hatırasını yaşatıyor Fotoğraf: Serhat Çetinkaya/AA

Konya

Kültür ve Turizm Bakanlığı Konya Türk Tasavvuf Müziği Topluluğu'nda gönüllü semazen olan ağabeyinden öğrendiği semazenliği sürdüren 13 yaşındaki Bektaş, her semada Emir Kağan'ı hatırlıyor.

Bu yıl "Huzur Vakti" temasıyla gerçekleştirilen Hazreti Mevlana'nın 752. Vuslat Yıl Dönümü Uluslararası Anma Törenleri'nde yerini alan Bektaş, ağabeyi gibi sema salonunda aynı manevi atmosferi hissediyor.

📲 Artık haberler size gelsin
AA'nın WhatsApp kanallarına katılın, önemli gelişmeler cebinize düşsün.

🔹 Gündemdeki gelişmeler, özel haber, analiz, fotoğraf ve videolar için Anadolu Ajansı
🔹 Anlık gelişmeler için AA Canlı

"Ağabeyimin hatırası olduğu için semazenliğe daha çok emek veriyorum"

8. sınıf öğrencisi Bektaş, AA muhabirine, sema yapmaya Emir Kağan'a özenerek başladığını söyledi.

Ağabeyi Emir Kağan'dan geriye kalan bu ulvi görevi devam ettirmeye çalıştığını belirten Bektaş, "Semayı o yanımdaymış gibi yapmaya çalışıyorum. Son semasını beraber yapmıştık ve sürekli beraberdik." dedi.

Bektaş, nereye gitse ağabeyi yanındaymış gibi hissettiğini, gücünü ve kuvvetini bundan aldığını dile getirdi.

Semazenliği çok sevdiğini vurgulayan Bektaş, "Ağabeyimin hatırası olduğu için semazenliğe daha çok emek veriyorum. Ağabeyimin semada kullandığı kişisel eşyaları şu anda bana biraz büyük geliyor. Ama sikkesi, tennuresi ve diğer eşyalarını büyüyünce semazenlik yaparken kullanmayı istiyorum." diye konuştu.

"Rabb'im sanki o yıla tesadüf ettirdi"

Evladını kaybetmenin hüznüyle yaşayan 48 yaşındaki Ayşegül Bektaş ise oğlundan geriye kaldıramayacağı bir acının kaldığını anlattı.

Kaza günü oğlundan sabah yatağında yatarken öperek ayrıldığını belirten Bektaş, şunları kaydetti:

"Eve geldiğimizde yoktu. Daha sonra kaza yaptığı haberini öğrendik ve hastanede kaybettik. Şeb-i Arus'u her yıl farklı bir temayla kutluyoruz. 'Dostluk Vakti, 'İrfan Vakti', 'Huzur Vakti' gibi. Emir Kağan'ın vefat ettiği yıl da 'Vuslat Vakti' olarak kutlanıyordu. Rabb'im sanki o yıla tesadüf ettirdi. Emir'im de vuslata erdi. Cumartesi akşam semasını yaptı, pazar günü Rabb'im aldı."

Bektaş, evladının hayatındaki her şeyin yarım kaldığını ve onun hatıralarıyla yaşadıklarını ifade etti.

Şeb-i Arus geldiğinde kendilerine bir hüzün çöktüğüne dikkati çeken Bektaş, "Eşyalarından sema kıyafetleri, kazadaki kıyafetleri kaldı. Hala açamadığım dolabı var. Oğlumu, Hazreti Mevlana'nın vefat ettiği Şeb-i Arus günü kaybettim. Benim oğlumun da ölüm yıl dönümü oldu. Ona bayram, bana acı oldu. Umut da çok güzel bir semazen ve ağabeyinin yolunda. Bizi de o mutlu edecek, bundan sonra onunla yaşayacağız." ifadelerini kullandı.

Baba Necdet Bektaş da Şebiarus'un kendileri için hüzün ayı olduğunu, Umut Nazım'ın hiç akıllarından çıkmayan ağabeyinin yolundan ilerlemesinin kendilerini çok mutlu ettiğini dile getirdi.


Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.