Dolar
38.76
Euro
43.61
Altın
3,324.77
ETH/USDT
2,542.50
BTC/USDT
104,141.00
BIST 100
9,390.51
Gündem

Kasırga'nın kaçırılmasına ilişkin iddianame mahkemeye gönderildi

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca, FETÖ'nün darbe girişimi sırasında Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Fahri Kasırga'nın kaçırılmasına ilişkin 27 asker hakkında hazırlanan iddianame, Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesine gönderildi.

19.01.2017 - Güncelleme : 19.01.2017
Kasırga'nın kaçırılmasına ilişkin iddianame mahkemeye gönderildi

ANKARA

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca, FETÖ'nün darbe girişimi sırasında Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Fahri Kasırga'nın kaçırılmasına ilişkin 27 asker hakkında hazırlanan iddianame, Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesine gönderildi.

Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi, iddianame üzerindeki incelemesine başladı.

Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Kasırga'nın "müşteki" sıfatıyla yer aldığı iddianamedeki 27 şüphelinin isimleri şöyle: 

"Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı eski Komutanı Kurmay Albay Muhsin Kutsi Barış, 28. Mekanize Tugay Komutanlığı eski Tugay Komutanı Tuğgeneral Ali Kalyoncu, Mutlu Serkan Vurdem, Ertuğrul Yavuz, Yusuf Yiğit, Erkan Erol, Mahmut Gündoğdu, Haydar Aktaş, Burhan Özdil, Ali Hızlı, Süleyman Selek, Fevzi Şimşek, Adem Parlak, Burak Ercan, Mustafa Deyan, Servet Taşcı, Mennan Yeşilbaş, Selçuk Uçar, Yüksel Karatay, Osman Ertuğal, Yunus Emre Ceviz, Güven Kiper, Ömer Erarslan, Sebhetullah Demir, Murat Sarı, Mehmet Akif Özyılmaz ve Aykut Şahin."

İddianamede, Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı eski Komutanı Kurmay Albay Barış ve 28. Mekanize Tugay Komutanlığı eski Tugay Komutanı Tuğgeneral Kalyoncu haricindeki 25 şüpheli hakkında "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs", "TBMM'yi ortadan kaldırmaya teşebbüs", "Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs" suçlarından 3'er kez ağırlaştırılmış müebbet hapis ile "silahlı terör örgütüne üye olmak" ve "kişiyi hürriyetinden yoksun kılma" suçlarından ise 13 yıl 6'şar aydan 36 yıl 6'şar aya kadar hapis cezası istendi. 

İddianamede, Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı eski Komutanı Kurmay Albay Barış ile 28. Mekanize Tugay Komutanlığına eski Tugay Komutanı Tuğgeneral Kalyoncu'nun, anayasayı ihlal, yasama organına ve yürütme organına karşı suçları oluşturan söz konusu diğer eylemlerine ilişkin soruşturmanın devam ettiği kaydedildi. 

Barış ve Kalyoncu'nun, FETÖ faaliyetleri kapsamında "kişiyi hürriyetinden yoksun kılma" suçundan 4,5 yıldan 12 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edildi.

İddianamede, 26 şüphelinin tutuklu, bir şüphelinin ise firari olduğu belirtildi.

"Resmi konutunun Alayın sorumluluk bölgesinde olması kolaylaştırdı"

İddianamede, Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Kasırga'nın derdest edilmesinin, diğer girişimlerin aksine başarılı olmasında Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı Komutanının faaliyetlerinin en önemli etmen olduğu bildirildi.

Kasırga'nın resmi konutunun, Çankaya Köşkü'nde Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayının sorumluluk bölgesinde olmasının kaçırılmasını kolaylaştırdığı ifade edilen iddianamede, eşinin konuttan çıkışına izin verilmeyerek, Kasırga'nın konutuna gelmesi ihtimali üzerine planlama yapıldığı kaydedildi.

Barış'ın, Kasırga'nın kaçırılması planının uygulamaya konması ve başarılı olması için tüm yetkilerini sonuna kadar kötüye kullandığına yer verilen iddianamede, Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı personelinin büyük çoğunluğunun darbe teşebbüsüne katıldığı ve alayda görevli askerlerin darbe teşebbüsü faaliyetlerini, Alay Komutanı Albay Barış'ın emir ve talimatlarıyla bizzat yönlendirdiği belirtildi.

İddianamede, 15 Temmuz günü saat 21.00'de Tabur Komutanı Binbaşı Fedakar Akça ile Komutan Konutları Bölgesi Muhafız Komando Bölük Komutanı Yüzbaşı Burak Ercan'ın oluşturulan Whatsapp gruplarına daha önceden alarm kodu olarak belirlenen "Pars" mesajını yazdıklarının belirlendiği kaydedildi. 

Önceden kararlaştırıldığı şekilde, gruplarda yer alan ve mesajı okuyan personelin seri şekilde alaya gelmek üzere hareket ettikleri, aynı bölgede oturan personelin birbirlerini araçlarıyla almaları için aralarında eşleştirme yapıldığı da anlatılan iddianamede, "bu şekilde kışlaya çağrılan personelin silah, teçhizat ve mühimmat alarak saat 22.30 sularında darbe teşebbüsü için hazır oldukları" tespitleri yer aldı.

Muhafız Alayından görevlendirilen askerler 

İddianamede, Alay Komutanı Kurmay Albay Barış'ın emriyle 15 Temmuz günü Piyade Yarbay Ekrem Işık Komutasında Muhafız Komanda Taburundan 4 subay, 3 astsubay, 52 uzman erbaş, 62 erbaş ve erden oluşan toplam 121 askerin TRT'ye gönderildiği aktarıldı. Bu taburla TRT'ye giden, Kosova'daki NATO birliğinde görevli eski Muhafız Alayı Komutanı Kurmay Albay Muhammet Tanju Poshor ve Kurmay Yarbay Ümit Gençer'in, yanlarına koruma olarak verilen uzman çavuşlarla fiilen TRT binasındaki stüdyolara girerek, zorla darbe bildirisinin okunmasını sağladıkları hatırlatıldı.

İddianamede, Piyade Binbaşı Osman Koltarla komutasında Köşk Muhafız Komando Birliğinden 5 subay, 12 astsubay, 83 uzman erbaş ve 3 erbaş ve erden oluşan toplam 103 askerin, TRT baskınına giden askerlere takviye gönderildiği ve Milli Savunma Bakanlığı Lojmanlarında hazır kuvvet olarak bekletildiği belirtildi.

Muhafız Komando Taburundan ayrıca, Piyade Binbaşı Fedakar Akça komutasındaki 4 subay, 3 astsubay, 23 uzman erbaş, 78 erbaş ve erden oluşan toplam 108 askerin de Genelkurmay Başkanlığı Karargahına gönderildiği bildirildi.

Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Fahri Kasırga'nın eşinin konuttan çıkışına izin verilmediği ifade edilen iddianamede, Kasırga'nın, 25 Nolu nizamiyeye geldiğinde Alay Komutanının emri ile Binbaşı Haydar Aktaş ile Üsteğmen Mennan Yeşilbaş ve diğer Alay personelinin yardımıyla çoğunluğu Kara Kuvvetleri Komutanlığı Personel Başkanlığında görevli rütbeli askerlerden oluşturulan ekip tarafından zorla derdest edilerek, bir askeri ambulansla Akıncılar Üssüne götürülerek alıkonulduğu kaydedildi.

Aynı şekilde EDOK Komutanı Orgeneral Kamil Başoğlu'nun Alay sorumluluk bölgesinde bulunan resmi konutundan derdest edilerek askeri ambulansla Akıncılar Üssüne götürüldüğü ve alıkonulduğu aktarılan iddianamede, şöyle denildi:

"Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı Komutanı Muhsin Kutsi Barış, 14 Temmuz 2016'da, Alayın mühimmat mal sorumlusu Astsubay Kıdemli Başçavuş Levent Karakılıç ve Üsteğmen Arif Aydınoğlu'nu yanına çağırarak, 8 bin G3 piyade tüfeği mermisi çıkarmalarını, Aydınoğlu'na bu mühimmatı kendi şoförü olan Uzman Çavuş Yusuf Yaylacı ile teslim alarak makam odasının yanındaki dinlenme odasına koymalarını emretmiştir. Bu emir gereğince şüphelinin dinlenme odasına getirilen mermiler, 15 Temmuz 2016'da Jandarma Binbaşı Tarık Görener'e Alay Komutanının emri ile teslim edilmiştir. Görener, teslim aldığı mermileri Beytepe Jandarma Okullar Komutanlığına götürüp, darbe teşebbüsünde kullanılması amacıyla darbeci askerlere dağıtılmasını sağlamıştır."

İddianamede, Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayındaki darbe girişimine ilişkin diğer eylemlerle ilgili soruşturmanın da devam ettiği belirtildi.

'En ağır işlemlerin yapılmasını bir vatandaş olarak talep ediyorum'

İddianamede "müşteki" olarak alınan ifadesi nakledilen Fahri Kasırga, soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Savcısı Ali Alper Saylan'a 23 Temmuz 2016'da verdiği ifadede, "Ben maddi ve manevi olarak bana yapılanlardan, verilen zarardan dolayı bu alçakların tamamından şikayetçiyim. Onun da ötesinde Türk Silahlı Kuvvetlerinin adını kullanarak onun saygınlığını yok etme pahasına ülkeme ve insanlara Türk halkına yaşattıkları acılardan dolayı haklarında hukuk çerçevesinde en ağır işlemlerin yapılmasını bir vatandaş olarak talep ediyorum." ifadelerini kullandı.

Kasırga,"Bunlar insanlıktan uzak, İslamiyetle alakası olmayan ve hiçbir değer yargısı taşımayan, kişiliklerini, benliklerini örgütün belirlediği kendi üstündeki kişilere ve en nihayetinde yurt dışında bulunan örgüt liderlerine teslim etmiş şahıslardır. Bunlara asker sıfatıyla hitap etmek mümkün değildir. Dışarıdan yönetilen terör örgütünün birer mensubu olarak hareket eden bu kişiler, asker değil teröristtir." dedi.

"Saat 16.30-17.00 sıralarında 2. Başkan'ın masasına pusula bıraktılar"

Suç tarihine kadar Kara Kuvvetleri Komutanlığı Personel Başkanlığında Plan Şube Müdürü olarak görev yapan şüpheli Mutlu Serkan Vurdem ise 25 Temmuz 2016’daki ifadesinde, 15 Temmuz saat 14.00'te Genelkurmay Başkanlığında üst düzey bir toplantı olduğunu, toplantıya Genelkurmay 2. Başkanı, Kara Kuvvetleri Kurmay Başkanı, orgeneral ve korgenerallerin de arasında bulunduğu 20’ye yakın generalin katıldığını, kendisinin de toplantıda bulunduğunu ifade etti.

Toplantıda sunumlar yapıldığını bildiren Vurdem, şunları söyledi: 

"Saat 16.30-17.00 sıralarında Genelkurmay 2. Başkanı'nın masasına bir pusula bıraktılar. Genelkurmay 2. Başkanı pusulaya baktı. Kara Kuvvetleri Kurmay Başkanı'na emir komutayı devretti ve ‘Siz devam edin’ diyerek çıktı. Kara Kuvvetleri Kurmay Başkanı biraz daha devam ettikten sonra ara verdi. Ara verildiği zaman ufak bir kargaşa oldu. Saat 17.00 civarındayken bir darbe söylentisi oldu. Ondan sonra toplantıya devam edilmedi ve herkes yerine geçti."

"Kasırga'nın kaçırılması olayına karıştıklarını tespit ettik"

Tanık olarak dinlenen Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alay Komutan Yardımcısı Yarbay Ahmet Hatip de ifadesinde, saat 06.40 sularında iki helikopterin piste indiğini, Özel Kuvvetler personelinin muharebe durumunda helikoptere binerek bölgeyi terk ettiğini belirterek, şunları aktardı:

"Daha sonra yapılan arazi aramasında, helikoptere binmeyerek gruptan ayrıldığı tespit edilen iki Özel Kuvvetler personelini tutuklayarak Terörle Mücadele ekibine teslim ettik. Saat 10.00 sularında Emekli Orgeneral Necdet Özel, beni telefonla arayarak bilgi aldı. Saat 14.00 sularında Özel, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar'ın konutunu ziyarete geldi. Çıkışta kendisiyle görüştüm. Saat 05.00-15.30 arasında Genelkurmay Karargahında kalan Birlik Komutanı Binbaşı Fedakar Akça ile birçok telefon görüşmesi yaptım. Birliğin, emniyetli bir şekilde kışlaya dönebilmesi hususunda fikir alışverişinde bulunduk. Ancak polis tarafından ateş altına alınma ve halk ile karşı karşıya gelme riski ile karargah içinde ihtiyaç olması durumlarını göz önünde bulundurarak bu hususu gerçekleştiremedik. Aynı saatlerde bahse konu birlikle ilgili olarak Korgeneral Yıldırım Güvenç, Korgeneral Metin İyidil, Tümgeneral Hamza Koçyiğit, Tümgeneral Sinan Yayla, Cumhurbaşkanlığı Özel Kalem Müdürü Hasan Doğan, Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreter Yardımcısı Nadir Alpaslan, Cumhurbaşkanlığı Koruma Başkanı Ramazan Bal ve emniyet istihbarat başkanlığıyla görüşmeler yaptım. Birlik saat 16.00'da kışlaya dönmek üzere hareket etti ve saat 16.30'da kışlaya girdi."

Helikopter pisti bölgesinde bulunan Özel Kuvvetler grubunun önceki gece saat 20.00 sularında kışlaya sivil araçla girdiklerini, araçlarını Botanik bölgesine bırakarak burada üstlerini değiştirdiklerini anlatan Hatip, müteakiben bir grubun Albay Kutsi Barış tarafından kendilerine temin edilen araçlarla helikopter pistine geldiklerini, bir grubun ise revir bölgesine giderek Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Kasırga'nın kaçırılması olayına karıştıklarını tespit ettiklerini bildirdi.

"Bir haftalık süreçte şahsi ve makam cep telefonunu kullanmamaya çalıştı"

Koruma Polisi Serkan Özcan da 15 Temmuz saat 23.00 sıralarında köprünün kapatıldığı yönünde haberleri gördüğünü, ekip arkadaşlarını ve Polis Memuru İlyas Kaymaz'ı aradığını, telefonda kendisinin ikamete doğru hareket ettiğini, gelmesi gerektiğinin söylenmesi üzerine şahsi aracıyla Fahri Kasırga'nın ikametine doğru yola çıktığını belirtti.

Özcan, şunları söyledi: 

"Konutun nizamiyesinin önünde askerler bekliyordu. 'Efendim, ben geldim' diyerek Beyefendiye yaklaştım. Fahri Bey, 'Hadi gidelim' dedi. Araca binerlerken askerlere, 'Zorluk çıkarmayın. Kapıyı açın. Çıkış yapacağız' dedim. İsminin Mennan olduğunu sonradan öğrendiği üsteğmen 'Kesinlikle çıkış olmayacak' dedi ve silahını doğrultup, dolduruş yaptı. Bu esnada oradaki diğer askerler de silahlarını bize doğrulttular ve dolduruş yaptılar. Ben de silahımı askerlere doğrultup, dolduruş yaptım. Fahri Bey, bu esnada araçtan inerek, 'Ne oluyor' dedi. 'Çıkışımıza izin vermiyorlar, silahlarını doğrulttular' dedim. 

Fahri Bey, askerlerin yanına geldi, 'Siz ne yaptığınızı sanıyorsunuz? Ben sizin amirinizim' dedi. Bu esnada üsteğmen 'Emir var. Çıkış olmayacak' diye karşılık verdi. Fahri Bey, 'Size bu emri kim verdi? Ara dedim, kim verdi sana bu emri? Ben şimdi yürüyerek çıkıyorum, vurun beni' dedi. Bu esnada Bayram isimli koruma arkadaş da geldi. Üsteğmenin Fahri Beye 'Emir gereği sizi dışarı kesinlikle çıkarmayacağım' dedi. Fahri Bey, konuta doğru yürüyüp telefonla görüşmeye başladı. Fahri Bey'i takip gittim. Arkamı döndüğümde ismini ve rütbesini sonradan öğrendiğim Haydar isimli askerin nizamiyeden içeri girdiğini gördüm. Karşısına geçip 'Buraya giremezseniz' dedim. Bu asker elini kaldırarak 'alın bunları' dedi. Binbaşıya hitabına 'Dikkat et. Cumhurbaşkanı Genel Sekreteri ile konuşuyorsun' dedim. Binbaşı, emrindeki askerlere hitaben 'İçeri girin, alın bunları. Darbe oldu. Biz yönetime el koyduk' diye bağırdı.

İddianamede ayrıca şu değerlendirmelere yer verildi:

- "Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı Komutanı Kurmay Albay Barış, zorla derdest etme ve alıkoyma planını yapan, emrini veren ve organizasyonun başında olan kişilerden birisidir"

- "Söz konusu plan, çoğunluğu Kara Kuvvetleri Komutanlığı Personel Başkanlığında görevli darbeci askerler tarafından uygulamaya konulmuştur. Oluşturulan ekibin Personel Başkanlığında görevli askerlerden seçilmesi tesadüf değildir. Nitekim halihazırda devam eden diğer FETÖ soruşturmaları ve daha önceden yapılan soruşturmalardan elde edilen bilgilere göre, FETÖ bilhassa kamu kurumlarında personel, atama, plan, yönetim birimlerine daha çok sızmıştır"

- "Normal şartlarda darbe teşebbüsüne ilişkin faaliyetin 15 Temmuz'u bir sonraki güne bağlayan gece yarısı saat 03.00'te başlaması halinde Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterinin alay içerisindeki resmi konutunda alınarak derdest edilmesi planlanmış olmasına rağmen, darbe teşebbüsüne ilişkin faaliyetin başlangıç saatinin öne çekilmesi karşısında söz konusu planlama Genel Sekreterin konutunda bulunması halinde oradan alınmasına, konutunda bulunmaması halinde ise eşinin konuttan çıkışına izin verilmeyerek onun konuta gelmesi ihtimali üzerine yapılmıştır" 

Muhabir: Zafer Fatih Beyaz-İsmet Karakaş-Barış Kılıç

Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.
İlgili konular
Bu haberi paylaşın