Yoğun zirai faaliyet, yapılaşma, hayvancılık, şehirleşme, kirlilik ve küresel ısınma gibi nedenlerle nesli tükenme riski bulunan bitki ve hayvan türlerinin korunması için Avrupa 1979 yılında Bern Sözleşmesi’ni kabul etti. Yaklaşık 12 bin bitki çeşidine ev sahipliği yapan Türkiye, sözleşmeyi 1984 yılında imzaladı. Sözleşme sonrasında, yok olma tehlikesi bulunan ve yurt dışına kaçırılan bitkiler arasında ilk sırada yer alan ters lale, kardelen, aslanpençesi ve nilüfer gibi endemik bitkiler koruma altına alındı.Bahar mevsiminin müjdecisi sayılan Kardelenler bilinçsiz söküm nedeniyle yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalınca koruma altına alındı. (Arşiv) (Mehmet Çetin - Anadolu Ajansı)

Yoğun zirai faaliyet, yapılaşma, hayvancılık, şehirleşme, kirlilik ve küresel ısınma gibi nedenlerle nesli tükenme riski bulunan bitki ve hayvan türlerinin korunması için Avrupa 1979 yılında Bern Sözleşmesi’ni kabul etti. Yaklaşık 12 bin bitki çeşidine ev sahipliği yapan Türkiye, sözleşmeyi 1984 yılında imzaladı. Sözleşme sonrasında, yok olma tehlikesi bulunan ve yurt dışına kaçırılan bitkiler arasında ilk sırada yer alan ters lale, kardelen, aslanpençesi ve nilüfer gibi endemik bitkiler koruma altına alındı. Dünyada sadece Kaş ilçesinde küçük bir alanda yetişen ve sınırlı sayıda kaldığı belirtilen Likya Orkidesi korumaya alındı. (Arşiv) (Ahmet Acar - Anadolu Ajansı)

Yoğun zirai faaliyet, yapılaşma, hayvancılık, şehirleşme, kirlilik ve küresel ısınma gibi nedenlerle nesli tükenme riski bulunan bitki ve hayvan türlerinin korunması için Avrupa 1979 yılında Bern Sözleşmesi’ni kabul etti. Yaklaşık 12 bin bitki çeşidine ev sahipliği yapan Türkiye, sözleşmeyi 1984 yılında imzaladı. Sözleşme sonrasında, yok olma tehlikesi bulunan ve yurt dışına kaçırılan bitkiler arasında ilk sırada yer alan ters lale, kardelen, aslanpençesi ve nilüfer gibi endemik bitkiler koruma altına alındı. Spil Dağı’nda yabani olarak yetişen ve koruma altında bulunan Manisa Lalesi’ni koparmak yasak. (Arşiv) (Turgay Duyar - Anadolu Ajansı)

Yoğun zirai faaliyet, yapılaşma, hayvancılık, şehirleşme, kirlilik ve küresel ısınma gibi nedenlerle nesli tükenme riski bulunan bitki ve hayvan türlerinin korunması için Avrupa 1979 yılında Bern Sözleşmesi’ni kabul etti. Yaklaşık 12 bin bitki çeşidine ev sahipliği yapan Türkiye, sözleşmeyi 1984 yılında imzaladı. Sözleşme sonrasında, yok olma tehlikesi bulunan ve yurt dışına kaçırılan bitkiler arasında ilk sırada yer alan ters lale, kardelen, aslanpençesi ve nilüfer gibi endemik bitkiler koruma altına alındı. Dünyada sadece Ankara’nın Gölbaşı İlçesi’nde yetişen ''Sevgi Çiçeği'' yok olma tehlikesi karşışında koruma altına alındı. (Arşiv) (AA - Anadolu Ajansı)

Yoğun zirai faaliyet, yapılaşma, hayvancılık, şehirleşme, kirlilik ve küresel ısınma gibi nedenlerle nesli tükenme riski bulunan bitki ve hayvan türlerinin korunması için Avrupa 1979 yılında Bern Sözleşmesi’ni kabul etti. Yaklaşık 12 bin bitki çeşidine ev sahipliği yapan Türkiye, sözleşmeyi 1984 yılında imzaladı. Sözleşme sonrasında, yok olma tehlikesi bulunan ve yurt dışına kaçırılan bitkiler arasında ilk sırada yer alan ters lale, kardelen, aslanpençesi ve nilüfer gibi endemik bitkiler koruma altına alındı. Türkiye’de nesli tükenme tehlikesiyle karşı karşıya bulunan ve ''Yunan tanrılarının doktoru'' olarak anılan Şakayık koruma altına alındı. (Arşiv) (Resul Morgül - Anadolu Ajansı)

Yoğun zirai faaliyet, yapılaşma, hayvancılık, şehirleşme, kirlilik ve küresel ısınma gibi nedenlerle nesli tükenme riski bulunan bitki ve hayvan türlerinin korunması için Avrupa 1979 yılında Bern Sözleşmesi’ni kabul etti. Yaklaşık 12 bin bitki çeşidine ev sahipliği yapan Türkiye, sözleşmeyi 1984 yılında imzaladı. Sözleşme sonrasında, yok olma tehlikesi bulunan ve yurt dışına kaçırılan bitkiler arasında ilk sırada yer alan ters lale, kardelen, aslanpençesi ve nilüfer gibi endemik bitkiler koruma altına alındı. Nesli giderek tehlike altına giren endemik “Kum Zambağı” koruma altına alındı. (Arşiv) (AA - Anadolu Ajansı)

Yoğun zirai faaliyet, yapılaşma, hayvancılık, şehirleşme, kirlilik ve küresel ısınma gibi nedenlerle nesli tükenme riski bulunan bitki ve hayvan türlerinin korunması için Avrupa 1979 yılında Bern Sözleşmesi’ni kabul etti. Yaklaşık 12 bin bitki çeşidine ev sahipliği yapan Türkiye, sözleşmeyi 1984 yılında imzaladı. Sözleşme sonrasında, yok olma tehlikesi bulunan ve yurt dışına kaçırılan bitkiler arasında ilk sırada yer alan ters lale, kardelen, aslanpençesi ve nilüfer gibi endemik bitkiler koruma altına alındı. Türkiye’nin kuzey batısında ve Yunanistan’da birkaç yerde yetişen yıldız bitkisinin neslinin yok olmaması için koruma önlemleri alındı. (Arşiv) (AA - Anadolu Ajansı)

Yoğun zirai faaliyet, yapılaşma, hayvancılık, şehirleşme, kirlilik ve küresel ısınma gibi nedenlerle nesli tükenme riski bulunan bitki ve hayvan türlerinin korunması için Avrupa 1979 yılında Bern Sözleşmesi’ni kabul etti. Yaklaşık 12 bin bitki çeşidine ev sahipliği yapan Türkiye, sözleşmeyi 1984 yılında imzaladı. Sözleşme sonrasında, yok olma tehlikesi bulunan ve yurt dışına kaçırılan bitkiler arasında ilk sırada yer alan ters lale, kardelen, aslanpençesi ve nilüfer gibi endemik bitkiler koruma altına alındı.Yok olma riski bulunan Yozgat Lalesi’nin korunması için gerekli önlemler alındı. (Arşiv) (Seyfi Çelikkaya - Anadolu Ajansı)

Yoğun zirai faaliyet, yapılaşma, hayvancılık, şehirleşme, kirlilik ve küresel ısınma gibi nedenlerle nesli tükenme riski bulunan bitki ve hayvan türlerinin korunması için Avrupa 1979 yılında Bern Sözleşmesi’ni kabul etti. Yaklaşık 12 bin bitki çeşidine ev sahipliği yapan Türkiye, sözleşmeyi 1984 yılında imzaladı. Sözleşme sonrasında, yok olma tehlikesi bulunan ve yurt dışına kaçırılan bitkiler arasında ilk sırada yer alan ters lale, kardelen, aslanpençesi ve nilüfer gibi endemik bitkiler koruma altına alındı. Ardahan ilini de temsil eden Kafkas Zambağı’nın korunması ve üretilmesi için çalışma başlatıldı. (Arşiv) (AA - Anadolu Ajansı)

Yoğun zirai faaliyet, yapılaşma, hayvancılık, şehirleşme, kirlilik ve küresel ısınma gibi nedenlerle nesli tükenme riski bulunan bitki ve hayvan türlerinin korunması için Avrupa 1979 yılında Bern Sözleşmesi’ni kabul etti. Yaklaşık 12 bin bitki çeşidine ev sahipliği yapan Türkiye, sözleşmeyi 1984 yılında imzaladı. Sözleşme sonrasında, yok olma tehlikesi bulunan ve yurt dışına kaçırılan bitkiler arasında ilk sırada yer alan ters lale, kardelen, aslanpençesi ve nilüfer gibi endemik bitkiler koruma altına alındı. Erzincan Ovası’nın tuzlu bataklıklarında yetişen ve koruma altına alınan ''Erzincan Sütotu” bitkisi doğal ortamı dışında da çoğaltıldı. (Arşiv) (AA - Anadolu Ajansı)

Yoğun zirai faaliyet, yapılaşma, hayvancılık, şehirleşme, kirlilik ve küresel ısınma gibi nedenlerle nesli tükenme riski bulunan bitki ve hayvan türlerinin korunması için Avrupa 1979 yılında Bern Sözleşmesi’ni kabul etti. Yaklaşık 12 bin bitki çeşidine ev sahipliği yapan Türkiye, sözleşmeyi 1984 yılında imzaladı. Sözleşme sonrasında, yok olma tehlikesi bulunan ve yurt dışına kaçırılan bitkiler arasında ilk sırada yer alan ters lale, kardelen, aslanpençesi ve nilüfer gibi endemik bitkiler koruma altına alındı. Dünyada nesli tehlikeye giren ve ilaç endüstrisinde kullanılan ''Censiyan '' bitkisi Kütahya’da koruma altına alındı. (Arşiv) (AA - Anadolu Ajansı)