AA muhabirinin derlediği bilgilere göre, sağlık hizmetlerinde ulaşımı kolaylaştırmak için kentteki 45 noktada kurulan acil sağlık istasyonlarında, 669 personel görev yapıyor.

Hava ambulansının yanı sıra 70 kara ambulansıyla hizmet veren sağlık çalışanları, vakalara daha hızlı müdahale için yoğun çaba gösteriyor.

Kentte 2020-2025 yılları arasında 247 boğulma vakasına müdahale eden ekipler, dakikalarla yarıştıkları olaylara karşı aldıkları eğitimle güçleniyor.

Sürekli teyakkuzda olan ekipler, boğulma vakalarına en hızlı şekilde müdahale etmek için teorik eğitimin yanı sıra uygulamalı vaka eğitimlerini de sürdürüyor.

İl Sağlık Müdürlüğü koordinasyonunda gerçekleştirilen eğitimlerde, ekipler denizde dalga ve akıntılara karşı boğulma tehlikesi geçirenlere karşı hızlı müdahale senaryoları üzerinde çalışıyor.

İleri yaşam desteğine yönelik uygulamalı pratik bilgiler alan ekipler, gerçeği aratmayan tatbikatlarla olası vakalara hazırlanıyor.

112 Acil Çağrı merkezlerine gelen ihbarların ardından harekete geçen ekipler, ambulanslarla en kısa sürede göreve çıkıyor.

Sağlık Bakanlığının sunduğu imkanlarla ihtiyaçları olan teçhizatla donatılan ekipler, ilk müdahalelerini yaptıkları vakaları güvenle sağlık merkezlerine ulaştırabilmek için mücadele veriyor.

"İlk yardım bilen varsa insanı hayatta tutabiliyor"

İl Ambulans Servisi Başhekimliği'nde görevli Acil Tıp Teknisyeni Mustafa Bilgin, AA muhabirine, ekiplerin 2020-2025 arasında 240, bu yıl içinde de 7 boğulma vakasına müdahale ettiğini söyledi.

Ekiplerle mevsimsel vakalara yönelik tatbikatlar düzenlediklerini belirten Bilgin, "Şu an yaz mevsimi yaklaştığı için en çok görülen vakalarımız suda boğulmalar. Biz de ekiplerimize suda boğulma vakalarına hazırlıklı olabilmeleri için sürekli tatbikatlar düzenliyoruz." diye konuştu.

Bilgin, amaçlarının suda boğulma vakalarına eksiksiz müdahale sağlayabilmek olduğuna dikkati çekerek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bunun için sadece ekiplerimizin çabası yeterli değil. İnsanımızın ilk yardım bilgisine sahip olması gerekiyor. Vaka ihbarından sonra olay yerine ulaşana kadar belli bir süre geçebiliyor. Bu süre esnasında eğer alanda bir ilk yardım bilen varsa insanı hayatta tutabiliyor. Dolayısıyla bizim müdahale şansımızı da artırıyor. Bebek, çocuk, erişkin fark etmeksizin sağ kalımlarını artırmış oluyoruz."

Bir diğer hedeflerinin de ilk yardım eğitimlerini artırarak toplumu yönlendirebilmek olduğunu dile getiren Bilgin, şöyle devam etti:

"Böyle olursa biz gelene kadar ölümle kalım arasındaki zincirin en büyük halkasını ilk yardımcılar oluşturacaktır. Tavsiyem, herkes mutlaka ilk yardım bilgisine sahip olsun. Ayrıca, suda boğulma vakaları maalesef artıyor. Böyle bir durumla karşılaştığımız zaman hastayı sudan çıkarttıktan sonra eğer ilk yardım bilgisi yoksa yüksek sesle 'İlk yardım bilgisi olan var mı?' diye seslensinler. En azından ilk yardım bilgisi olan birisi olay yerine gelirse, ilk müdahaleye başlamış olur. Daha sonra sakin kalıp 112'yi aramak gerekiyor."

"Tatbikatlar sayesinde tüm ekipler vakalara hazır oluyor"

Bilgin, 112 komuta merkezinin adım adım insanları yönlendirdiğine işaret ederek, "Ekiplerimiz zaten en kısa zamanda gelecek. Ekiplerimiz geldikten sonra biz profesyonel olarak ileri yaşam desteğine başlıyoruz. Ekiplerimizi geliştirmek için de sürekli tatbikatlar yapıyoruz." dedi.

Denize girilecek noktalara dikkat edilmesi gerektiğine dikkati çeken Bilgin, "Cankurtaran olmadan o alanda denize girmesinler çünkü Karadeniz'in özellikleri farklı. İki metre gidip üçüncü metrede derinlik değişebiliyor. Yüzme bilmeden de denize girmek zaten tavsiyemiz değil." diye konuştu.

Bilgin, amaçlarının ekipleri sürekli zinde tutabilmek olduğunu belirterek, "Dolayısıyla bir vakayla sürekli karşılaşmayabilirsiniz veya Trabzon'daki bir istasyon karşılaştıkça diğeri karşılaşmayabilir. Bu tatbikatlar sayesinde tüm ekipler hem teyakkuzda oluyor hem de tüm vakalara hazır durumda oluyor." ifadelerini kullandı.

"Daha gerçeğine hazır olmaya çalışıyoruz"

Acil Tıp Teknisyeni Selami Aksu da vaka eğitimlerinin önemine değinerek, "Birçok eğitimimiz var. Bu eğitimler bizim için çok önemli çünkü sürekli karşılaştığımız durumlar değil. Sürekli karşılaştığımız durumlar olmadığı için de kendimizi zinde tutmak için her zaman bu şekilde tatbikatlar yaparak, gerçeğini aratmayacak şekilde daha gerçeğine hazır olmaya çalışıyoruz." değerlendirmesinde bulundu.

Yaşanan olaylarda hastaya ileri yaşam desteği uyguladıklarını ifade eden Aksu, "Yapılan ilk yardımla, kalp masajlarıyla birlikte aslında hastanın hayati fonksiyonları bir nebze de olsa devam etmiş oluyor. Bizim yapmış olduğumuz ileri yaşam desteğinin kalitesi bu anlamda daha çok artmış oluyor ve hayata dönüşü kişinin daha çok sağlanmış oluyor." şeklinde konuştu.