Dolar
39.26
Euro
44.61
Altın
3,308.23
ETH/USDT
2,487.60
BTC/USDT
104,533.00
BIST 100
9,019.57
Gündem

3. Uluslararası Aile Sempozyumu'nda "Diasporada Türk Ailesi" konuşuldu

Prof. Dr. Sami Şener'in başkanlığında gerçekleştirilen "Göç ve Aile" oturumunda, Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dr. Öğretim Üyesi Zehra Işık, Almanya özelinde yaptığı "Diasporada Türk Ailesi" çalışması üzerine sunum gerçekleştirdi.

Mücahit Türetken, Rüveyda Mina Meral  | 31.05.2025 - Güncelleme : 31.05.2025
3. Uluslararası Aile Sempozyumu'nda "Diasporada Türk Ailesi" konuşuldu

İstanbul

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının katkılarıyla, İstanbul Aile Vakfı tarafından "21. Yüzyılda Aile Olmak" temasıyla düzenlenen ve Anadolu Ajansının (AA) global iletişim ortağı olduğu "3. Uluslararası Aile Sempozyumu" oturumlarla devam ediyor.

Demokrasi ve Özgürlükler Adası'ndaki sempozyumda, emekli öğretim üyesi Prof. Dr. Sami Şener'in başkanlığında gerçekleştirilen "Göç ve Aile" oturumunda, Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dr. Öğretim Üyesi Zehra Işık, Almanya özelinde yaptığı "Diasporada Türk Ailesi" çalışması üzerine sunum gerçekleştirdi.

📲 Artık haberler size gelsin
AA'nın WhatsApp kanallarına katılın, önemli gelişmeler cebinize düşsün.

🔹 Gündemdeki gelişmeler, özel haber, analiz, fotoğraf ve videolar için Anadolu Ajansı
🔹 Anlık gelişmeler için AA Canlı

Almanya üzerinde yapılan çalışmalarda, dördüncü kuşağın ilk üç kuşaktan çok karakteristik farklılıklarının görüldüğünü dile getiren Işık, "Ben de doğrusu bunu araştırmak için anneler ve kızları özelinde bir çalışma yapmaya karar verdim. Çocukların ciddi anlamda bir dil problemi var. Yani artık ana dilleri Türkçe değil, Almanca. Bir toplumda kadının değişmesi, kadınların birbirine, annelerin kızlarına aktardığı değerlerin değişmesi, o toplumda ailenin de değişmesi demektir. Almanya'daki Türklerde de doğum oranında, aile olmada bir düşüş, yalnız yaşama olgusunda ve boşanma oranlarında bir artış var." ifadelerini kullandı.

Dördüncü kuşak gençlerin çok kültürlü bir yapısı bulunduğunu belirten Işık, ikinci ve üçüncü kuşağın hala Türk dizilerini ve Türk siyasi programlarını, dördüncü kuşağın ise Alman televizyon kanallarını izlediğini dile getirdi.

Işık, ilk üç kuşağın aksine dördüncü kuşağın Almanlarla sosyalleştiğini ifade ederek, şöyle konuştu:

"LGBT akımlarına karşı ilk üç kuşağın oldukça katı bir tutumu var. Ama dördüncü kuşak tabii ki bütün eğitim basamaklarını orada geçirdiği için daha toleranslı. 'Kendim LGBT üyesi olmayabilirim ama onun yaşam tarzına karışma hakkım yok. O onun bireysel tercihidir ve hakkıdır.' diye cümleler kullandılar. Çocuklarını kreşe gönderiyorlar ama LGBT üyesi eşcinsel bir çiftin çocuğuyla sınıf arkadaşı olabiliyor. Veya çocuğun öğretmeni eşcinsel olabiliyor."

Dissosiyatif Kimlik Bozukluğu

"Aile Psikolojisi" başlıklı oturumda konuşan Uzman Klinik Psikolog Zeynep Türkkan da "Gerilmiş Bağlar Parçalanmış Kimlikler: Dissosiyatif Kimlik Bozukluğu Üzerine Aile Odaklı Vaka İncelemesi" başlıklı bildiri sundu.

Dissosiyatif Kimlik Bozukluğunun yaygın bir bozukluk olduğunu vurgulayan Türkkan, "Dissosiyatif Kimlik Bozukluğu, kimliğe etkilerinin ötesinde bilinç, kendin olmak, zaman ve mekan algısını bozabilen çok yönlü bir bozukluk. Sadece kimliği bozmuyor, birçok alanda bozukluğa neden oluyor. Yani dışarıda gözüken bir kişilik yapısı var fakat içerisinde birçok farklı kişiliklerin, zihin yapılarının bulunabildiği bir bozukluk." dedi.

Travmanın atlatılmasında ailenin yerine işaret eden Türkkan, ailenin koruması, kucaklaması, sevgisi, iletişimi ve değer vermesinin önemli olduğunu kaydetti.

Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.