Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Cenevre'deki Silahsızlanma Konferansı'na çevrim içi katılarak, silah kontrolü, nükleer silah ve uzayda silahlanma meselelerine ilişkin açıklamalarda bulundu.

Uzayda silahlanma yarışı tehdidinin büyüdüğüne dikkati çeken Lavrov, ABD ve müttefiklerinin uzayda silah sistemlerinin konuşlandırılması yönünde adımlar attığını belirtti.

Lavrov, uzayın barışçıl amaçlarla araştırılmasından yana olduklarını vurgulayarak, Çin ile bu konuda anlaşma tasarısı hazırladıklarını aktardı.

"Uluslararası toplum için öneme sahip yönlerde çabaları aktifleştirmeye çağırıyoruz"

NATO’nun nükleer silah alanındaki eylemlerine değinen Lavrov, NATO’nun Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Anlaşması'na (NPT) karşı adımlar attığına dikkati çekti.

Lavrov, bunun kabul edilemez olduğunun altını çizerek, "Amerikan nükleer silahlarının ABD’ye geri gönderilmesi ve bu silahların yabancı ülkelerde konuşlandırılmasıyla ilgili altyapının ortadan kaldırılması gerekiyor." dedi.

NPT bağlamında, Orta Doğu'da nükleer ve diğer kitle imha silahlarından arındırılmış bölgenin oluşturulmasıyla ilgili sorunların çözümüne yönelik yapıcı yaklaşımlara ihtiyaç duyulduğunu belirten Lavrov, "Bu, İran nükleer anlaşmasının etrafındaki durum için de geçerlidir. Başta ABD’nin yeni yönetimi olmak üzere, herkesi uluslararası toplum için öneme sahip yönlerde çabaları aktifleştirmeye çağırıyoruz." diye konuştu.

"Rusya-ABD ilişkilerinde öngörülebilirlik seviyesi sağlandı"

Lavrov, ABD ve Rusya arasında imzalanan Yeni Stratejik Silahların Azaltılması Anlaşması'nın (Yeni START) uzatıldığını da anımsatarak, şunları kaydetti:

"Böylece en büyük nükleer cephaneye sahip olan Rusya ve ABD arasındaki ilişkilerde öngörülebilirlik seviyesi sağlandı. Ayrıca stratejik istikrarı etkileyen tüm faktörlerin dikkate alınması zorunluğuyla, silah kontrolü konusunda ilerideki müzakerelerin temeli oluşturuldu."

Silah kontrolü meselesine de değinen Lavrov, "Uluslararası alandaki silah kontrol mimarisinin daha fazla bozulmasını önlemek için her zamankinden daha yapıcı bir diyaloğa ihtiyaç var." dedi.