İsrail basınında yer alan haberlere göre, Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Noel Barrot'un Doğu Kudüs'teki Pater Noster Kilisesi'ne yapacağı ziyaret öncesi İsrail polisi ile Fransız jandarmalar arasında gerginlik yaşandı.

Fransız jandarmalar, İsrail polisinin Fransa toprağı statüsünde olan Pater Noster Kilisesi'ne girmesini istemedi.

Bunun üzerine İsrail polisi ile Fransız jandarmalar arasındaki gerginlik tırmandı.

İsrail polisi, 2 Fransız jandarmayı gözaltına alarak polis aracıyla bölgeden götürdü.

Öte yandan, Fransız jandarmaların gözaltına alındığı anlara ait görüntü sosyal medyada yayımlandı.

Kayıtlarda, İsrail polisinin Fransız jandarmasını gözaltına almaya çalıştığı, Fransız jandarmanın da kendisine dokunulmamasını istediği duyuluyor.

Bunun üzerine İsrail polisinin kolunu sıktığı Fransız jandarmalardan birini yere yatırarak gözaltına aldığı kameraya yansıyor.

Daha sonra 2 Fransız jandarma, polis aracına bindirilerek bölgeden götürülüyor.

Fransa: İsrail polisinin gözaltına aldığı 2 kişi, Fransa konsolosluk çalışanı

İsrail polisinin işgal altındaki Doğu Kudüs'te Fransa toprağı statüsündeki Pater Noster Kilisesi'nde gözaltına aldığı ve ardından serbest bıraktığı 2 kişinin, Fransa Konsolosluk çalışanı olduğu bildirildi.

Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Noel Barrot, X hesabından yaptığı paylaşımda, "İsrail güvenliği, Fransa mülkü olan Eleona'ya silahlı bir şekilde girdi. Bu sebeple buraya girmeyi reddettim." ifadelerini kullandı.

Barrot, sonrasında 2 Fransa Konsolosluk çalışanının gözaltına alındığını ve ardından serbest bırakıldığını belirtti.

Fransız Bakan, "Bölgede durumların yatıştırılması için çalışıyorken bu eylemleri şiddetle kınıyorum." açıklamasında bulundu.

İsrail basınındaki haberlere göre, Barrot'nun Doğu Kudüs'teki Pater Noster Kilisesi'ne (Eleona) 7 Kasım'da yapacağı ziyaret öncesi İsrail polisi ile Fransız jandarmalar arasında gerginlik yaşanmıştı.

Fransız jandarmalar, İsrail polisinin Fransa toprağı statüsünde olan Pater Noster Kilisesi'ne girmesini istememişti.

İsrail polisi, 2 Fransız jandarmayı gözaltına alarak polis aracıyla bölgeden götürmüştü.

Fransa Dışişleri Bakanlığı, 2 Fransız'ın serbest bırakıldığını açıklamıştı.

Fransa Dışişleri Bakanı Barrot'tan tepki

Fransız basınındaki haberlere göre, Dışişleri Bakanı Barrot, Fransız mülkiyeti olan alana İsrail polisinin izinsiz ve silahlı bir şekilde girdiğini belirtti.

Barrot, bu durumun kabul edilmez olduğunu ifade etti.

İsrail polisinin Pater Noster Kilisesi'nin bulunduğu alandan çıkmayı reddettiğini belirten Barrot, bugün bu alana giremeyeceğini bildirdi.

Barrot, Fransa'nın, sorumluluğu altındaki bir alana yapılan bu ihlalin İsrail ile güçlendirmeye çalıştığı bağları zayıflattığını kaydetti.

Bölgedeki bir gazetecinin, bu olayın sonuçları olup olmayacağına ilişkin sorusuna Barrot, "Daha önce de size cevap verdiğim gibi bu durum kabul edilemez. Fransa'nın Kudüs'teki 4 mülkünün bütünlüğüne saygı duyulmalı." karşılığını verdi.

Fransa Dışişleri Bakanlığının sitesinden yapılan açıklamada da Barrot'nun müdahalesi sonucu diplomatik statüsü bulunan söz konusu 2 Fransız jandarmanın serbest bırakıldığı belirtildi.

Açıklamada, İsrail güvenlik güçlerinin eylemlerinin kınandığı ifade edilerek, gelecek günlerde İsrail'in Paris Büyükelçisi Joshua Zarka'nın Bakanlığa çağırılacağı bildirildi.

İsrail Başbakanlık Ofisi’nin bir subayın “hassas görüntülerini” elinde tuttuğu iddiası

İsrail Başbakanlık Ofisi'nin İsrail ordusunda bir subayın "hassas ve kişisel görüntülerini" elinde tuttuğu iddia edildi.

İsrail devlet televizyonu KAN'ın haberinde, İsrail Genelkurmay Başkanlığı’na iki ay önce Başbakanlık Ofisi’nin bir İsrail ordusu subayının “hassas ve kişisel görüntülerini” elinde tuttuğuna ilişkin şikayette bulunulduğu öne sürüldü.

Haberde, subayın daha önce Başbakanlık Ofisi’nde çalıştığı, söz konusu görüntülerin “kötü niyetlerle” saklandığı endişeleri üzerine şikayette bulunulduğu iddia edildi.

Habere göre bu, Netanyahu'nun ofisi ile İsrail ordusu ve güvenlik teşkilatı arasındaki “gergin ilişkiyi kanıtlayan diğer bir olay” oldu.

İsrail’de yayın yapan Kanal 12’nin haberinde ise Başbakanlık Ofisi’nde çalışan "üst düzey iki yetkilinin" güvenlik kameralarından alınan söz konusu “hassas görüntülerin” sızdırılmasında rolü olup olmadığına ilişkin bir soruşturma yürütüldüğü belirtildi.

İddia edilen olaya ilişkin çok az ayrıntı bulunurken, yürütülen soruşturmaya basın yasağı getirildi.

Başbakanlık Ofisi, kendilerine karşı kampanya yürütüldüğünü iddia ediyor

İsrail polisinin Gazze Şeridi’ne yönelik 7 Ekim 2023’te başlayan saldırıların ilk günlerine ilişkin soruşturma yürüttüğü duyurulmuş, Başbakan Binyamin Netanyahu'nun ofisi ise bunun kendilerine yönelik olduğunu savunmuştu.

Başbakanlık Ofisi’nden İsrail polisinin yolsuzlukla mücadele birimince altı aydır gizli bir şekilde yürütülen kriminal soruşturma hakkında yapılan açıklamada, “Savaşın ortasında Başbakanlığa karşı görülmemiş bir kampanya yürütülüyor.” ifadelerine yer verilmişti.

İsrail'de daha önce Başbakanlık Ofisinden "gizli belgelerin sızdırılması skandalı" yaşanmıştı.

Söz konusu olaya ilişkin soruşturmada aralarında Başbakan Binyamin Netanyahu'nun yardımcılarından Eliezer Feldstein'ın da bulunduğu 5 kişi gözaltına alınmıştı.

Hamas'a ait olduğu öne sürülen sahte belgelerin kamuoyunu manipüle etmek amacıyla Başbakanlık Ofisince yabancı basına servis edildiği anlaşılmıştı.

İsrail basınında, söz konusu olayın "İsrail güvenlik teşkilatında büyük endişe ve öfkeye yol açtığı ve bunun, Başbakan Binyamin Netanyahu ve yakın çalışma arkadaşları ile askeri yetkililer arasında gerginliği yükselteceğinin öngörüldüğü" yorumu yapılmıştı.