Göçmen işçilerin haklarının korunması sözleşmesi, bu konudaki tek bağlayıcı metin
İstinye Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Osman Can Ünver, "Tüm Göçmen İşçiler ve Aile Fertlerinin Haklarının Korunması Uluslararası Sözleşmesi"nin göçmen hakları konusunda tek bağlayıcı metin olduğunu belirtti.
Ankara
"Tüm Göçmen İşçiler ve Aile Fertlerinin Haklarının Korunması Uluslararası Sözleşmesi"nin uygulanmasını izleyen Tüm Göçmen İşçilerin ve Aile Fertlerinin Haklarının Korunması Komitesine 2024-2027 dönemi için üye seçilen Ünver, AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.
Söz konusu sözleşmenin dünyada göçmen haklarının savunulması konusunda yegane bağlayıcı metin olduğunu anlatan Ünver, "Ülkeler, sözleşmeye dahil olma hakkıyla taahhütlerini yerine getirmeye söz vermişlerdir. Fakat bu zengin kuzey ülkeleri, bu konuda son derece çekimser davranırlar, reddederler. Sözleşmeye taraf olan ülkeler genelde Afrika ve Güney Amerika'daki gibi küresel güney ülkeleridir. Avrupa'dan sadece 4 ülke vardır: Arnavutluk, Bosna Hersek, Türkiye ve Azerbaycan." dedi.
Sözleşmeye taraf olmak isteyenlere Avrupa Birliği'nin engel olduğuna işaret eden Ünver, buna Sırbistan örneğini verdi. Ünver, Sırbistan'ın sözleşmeye taraf olma niyetinde olduğunu ancak AB'nin sözleşmeyi kabul etmesi halinde AB üyeliğinden vazgeçmesi gerektiği şeklinde mesajlar verdiğini aktardı.
Sözleşmenin 1990'da imzalandığını ve komitenin 1994'te oluştuğunu anımsatan Ünver, 2001'de sözleşmenin Türkiye Büyük Millet Meclisinde kabulüyle Türkiye'nin de taraf olduğunu ifade etti.
Ünver, motivasyonlarının yurt dışında yaşayan vatandaşlar olduğunu ve onların haklarının korunmasının önemli ölçüde gönderen ülkenin sorumluluğu olarak görüldüğünü belirtti.
Türkiye'nin bugüne kadar vazifelerini yerine getirdiğini, dışardaki teşkilatları ve içerdeki politikalarıyla yurt dışındaki vatandaşlarına sahip çıkarak örnek teşkil ettiğini vurgulayan Ünver, "Dünyada bugünkü konumumuza baktığımızda göç konusunda söz sahibi ülkelerden biri haline geldik. Türkiye, şu an sürekli yurt dışına göç vermiyor belki ama 1960'larda başlayan iş gücü göçü çerçevesinde olduğu gibi devletin kurumlarının denetiminde gözetiminde bir iş gücü ihracı çok söz konusu değil." dedi.
Ünver, Türkiye'nin tarih boyunca coğrafi konumu nedeniyle transit, daima göç kabul eden, göç süreçlerinde yer alan bir ülke olduğunu ve dünyada en çok sığınmacı kabul eden ülke haline geldiğini kaydetti.
Türkiye norm ve standart belirleyen ülkelerden biri
Sığınmacıların da işe girdikleri andan itibaren sözleşme kapsamına girerek göçmen işçi haline geldiğini aktaran Ünver, Türkiye'nin bu konuda taahhütleri olduğunu, dünyada norm ve standart belirleyen ülkelerden biri haline geldiğini dile getirdi.
Ünver, komiteye üçüncü kez üyeliği için Dışişleri Bakanlığı'nın ciddi bir çalışma yürüttüğünü anlatarak, "Türkiye, esas itibarıyla göç konusunda önemli sınavları başarıyla geçmiştir." dedi.
Komitenin yalnızca sözleşmeye taraf ülkelerin taahhütleri uygulama durumlarını incelediğini söyleyen Ünver, 8 senede bu ülkelerden resmi ve sivil toplum örgütü heyetlerinin raporlarını değerlendirdiklerini ve sonuç olarak genellikle eleştirel bir rapor ve öneriler sunduklarını aktardı.
Ünver, sözleşmenin daha geniş çevrelerce onaylanmasıyla ilgili bir koordinatörlük görevi üstlendiğini ve çeşitli coğrafyalarda sözleşmenin daha fazla tanıtılması ve işlerlik kazanması için çalışma yürüttüklerini anlattı.
"Esas olan insandır"
Ünver, Türkiye'nin göç ve göçmenler konusunda birçok ülkeyle karşılaştırıldığında insanı gözeten politikaları olduğuna dikkati çekerek, "Bu politikalardan dolayı hükümetler çok eleştiriye uğruyor ama esas olan insandır, insanın hakkıdır." dedi.
Türkiye'de göçle ilgili altyapının 2013-2014 döneminden itibaren hemen hemen tamamlandığını kaydeden Ünver, Türkiye'nin ihtiyacı olan ülkelere göç yönetimi desteğinde de bulunabileceğini, bunun için potansiyeli, birikimi ve yeterli elemanı olduğunu dile getirdi.
Almanya'da eğitim aldıktan sonra 1979'dan bu yana hem yurt dışında hem de Türkiye'de göçmenlerle ilgili çalışmalarda bulunan Ünver, 2007'ye kadar Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nda çalıştıktan sonra İstinye Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümünde akademisyen olarak görev yapmaya başladı.
Türkiye tarafından Tüm Göçmen İşçilerin ve Aile Fertlerinin Haklarının Korunması Komitesine ilk kez 2015'te aday gösterilen Ünver, görev süresinin son 2,5 yılını komite başkanı olarak geçirdi.
Ünver, 2019'daki seçimi kazanmasının ardından şimdi üçüncü dönem için komiteye seçildi.
Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.