Dolar
42.44
Euro
48.89
Altın
4,063.81
ETH/USDT
2,714.10
BTC/USDT
83,533.00
BIST 100
10,922.86
Dünya

Fransa'da Lafarge'ın yargılandığı davada, sivil taraf dinlenildi

Fransa'da, çimento firması Lafarge'ın "terör örgütünü finanse etmek" suçlamasıyla yargılandığı davada mahkeme, sivil tarafın ifadelerini dinledi.

Esra Taşkın  | 21.11.2025 - Güncelleme : 21.11.2025
Fransa'da Lafarge'ın yargılandığı davada, sivil taraf dinlenildi

Paris

Tüzel kişi olarak Lafarge ile 8 sanığın aynı suçlamayla yargılandığı davanın duruşmaları, Paris Ceza Mahkemesinde devam ediyor.

Bugünkü duruşmada, sanıklar savcılığın sorularını cevaplarken, davanın sivil tarafından bazı isimler dinlenildi.

📲 Artık haberler size gelsin
AA'nın WhatsApp kanallarına katılın, önemli gelişmeler cebinize düşsün.

🔹 Gündemdeki gelişmeler, özel haber, analiz, fotoğraf ve videolar için Anadolu Ajansı
🔹 Anlık gelişmeler için AA Canlı

Sivil taraf olan Berlin merkezli Avrupa Anayasa ve İnsan Hakları Merkezi (ECCHR) bünyesinde Firmalar ve İnsan Hakları Birimi Eş Müdürü Cannelle Lavite, yolsuzlukla mücadele sivil toplum kuruluşu Sherpa ve Lafarge'ın 11 eski çalışanıyla birlikte 2016'da firmaya karşı Fransa'da sundukları şikayet dilekçesi üzerine çalıştıklarını anlattı.

Bu dilekçeyi sunduktan sonra, Lafarge'ın başka eski Suriyeli çalışanlarının kendileriyle iletişime geçtiğini ve onların hikayelerini dinlediklerini dile getiren Lavite, "Silahlı grupların artan şiddetini, kontrol noktalarının artan şiddetini, kaçırılma korkusunu bizlere anlattılar." şeklinde konuştu.

Lavite, Lafarge'ın eski Suriyeli çalışanlarının, firmanın Fransız çalışanları tahliye ederken, kendilerinin bölgede kalmasına anlam veremediklerini ve çimento fabrikasına yönelik 2014'te yapılan saldırıdan sonra bölgeden nasıl kaçtığını da anlattığını aktardı.

"Firmalar, faaliyetlerinden sorumlu tutulmalı"

Sherpa üyesi Anna Kiefer, Lafarge'ın terör örgütlerine yaptığı iddia edilen ödemeler hakkında "Derneğimiz, bu finansmanların eski Suriyeli çalışanlar üzerindeki etkilerini öne çıkarmak istiyor." şeklinde konuştu.

Kiefer, Le Monde gazetesinde 2016'da Lafarge hakkında yayınladığı haberin ardından bu meseleyle ilgili çalışmaya başladıklarını anlatarak, "Firmalar, faaliyetlerinden sorumlu tutulmalı." dedi.

"Bu dava, terör olgusunun temel bir yönünü aydınlatmaya katkı sağlıyor"

Toplu Kaza Mağdurlarının Ulusal Federasyonu (FENVAC) üyesi Chantal Cutajar, "finansmanın, terör örgütlerinin gelişmesine sebep olduğunu" kaydetti.

Cutajar, terör mağdurlarını korumak için terörün nasıl geliştiğinin anlaşılması gerektiğini vurgulayarak, "Bu dava, terör olgusunun temel bir yönünü aydınlatmaya katkı sağlıyor." yorumunda bulundu.

Lafarge'ın Suriye'deki yan kuruluşu Lafarge Çimento Suriye'nin (LCS) 2008-2014 yıllarındaki eski CEO'su sanık Bruno Pescheux, Lafarge'ın farklı ülkelerdeki temsilcilerinin özgürlüğünün sınırlı olduğunu ve çalışanların işe alınmasıyla ilgili tamamen serbest olmadığı değerlendirmesinde bulundu.

Norveç'te bir dönem istihbarat için çalışmış ve 2011-2013 yıllarında Lafarge'da güvenlik personeli olarak görev yapan sanık Jacob Waerness, firma için Şam, Halep ve çimento fabrikasının etrafında bilgiler edindiğini ifade etti.

Suriye'deki işi kabul ettiğinde bölgede sükunetin hakim olduğunu dile getiren Waerness, burada işe başladığında teröristlerle buluşmaya gideceğine dair bir emare olmadığının değerlendirmesinde bulundu.

Waerness, 2011'de devrik Esad rejiminin kontrol noktalarından geçtiğini ancak burada herhangi bir ödeme yapmadığını söyledi.

"Bu talep bana ulaşmadı"

Lafarge'ın 2006-2015 yılları arasındaki CEO'su sanık Bruno Lafont, firma için çalışan kişilerin çok fazla seyahat ettiğini ve bu konuda belirli önlemlerin alınması gerektiğini belirtti.

Lafont, firma bünyesinde bir güvenlik komitesinin kurulduğunu kaydederek, "Bağımsız olmasını istiyordum, müdahale etmiyordum, raporlar talep etmiyordum." şeklinde konuştu.

Suriye'deki çimento fabrikasının kapatılması yönünde o dönem kendisine bilgi iletilmesi halinde buna olumlu bir yanıt vermiş olacağını aktaran Lafont, "Bu talep bana ulaşmadı." dedi.

Lafont, Suriye'de firmanın durumuyla ilgili kendisine firma bünyesinde söylenenlere güvendiğine işaret ederek, "(LCS'nin durumuyla ilgili) Saatlerce konuşmadık." diye konuştu.

Savcılığın, Lafarge'ın 2012-2015'te Operasyonlardan Sorumlu eski Müdür Yardımcısı Christian Herrault'un firmanın Suriye'deki durumundan endişe etmesine rağmen bunları kendisine neden aktarmadığına ilişkin sorusuna Lafont, "Bu meselenin başından bu yana kendime çok sayıda soru sordum ancak şu anda benim spekülasyon yapmamı istiyorsunuz." şeklinde yanıt verdi.

Lafont, Herrault'un aldığı riski göz önünde bulundurmamış olabileceğini ifade ederek, kendisinin "çok katı olduğu ve Suriye'deki çimento fabrikanın kapanmasına asla izin vermeyeceği" yönünde duyumlar aldığını dile getirdi.

Sanık Herrault, firmalarının yerel çalışanların daha fazla sorumluluk almasını istediklerini ve Lafarge'la ilgili gerekli tüm bilgileri Lafont'a ilettiğini savundu.

Farklı sanıklar, sivil tarafların avukatlarının yönelttiği sorulara yanıt vermedi.

AA, Lafarge'ın DEAŞ'ı finanse ettiğini kanıtlayan belgeleri yayımlamıştı

Anadolu Ajansı (AA), 7 Eylül 2021'de Fransız şirketi Lafarge'ın, terör örgütü DEAŞ'ı Fransız istihbaratının bilgisi dahilinde finanse ettiğini kanıtlayan belgeleri yayımlamış, bu belgeler dünya genelinde geniş yankı bulmuştu.

Belgelere göre, Lafarge, terör örgütü DEAŞ ile ilişkisi konusunda Fransız istihbarat servislerini sürekli bilgilendirdi. Fransız istihbarat ve devlet kurumları, Lafarge'ı terörü finanse ederek insanlığa karşı suç işlediği konusunda uyarmadı ve bu durumu gizli tutanaklarda itiraf etti. DEAŞ, Lafarge'dan aldığı çimentoları sığınak ve tünel yapımında kullandı.

Şirket hakkında Haziran 2017'de açılan soruşturma kapsamında Lafarge'ın Yönetim Kurulu Başkanı Bruno Lafont'un da aralarında bulunduğu bazı üst düzey yöneticiler, "teröre finansman sağlamakla" suçlanmıştı.

Haziran 2018'de şirkete yöneltilen "insanlığa karşı suçlara ortak olmak" suçlaması, Kasım 2019'da düşürülmüştü.

Davaya müdahil sivil taraflar, yolsuzlukla mücadele sivil toplum kuruluşu Sherpa ile Avrupa Anayasa ve İnsan Hakları Merkezi, suçlamanın düşürülmesine itiraz ederek Yargıtay'a başvurmuştu.

Fransa Yargıtay'ı, 7 Eylül 2021'de Lafarge'ın Suriye'de DEAŞ'lı teröristleri finanse etmesi nedeniyle "insanlığa karşı suça ortak olmak" suçlamasının yöneltilebilmesinin önünü açan kararı almıştı.

Paris Temyiz Mahkemesi, AA'nın ulaştığı belgelerle Suriye'de terör örgütü DEAŞ'a finansman sağladığı ispatlanan Fransız çimento şirketi Lafarge hakkında 18 Mayıs 2022'de "insanlığa karşı suça ortak olma" iddiasıyla soruşturma açılmasını onaylamıştı.

Ocak 2024'te Fransız Yargıtay'ı, çimento devi Lafarge'a yöneltilen "insanlığa karşı suça ortaklık" suçlamalarının düşürülmesine ilişkin talebi reddederek soruşturmanın devamına karar vermişti.

Soruşturmadan sorumlu 3 sorgu hakimi, 16 Ekim 2024'te Lafarge grubu ve şirketin 4 eski yöneticisinin, terör örgütünü finanse ettikleri ve DEAŞ dahil terör örgütleri ile her türlü finansal ve ticari ilişkiyi yasaklayan Avrupa Birliğinin (AB) ambargosunu ihlal ettikleri suçlamalarıyla yargılanmasına karar vermişti.

Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.