
Çeviri derneklerince, Gladyo savcısı Senatör Felice Casson'un sunumu sırasında yaşanan krize ilişkin ortak açıklama yapıldı.***
ANKARA
Çeviri Derneği, Çeviri İşletmeleri Derneği, Çevirmenler Meslek Birliği'nden yapılan ortak açıklamada, basında ''İtalyanca çeviri krizi'' olarak yer bulan olayda, hem çeviri yapmak üzere çağrılan öğrenciler hem de toplantının katılımcılarının zor durumda kaldığı ifade edildi.
Öğrencilerin yaşadığı sıkıntılı anların, çeviri etkinliğindeki bu aksaklığın sadece görünen yüzü olduğu kaydedilen açıklamada, şöyle denildi:
''Olayın aynı zamanda mağduru olan öğrencilerin görüntüleri, maalesef topluma eğlencelik malzeme olarak yansımıştır. Şimdi gülmeyi bırakıp düşünme zamanı, çeviri nasıl bir iştir ve taraflara yüklediği sorumluluk nedir diye. Deneyimsiz kişilerin çeviri hayatlarını karartabilen bu tür vakalar maalesef istisna değil. Asıl neden ise toplum ve kurumlar olarak çeviriye bakıştaki yanlışlıkta yatıyor. Çevirinin ciddiyetinin farkında olmamak, ucuza iş çıkarma mantığıyla da birleşince, krizlere davetiye çıkarılmış oluyor.''
Açıklamada, çevirinin, tüm alanları gibi sözlü çevirinin de dilsel, zihinsel ve iletişimsel bakımdan karmaşık bir iş olduğu ve organizatörden katılımcısına, konuşmacıdan çevirmenine çok farklı sosyal aktörleri içeren, kendi uzmanlaşmasını gerektiren bir süreç ve etkinlik olduğu vurgulandı.
Dolayısıyla tüm bu aktörlerin zincirleme sorumluluğu bulunduğu belirtilen açıklamada, ''Medyanın çeşitli köşelerinde belirtildiği gibi sorunun özü 'öğrencilerin hukuk terimlerini' bilmemesi şeklinde de açıklanamaz. Böylesine özellikli bir toplantıda, gerekli donanıma, mesleki deneyime ve yeterliklere sahip çevirmenlerin görev alması gerektiği açıktır'' denildi.
Sözlü çeviri işlerinde uzmanlaşmış ve altyapısını oluşturmuş bir organizatör kuruluşun, böyle bir fiyaskoya yol açmayacak önlemleri kolaylıkla alabileceğine işaret edilen açıklamada, şunlar kaydedildi:
''İşinin ehli ve sorumlulukla hareket eden bir kuruluş, az bilinen dillerde de süreci sağlıklı biçimde yönetebilir. Sözlü çeviri işi öncesinde gerekli bilgilendirmenin yapılması, konu ve konuşmacı hakkında ayrıntılı bir bilgi akışının sağlanması, sağlıklı ve etkin bir çeviri için olmazsa olmaz koşullardandır.
Bu olayın, çevirmen adayı öğrencilerin mesleki gelişimlerine de zarar verdiği açıktır. Mesleğe hazırlık eğitimi ve meslek içi eğitimler, çevirmen adaylarının hırpalanmadan alana dahil olmalarını sağlar. Böyle bir temel sağlandığında, çeviri sektöründe nitelik de yükselir ve hangi işin kim tarafından nasıl sağlıklı biçimde yapılabileceği önceden kestirilebilir. Yaşanan bu olayın da gösterdiği üzere bizler, nitelikli bir çeviri işinin gelişigüzel yapılamayacak bir etkinlik olduğunun ve ayrı bir uzmanlaşma gerektirdiğinin altını çiziyoruz. Umuyoruz ki yaşanan bu deneyim, çeviri planlamasının ve organizasyonunun önemini toplumca kavramamıza vesile olur.''