Dolar
42.92
Euro
50.56
Altın
4,518.01
ETH/USDT
2,920.00
BTC/USDT
87,414.00
BIST 100
11,294.37
Gündem

Bakan Tunç: (11. Yargı Paketi’ndeki Kovid-19 düzenlemesi) Bazı suçlar istisna tutuldu

Bakan Tunç, (11. Yargı Paketi’ndeki Kovid-19 düzenlemesi) "Bazı suçlar istisna tutuldu. Kadına yönelik şiddet, kadın cinayetleri, çocuk cinayetleri ve istismarı, terör suçları, örgütlü suçlar, depremde ölüme neden olanlar kapsam dışı tutuldu." dedi.

Emre Ayvaz, Selim Bostancı, Orhan Kuzu  | 26.12.2025 - Güncelleme : 26.12.2025
Bakan Tunç: (11. Yargı Paketi’ndeki Kovid-19 düzenlemesi) Bazı suçlar istisna tutuldu Fotoğraf: Orhan Kuzu/AA

Karabük

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, "11. Yargı Paketi"yle getirilen "Kovid-19 düzenlemesi"ne ilişkin, "Bu tamamen ceza adaletini, eşitliği sağlamaya yönelik bir düzenleme. Burada bazı suçlar istisna tutuldu Meclisimiz tarafından. Özellikle kadına yönelik şiddet, kadın cinayetleri, çocuk istismarı, çocuk cinayetleri, terör suçları, örgütlü suçlar, depremde ölüme neden olanlar kapsam dışı tutuldu. Kapsam dışı tutulan suçlular, bundan yararlanamayacak." dedi.

Programı kapsamında Karabük Valiliğini ziyaret eden Bakan Tunç, Vali Mustafa Yavuz ve ilgililerden kentteki çalışmalar hakkında bilgi aldı.

📲 Artık haberler size gelsin
AA'nın WhatsApp kanallarına katılın, önemli gelişmeler cebinize düşsün.

🔹 Gündemdeki gelişmeler, özel haber, analiz, fotoğraf ve videolar için Anadolu Ajansı
🔹 Anlık gelişmeler için AA Canlı

Tunç, ziyaretin ardından gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.

Kamuoyunda "11. Yargı Paketi" olarak bilinen Kanun ile ilgili soru üzerine Tunç, bu yılın başında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından kamuoyuyla paylaşılan Yargı Reformu Strateji Belgesi'ndeki 5 ana hedeften birinin de ceza adaletinin etkinliğinin artırılmasına yönelik hedefler olduğunu söyledi.

Mecliste buna yönelik yargı paketleri ve kanun çalışmalarının gerçekleştirildiğinden bahseden Tunç, özellikle toplumu suçtan korumaya ve caydırıcılığı artırmaya yönelik önemli çalışmalar yaptıklarını vurguladı.

Gerek idari uygulamalar gerekse de yasal düzenlemeleri Meclisin gerçekleştirdiğini, bu kapsamda 10. Yargı Paketi'nin önceki aylarda yasalaştığını hatırlatan Tunç, şöyle devam etti:

"10. Yargı Paketi'nde özellikle denetimli serbestlik uygulamalarından kaynaklanan cezasızlık algısını ortadan kaldırmaya yönelik düzenlemeler yapılmıştı. 2 yılın altındaki suçlar bakımından cezaevinde hiç kalmama gibi bir eleştiri söz konusuydu. Bunlar çözülmüştü 10. Yargı Paketi'nde. 2 yılın altındaki suçlarda da yine cezaevinde belli bir süre kalma durumu sağlanmış oldu. Böylece toplumda '2 yılın altında ceza aldı, hiç cezaevine girmeden yapanın yanına kar kaldı' gibi düşünce artık söz konusu değil. O pakette aynı zamanda özel infaz usulleriyle ilgili gerek kadınlar gerek yaşlıların cezaevi şartlarıyla ilgili birtakım düzenlemeler yapılmıştı. 11. Yargı Paketi'nde de yine ceza adaleti sisteminin etkinliğine yönelik önemli düzenlemeler var. Yasalaşan kanun 40 maddeden oluşuyor. 13 farklı kanunda düzenlemeler içeriyor."

Tunç, başta toplumsal huzur ve güvenliğin daha da sağlanması ve güçlendirilmesiyle ilgili önemli maddelerin olduğunu dile getirerek, "Örgütlü suçlar, örgüt suçları, örgüt üyeliği, örgüt yöneticiliğinin cezaları bu yargı paketiyle artırılmış oldu. Daha önce 4 yıldan 8 yıla olan örgüt kurma ve yönetme cezası 5 yıldan 10 yıla çıkarıldı. Üyeliğin cezası da üst sınır 4 yıldan 5 yıla yükseltilmiş oldu." diye konuştu.

"Çocukların suç örgütleri tarafından kullanılmamasını sağlamak amacıyla önemli düzenlemeler yapıldı"

Önemli hususlardan birinin çocukların korunması olduğunu ve çocukların suç örgütleri tarafından kullanılmamasını sağlamak amacıyla 11. Yargı Paketi'nde önemli düzenlemeler yapıldığını vurgulayan Tunç, "Çocukların korunmasıyla ilgili, suça sürüklenen çocuklarda caydırıcılığı artırmaya yönelik ayrı bir çalışma da şu anda yapılıyor. Meclis Araştırma Komisyonu kuruldu bu konuda. Özellikle 18 yaşın altındaki çocukların suçtan uzak tutulması hem suç mağduru çocuklar hem de suça sürüklenen çocuklar bakımından Meclis Araştırma Komisyonu'muzun çizeceği yol haritası çerçevesi içerisinde yeni yasal düzenlemeler de önümüzdeki günlerde yapılacak. Ama bu pakette çocukların örgüt suçları kapsamında kullanılmasının önüne geçmek için önemli, caydırıcılık getiren bir madde hayata geçmiş oldu, yürürlüğe girdi." ifadelerini kullandı.

Tunç, yeni düzenlemeyle "meskun mahalde silah atma" cezasının da artırıldığını belirterek, "Düğünlerde ve nişanlarda ve kutlama günlerindeyse burada artırım söz konusu olacak yarı oranında. Dolayısıyla 7,5 yıla kadar ceza, yaralama ya da ölüm olmasa bile. Bu tabii önemli bir caydırıcılığı meydana getirecek. Burada yeni bir durum, ses ve gaz fişeği atabilen silahlar, kurusıkılar da dahil, onların da kullanılması durumunda 3 yıla kadar ceza mümkün olabilecek." diye konuştu.

Trafikte yol kesme konusunun da sürekli karşılaşılan ve insanları sıkıntıya sokan bir durum olduğuna işaret eden Tunç, "Trafikte yol kesmenin ceza kanunumuzda müstakil bir suç haline getirilmesi sağlandı. Trafikte yol kesip aracı durdurursa 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılabilecek." dedi.

Tunç, "taksirle yaralama" suçunun cezasının da artırıldığı bilgisini paylayarak, "Basit yaralamada üst sınır 1 yıldı, 2 yıla çıkmış oldu. Birden fazla kişinin yaralanmasına sebebiyet vermişse 3 yıla kadar ceza alırken artık 5 yıla kadar ceza alabilecek taksirle yaralama suçlarından. Yine görevi kötüye kullanma suçunda bir değişiklik oldu, özellikle güveni kötüye kullanma. Araç kiralamalardan kaynaklanan, o kiralanan aracın suçta kullanılması, kaçırılması bu anlamda da caydırıcılığı artıran önemli bir düzenleme hayata geçmiş oldu." değerlendirmesinde bulundu.

Bilişim suçlarıyla mücadelenin de önemli olduğunu, dijital çağ ve teknolojinin gelişmesiyle suçların büyük çoğunluğunun sanal ortamda işlendiğine işaret eden Tunç, "Bu suçların çoğalması toplumda sadece bizim ülkemiz için değil, bütün dünyada bir problem. Bu anlamda mevzuatımızı da bu suçların önlenmesine yönelik hazırlamamız gerekiyor. Özellikle bilişim suçları kullanılarak suç işlenmişse banka hesaplarının 48 saate kadar askıya alınabilmesiyle ilgili bankalara yükümlülük getiriliyor. Burada da Ceza Muhakemesi Kanunumuzun 128. maddesindeki rapor şartı aranmadan, vatandaş mağdur edilmeden hesaba el koyma ve bu noktada birtakım mağduriyetlerin önüne geçilmesi amaçlanıyor." ifadelerini kullandı.

Tunç, cumhuriyet savcıları ve mahkemelerce istenen bilgi, belgelerin zamanında teslimine ilişkin bankalara yükümlülükler getirildiğini, biyometrik yöntemlerle hesap açma, çipli kimliklerle banka hesabı ya da ödeme kuruluşlarında hesap açma, GSM aboneliklerinde çipli kimlik kartı, biyometrik doğrulama, telefon hatlarıyla dolandırıcılık, yabancı hatlarla dolandırıcılığı önlemeye yönelik önemli düzenlemeler olduğunu belirterek, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumuna hat sayısını sınırlama yetkisi verildiğini aktardı.

GSM aboneliklerinin güncellenmesi gerektiğini kaydeden Tunç, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Ölen şahıslara ait hatlar var. Bunların suçta kullanılması var. Bu anlamda bu güncellemelerin yapılmasıyla ilgili özellikle GSM şirketlerine birtakım yükümlülükler yükleniyor. Bu yükümlülükleri yerine getirmezlerse bu anlamdaki yaptırım ve sorumluluklarla ilgili düzenlemeler de bu kanun çerçevesinde yapıldı. Burada özellikle dolandırıcılık suçlarıyla ilgili ağır ceza mahkemelerinde görülen dolandırıcılık suçlarının asliye ceza mahkemelerine alınarak yargının daha hızlı işlemesi ve ağır ceza mahkemelerinde daha nitelikli davaların da daha nitelikli görülebilmesi anlamında önemli yol açılmış oldu."

"Ceza adaleti bakımından düzenleme yapılması gerekti"

11. Yargı Paketi'yle getirilen "Kovid-19 düzenlemesi"ne değinen Tunç, "Kovid düzenlemesi af değil." dedi.

Tunç, ceza adaleti bakımından düzenleme yapılması gerektiğini vurgulayarak, "Meclisimize bu yönde talepler çok iletildi. Meclisimiz de bunu yeniden düzenlemiş oldu. 31 Temmuz 2023 öncesinde suç işleyenler bakımından koşullu salıverilmesine 3 yıl kalanlar bundan yararlanmış olacak. Kapalı cezaevinden 3 yıl erken açık cezaevine çıkabilmesi, yine açık cezaevinden 3 yıl erken tahliye olabilmesiyle ilgili bir düzenleme. Bu tamamen ceza adaletini, eşitliği sağlamaya yönelik bir düzenleme. Burada bazı suçlar istisna tutuldu Meclisimiz tarafından. Özellikle kadına yönelik şiddet, kadın cinayetleri, çocuk istismarı, çocuk cinayetleri, terör suçları, örgütlü suçlar, depremde ölüme neden olanlar kapsam dışı tutuldu. Kapsam dışı tutulan suçlular, bundan yararlanamayacak." ifadelerini kullandı.

- Libya askeri heyetini taşıyan uçağın düşmesiyle ilgili adli soruşturma devam ediyor

Tunç, Libya Genelkurmay Başkanı Orgeneral Muhammed Ali Al-Haddad ve beraberindeki heyetin yaşamını yitirdiği uçak kazasına ilişkin soruyu, şöyle yanıtladı:

"Kaza ülkemizi, milletimizi, bizleri derinden sarstı. Dost ve kardeş Libya halkına bir kez daha başsağlığı diliyoruz. Kaza anından itibaren hızlı şekilde hem idari hem de adli soruşturmalar başlamıştı. Şu anda adli tıp süreci devam ediyor. Naaşların DNA tespitleri, Libya'dan gelen akrabalarından alınan örneklerle eşleştirme yapılıyor. Çok acı verici bir kaza. Bu kaza sonucunda naaşların durumu biraz vakit alıyor adli tıp tespitleri bakımından. Hem İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığı hem de Ankara Adli Tıp Kurumu Başkanlığı'nda DNA örnekleri, naaş parçalarından alınan örnekler eşleştiriliyor. Bu anlamda da süreç devam ediyor. Diğer yandan adli soruşturma da devam ediyor. Uçağın gelişinde, gidişinde, kalkışında, inişinde mürettebat ve görevliler bakımından detaylı şekilde, titizlikle adli soruşturma devam ediyor."

Uçağın kara kutusunun bulunduğu belirten Tunç, "Kara kutunun da tarafsız ülkede tespiti gerekiyor. Bu anlamda Almanya ile irtibat kuruldu. Kara kutu, özellikle ses kayıtları da var. Hangi arızadan kaynaklandığına ilişkin teknik incelemeler ve adli soruşturmalar titizlikle devam ediyor." dedi.

Ziyarette, AK Parti Karabük milletvekilleri Cem Şahin ve Durmuş Ali Keskinkılıç, Belediye Başkanı Özkan Çetinkaya, Karabük Cumhuriyet Başsavcısı Selçuk Akman, Karabük Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fatih Kırışık ve diğer ilgililer yer aldı.

"Biz, adaleti milletin yargısı haline getirdik"

Bakan Tunç valilik ziyaretinin ardından "Karabük Adalet Sarayı Temel Atma Töreni"ne katıldı.

Burada konuşan Bakan Tunç, AK Parti iktidarlarıyla Karabük'ün Türkiye genelinde olduğu gibi çok önemli yatırımlar aldığını, bugün temel atma törenini gerçekleştirdikleri adalet sarayının iki yıldan kısa sürede bitirilmesinin hedeflendiğini söyledi.

Tunç, ülke genelindeki adalet binalarının sayısını 395'e yükselttiklerini, adaleti köhne binalardan kurtardıklarını belirterek, "O merdiven altında yapılan duruşmalardan kurtarmakla kalmadık, biz, adaleti birilerinin arka bahçesi olmaktan, darbecinin, vesayetçinin kontrolünde olmaktan, onların emir eri olmaktan kurtardık ve milletin yargısı haline getirdik." diye konuştu.

Bakan Tunç, 23 yıl boyunca bütün temel kanunları çağın gereklerine uygun hale getirmeye yönelik çalışmaları anlatarak, sadece temel kanunları değiştirmekle, yenilemekle kalmadıklarını, Anayasa'da gerçekleştirilen reformlarla temel hak ve özgürlükleri güçlendirdiklerini, özgürlükleri artırdıklarını, Anayasa'da vesayetçi ruhu ortadan kaldırmaya yönelik önemli düzenlemeleri milletin desteğiyle gerçekleştirdiklerini söyledi.

Bunları yeterli görmediklerini dile getiren Tunç, şöyle devam etti:

"Türkiye Yüzyılı'nı inşallah terörsüz bir Türkiye ile inşa edeceğiz. Terörden kurtulacağız ve bu noktada kararlı bir çalışmamız var. 23 yıldan bu yana terörün istismar ettiği bütün alanları birer birer kaldırdık. Daha iktidara gelir gelmez Sayın Cumhurbaşkanı'mız, olağanüstü hali kaldırdı ve sonrasında temel hak ve özgürlükleri genişletti. Sadece Kürt vatandaşlarımız için değil bütün vatandaşlarımız için özgürlükler genişledi. Tabii bunu hazmedemeyenler, gerek Türkiye'nin demokratikleşmesi, Türkiye'nin demokratik kalkınması ve Türkiye'nin dünyada güçlü bir ülke olmasını istemeyenler, şer güçler, hep devrede oldular. Darbe girişimleri yaptılar. Muhtıralar verdiler. Sokak kalkışmalarına giriştiler. Türlü türlü engellemeler, parti kapatma davaları, tüm bunları bu engelleri milletimizin desteğiyle aşa aşa bugünlere geldik."

Tunç, bir yandan Türkiye'yi demokratik anlamda daha ileriye taşımak, diğer yandan da milletin refahını ve alım gücünü artırmak için büyük çaba içinde olduklarını vurgulayarak, Türkiye'nin 81 vilayetinin her bir köşesine hiçbir ayrım yapmadan hizmet götürdüklerini dile getirdi.

Terörün kalıcı olarak ülke gündeminden çıkarılmasıyla ilgili çabaları sürdürmeye devam edeceklerinin altını çizen Tunç, "Bu süreçte milletimizi rahatsız edecek, şehit ailelerimizi, gazilerimizi rencide edecek hiçbir adım atmayacağız. Atmayacağımızı söyledik ve bugüne kadar da atmadık. Milletimiz ne istiyorsa onu yapmaya, milletimizin gösterdiği yolda yürümeye devam edeceğiz." dedi.

“Türkiye Yüzyılı'nı yeni anayasayla karşılamamız lazım”

Bakan Tunç, Türkiye'nin vesayetçi ruhtan kurtulabilmesi, darbeci anlayışın tarihe gömülmesi anlamında Anayasa'da yaptıkları çalışmaları yeterli görmediklerini söyledi.

"Türkiye Yüzyılı'nı yeni anayasayla karşılamamız lazım." diyen Tunç, şöyle devam etti:

"Bu noktada Türkiye'nin demokratik, sivil, darbeciler tarafından yazılan değil kendi temsilcileri tarafından, milletvekilleri tarafından yazılan bir anayasayla yoluna devam etmesini, hak ve özgürlükleri öne alan ve çok sayıdaki değişiklik nedeniyle yeknesaklığın bozulduğu bir anayasa değil de bütünlüğü olan, temel hak ve özgürlükleri öne alan bir toplum sözleşmesini gerçekleştirmek inşallah nasip olur. Milletimize olan borcumuzu da ödemiş oluruz."

Tunç, etkin insan kaynağı oluşturmak bakımından da hakim ve savcı sayısını artırdıklarını belirterek, "Şu anda 26 bin 800 hakim ve savcımız görev yapıyor. Son 2,5 yılda da 4 bin 720 hakim ve savcımız, sisteme dahil olmuş oldu." dedi.

Yargıdaki gecikmeyi önlemek için özellikle istinaf mahkemelerinde dosyaların uzun süre beklememesiyle ilgili tedbirler aldıklarını dile getiren Tunç, bu noktada yeni dairelerin kurulması ve yeni üyelerin atanmasıyla ilgili çalışmaları da sürdürdüklerini kaydetti.

Tunç, hukuk fakültelerine girişten mesleğe kabule kadar sürecin zorlaştırıldığını, hakim-savcı yetiştirme sisteminin üç yıllık yardımcılık modeliyle güçlendirildiğini ve UYAP ile dijital altyapı sayesinde yargının hem daha nitelikli hem de daha hızlı hale geldiğini anlattı.

Kamuoyunda "11. Yargı Paketi" olarak bilinen kanuna ilişkin Bakan Tunç, "Suçla mücadele bakımından toplumsal huzuru bozmaya yönelik eylemlerde caydırıcılığı artırma bakımından önemli düzenlemeler içeriyor. Önceki yargı paketi de yine ceza adaleti ile ilgiliydi. 12'ncisinin hazırlıklarını, milletvekillerimiz şu anda çalışmalarını sürdürüyorlar. Biz de teknik destek veriyoruz. Yargılamaların hızlandırılmasıyla ilgili önemli çalışmalar devam ediyor." ifadelerini kullandı.

"Adalet hizmetlerinin her türlü ihtiyacı burada karşılanacak"

Tunç, Karabük’te hayata geçirilen adalet yatırımlarına değinerek, bugün temeli atılan adalet sarayının açılışını 2027 yılının yaz aylarında gerçekleştirmek istediklerini söyledi.

Karabük Adalet Sarayı'nın 23 bin 494 metrekare kapalı alana sahip olacağı bilgisini veren Tunç, "Bu bölgeye de değer kazandıracak. Adalet hizmetlerinin her türlü ihtiyacı burada karşılanacak." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın siyasetinin eser ve hizmet siyaseti olduğunu vurgulayan Tunç, "İnşallah onun liderliğinde daha nice yıllar ülkemiz, gelişmesini, kalkınmasını sürdürecek. Dünyada da adaletin, hakkaniyetin gür sesi olmaya inşallah devam edecek." ifadelerini kullandı.

Konuşmaların ardından Karabük Adalet Sarayı'nın temeli atıldı.

Programa Karabük Valisi Mustafa Yavuz, AK Parti Karabük milletvekilleri Cem Şahin ve Durmuş Ali Keskinkılıç, AK Parti Bartın Milletvekili Yusuf Ziya Aldatmaz, Hakimler ve Savcılar Kurulu 1. Daire Başkanı Turan Kuloğlu, Belediye Başkanı Özkan Çetinkaya, Karabük Cumhuriyet Başsavcısı Selçuk Akman, Karabük Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fatih Kırışık ve il yöneticileri ile yargı mensupları katıldı.

Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.