Dolar
41.83
Euro
48.53
Altın
3,989.11
ETH/USDT
4,107.50
BTC/USDT
118,282.00
BIST 100
10,720.36
Dünya, İsrail’in Gazze saldırıları

Gazze'de yürürlüğe giren ateşkese dünyadan tepkiler

Dünyada, Gazze'de devreye giren ateşkes anlaşması memnuniyetle karşılandı.

Ekip  | 10.10.2025 - Güncelleme : 10.10.2025
Gazze'de yürürlüğe giren ateşkese dünyadan tepkiler Fotoğraf: Hassan Jedi/AA

Ankara

Almanya Başbakanı Friedrich Merz, Gazze'deki ateşkesin sağlanmasında arabuluculuk yapan Türkiye, Katar ve Mısır'a teşekkürlerini iletti.

Almanya Başbakanı Friedrich Merz, İsrail hükümetinin, ABD Başkanı Donald Trump'ın planı çerçevesinde Gazze'deki ateşkes anlaşmasını onaylamasına ilişkin yaptığı açıklamada, "Gazze'de 2 yılı aşkın süren savaşın ardından ateşkes anlaşması imzalanması başarıldı. Bu, Orta Doğu ve ötesindeki insanlar için iyi bir haber. Katar, Mısır ve Türkiye'deki ortaklarımıza arabuluculukları için teşekkür ederim." ifadelerini kullandı.

Merz, ABD Başkanı Trump'a da barış girişimi için teşekkür etti.

📲 Artık haberler size gelsin
AA'nın WhatsApp kanallarına katılın, önemli gelişmeler cebinize düşsün.

🔹 Gündemdeki gelişmeler, özel haber, analiz, fotoğraf ve videolar için Anadolu Ajansı
🔹 Anlık gelişmeler için AA Canlı

Ateşkesin hızlı şekilde uygulamaya geçmesi gerektiğine işaret eden Merz, "Alman vatandaşları da dahil olmak üzere esirler, nihayet ailelerine kavuşmalıdır. Ateşkes yürürlüğe girmeli ve önümüzdeki haftalarda istikrar kazanmalıdır. İnsani yardım Gazze halkına hızlı şekilde ulaşmalıdır." dedi.

"Sivil halka insani yardım ulaştırılmalı ve Gazze'nin yeniden inşası sağlanmalıdır"

Merz, barışa giden bu ilk önemli adımların başarıyla atılmasının önemine dikkati çekerek, şunları kaydetti:

"Bundan sonra da bu başarıyı sürdürmeliyiz. Gazze'nin kalıcı olarak güvenliğini ve yönetimini nasıl sağlayabileceğimizi netleştirmeliyiz. Hamas'ın silahsızlandırılması ve geri çekilmesi organize edilmelidir. Ayrıca, sivil halka insani yardım ulaştırılmalı ve Gazze'nin yeniden inşası sağlanmalıdır."

Almanya'nın barışa giden yolun başarıya ulaşması için çabalarını sürdüreceğini vurgulayan Merz, Mısır ile Gazze için uluslararası yeniden inşa konferansı düzenleyeceklerini bildirdi.

Merz, Trump'ın önerdiği Barış Konseyi'nde sorumluluk almaya hazır olduklarını belirterek, "Barış planının bir parçası, Filistinlilerin gelecekte Gazze Şeridi'ni kendileri yönetebilmeleridir. Bu nedenle Filistin Özerk Yönetimi'nde acil olan reform sürecini desteklemek istiyoruz." ifadesini kullandı.

Başbakan Merz, ülkesinin sınır korumasını desteklemek için AB Sınır Yardım Misyonunu (EUBAM) ve Filistin sivil polisi ile yargısını desteklemek için AB Filistin Polis Desteği Koordinasyon Ofisi (EUPOL COPPS) misyonunun güçlendirilmesine yönelik çaba göstereceğini kaydetti.

Almanya için askeri katılımın söz konusu olmadığını vurgulayan Merz, "Ancak Güvenlik Konseyi kararı gibi yollarla bu tür bir varlığın yasal çerçevesinin oluşturulmasına yardımcı olmak istiyoruz." ifadesini kullandı.

Ülkesinin bölgedeki gelişmeler ışığında, Gazze'de kullanılabilecek silahların ihracatı için verdiği izinleri gözden geçireceğine dikkati çeken Merz, "Hükümetimiz bu konuda net bir yol izlemektedir. Bu, bizim kalıcı tarihsel sorumluluğumuzun bir ifadesidir." değerlendirmesinde bulundu.

Şansölye Merz, iki devletli çözümün, İsrailliler ve Filistinlilerin kalıcı barış ve güvenlik içinde yaşayabileceği bir gelecek için en iyi umudu sunduğuna kesin olarak inandığını kaydetti.

İngiltere, Almanya ve Fransa, Gazze'de ateşkes için ABD, Türkiye, Katar ve Mısır'ı takdir etti

E3 ülkeleri olarak bilinen İngiltere, Almanya ve Fransa'dan yapılan ortak açıklamada, Starmer, Macron ve Merz'in, telefon görüşmesinde Gazze'de yürürlüğe giren ateşkesi ele aldıkları ifade edildi.

Starmer, Macron ve Merz'in, esirlerin salıverilmesi ve Gazze'ye insani yardım girişini sağlayacak ateşkes anlaşmasının yürürlüğe girmesinden memnuniyet duyduklarını dile getirdikleri belirtildi.

Açıklamada, "Bu konuda Başkan Trump'ın liderliğini, ara bulucular Mısır, Katar ve Türkiye'nin diplomatik çabalarını ve anlaşmanın sağlanması için daha geniş bölgeden gelen hayati desteği takdir ediyoruz." ifadesi kullanıldı.

Tüm taraflara, yükümlülükleri geciktirmeden yerine getirme çağrısı yapılan açıklamada, E3 ülkelerinin, planın gelecek aşamalarını desteklemeye devam edeceği bildirildi.

"Bu çabanın bir parçası olarak, Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi'nin plana tam destek vermesi ve uygulanmasını desteklemesi gerektiği konusunda hemfikiriz." ifadesi kullanılan açıklamada, BM kurumları aracılığıyla gönderilecek insani yardım paketleri için destek verileceği vurgulandı.

"İran ile müzakerelere yeniden başlama konusunda kararlıyız"

İran ve Rusya-Ukrayna Savaşı gibi konulara da değinilen açıklamada, İran'ın nükleer programına karşı BM yaptırımları getirilmesinin amaçlandığı "Snapback" mekanizmasının yeniden yürürlüğe girdiği hatırlatıldı.

Nükleer program yürüten bir İran'ın dünya barış ve güvenliğini tehdit edeceği belirtilen açıklamada, "İran'ın asla nükleer silah elde edemeyeceği kapsayıcı, kalıcı ve sürdürülebilir bir anlaşma için İran ve ABD ile müzakereleri yeniden başlatmaya kararlıyız." ifadesine yer verildi.

Rusya'nın Ukrayna'daki siviller için hayati önemdeki altyapıya zarar veren saldırılarının kınandığı açıklamada, Rusya'ya baskının süreceği bildirildi.

Bu kapsamda el konulan Rus mallarıyla Ukrayna'ya askeri destek sağlandığı ve böylece Rusya'yı müzakere masasına oturtmanın hedeflendiği hatırlatılan açıklamada, şunlar kaydedildi:

"Bunu ABD ile işbirliği içinde yapmayı hedefliyoruz. Rusya'nın savaşının maliyetini artırmak ve üzerindeki baskıyı yoğunlaştırmak için cesur ve yenilikçi mekanizmalar geliştirmeye devam etme konusunda mutabıkız."

Açıklamada, E3 ülkelerinin Ukrayna'ya verdikleri desteği kararlılıkla sürdüreceklerinin de altı çizildi.

Uluslararası Kızılhaç Komitesinden Gazze'deki ateşkesin "dönüm noktası" olması çağrısı

Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) Başkanı Mirjana Spoljaric Egger, Gazze'deki ateşkese ilişkin yazılı açıklama yaptı.

"İsrail ile Hamas arasında varılan ateşkes anlaşması, iki yıl süren akıl almaz dehşetin ardından bir dönüm noktası olmalı." ifadesini kullanan Egger, ateşkesin hayat kurtarmak ve acıları dindirmek için hayati fırsat sunduğunun altını çizdi.

Egger, İsrail, Gazze ve işgal altındaki Batı Şeria'da bulunan ICRC ekipleri, esirlerin ve tutukluların ailelerine iade edilmesine yardımcı olarak anlaşmanın uygulanmasını destekleyeceğini vurgulayarak, ailelerin sevdiklerinin yasını onurlu şekilde tutabilmesi için insan kalıntılarının iadesine de yardımcı olmaya hazır olduklarını kaydetti.

ICRC ekiplerinin, Gazze Şeridi'ne daha fazla hayat kurtarıcı yardım ulaştırmaya ve bunları en çok ihtiyaç duyanlara güvenli şekilde dağıtmaya hazır olduğunun altını çizen Egger, "Önümüzdeki günler, kritik öneme sahip. Tarafları taahhütlerine sadık kalmaya çağırıyorum. Tahliye operasyonları, güvenli ve onurlu şekilde yürütülmeli. İnsani yardımlar, acilen tam kapasiteyle yeniden başlatılmalı ve nerede olurlarsa olsunlar insanlara güvenli şekilde ulaştırılmalı. Hayatlar, ateşkesin sürdürülmesine bağlı." değerlendirmesinde bulundu.

Putin, Gazze ile ilgili planın uygulanması sürecinde yer almaya hazır olduklarını söyledi

Kremlin Sarayı'ndan yapılan açıklamaya göre, Putin, Tacikistan'ın başkenti Duşanbe'de düzenlenen "Bağımsız Devletler Topluluğu (BDT) Devlet Başkanları Konseyi" toplantısının ardından gazetecilere açıklamalarda bulundu.

Rusya ile Azerbaycan arasındaki ilişkilere değinen Putin, "İlişkilerimizde kriz yaşadığımızı söyleyemem. Eğer uluslararası ilişkilerde bir kriz olsaydı, ticari ve ekonomik ilişkilerde büyüme olmazdı. Karşılaştıklarımıza rağmen büyüme önemli ölçüde devam etti." değerlendirmesini yaptı.

Azerbaycan ile "duygusal kriz" yaşadıklarını belirten Putin, bunun 25 Aralık 2024'te Bakü-Grozni seferini yapan AZAL'a ait "Embraer 190" tipi uçağın Kazakistan'ın Aktau kenti yakınlarında düşürülmesiyle ilgili olduğunu belirtti.

Putin, "Uçak ve yolcularının ölümüyle ilgili ağır ve trajik bir olayla karşı karşıya kaldık. Bu nedenle bunu sakin şekilde halletmemiz gerekiyordu. Bunu halletmek için zamana ihtiyacımız vardı. Çok karmaşık teknik araştırmalar yapmamız gerekiyordu." ifadelerini kullandı.

Duyguların ikili ilişkilere engel olmaması gerektiğinin altını çizen Putin, dün Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile bir araya geldiklerini vurgulayarak, "Olanların geçmişte kaldığını umuyorum. Birlikte hareket edeceğiz, etkileşimi güçlendireceğiz, büyük planları hayata geçireceğiz." mesajı verdi.

"Trump ile Alaska'da sağlanan anlaşmalar çerçevesinde kalıyoruz"

ABD Başkanı Trump ile ağustosta Alaska'nın Anchorage kentinde yapılan zirvenin potansiyelinin tükenip tükenmediği sorusunu yanıtlayan Putin, "Biz Anchorage'deki görüşmenin detaylarını açıklamadık ki. Rusya ve ABD'nin Ukrayna meselesinin barış yoluyla çözülmesi için hangi yönde ilerleyeceği konusunda anlayışa sahip olduğunu söyledik. Bunlar basit konular değil." şeklinde konuştu.

Trump ile görüşmesinde bu konunun müttefiklerle ele alınması konusunda mutabık kaldıklarını kaydeden Putin, "Bunlar çok ağır konular. Bunların üzerinde çalışmak lazım. Ancak Alaska'daki istişareler ve sağlanan anlaşmalar çerçevesinde kalıyoruz. Bu konuda herhangi bir değişiklik yok." dedi.

"Trump'ın Nobel Ödülü'nü hak edip etmediğini bilemiyorum"

Putin, "Trump, Nobel Ödülü'nü hak ediyor muydu?" sorusuna "Bu ödülün kime verileceği konusunda karar vermek bana düşmez." ifadesini kullandı.

Nobel Ödülü'nün bazen barışa katkıda bulunmayan şahıslara verildiğini söyleyen Putin, Nobel Barış Komitesi’nin bu tür kararlarla ödülün itibarına zarar verdiğini savundu.

Putin, "Trump'ın Nobel Ödül’ünü hak edip hak etmediğini bilemiyorum. Ancak o, yıllarca devam eden ağır krizlerin çözülmesi için gerçekten çok şey yapıyor. O, Ukrayna krizinin çözümü için samimi şekilde çabalıyor." değerlendirmesinde bulundu.

Orta Doğu'daki durumun buna örnek olduğuna işaret eden Putin, "Eğer Donald’ın çabaları sonuç verirse, bu tarihi bir olay olur." ifadesini kullandı.

Dün Arap Birliği Zirvesi Başkanı ve Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani ile telefonda görüştüğünü dile getiren Putin, Sudani ile başkent Moskova'da 15 Ekim'de düzenlenmesi planlanan Rus-Arap Zirvesi'nin Gazze'deki ateşkes gündemi sebebiyle ertelediklerini belirtti.

Putin, "Bu inisiyatif bana ait. Bunu Trump'ın inisiyatifi ve doğrudan katılımıyla Orta Doğu'da devam eden sürece engel olmak istemediğim için yaptım. Bu bir başarı değil mi? Bu bir başarıdır." ifadesine yer verdi.

Trump’ın Gazze ile ilgili planını desteklediklerini, ancak Filistin devletinin kurulmasının en önemli konu olduğunu vurgulayan Putin, bu planın, Gazze'deki yönetimin Filistin yönetiminin kontrolüne geçmesini öngördüğüne dikkati çekti.

Putin, Rusya'nın bu süreçte yer almasına ihtiyaç duyulduğunu belirterek, "Eğer dostlarımız bu konuda karar verecekse bu sürece dahil olmaya hazır olacağız. Onlarca yıl bu süreçte yer aldık. Rusya'nın, planın uygulanması sürecinde ortaya çıkacak sorunların çözümü için teklif edeceği çok şey var." diye konuştu.

"Tomahawk seyir füzeleri Ukrayna'ya verilirse, Rus hava sistemini geliştireceğiz"

Vladimir Putin, "ABD'nin Tomahawk seyir füzelerini Ukrayna'ya vermesi durumunda, Rusya'nın buna cevabı ne olacak?" sorusuna ise "Cevabımız Rusya'nın hava savunma sisteminin güçlendirilmesidir." ifadesini kullandı.

ABD ile Şubat 2026’da sona erecek Yeni Stratejik Silahların Azaltılması Antlaşması’nın (New START) uzatılması ihtimalini değerlendiren Putin, bu konuda karar alınması için birkaç ayın yeterli olacağını söyledi.

Putin, "Eğer Amerikan tarafı buna ihtiyaç duyulmadığı yönünde karar alacaksa, bu kritik değil. Bu konuda her şeyimiz planlı şekilde ilerliyor. Nükleer caydırıcılık sistemlerimizin yenilik seviyesi, diğer ülkelerin sistemlerine göre daha yüksek. Bunu aktif şekilde geliştiriyoruz. Tüm bu sistemleri geliştiriyoruz. Yakın zamanda yeni silahımızı tanıtmak için fırsatımız olacak." şeklinde konuştu.

Rusya ve ABD arasında nükleer silah yarışının sürdüğüne işaret eden Putin, "Bazı ülkeler, nükleer silah denemeleri yapmayı düşünüyor ve bunun için hazırlık yapıyor. Eğer bu olursa, aynı denemeleri yaparız. Güvenliğin sağlanması açısından bu iyi." dedi.

Mevcut Afganistan yönetiminin, ülkedeki durumun iyileştirilmesi yönünde elinden geleni yaptığını, ancak henüz çözülmeyen çok sayıda sorunun olduğunu belirten Putin, bu nedenle Afganistan ile Tacikistan arasındaki sınırının güvenli olması gerektiğini vurguladı.

Katar: Gazze'deki ateşkes anlaşmasında sorumluluğumuzu yerine getireceğiz

Katar Başbakanı ve Dışişleri Bakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman Al Sani, Amerikan X şirketinin sosyal medya platformundaki hesabından Gazze'de ateşkesin yürürlüğe girmesinin ardından paylaşımda bulundu.

Katarlı Bakan Al Sani açıklamasında şu ifadeleri kullandı:

"Ateşkes anlaşmasının ilk aşamasının yürürlüğe girmesiyle birlikte Katar olarak Filistinli kardeşlerimiz ve bölgeye karşı insani, tarihi ve diplomatik sorumluluğumuzu yansıtan tüm çabayı göstermeye devam edeceğimizi vurguluyoruz.

Bu aşamanın başarısı, anlaşmanın uygulanmasını ve barış ile istikrarın sağlanmasını güvence altına almak için ortak bir sorumluluktur."

Güney Afrika

Güney Afrika Uluslararası İlişkiler ve İşbirliği Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, hükümetin Gazze'deki savaşı sona erdirmek ve kalıcı bir barış sağlamak amacıyla Hamas ile İsrail arasındaki ateşkesi memnuniyetle karşıladığı belirtildi.

Açıklamada, "Güney Afrika, tüm tarafları müzakereler sırasında mutabık kalınan adımlara bağlı kalmaya ve trajik bir felaket boyutundaki insani durumun sona ermesi ve daha fazla can kaybının önlenmesini sağlayacak güvenilir ve kapsayıcı bir siyasi süreci takip etmeye çağırıyor." ifadesini kullandı.

Rehine ve siyasi tutukluların serbest bırakılmasına ilişkin yapılan söylemlerden memnuniyet duyulduğunu aktarılan açıklamada, garantör devletlerin oynadığı rolü takdir edilerek kuşatma altındaki Gazze'ye çok ihtiyaç duyulan insani yardımın derhal ve engelsiz bir şekilde ulaştırılması çağrısı yapıldı.

Açıklamada ayrıca Güney Afrika'nın, uzlaşı da dahil olmak üzere barış inşası ve geçiş adaleti konusundaki deneyimlerini paylaşmaya ve ilerideki ulus inşası çabalarına yardımcı olmaya hazır olduğu vurgulandı.

Somali

Somali Dışişleri ve Uluslararası İşbirliği Bakanlığından yapılan açıklamada ise şunlar kaydedildi:

"Somali, bu anlaşmanın Filistin halkının yaşadığı acıları sona erdirecek ve bölgede güvenlik ile istikrarı pekiştirecek adil ve kapsamlı bir barışa giden yolda samimi bir adım olmasını ümit etmektedir."

Açıklamada, Somali'nin Filistin halkının meşru haklarına, özellikle de bağımsız ve egemen bir devlet kurma hakkına olan "sarsılmaz desteği" yinelenerek, insan onurunun korunması, uluslararası hukuka saygının güçlendirilmesi, Filistin meselesinin adil ve kapsamlı biçimde çözümüne yönelik tüm girişimlere tam destek verildiği bildirildi.

Sudan

Sudan Egemenlik Konseyinden yapılan yazılı açıklamada da Gazze'deki ateşkesin memnuniyetle karşılandığı ve desteklendiği belirtilerek, ateşkesin sağlanması ve kalıcı bir sükunetin tesis edilmesi için yorulmadan çalışan bölgesel ve uluslararası aktörlerin bu anlaşmaya ulaşılmasındaki katkılarının takdirle karşılandığı kaydedildi.

Açıklamada, ateşkesin akan kanın durdurulması ve kardeş Filistin halkının çektiği acıların hafifletilmesi yönünde önemli bir adım olarak değerlendirildiğini vurgulanarak, şu ifadelere yer verildi:

"Konsey, Gazze'de barışın sağlanmasının adalet ve insanlık değerlerinin bir zaferi olduğunu, bölgeye güvenlik ve istikrarın yeniden tesis edilmesi ve savaşın yıkımlarının onarılması için gerçek bir fırsat sunduğunu vurgular."

Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.
İlgili konular
Bu haberi paylaşın