Dolar
32.56
Euro
34.88
Altın
2,315.16
ETH/USDT
3,135.60
BTC/USDT
64,100.00
BIST 100
9,722.09
Gündem, Diyarbakır annelerinin evlat nöbeti

Diyarbakır anneleri evlat nöbetinde bir yılı geride bıraktı

Diyarbakır annelerinin dağa kaçırılan evlatları için HDP Diyarbakır İl Başkanlığı binası önünde 3 Eylül 2019'da başlattığı oturma eyleminde bir yıl geride kaldı.

Hasan Namlı  | 02.09.2020 - Güncelleme : 02.09.2020
Diyarbakır anneleri evlat nöbetinde bir yılı geride bıraktı Fotoğraf: Bestami Bodruk /AA

Diyarbakır

Anne Hacire Akar, oğlunun HDP'liler aracılığıyla dağa kaçırıldığını iddia ederek, HDP İl Başkanlığı binası önünde 22 Ağustos 2019'da oturma eylemi başlattı. Oğlunu teröre kurban vermemek için başlattığı mücadelesi sonuç veren anne Akar, kararlı mücadelesiyle 24 Ağustos 2019'da oğluna kavuştu.

Hacire Akar'ın oğlu için gösterdiği mücadele, benzer acıyı yaşayan diğer ailelere de örnek oldu. Akar'ın mücadelesini örnek alan anneler Fevziye Çetinkaya, Ayşegül Biçer ve Remziye Akkoyun, 3 Eylül 2019'da HDP İl Başkanlığı önünde yeni bir oturma eylemi başlattı.

Evlatlarını terörün pençesinden kurtarmak isteyen ve yurdun dört bir yanından gelen diğer ailelerin de eyleme katılmasıyla sayı 150'ye ulaştı.

Eyleme hiçbir şey engel olamadı

Aileler, yazın sıcağında kışın soğuğunda eylemlerine ara vermeden devam etti.

İlk günden itibaren kararlı olan anneler, HDP il binası önünden ayrılmadı, il binası önünü boş bırakmamak için eşleriyle nöbetleşe eyleme devam etti. Anneler nöbetteyken babalar evde çocuklarına hem babalık hem annelik yaptı.

Annelerden bazıları küçük çocuklarıyla katıldığı eylemi zor şartlar altında devam ettirdi, yorgunluktan bazen kaldırımda uyudu bazen baygınlık geçirdi.

Aileler, tüm dünyayı etkisi altına alan yeni tip koronavirüs salgını döneminde bile gerekli tedbirleri alıp eylemlerinden vazgeçmedi.

Oturma eylemine katılan 15 ailenin çocuğuna kavuşması, yüreği evlat hasretiyle yanan ve bekleyişini sürdüren anneleri daha kararlı hale getirdi.

Her bir ailenin evladına kavuşması, annelere babalara sevinci ve hüznü birlikte yaşattı. Aileler, terör örgütünden kaçıp gelen her evlada, kendi evladıymış gibi sevindi. Evlat hasretiyle yüreği yanan anneler, kendi evladına sarılmadıkları için de gözyaşlarını döktü.

Evladına kavuşan anneler de zaman zaman HDP il binası önüne gelerek eylem yapan annelere destek oldu.

HDP kepenk indirdi

Annelerin kararlı duruşu, HDP'ye kepenk indirtti. Ailelerin acılarıyla yüzleşmek istemeyen HDP'liler, çareyi bir süre kepenklerini kapatmakta buldu.

HDP, daha sonra il binasında yaptığı faaliyetleri evlat nöbeti nedeniyle ilçe binalarında sürdürme kararı aldığını açıkladı.

Eylemden vazgeçirmek için kaçırdıkları çocukları konuşturdular

Terör örgütü, aileleri eylemlerinden vazgeçirmek için her yolu denedi.

HDP il binasına gelen bazı partililerin hakaretlerine uğrayan Diyarbakır anneleri, evlerine giderken veya çarşıda dolaşırken tehditlere maruz kaldı.

Terör örgütü, kendine müzahir yayın organlarında da açık açık tehdit ettiği ailelerin eylemini itibarsızlaştırma yoluna gitti.

Yıllardır sesini bile duyamadıkları çocuklarıyla örgüte müzahir yayın organlarınca yapılan röportajlarda oturma eyleminin sonlandırılması istendi. Çocuklarının konuşmasını gözyaşlarıyla izleyen aileler, bütün yolları denedikleri halde görüştürülmedikleri evlatlarının sesini duydu. Aileler, yaşadıkları zor sürece rağmen eylemlerine kararlılıkla devam etti.

Eylem ülke sınırlarını aştı

Diyarbakır anneleri, çocuklarını terör örgütüne kaptıran bütün annelere yaptığı çağrı Almanya'nın başkenti Berlin'de karşılık buldu.

Berlin'de yaşayan ve terör örgütü PKK yandaşlarınca kaçırılan Nilüfer T'nin annesi Maide T, 12 Kasım 2019'dan beri haber alamadığı kızını bulmak için 29 Şubat'ta terör örgütüne müzahir bir derneğin önünde oturma eylemi başlattı.

Anne Maide T, daha sonra Alman yetkililerinin duyarsızlığı nedeniyle Başbakanlık binası önünde eylemine devam etti.

Diyarbakır anneleri ile Maide T, 25 Temmuz'da videokonferans yöntemiyle görüştü. Anneler ve babalar, Almanya'da tek başına evlat mücadelesi veren Maide T'ye desteklerini iletti.

Nilüfer T'nin fotoğrafı eylem çadırında kaçırılan diğer evlatların fotoğraflarının yanına bırakıldı.

Annelerin eylemini gören teröristler ikna timleri sayesinde örgütten kaçıyor

Güvenlik güçleri, yurt içi ve dışında düzenledikleri başarılı operasyonlarla ağır darbe vurduğu terör örgütünü bitme noktasına getirirken, bir yandan da kaçırılan ya da kandırılarak dağa götürülen çocuk ve gençleri kurtarmak için ikna çalışması yürütüyor.

Diyarbakır'daki evlat nöbetini gören terör örgütü mensupları yaşadıkları pişmanlıkla PKK'dan kaçıyor. Ailelerle el birliği halinde ikna çalışması yürüten güvenlik güçleri, son 4 yılda 717 kişinin terör örgütünden kaçarak teslim olmasını sağladı.

Sadece bu yıl 1 Ocak'tan bu yana terör örgütünden ikna yoluyla teslim olan terörist sayısı 144'e yükseldi.

Toplumun tüm kesimlerinden destek geldi

Tek arzuları, terör örgütünün kendilerinden kopardığı evlatlarına kavuşmak olan ailelerin sesini tüm Türkiye duydu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın desteğini her fırsatta ifade ettiği Diyarbakır annelerini, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, Avrupa Parlamentosu üyesi Tomas Zdechovsky ve büyükelçilerin yanı sıra siyasetçi, sanatçı, gazeteci, yazar, sporcu, sivil toplum kuruluşu temsilcisi, kanaat önderi, din adamı, şehit ailesi, gazi, esnaf, muhtar, öğretmen ve gurbetçiler olmak üzere toplumun her kesiminden binlerce kişi ziyaret etti.

Acıların paylaşıldığı, desteklerin iletildiği ziyaretlerde kimi zaman dualar okundu kimi zaman da duygusal anlar yaşandı, gözyaşı döküldü. Çok sayıda sanatçı, gazeteci, yazar ve televizyon sunucusu da ailelerle görüştü, yaşadıklarını dinledi, desteklerini iletti.

Avrupa'dan destek

Avrupa Parlamentosu üyesi Tomas Zdechovsky, Avrupa Konseyi Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongresi Denetim Komisyonu Türkiye eş raportörleri Jakob Wienen ve Yoomi Renström, Ukrayna'nın Ankara Büyükelçisi Andrii Sybiha, İngiltere'nin Ankara Büyükelçisi Dominick John Chilcott ve Hindistan'ın Ankara Büyükelçisi Sanjay Bhattacharyya'nın da yer aldığı 9 ülkenin büyükelçisinin bulunduğu heyet ile Almanya, Fransa, Belçika, Hollanda, İsviçre ve Avusturya'dan gelen gurbetçiler, annelerle görüştü.

TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonu bünyesinde kurulan Hükümlü ve Tutuklu Hakları Alt Komisyonu üyeleri, Basın İlan Kurumu Genel Müdürü Rıdvan Duran ve Kamu Görevlileri Etik Kurulu Başkanı Köksal Toptan aileleri ziyaret etti, desteklerini bildirdi.

"Dağda tek bir çocuk kalmayıncaya kadar eylemimizi sürdürmeye devam edeceğiz"

Oturma eylemini ilk başlatan ailelerden Zekiye Bozdağ, 30 Ağustos 2019'da kandırılarak dağa kaçırılan kardeşi Süleyman için annesi, babası ve diğer kardeşleriyle eyleme başladıklarını hatırlattı.

Bozdağ, "Hepimiz çoluk çocuğumuzu bıraktık buraya geldik. Kararlılıkla dağda tek bir çocuk kalmayıncaya kadar eylemimizi sürdürmeye devam edeceğiz. Ölüsüyle dirisiyle HDP'den çocuklarımızı istiyoruz." diye konuştu.

Annesi Fevziye Çetinkaya'nın evlat acısıyla evde her gün ağıtlar yaktığını dile getiren Bozdağ, başlattıkları eylem nedeniyle 15 ailenin evladına kavuşmasının kendisini kardeşinin gelmesi gibi sevindirdiğini aktardı.

Bozdağ, şöyle konuştu:

"Darısı bütün çocukların başına. Kardeşimin başına inşallah o da gelir, adalete teslim olur. Kara soğuğa rağmen gelip, gittik. Tabii ki zorluklar yaşadık. Hastalık vardı, ona rağmen çocuklarla birlikte gelip gidiyorduk. Hiçbiri kardeşimin acısından daha zor değildi. Ayrılık acısı bizim için çok daha zor."

"Hakkım olan doğurduğum evladımı istiyorum"

Dağa 2018 yılında kaçırılan 17 yaşındaki oğlu Mustafa Biçer için oturma eylemini başlatan annelerden Ayşegül Biçer, evladı için iki yıldır mücadele ettiğini söyledi.

Eylemde bir yıllarını geride bıraktıklarını belirten Biçer, "Artık yeter. İki kız çocuğum daha var. İki çocuğumu onlara kurban vermemek için bu mücadele devam etmeli. Korkmuyoruz onlara boyun eğmiyoruz." diye konuştu.

Biçer, Kürt olduğunu ve devletin kendisine her türlü hakkı verdiğini ifade ederek, terör örgütü PKK'nın kirli ellerini çocukların üzerinden çekmesi gerektiğini dile getirdi.

Biçer, şunları aktardı:

"Hakkım olan doğurduğum evladımı istiyorum. Ben bu evladı onlardan almadan bu mücadele bitmeyecek. Ölümüne bu yola baş koydum. Evladımı onlardan alacağım. Bir yıl içerisinde 15 annemiz evladına kavuştu. Diliyoruz ki biz de kavuşalım. Tek bir evlat kalmayana kadar buradayız. Onlar evlatlarına kavuşunca çok büyük bir mutluluk yaşadık. Sevinçten gözyaşlarına boğulduk. Bütün anne babalar bu sevinci yaşasın. Bu PKK illeti yeryüzünden silinsin." 

Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.