Fatma Cüneyt, eşi Suriye'de iç savaşın başladığı dönemde Esed güçlerince tutuklanınca 4 çocuğuyla Türkiye'ye sığındı.

Kilis'te yaşamaya başlayan Cüneyt'in hayatı, 18 Nisan 2016'da DEAŞ tarafından atılan roketle adeta karardı.

Kaldıkları eve roket düşmesi sonucu 3 çocuğunu kaybeden anne Cüneyt, hayatta kalan 14 yaşındaki oğlu Ahmed ile teselli bulmaya çalışıyor.

Kur'an-ı Kerim öğreticisi Fatma Cüneyt, AA muhabirine, aradan 5 yıl geçmesine rağmen yaşadığı acının ilk günkü tazeliğini koruduğunu söyledi.

Çocuklarının vefat ettiği hafta kendisinde garip hislerin olduğunu anlatan Cüneyt, üç gün üst üste rüyasında çocuklarının kefenlendiğini gördüğünü belirtti.

Cüneyt, çocuklarına hem annelik hem babalık yaparak geçimlerini sağladığını dile getirerek, "Çocuklarım vefat ettikten sonra o anları yaşarken sadece sabırla ilgili ayetleri okuyarak vaktimi geçiriyordum. İmanın en yüksek derecelerinden biri sabır diye biliyorum. Suriye'de eşim Esed güçlerince tutuklanınca Türkiye'ye geldiğimizde çocuklarıma hem annelik hem babalık yaptım. İhtiyaçlarını gece gündüz çalışarak karşılıyordum." dedi.

"Anneler Günü hep eksik kalacak"

Fatma Cüneyt, Anneler Günü geldiğinde farklı duygular yaşadığına değinerek, şunları kaydetti:

"Anneler Günü'nde çocuklar her yıl bana basit şeyler yaparak günümü kutlardı. Ama şu an o hatıra paramparça oldu. Çocuklarım yanımda değil. Anneler Günü hep eksik kalacak. Çocuklarımı kaybettiğimde elektrikleri gitmiş bir ev gibi oldum."

Cüneyt, Kilis'te bir dernek açarak farklı çocukların hayatına dokunduğuna dikkati çekerek, "Birkaç kişiyle bir araya gelerek dernek kurdum. Bu derneğin adı da 'Yarının Umudu.' Annelik duygusunu hissetmem için birçok çocuğun manevi annesi oldum. Çocuklara dernekte resim çizdirterek, Kur'an-ı Kerim öğreterek manevi anneleri oldum. Yeniden annelik duygusunu hissetmeye başladım." ifadelerini kullandı.

Fatma Cüneyt, Türkiye'de yetkililerin kendisini hiçbir zaman yalnız bırakmadığını, çocukları vefat ettiği günden beri acısını paylaştığını sözlerine ekledi.