İznik çinisine sevdasıyla 50 yaşında bu sanatın diplomalı ustası oldu
Bursa'nın İznik ilçesinde çini sanatına ilgi duyarak ustalaşan ev hanımı Emel Çatak, aldığı özel eğitimlerin yanı sıra Bursa Uludağ Üniversitesi İznik Meslek Yüksekokulu Çini Sanatı ve Tasarımı Programı'ndan yüksek onur belgesiyle mezun oldu.

Bursa
Evli ve 3 çocuk annesi 50 yaşındaki Çatak, 24 yıl önce tabak boyamak için arkadaş grubuyla çini atölyesine gitmesinin ardından bu alanda çalışmalar yapmaya başladı.
AA'nın WhatsApp kanallarına katılın, önemli gelişmeler cebinize düşsün.
🔹 Gündemdeki gelişmeler, özel haber, analiz, fotoğraf ve videolar için Anadolu Ajansı
🔹 Anlık gelişmeler için AA Canlı
Uzun süre ara verdikten sonra 10 yıl önce açılan çini kursuna katılarak sanatla bağını sürdüren Çatak, farklı ustalardan işin inceliklerini öğrendi.
Hobi olarak başladığı sanatta zamanla profesyonelleşen Çatak, usta öğreticilik belgesi aldı, atölye açtı ve 50 yaşında Bursa Uludağ Üniversitesi İznik Meslek Yüksekokulu Çini Sanatı ve Tasarımı Programı'ndan "yüksek onur belgesi" ile mezun oldu.
"Daha dikkatli, bilerek yapmalıyım' diye düşündüm"
Çatak, AA muhabirine, yaklaşık 10 yıldır çini sanatıyla sürekli meşgul olduğunu, 4 yıldır da evinin bahçesindeki atölyede profesyonel anlamda çalıştığını anlattı.
Sanat atölyelerinin çok hoşuna gittiğini, ortamın dağınıklığından bile etkilendiğini ifade eden Çatak, "Hep bir atölye açma hevesim vardı. Son 10 yıldır çiniye tekrar devam etmeye başladığımda eşim de bana çok destek oldu." dedi.
Çatak, atölye açmak istemesine rağmen bir türlü cesaret edemediğini dile getirerek, şöyle devam etti:
"45 yaşıma kadar ömrümü ev hanımlığıyla geçirmişim. Şimdi 'Dışarıda çalışma hayatına nasıl adapte olabilirim?' diyordum. Eşim, bahçede ardiye olarak kullandığımız yere atölye yapmayı teklif etti. Ben de dekorasyon yaptım. Atölyemi açtığımda çininin gerçekten ne olduğunu, anlamını, değerini asıl o zaman anladım. 'Bunu daha dikkatli, bilerek yapmalıyım.' diye düşündüm. Sonrasında çizim, desen, motif bilgisi dersleri aldım. Klasik Sanatlar Vakfından dersler, Rumi dersler, farklı hocalardan dersler aldım. Sonra Bursa Uludağ Üniversitesi nasip oldu, kazandım. Orayı da yüksek onur belgesi ile bitirdim. Tabii 50 yaşında, bunlar güzel şeyler. Liseyi de açıktan 42 yaşında bitirmiştim. Böyle bir şeyi başarmak insanın hoşuna gidiyor."
Almanya, Azerbaycan, İsviçre'ye çini gönderdi
Klasik üslupta çalışmayı sevdiğini, sipariş üzerine modern desenler de yaptığını belirten Çatak, şöyle konuştu:
"Çininin içine girdikçe daha çok klasik çini, özellikle Osmanlı zamanında yapılan İznik çini desenleri, motifleri ilgimi çekti. Daha çok onları araştırma gereği duydum. Yaptıkça, çininin değerini anladıkça ecdadımızdan gelen çok büyük bir sanat, o motiflerin güzelliği, anlamını öğrendim. Klasik desenler var. Onların replikalarını çalışıyorum veya bu motifleri farklı kompozisyonlarla bir araya getirerek kendimce farklı bir tasarım yapabiliyorum. İznik tabaklarını hemen hemen aynı renklerde, aynı desende ve şekilde yapmaya çalışıyorum. Onlar çok hoşuma gidiyor."
Çatak, haftada bir gün atölyesinde, bir gün de kent merkezinde eğitim verdiğini dile getirerek, klasik çininin doğru ve kurallarına uygun yapılması için usulü, çizimi, yöntemleri ve aşamaları bu sanatın meraklılarına öğretmeye çalıştığını söyledi.
Sosyal medyadan ve öneriler vesilesiyle yaptıklarının duyulup görüldüğünü anlatan Çatak, "Tanıdık kişiler birbirlerine öneriyorlar. Sosyal medyadan bakıp sipariş veriyorlar. Almanya'ya bir camiye çini panolar yaptım. Azerbaycan'a, İsviçre'ye de çalıştım." dedi.
Çatak, çiniyi çok sevdiğini belirterek, "Bir sırlama olayımız var yani yaptığımız her şeyi ateşin göbeğine atıyoruz, ona teslim ediyoruz ve 9-10 saat orada pişiyor. Ondan sonra artık ateş bize ne verirse. Ateşin oyunu yani. Ne kadar iyi yaparsak yapalım o ateşte o boya, o sır birbirine bağdaşmıyorsa işte orada bir fire veriyor. Ya çatlak oluyor ya boya atıyor, bir şey oluyor ama çok heyecanlı bir şey. Sır da yapıyorum, iki fırın aldım. O kadar heyecanlı, maceralı bir şey ki. O fırını açtıktan sonra ya çok büyük bir mutluluk veya da çok büyük bir üzüntü." ifadelerini kullandı.
İznik çinisinin dünyaca meşhur olmasında kuvars oranının yüksekliğinin etkili olduğunu ifade eden Çatak, diğer çinilerde bu oranın düşük seviyelerde bulunduğunu sözlerine ekledi.
Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.