Lübnan Başbakan Yardımcısı Mitri: İsrail tüm anlaşmaları ve uluslararası hukuku hiçe sayıyor
Lübnan Başbakan Yardımcısı Tarık Mitri, İsrail’in tüm anlaşmaları hiçe saydığını, uluslararası kararları açıkça ihlal ederek düşmanca saldırılarını sürdürdüğünü belirterek, baskılardan etkilenmediğini vurguladı.

Beyrut
Mitri, AA muhabirine verdiği özel mülakatta, Lübnan-İsrail çatışmasının son durumu ve ateşkesin kırılganlığının yanı sıra silahların devlet tekeline alınması süreci, bu çerçevede hükümetin planı ve ordunun rolü, Hizbullah ile devlet arasındaki anlaşmazlık ile Lübnan’ın Türkiye ve Suriye ile siyasi, ekonomik ve diplomatik ilişkilerini değerlendirdi.
AA'nın WhatsApp kanallarına katılın, önemli gelişmeler cebinize düşsün.
🔹 Gündemdeki gelişmeler, özel haber, analiz, fotoğraf ve videolar için Anadolu Ajansı
🔹 Anlık gelişmeler için AA Canlı
İsrail’in Lübnan ile yaptığı ateşkes anlaşmasını ihlal etmeye devam ettiğine dikkati çeken Mitri, “İsrail’in düşmanca saldırıları devam ediyor ve bu, tüm uluslararası kararları, özellikle de saldırıların sona erdirilmesine yönelik güvenlik düzenlemelerini öngören 27 Kasım 2024 tarihli ateşkes anlaşmasını ihlal ediyor. İsrail, tüm anlaşmaları ve uluslararası hukuku hiçe sayıyor. Lübnan’ın egemenliğine veya güvenlik düzenlemelerini kabul ederken verdiği taahhütlere saygı göstermiyor.” dedi.
Devam eden diplomatik çabalar
Mitri, Lübnan’ın İsrail’in saldırılarını durdurmak için diplomatik çabalarını sürdürdüğüne dikkati çekerek, “Lübnan’ın tutumu açık ve nettir. İsrail saldırılarını durdurmak, işgal altındaki 5 tepeden çekilmek ve esirleri iade etmek için tüm diplomatik ve siyasi imkanlarını seferber etmektedir.” diye konuştu.
İsrail’in uluslararası baskılardan etkilenmediğine vurgu yapan Mitri, “Uluslararası baskı, İsrail’i zorlayacak kadar güçlü olmadı. Çünkü Gazze’deki soykırımı ve Katar’ı hedef alması gibi ülkelere yönelik saldırıları göz önüne alındığında, İsrail baskılardan etkilenmiyor ve kimseyi dinlemiyor. İsrail iktidarının küstahlığına rağmen tutumumuz nettir; diplomatik ve siyasi çabalarımız devam etmektedir.” şeklinde konuştu.
Silahın devlet tekeline alınması ve Taif Anlaşması
Silahın devletin tekeline alınması konusunda ise Mitri, dış baskının olup olmadığını doğrulamadan ya da reddetmeden, “Dış baskı olsun ya da olmasın, silahların devlet tekeline alınması sorununun çözülmesi yönünde uluslararası bir irade var.” dedi.
Mitri, Lübnan makamlarının silahların devlet tekeline alınmasın konusunda hemfikir ve tam bir mutabakat içinde olduğunu belirterek, “Hükümet ayrıca, devletin kendi güçleriyle (güvenlik ve askeri kurumlarıyla) tüm toprakları üzerindeki yetki ve egemenliğini açıkça genişleten Taif Anlaşması’na da bağlıdır. Lübnan, başta 1701 sayılı karar ve sonraki tüm kararlar olmak üzere uluslararası kararlara da bağlıdır. Bunların tamamı devletin toprakları üzerindeki egemenliğini pekiştirmeyi şart koşmaktadır.” ifadelerini kullandı.
Lübnan ordusunun silahları toplama planı
Mitri, “Lübnan ordusu, 5 Eylül’de Bakanlar Kurulu’na bir plan sundu ve biz bunu memnuniyetle karşıladık. Ordu bu planı uygulamaya başlayacak ve doğru şekilde uygulanıp uygulanmadığına dair aylık raporlar sunacaktır.” dedi.
Hizbullah’ın silahsızlanmayı reddetmesine ilişkin de Mitri, “Hizbullah’ın Lübnan ordusu ile çatışmaya girmek istediğine inanmıyorum, Lübnan ordusu da Hizbullah ile çatışma arayışında değildir.” değerlendirmesinde bulundu.
Türkiye ile güçlü ilişkiler
Lübnan Başbakan Yardımcısı Mitri, Türkiye’nin Lübnan’ın dostu ve Lübnan ile uzun bir işbirliği geçmişine sahip olduğuna dikkati çekerek, “2006’da (İsrail’in Lübnan’a savaş açtığı dönemde) Türkiye’nin verdiği desteği ve 2011’den önceki yıllarda, yani o dönemde bakan olduğum süreçte, Türklerin Lübnanlılara ve Suriyelilere sağladığı kolaylıkları hatırlıyorum.” diye konuştu.
Lübnan’ın Türkiye ile kusursuz ilişkilere sahip olduğunu vurgulayan Mitri, “Türkiye, İsrail saldırılarına karşı Lübnan’ın egemenliğini destekliyor. Ankara ile ilişkilerimiz kusursuz.” ifadelerini kullandı.
Mitri, Türkiye ile ilişkileri daha da geliştirmeye kararlı olduklarını belirterek, “New York’ta Türkiye Dışişleri Bakan Yardımcısı (adını belirtmedi) ile görüştüm. Türkiye’nin Lübnan Büyükelçisi Murat Lütem de beni ziyaret etti. İlişkileri güçlendirmek için ele alınması gereken birçok konuyu görüştük ve buna kararlıyız.” dedi.
Türkiye’nin askeri ve güvenlik alanındaki gelişimine işaret eden Mitri, “Lübnan ordusunu desteklemek için bir konferans düzenlenecek. Türkiye’nin de diğer ülkelerle birlikte buna katılması doğaldır. Konferans, orduya nasıl destek verileceğini tartışmak için bir fırsat olacak. Türkiye, Lübnan ordusuna yardım etmeye istekli olursa, buna itiraz edeceğini sanmıyorum.” diye konuştu.
Lübnan-Suriye ilişkileri
Başbakan Yardımcısı Mitri, Lübnan-Suriye ilişkilerinin “çok iyi ilerlediğini” belirterek karşılıklı heyet ziyaretleri ve savunma bakanlarının temaslarıyla sınır güvenliği konularının ele alındığını söyledi.
Mitri, “İki taraf arasındaki güven güçlüdür, Suriyeli mültecilerin dönüşü ve tutuklular meselesi öncelikli gündemimizdir.” dedi.
Ayrıca, geçmişte imzalanan ikili anlaşmaların yeniden değerlendirildiğine dikkati çeken Mitri, bazı anlaşmaların korunabileceğini, bazılarının ise değiştirilebileceğini ya da ilga edilebileceğini kaydetti.
Lübnan Başbakan Yardımcısı Tarık Mitri, Lübnan’ın sayıları yaklaşık 2 bin 500 olduğu tahmin edilen Suriyeli tutukluları iade etmeyi reddettiği iddialarını yalanlayarak, sorunun hukuki çerçevede çözülmesi gerektiğini vurgulayarak, “İki ülke arasında yargı iş birliği anlaşması hazırlıyoruz. Onaylandığında konu kısa sürede çözülecek.” ifadelerini kullandı.
Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.