Dolar
32.32
Euro
34.93
Altın
2,211.80
ETH/USDT
3,563.20
BTC/USDT
70,619.00
BIST 100
9,055.75
Ekonomi

Bakan Nebati: Ekonomimiz güçlenerek yoluna devam ediyor

Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, "Kimsenin şüphesi olmasın, ekonomimiz güçlenerek yoluna devam ediyor. Hedeflerin tutturulması için çarşıya pazara ek vergi getirmeyeceğiz." dedi.

Seval Ocak Adıyaman, Zehra Aydın Turapoğlu  | 28.06.2022 - Güncelleme : 29.06.2022
Bakan Nebati: Ekonomimiz güçlenerek yoluna devam ediyor Fotoğraf: Fatih Kurt/AA

TBMM

TBMM Genel Kurulunda, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın imzasını taşıyan 2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu ile Bağlı Cetvellerinde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin tümü üzerinde görüşmeleri sürüyor.

Bakan Nebati, yaptığı sunumda, kamu maliyesinin dünyada yaşanan tüm olumsuz gelişmelere rağmen ekonominin en güçlü taraflarından biri olmaya devam ettiğini, bugüne kadar mali disiplinden hiçbir zaman taviz vermediklerini ve vermeyeceklerini dile getirdi.

Nebati, 2022 yılı bütçe hedef ve tahminlerinin, 2021 yılının ikinci yarısındaki makroekonomik görünümden hareketle belirlendiğini ancak dünyada hızla yükselen enflasyon, tedarik zincirleri ve lojistik alanındaki sıkıntılar, emtia fiyatlarındaki rekor seviyelerle jeopolitik gerginliklerin, tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de makroekonomik görünüm ve varsayımlarda değişimlere yol açtığını kaydetti. Bakan Nebati, bu gelişmeleri de hesaba katarak bütçedeki gelir tahmini ve ödenekleri artırdıklarını, vatandaşları odağına alan bir ek bütçe teklifi hazırladıklarını ifade etti.

Küresel ekonominin 2020 yılında 2. Dünya Savaşı'ndan sonraki en büyük daralmasını yaşadığını, salgının yaraları tam sarılamadan enflasyonun tüm dünyayı etkisi altına aldığını belirten Nebati, Rusya-Ukrayna savaşının ise devam eden küresel sorunları daha da derinleştirdiğini, enflasyonun birçok ülkede son 40 yılın en yüksek seviyesine ulaştığını söyledi.

Bakan Nebati, bazı küresel ekonomik verileri sıralayarak, "Küresel ölçekte enflasyon oranlarının yükseldiği, hayat pahalılığının yaşandığı, finansal koşulların sıkılaştığı, büyümelerin yavaşladığı ve uluslararası ilişkilerde tansiyonun yükseldiği bir dönemden geçmekteyiz. Küresel ekonomiye entegre olmuş Türkiye ekonomisi de bu zorlu şartlardan doğal olarak etkilenmektedir. Özellikle, bizim gibi enerji ithalatçısı ülkeler maliyet şoklarına maruz kalmaktadır." değerlendirmelerinde bulundu.

"Yatırım ortamını iyileştirici politika adımları atmayı sürdüreceğiz"

Hazine ve Maliye Bakanı Nebati, Türkiye'de son 20 yılda gerçekleştirilen hizmetler hakkında bilgi verirken, "2002 yılında savunma sanayinde yüzde 80 dışa bağımlılık oranı ile yürüttüğümüz proje sayısı 66 iken, 2021 yılında proje sayısını yüzde 65'in üzerinde yerlilik oranına ulaştırarak 793’e yükselttik. Hastane sayısını yüzde 39'dan fazla artırdık, nitelikli yatak sayısını 8 kattan fazla artırdık. Deyim yerindeyse birçok ülkenin tel tel döküldüğü pandemi sürecinde, yeniden yapılandırdığımız ve modernize ettiğimiz sağlık altyapımız bizim böylesine büyük bir şok karşısında ne kadar dayanıklı olduğumuzu göstermiştir." şeklinde konuştu.

Türkiye'nin güçlü yanlarını ve sahip olduğu avantajları kullanarak gelecek dönemde küresel ölçekte oluşan fırsatları en iyi şekilde değerlendirmek amacıyla Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde Türkiye Ekonomi Modeli'ni oluşturduklarını anlatan Nebati, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Modelin nihai hedefi büyümeyi sürdürülebilir, dengeli ve kapsayıcı kılmaktır. Bu kapsamda yüksek katma değerli üretimi, ihracatı, yatırımları artırmayı ve yüksek istihdam oluşturmayı önceliklendirdik. Böylece cari işlemler dengesinde kalıcı iyileşme sağlayarak dış finansman ihtiyacını azaltmayı ve küresel değer zincirlerinde yükselmeyi hedefliyoruz. Selektif kredi politikalarını geliştirmeyi, TL tasarruf araçlarını çeşitlendirmeyi ve yatırım ortamını iyileştirici politika adımları atmayı sürdüreceğiz. Son altı aylık dönemde sanayi ve turizm gibi dış ticarete konu ve döviz kazandırıcı sektörlerin yeniden hızlanarak küresel rekabette ön plana çıkmaları, Türkiye Ekonomi Modeli kapsamında attığımız adımların ne kadar yerinde olduğunu açık bir şekilde göstermektedir."

Türkiye'nin başarılı büyüme verilerine imza attığını dile getiren Nebati, "Büyüme oranı kadar büyümenin dengeli bir görünüme sahip olmasını da açıkçası değerli buluyoruz. Ekonomimiz ilk çeyrekte yüzde 7,3 büyümüş, büyümeye iç talebin katkısı 3,9, dış talebin katkısı ise 3,5 puan olmuştur. Üretim kapasitesini ve büyüme potansiyelimizi yukarı çeken makine teçhizat yatırımları 2019 yılının son çeyreğinden itibaren, 10 çeyrektir kesintisiz büyümektedir. Öncü göstergeler ekonomik aktivitedeki olumlu görünümün devam ettiğine işaret etmektedir." şeklinde konuştu.

İhracatın arka arkaya rekorlar kırdığına işaret eden Nebati, şöyle devam etti:

"2022 yılı Mayıs ayında ihracatımız yıllık 242,6 milyar dolar ile Cumhuriyet tarihinin en yüksek seviyesine ulaşmıştır. Bugün Türkiye ihracatta, hem ülke hem ürün çeşitliliğini sürekli artırmaktadır. Halihazırda 1 milyar doların üzerinde ihracat yaptığımız ürün sayısı 2002'de 9 iken 51'e; ülke sayısı da 2002'de 8 iken, 49'a yükselmiştir. Diğer yandan 2021 yılında ülkemiz turizmde dünyadan aldığı payı yüzde 2,8'e çıkarmıştır. Bugün turizm gelirleri salgın öncesi seviyelerine oldukça yaklaşmıştır. Başta enerji olmak üzere artan küresel emtia fiyatları ithalatımızın yüksek seyretmesinde ana belirleyici olmuştur. Neticede 2021 yılında 13,7 milyar dolara gerileyen cari işlemler açığı, Nisan ayı itibarıyla yıllık 25,7 milyar dolar olmuştur. Ancak, enerji hariç değerlendirildiğinde cari işlemler dengesi Nisan ayında yıllık 35,2 milyar dolar fazla vermiştir. Bu sonuç Türkiye Ekonomi Modeli'nin çıktısıdır."

"Enflasyon hem bizim hem de dünyanın büyük bir derdi"

Hazine ve Maliye Bakanı Nebati, büyümenin kapsayıcı olmasını çok önemsediğini, büyümenin istihdama yansımalarının görüldüğünü belirtti.

Toplam istihdamın 2022 Nisan ayı itibarıyla 30,4 milyon kişiye ulaştığını anlatan Nebati, salgının derinden hissedildiği 2020 yılı Nisan ayına göre oluşturdukları ilave istihdamın 5 milyon kişiye ulaştığını, Türkiye'nin OECD üyeleri arasında salgın öncesi döneme göre en fazla istihdam artışı sağlayan ülke olduğunu söyledi.

Enflasyonun hem Türkiye'nin hem de dünyanın büyük bir derdi olduğunu vurgulayan Nebati, "Ülke olarak geçmişte enflasyondan çok çektik. İktidara geldiğimiz andan itibaren enflasyonla mücadele ettik ve başarıya ulaştık. Enflasyonun olumsuz etkilerinin farkındayız. Enflasyonla mücadele konusunda gerekli tecrübe ve donanıma sahibiz, mücadelemizi kararlılıkla sürdürüyoruz ve enflasyonu kısa süre içerisinde düşürmeyi yine biz başaracağız. Bu süreçte vatandaşlarımızın fiyat artışlarından daha az etkilenmesi için azami çabayı gösteriyoruz." diye konuştu.

Bu bağlamda yapılan düzenlemeleri ve hizmetleri anlatan Nebati, "2022 yılı Bütçe Kanununda yatırımı, üretimi, tarımı, istihdamı, esnafımızı, çiftçimizi, hülasa tüm vatandaşlarımızı desteklemek amacıyla vergi kanunlarımızda düzenlenen istisna, muafiyet ve indirimlerin maliyetini gösteren 336 milyar lira vergi harcaması öngördük. Yaptığımız bu ek bütçede bunları azaltan herhangi bir düzenleme yok, esasen gündemimizde böyle bir plan da yoktur. Ayrıca 2022 yılı içinde bazıları geçici, bazıları kalıcı olarak enflasyonla mücadeleye katkı sağlayacak vergi indirimleri yaptık. 241 milyar lira bu kapsamda yaptığımız düzenlemelerin maliyetidir." değerlendirmesinde bulundu.

"Gelirlerden faydalanma oranları yüzde 197 artmıştır"

Nureddin Nebati, küresel düzeyde yaşanan pek çok olumsuz gelişmeye rağmen 2022 yılında da bütçe dengesinde bozulmaya izin vermediklerine işaret ederek, "Son aylardaki gelişmeler hem gelir beklentilerimizi hem de harcama büyüklüklerimizi artırdı, ihtiyaçlarımızı farklılaştırdı. Ortaya çıkan bu ilave gelir beklentimizi vatandaşlarımızın refahını artırmak, ülkemizin stratejik öneme sahip yatırımlarının hızla tamamlanabilmesini sağlamak amacıyla ek bütçe kanun teklifini hazırladık." şeklinde konuştu.

Bu sırada Bakan Nebati'ye laf atan CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba'ya AK Parti'li milletvekilleri tepki gösterdi. Bunun üzerine CHP ve AK Parti milletvekilleri arasında bir süre tartışma yaşandı.

TBMM Başkanvekili Celal Adan, "kavga etmek isteyen milletvekillerine Genel Kurul salonundan çıkmaları" çağrısında bulunarak, bağırmanın, milletvekiline de partisine de itibar kazandırmayacağını söyledi.

Daha sonra sunumuna devam eden Nebati, teklifi gelir tahminleriyle uyumlu ve kamu maliyesinde dengeyi koruyan bir anlayışla hazırladıklarını, bütçe gelirlerinin ekonomik aktivitedeki genele yayılmış canlı görünüme bağlı olarak çok güçlü bir performans gösterdiğini dile getirdi.

Vergi gelirlerinin artmasından özellikle ilk 5 sıradaki belediyenin en iyi şekilde faydalandığını söyleyen Nebati, "Geçen yılla kıyasladığımızda gelirlerden faydalanma oranları yüzde 197 artmıştır." şeklinde konuştu.

Nebati, bu dönemde toplanan verginin yüzde 43'ünü gelir ve kazanç üzerinden aldıklarını belirterek, bundan duyduğu memnuniyeti ifade etti. Vergi gelirleri içerisinde dolaysız vergilerin payını artırdıklarını anlatan Nebati, teklifle genel bütçe gelirlerinde net 1 trilyon 81 milyar lira ilave gelir öngördüklerini; bu ilave gelirin 927,7 milyar lirasının vergi, 152,9 milyar lirasının ise vergi dışı gelirlerden oluştuğunu belirtti. Nebati, "Ek bütçemizi de mevcut gelir gerçekleşmelerimizden hareketle herhangi bir vergi artışı ya da yeni vergi ihdası öngörmeden tamamen gerçekçi varsayımlarla hazırladık. Kimsenin şüphesi olmasın, ekonomimiz güçlenerek yoluna devam ediyor. Hedeflerin tutturulması için çarşıya pazara ek vergi getirmeyeceğiz." değerlendirmesinde bulundu.

"Mali disipline kararlılıkla devam edeceğiz"

Bakan Nebati, 2022 yılı başından itibaren asgari ücreti vergi dışı bırakarak reform niteliğinde bir düzenlemeyi hayata geçirdiklerine işaret ederek, "Böylece asgari ücret üzerindeki gelir ve damga vergisini kaldırmış olduk. Ayrıca, tüm ücretlilerin asgari ücrete isabet eden ücretlerinden de vergi alınmamasını sağladık. Bu düzenlemeyle 21 milyona ulaşan çalışanlarımızı bu kapsama aldık. Tarımsal destekleme ödemelerinden gelir vergisini kaldırarak çiftçimizi destekledik. Burada da yaklaşık 3 milyon çiftçimizi kapsadık. Basit usule tabi 850 bin esnafımızın kazançlarını vergiden istisna ettik. Sadece bu 3 düzenleme ile yaklaşık 25 milyon vatandaşımıza dokunduk." diye konuştu.

Vatandaşın vergilerinin artık faize değil, hizmete gittiğini vurgulayan Nebati, önceki dönemlerde toplanan her 100 liralık verginin 86 lirası faize harcanırken, bu yıl toplanan her 100 liralık verginin yalnızca 15 lirasının faize ödenmesinin öngörüldüğünü bildirdi.

Bakan Nebati, 2022 yılı ek bütçesine ilişkin verileri sıralayarak, "Önümüzdeki dönemde de mali disipline kararlılıkla devam edeceğiz. Maliye politikamızı şeffaf, seçici ve hedef odaklı bir anlayışla uygulayarak işçimiz, esnafımız, çiftçimiz başta olmak üzere tüm vatandaşlarımızın ve reel sektörümüzün ihtiyaçlarını gözetmeye devam ederek uygulayacağız." dedi.

Nebati, 2022 yılı ek bütçesinin ülkeye ve vatandaşlara hayırlı olması temennisinde bulundu.

Milletvekillerinin sorularını yanıtlayan Hazine ve Maliye Bakanı Nebati, AK Parti hükümetleri döneminde, çalışanların ve emeklilerin her zaman yanında olduklarını, aylıklarda ve ücretlerde önemli iyileştirmeler sağladıklarını belirtti.

Bu yılın ocak ayında memurların ve memur emeklilerinin aylıklarında enflasyon zammı dahil yüzde 30,95 oranında, SSK ve Bağkur emeklilerinin aylıklarına ise yüzde 25,47 oranında artış yapıldığını aktaran Nebati, "Temmuz ayında söz konusu aylıklarda yapılacak artış, haziran ayı enflasyon rakamlarının açıklanmasıyla kesinleşecek olup yaklaşık yüzde 40 oranında artış olacağını öngörmekteyiz. Bu kapsamda 2022 yılında memurlarımız ve memur emeklilerimizin aylıklarında yapılacak kümülatif artış yaklaşık yüzde 83'e, SSK ve Bağkur emeklilerimizin aylıklarında yapılacak kümülatif artış ise yaklaşık yüzde 76'ya ulaşacaktır." bilgisini verdi.

Bakan Nebati, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"2002 Aralık-2022 Temmuz döneminde gerçekleşecek enflasyon yaklaşık yüzde 998 olacakken aile yardımı dahil ortalama memur maaşı yüzde 1758 oranında artarak 578 liradan 10 bin 737 liraya, aile yardımı dahil en düşük memur maaşı yüzde 2 bin 193 oranında artarak 392 liradan 8 bin 986 liraya, en düşük SSK emekli aylığı yüzde 1701 oranında artarak 257 liradan 4 bin 631 liraya, en düşük tarım Bağkur emekli aylığı yüzde 4 bin 908 oranında artarak 66 liradan 3 bin 296 liraya, en düşük esnaf Bağkur emekli aylığı yüzde 2 bin 689 oranında artarak 149 liradan 4 bin 147 liraya, en düşük memur emekli aylığı ise yüzde 1495 oranında artarak 370 liradan 6 bin 500 liraya yükselmiş olacaktır."

"Bazı ülkeler ikinci kez ek bütçeye gitti"

Ek bütçe kanunu hazırlanması ihtiyacının sadece Türkiye'ye mahsus bir durum olmadığını belirten Nebati, bu yılın olağan dışı gelişmelerinden dolayı Almanya, Güney Kore, Japonya ve Finlandiya gibi ülkelerin de yer aldığı pek çok ülkenin şu anda benzer ek ücret süreçlerine, bazı ülkelerin ise ikinci kez ek bütçeye gittiğine dikkati çekti.

Dünyanın, belirsizliğin yüksek olduğu tarihi ve zorlu bir dönemden geçtiğini vurgulayan Nebati, "Dünyada makro ekonomik denge çok hızlı değişmesi nedeniyle tahminler de sıklıkla güncellenmek durumunda kalıyor. Örnek vermek gerekirse, son bir yıl içinde IMF ABD, Avrupa Birliği, Brezilya, Rusya gibi önemli ülkelerin 2022 yılı büyüme oranını 4 kez güncellemiştir, önümüzdeki ay tahminlerini tekrar değiştirmesi beklenmektedir. Dünya Bankası, sadece bu yıl içinde önde gelen tüm ülkelerin büyüme tahminlerini 2 kez güncellemiştir, diğer tüm uluslararası kuruluş ve yatırım bankalarında da benzer durum gözlenmektedir. Fitch, 2020-2021 yıllarında ülkemize yönelik 2021 büyüme tahminini tam 11 kez değiştirerek yüzde 11'e kadar yükseltmiştir. Moody's, 4 defa değiştirerek yüzde 0,8'den yüzde 11,2'ye kadar yükseltmiştir. Standard&Poor's ise 4 defa değiştirerek yüzde 4,2'den yüzde 11'e kadar yükseltmiştir. 2022 yılı için de yüzde 2,5-5 arasında değişiklik yapmaktadırlar." ifadelerini kullandı.

"Enflasyon tahmini, küresel koşullar da göz önünde bulundurularak yapılmaktadır"

Orta vadeli programda (OVP) kur ve faiz hedeflerinin yer aldığını, programın makro çerçevesini oluşturabilmek için döviz kuru varsayımı yapıldığını dile getiren Nebati, OVP'de kullanılan döviz kuru seviyelerinin bir varsayım olduğunu, kur seviyesinin ise serbest piyasa ekonomisi içinde yurt içi arz ve talebe göre şekillendiğini aktardı.

Bu varsayımların hazırlık döneminde var olan veriler kullanılarak ve piyasa beklentileri göz önüne alınarak yapıldığını belirten Nebati, "Enflasyon tahmini, kur varsayımına ek olarak o günkü küresel koşullar da göz önünde bulundurularak yapılmaktadır. 2022-2024 OVP'si 2021 yılı eylül ayında yayımlanmıştır. Bu tarihten sonra küresel koşullarda önemli ölçüde değişiklikler yaşanmıştır. Söz konusu değişiklikler de tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de öngörülerde sapmalara sebep olmuştur." dedi.

Kişi başına düşen milli gelire ilişkin ise Bakan Nebati, "Ülkeler arası karşılaştırmalarda sıkça kullanılan ve karşılaştırmalı alım gücünü göstermesi açısından daha iyi bir gösterge olarak kabul edilen satın alma gücü paritesine göre hesaplanan kişi başı gayrisafi yurt içi hasıla 2002 yılında 9 bin 279 dolar iken 2021 yılında 32 bin 872 dolar seviyesine yükselmiştir. Satın alma gücü paritesine göre gayrisafi yurt içi hasılanın dünyadan aldığı pay bakımından Türkiye 2002 yılında yüzde 1,3'le 18'inci sırada iken 2021 yılında yüzde 2'yle 11'inci sıraya yükselmiştir. Satın alma gücü paritesine göre gayrisafi yurt içi hasıla büyüklüğü 2002 yılında 730 milyar dolar iken 2021 yılında 2 trilyon 943 milyar dolara yükselmiştir." açıklamasını yaptı.

Gelire endeksli senetler hakkında da genel bilgi veren Nebati, "Gelire endeksli senetlere vatandaşlarımızın önemli seviyede ilgi gösterdiğine şahit olduk. Vatandaşlarımıza Türk lirası cinsi yeni bir tasarruf aracı olanağı sağlayan gelire endeksli senetlerle 6,6 milyar liralık ihraç tutarına ve 83 bin 816 bireysel yatırımcının yer aldığı geniş bir yatırımcı kitlesine ulaşmış bulunuyoruz. Başarılı GES ihraçları sayesinde finansal enstrümanların tabana yayılmasıyla sermaye piyasalarının geliştirilmesi ve özellikle vatandaşımızın lira varlıklara olan ilgisinin arttırılması amacına önemli bir ölçüde katkıda bulunmuş olduk." diye konuştu.

"Savunma alanında çok önemli yerli ve milli projeleri hayata geçirdik"

Bütçenin güvenlikçi bir bütçe olduğu eleştirilerine de yanıt veren Nebati, şunları kaydetti:

"Ek bütçe kanunuyla savunma ve güvenlik birimlerinin bütçesinde öngörülen ödenekler ile personelin maaş ve ücretlerinde yapılan artışlar, elektrik, doğal gaz, akaryakıt ve döviz kuruna bağlı maliyet artışları sonucunda kurum ihtiyaçlarının karşılanması amaçlanmaktadır. Gittikçe karmaşık hale gelen küresel jeopolitik riskler, bölgemizde karşı karşıya kaldığımız jeopolitik güvenlik meseleleri ile iç ve dış kaynaklı terör tehditleri savunma ve güvenlik birimlerimizin ihtiyaçlarının süratle ve etkin şekilde karşılanmasını, yerli ve milli savunma sanayimizin geliştirilmesini zorunlu kılmaktadır. Türkiye olarak bu alanda çok önemli yerli ve milli projeleri hayata geçirdik ve geçirmeye devam ediyoruz. 2002 yılında savunma ve güvenlik birimleri için Savunma Sanayii Destekleme Fonu dahil ayrılan ödeneklerin merkezi yönetim bütçesi içerisindeki payı yüzde 10,9 iken ek bütçe kanunuyla bu oran yüzde 10,6 olarak öngörülmektedir."

Bakan Nebati, "Fakirlerden alıp zenginlere veriyorsunuz." eleştirisine ilişkin ise "2022 yılı Ocak-Mayıs gelir gerçekleşmeleri incelendiğinde en büyük artışın kazançlar üzerinden alınan kurumlar vergisinden olduğu görülmektedir. Bu dönemde 881 milyar lira vergi topladık. Bunun 376 milyar lirasını gelir ve kazançlardan aldık yani toplanan verginin yüzde 43'ünü gelir ve kurumlar vergisinden aldık. Yüzde 43'lük bu payın yüzde 34'ünün kurumlar vergisinden alınması ise dikkat çekicidir. 2021 yılında topladığımız her 100 liralık verginin 64 lirası dolaylı vergilerden alınmaktayken 2022 yılı ek bütçemizde bu oran 60,4'e düşmektedir. Bu başarı, asgari ücrete yönelik gelir ve damga vergisi istisnası, basit usul mükelleflerimize yönelik kazanç istisnası, tarımsal destek ödemelerine ilişkin gelir vergisi istisnası, hane halkının tüketim sepetinde önemli yer tutan gıda, temizlik, hijyen malzemeleri gibi belirli ürünlerde, yeme-içme hizmetlerinin tamamında, meskenlerde kullanılan elektrikte, çiftçimizin sulamada kullandığı elektrikte KDV indirimine rağmen elde edilmiştir. Görüldüğü üzere, ek bütçemizde vergi adaletini zedeleyen dolaylı vergilerin payı azaltılırken gelir adaletinin güçlendirilmesi kapsamında bilhassa kazançlar üzerinden alınan kurumlar vergisi artırılmaktadır." ifadelerini kullandı.

Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.