Dolar
32.26
Euro
34.73
Altın
2,320.73
ETH/USDT
3,071.00
BTC/USDT
63,610.00
BIST 100
10,267.09
28 Şubat

Prof. Dr. Nevzat Tarhan: 28 Şubat'ta yaşam tarzı ırkçılığına maruz kaldım

Prof. Dr. Nevzat Tarhan, 28 Şubat sürecinde Gülhane Askeri Tıp Akademisinde (GATA) öğretim görevlisi olduğunu belirterek, "Ben o dönemde orada yaşam tarzı ırkçılığına maruz kaldım" dedi.

Hatice Şenses Kurukız  | 26.02.2016 - Güncelleme : 26.02.2016
Prof. Dr. Nevzat Tarhan: 28 Şubat'ta yaşam tarzı ırkçılığına maruz kaldım Fotoğraf AA: Metin Pala

Istanbul

İSTANBUL - HATİCE ŞENSES

Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü Psikiyatri Uzmanı Prof. Dr. Nevzat Tarhan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, dönemin başlangıcının ilk sarsıntılarını yaşayan grubun GATA'daki subay ve öğretim üyeleri olduğunu vurgulayarak, 1994'ün son aylarında kurumda olağanüstü bir denetleme yaşandığını ve dönemin büyük gazetelerinden birinde "GATA'da irtica" başlıklı haberler yazıldığını söyledi. 

Bunun üzerine GATA'ya denetleme heyeti geldiğini ve bu şekilde 35 öğretim üyesinin çeşitli yerlere tayin edildiğini anlatan Tarhan, şöyle devam etti:

"Ben GATA'da bu öğretim görevlilerinden birisiyim. Ben 14 yaşında Silahlı Kuvvetlere girmişim, Kuleli Askeri Lisesinde okumuşum ve hep yüksek sicil almışım, öğretim üyesi olmuşum, 1993'te albay olmuşum. Özgeçmişimle ilgili hiçbir disiplinel sorun yokken, birdenbire sakıncalı statüsüne alındık. Daha sonra o dönemin orgeneralinin iki sözüyle bunu çok daha iyi almış oldum. Birincisi, 1997'de o zamanki genelkurmay başkanının söylediği 'Nizamiyeden döndük' sözü. Yani bir ordu düşünün ki devletin resmi yapılandırılmış ordusu nizamiyeden çıkmak üzereymiş. Bu ne demektir, 'Askeri bir müdahale yapmak üzereydik' demektir. 'Bu askeri müdahaleden son anda, 13 Haziran 1997'te 'Vazgeçtik, döndük' diye basına yansıdı. Daha sonra o dönemdeki orgenerallerden birisinin bir sözü vardı, o da 28 Şubat'ın ideolojisini gösteren bir sözdü aslında. Şöyle demişti, 'Artık dini vatanseverliğin yerini, milli vatanseverlik almıştır.' Bu ne demektir? 'Artık biz dini değerleri olan insanları Silahlı Kuvvetlerin içerisinde yaşatmayacağız' demektir. Bu süreç, dini duyarlılıkları olan bütün subayların tasfiye edilmesi şeklinde bir harekete dönüştü. Bu hareket sonucu, resmi kayıtlara giren, Yüksek Askeri Şura kararıyla uzaklaştırılan 1600 subay ve astsubay oldu ki ben kendi isteğimle emekliliğim dolduğu için ayrıldım. Belki onun birkaç misli daha ayrılmak zorunda kalan öğretim üyesi, subay ve astsubay oldu. Bu demektir ki bir darbe yapılacaksa o darbeye engel olabilecek bütün kadrolar tasfiye edilmeliydi ki 27 Mayıs benzeri bir durum. Bu yaşandı."

"Hitler tarzı bir yöntemle insan tasfiyesi yaşandı"

Prof. Dr. Tarhan, o dönemde Çorlu'ya tayin edildiğini ifade ederek, bu durumu gerektiren herhangi bir kusurunun bulunmadığını kaydetti.

Bunun üzerine Milli Savunma Bakanlığını mahkemeye verdiğini anlatan Tarhan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"10 ay sonra GATA'ya tekrar döndüm. 5 ay sonra tekrar tayinim çıktı yine aynı yere ve tekrar mahkemeye giderek yürütmeyi durdurma kararı aldım. Onun üzerine GATA komutanına çıktım. Komutan, 'Nevzat, yine mahkemeye versen yine kazanırsın fakat bu sefer tayinini Şırnak'a çıkarırlar' dedi. 'Kusurum neymiş' diye sorduğumda, 'Kusurun, Silahlı Kuvvetlerin içerisinde bir odak var, sizi beğenmiyor. Yaşam tarzınızı beğenmiyor' dedi. Ben o dönemde orada yaşam tarzı ırkçılığına maruz kaldım. Yaşam tarzımızı beğenmedikleri için hiçbir yasaya uymayan, kanuni dayanağı olmayan şekilde, 'Biz bunları tayin edelim, onlar hakkını almaya çalışsınlar' tarzında, sanki Hitler tarzı bir yöntemle insan tasfiyesi yaşandı. Onun üzerine ben kendi isteğimle emekli oldum."

"Sivil sorunlar demokratik akılla çözülür"

Demokrasinin bir yöntem ve değer olduğuna, Silahlı Kuvvetler üyelerinin de buna inanması gerektiğine işaret eden Tarhan, şunları kaydetti:

"Darbeyi seçenek olarak düşünen bir yaklaşım, TBMM'nin gelişmesine, olgunlaşmasına engel oluyor. Meclis'i açık tutarak çözümler üretilmesi gerekiyor. Böyle bir durumda askeri akıldan çok, demokratik akılla sivil sorunlar çözülür. 28 Şubat'ın 19. senesinde bu konuların unutulmaması ama sanki dün olmuş gibi de bu travmayı canlı tutmadan, ondan dersler çıkararak yolumuza devam etmemiz gerektiğini düşünüyorum."

Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.
İlgili konular
Bu haberi paylaşın