Koronavirüs

Macaristan Kovid-19 aşı tedarik sürecinde AB'den farklı yol izliyor

AB'nin Kovid-19 aşı tedariki sürecinde yaşanan aksaklıklar üye ülkelerde tepkilere yol açarken, Macaristan hükümeti aşı temin etmek için Birlik'ten bağımsız olarak çalışmalar yürütüyor.

Mehmet Yılmaz  | 26.01.2021 - Güncelleme : 26.01.2021
Macaristan Kovid-19 aşı tedarik sürecinde AB'den farklı yol izliyor

Budapeşte



KORONAVİRÜS HABERLERİ



Macaristan hükümetinin, Avrupa Birliği (AB) Komisyonunun yeni tip koronavirüs (Kovid-19) aşısı tedariki konusunda çok yavaş hareket ettiğini belirtip Rusya ve Çin'den aşı tedarik etme kararını Macarlar destekliyor.

AB'nin Kovid-19 aşı tedariki sürecinde yaşanan aksaklıklar üye ülkelerde tepkilere yol açarken, Macaristan hükümeti aşı temin etmek için Birlik'ten bağımsız olarak çalışmalar yürütüyor.

AB'nin 760 milyon doz aşı anlaşması yaptığı BioNTech-Pfizer ve Moderna şirketlerinin aşı teslimatlarına kesintilerle devam etmesi üzerine, Macar hükümeti AstraZeneca ve Sputnik V aşısına onay verdi ve Sputnik V Kovid-19 aşısı satın alımı konusunda Rusya ile anlaşma imzaladı.

Macaristan Devlet Bakanı Gergely Gulyas, AB'nin Kovid-19 aşısı tedariki konusunda çok yavaş hareket ettiğini, ülkesinin AB'den 19,7 milyon doz aşı siparişi verdiğini ama bugüne kadar çok az miktarda aşının ülkeye ulaştığını söyledi.

Macaristan, Rusya'dan Kovid-19 aşısı alan ilk AB ülkesi oldu

Böylelikle Macar hükümeti, Rusya'dan Kovid-19 aşısı Sputnik V'yi alacağını açıklayan ilk AB ülkesi oldu.

İki ülke arasındaki aşı anlaşmasını imzalayan Macaristan Dışişleri ve Dış Ticaret Bakanı Peter Szijjarto, ülkesinin aşı tedarik konusunu siyasi bir mesele olarak görmediğini ve Rusya'yla varılan anlaşma kapsamında 2 milyon doz aşı siparişinin tamamının 90 gün içinde Macaristan'a ulaşacağını kaydetti.

"AB Komisyonu ve Avrupa İlaç Ajansı çok yavaş"

Konuyla ilgili AA muhabirine açıklamalarda bulunan gazeteci David Laszlo, hükümetin AB'ye alternatif kaynaklardan da aşı temin etmeye çalışmasının yerinde bir karar olduğunu çünkü AB'nin bu konuda çabalarının yeterli olmadığının görüldüğünü belirtti.

Laszlo, "Aşı kayıt merkezine hem kendimi hem de tüm ailemin kaydını yaptım. Risk grubunda olmadığım için acele etmiyorum. İhtiyacı olan kişilerden sonra sıram gelince ben de aşımı yaptıracağım. Eğer yetkili makamlar onay verirse Çin ve Rus aşısının da etkili olduğunu düşünüyorum ve bu yüzden ben de bunlarla aşılanmayı kabul ederim." diye konuştu.

Aşı hakkında çok fazla yalan haber yapıldığına, konunun siyasallaştırıldığına ve bundan halkın ister istemez etkilendiğine işaret eden Laszlo, hükümetin, halkın bazı kesimlerinde aşıya karşı var olan ön yargıyı kırmak için daha hassas iletişim kurması gerektiğini vurguladı.

İsrail, Birleşik Arap Emirliği ve İngiltere gibi ülkelerin aşı uygulama konusunda oldukça hızlı ilerleme kaydettiğine, AB'nin neden daha fazla aşı alamadığının henüz bilinmediğine dikkati çeken Laszlo, şöyle devam etti:

"AB'nin aşı tedariki konusu hakkında yorum yapmak zor çünkü sözleşmede ne olduğunu bilemiyoruz. Örneğin, İsrail, Birleşik Arap Emirliği ve İngiltere'nin nasıl bir sözleşme imzaladığını ve neden daha fazla aşı alabildiğini bilmiyoruz. Ayrıca AB yaklaşık 600 milyonluk nüfusa sahip ve bu da tedarik sürecini tabii ki daha da karmaşıklaştırıyor ama burada kesin olan bir şey var o da AB Komisyonu ve Avrupa İlaç Ajansının çok yavaş ve karmaşık olduğu. Örneğin, AstraZeneca aşısına İngiltere'de izin verildi ve şu an insanlara uygulanıyor ama AB hala izin vermiş değil. Daha hızlı karar alabilirler diye düşünüyorum."

Polis memuru Monika Hajdu, yaptığı açıklamada, aşı karşıtlığı yapanları anlamadığını, kendisinin de aşı kaydını yaptırdığını ve sırası gelince aşı olacağını söyledi.

AB'nin aşı tedarik konusunda geç kaldığını öne süren Hajdu, "Hükümetin aşı konusundaki adımları kesinlikle çok doğru. AB'yi daha fazla bekleyemeyiz. Daha fazla insanı aşılayabilmek için tüm fırsatları değerlendirmeli ve aşı tedarik etmeli. Yüz binlerce insan aşı olmak istiyor ama ülkede yeterli aşı yok." diye konuştu.

Macaristan Başbakanı Viktor Orban'ın, AB'de ortak aşı tedarik kararını eleştirdiğini ve konuda başbakanla hemfikir olduğunu kaydeden Hajdu, "Orban, AB'nin ortak aşı tedarik sürecinin iyi bir adım olmadığı yönünde fikir belirtmişti. Ben de kendisiyle kesinlikle aynı fikirdeyim çünkü gördüğümüz gibi birçok kişinin acilen aşılanması gerekmesine rağmen süreç çok yavaş ilerliyor." dedi.

Öğretmen Reka Bakos da hükümetin alternatif aşı kararının doğru olduğunu ancak aşı uygulamasının AB'nin ortak onayından sonra yapılmasının daha doğru olduğunu düşündüğünü söyledi.

Ülkedeki muhalefet partisi Demokratik Koalisyon (DK) ise Macaristan'ın Çin'den aşı almasını önlemek için bir imza kampanyası başlattı. Muhalefet partisinin başlattığı kampanyada, "Macaristan'da Avrupa İlaç Ajansı tarafından onaylanmamış bir Çin aşısıyla aşı yapılmasını protesto ediyorum." ifadeleri yer alıyor.

Macaristan'da 12 Ocak itibarıyla 156 bin 98 kişiye aşı uygulandı.

Macaristan Sağlık Bakanlığının paylaştığı verilere göre, son 24 saatte 844 yeni vaka tespit edildi, toplam vaka sayısı 360 bin 418'e, hayatını kaybedenlerin sayısı ise 56 artışla 12 bin 24'e çıktı.

Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.
İlgili konular
Bu haberi paylaşın