
İSTANBUL
İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi'nin tahliye kararının ardından işlemleri tamamlanan Terkoğlu ve Pehlivan, Silivri Cezaevi'nden çıkış yaptı.
İki gazeteciyi, eşleri Özge Terkoğlu ve Aysel Pehlivan, anneleri Yaşar Terkoğlu ve Şahhanım Pehlivan, Odatv davasında tutuklu yargılanırken daha önce tahliye olan Nedim Şener, Ahmet Şık, Coşkun Musluk, Sait Çakır ve Müyesser Yıldız, CHP İstanbul Milletvekili Aykut Erdoğdu, gazeteci Ayşenur Arslan, Terkoğlu ve Pehlivan'ın yakınları ile avukatları karşıladı.
Barış Terkoğlu, tahliye haberini ilk olarak, cezaevi önünde bekleyen eşi Özge Terkoğlu'na telefonla verdi. Barış Terkoğlu telefonda, ''İçeride arkadaşlarımız var. Sevinç çığlığı atmayalım'' isteğinde bulundu.
Cezaevi çıkışında gazetecilere açıklama yapan Barış Pehlivan, Odatv davasının, son TÜBİTAK raporuyla birlikte fiilen ve hukuken çöktüğünü savundu.
Soner Yalçın, Yalçın Küçük ve Hanefi Avcı'nın şu an tutuklu olmasının hukuki ve mantıklı hiçbir gerekçesi bulunmadığını öne süren Pehlivan, şöyle devam etti:
''Arkadaşlar, sizden rica ediyorum, tutukluluk gerekçesini okuyun. Mahkeme bile bu arkadaşlarımız için 'kaçma ihtimali, delilleri karartma ihtimali yok' diyor. O zaman neden hala tutuklular? Bakın, biz 20 aydır arkamızdaki cezaevindeydik. Yargılandığımız mahkeme bugüne kadar bize adımız ve soyadımız dışında hiçbir soru sormadı. Odatv davası şu anda uzatmaları oynuyor. Gazetecilik yargılanıyor. Bizim mesleğimiz yargılanıyor arkadaşlar. Biz tahliye olduk ama arkamızda arkadaşlarımızı bıraktık. Türkiye'nin dört bir yanındaki tutuklu gazetecilerin serbest kalmasını istiyoruz.''
Barış Terkoğlu ise 20 aydır tek bir soru sormadan kendilerini içeride tutanlara teşekkür edecek hali olmadığını ifade ederek, ''İçeride kanser olup ölen, kalp krizinden ölen insanlar gördük. Aklını kaybedenleri gördük. Bunun için ikimiz her ne kadar dışarıda olsak da o acıyı taşıyoruz. Biz tüm bu haksızlıkların son bulmasını istiyoruz '' şeklinde konuştu.