
İSTANBUL
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, "Bugünkü Türkiye'de çeşitli siyasi tartışmalar var, çeşitli sıcak konular var. Bazen çok sert münakaşalar var. Bunların hiçbiri, Türkiye'de siyasi istikrarı sarsacak seviyede değil. Türkiye'deki siyasi istikrar sağlamdır" dedi.
Cumhurbaşkanı Gül, Four Seasons Bosphorus Otel'de "Birlikte Geleceğin İnşası" başlığıyla düzenlenen Türk-Fransız İş Forumu'nun kapanış oturumunda yaptığı konuşmada, Türkiye ile Fransa arasındaki ticaret hacmi için koydukları hedefe, engeller aşıldığında kolayca ulaşmalarının mümkün olacağını söyledi.
Hiçbir zaman, "hayalci ve inanmadığı" şeyleri söyleyen biri olmadığını ifade eden Gül, "Bizim Rusya ile 40 milyar dolar ticaretimiz var. Müttefikimizle niye bu kadar büyük olmasın ki? O açıdan, bu söylediklerim gerçekçidir" diye konuştu.
Gül, Türkiye'nin AB ile olan ilişkileri konusuna değinerek, şöyle devam etti:
"Avrupa Birliği konusunda bizim şu anda konsantre olduğumuz alan, müzakereleri başarıyla bitirmektir. Herkes biliyor ki 'otomatik tam üyelik' yoktur. 'Müzakereyi bitirince de tam üye olacaksın' diye yine bir şey yoktur. Biz bunları biliyoruz. Belki Fransa halkı referandumda 'Yok' diyecektir. Saygıyla karşılarız. Bilmiyorum, belki Türk halkı, o gün 'Hayır, biz Norveç'in yaptığını yapmak istiyoruz' diyecektir ama bunlar bugünün konusu değildir. Sayın Cumhurbaşkanı Hollande ile çok paylaştım bunu, o çok iyi biliyor; iş adamları burada olduğu için onlara soruyorum: sizin yatırımcılarınız, iş adamlarınız, Avrupa Birliği müktesebatının, standartlarının geçerli olduğu bir ülkede mi kendilerini daha çok güvende hisseder, yoksa bu standartların uygulanmadığı bir ülkede mi kendilerini daha güçlü hisseder? Bizim bu fasılları açmamızda ne mani olsun ki? Hukuk standartlarımızı yükseltelim, parayla ilgili konuları yükseltelim, para faslıyla ilgili hiçbir açılış kriteri bile söz konusu değil, otomatik açabiliriz. Neyi düzenleyeceğiz biz burada? Ekonominin daha iyi işlemesini, serbest piyasa ekonomisinin bütün şartlarının, rekabetin bütün şartlarının en iyi şekilde işlemesi için bu düzenlemeleri yapıyoruz, bu standartları üstleniyoruz. Bütün bunlar olunca, ticaret karşılıklı artacak, yatırımlar karşılıklı artacak ve herkes kendisini daha çok güvende hissedecek. Onun için ben bu çağrıyı tekrar yapıyorum."
Fransa'nın fasıllardaki siyasi blokajı
Fransa'nın, Türkiye'nin AB ile müzakere sürecinde bloke ettiği 5 fasıldan birinden blokajı kaldırmasına değinen Gül, "Herkesin kafasında şu vardı ama bu bir gerçekti (siz bu gerçeği değiştirdiniz Cumhurbaşkanı olduktan sonra), Fransa'nın birçok fasılda siyasi blokajı vardır, şu 5 fasılda. Bunlardan birini (22. fasılda) kaldırdınız ama diğer fasılları da kaldırdığınızı söyleyin, doğrusu... Gerçekleşir gerçekleşmez. Bu ayrı bir hikaye. Çünkü siz değil, biz üstümüze düşeni yaparsak gerçekleşecek. Biz üstümüze düşeni yapmazsak, zaten o fasıllar hiçbir zaman kapanmayacaktır. Onun için, bizi de test etmek için güzel bir fırsattır bu. Bunlar olduğu süre içinde ilişkilerimiz tarihin hak ettiği seviyeye ulaşacaktır" değerlendirmesinde bulundu.
Gül, Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande'ın ziyaretinin çok başarılı geçtiğini, konuk Cumhurbaşkanının Türkiye'yi görme fırsatı elde ettiğini anlatarak, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bazı Fransız dostlarımız, Türkiye'yi hala eski halleriyle düşünürler. Ben biliyorum, çok yakın dostlarım var. Siyasetçilerin içinde, devlet adamlarınız içinde var. 10 sene ben Avrupa Konseyi Parlamenter Asamblesinde bulundum, Türkiye'yi temsil ettim milletvekili olarak, çok yakın dostlarım var. Bazıları, 'Türkiye'yi bizimkiler, sokaklarında at arabalarının gezdiği ülke zanneder' derler. Çok şey değişti bu memlekette. Gerçekten çok şey. Şunu iddia edebilirim ki hiçbir Avrupa ülkesinde, Türkiye'deki kadar modern, havaalanı terminali yoktur. Ne Fransa'da ne Almanya'da ne İngiltere'de Türkiye'deki kadar yeni, modern, havaalanı terminali yoktur. Bunlar doğrusu, bazıları için ancak görürse inanacağı şeylerdir" ifadelerini kullandı.
"Türkiye'nin trendi daima yükselmektedir"
Açık toplumda, basının her şeyi yazdığı toplumda, siyasetin açık tartışıldığı toplumda, bir ülkede ne varsa onun dışarı yansıdığını dile getiren Gül, şunları kaydetti:
"Fransa'da ne oluyorsa, biz takip ediyoruz, bizde ne oluyorsa siz takip ediyorsunuz. Bunlar sakın yanlış intiba yaratmasın. Bugünkü Türkiye'de çeşitli siyasi tartışmalar var, çeşitli sıcak konular var. Bazen çok sert münakaşalar var. Bunların hiçbiri, Türkiye'de siyasi istikrarı sarsacak seviyede değil. Türkiye'deki siyasi istikrar sağlamdır. TBMM'de güçlü bir çoğunluğu olan bir iktidar vardır, tek parti iktidarı devam ediyor. Şu anda Türk ekonomisinin temel göstergelerini sarsacak, makro ekonomik göstergeleri sarsacak herhangi bir güvensizlik söz konusu değildir. Şüphesiz ki 12 sene içinde inişler, çıkışlar olacaktır. Hiçbir zaman tartışma olmayacak diye bir şey de olamaz demokrasilerde. Tenkitler, kritikler, iyi kötü şeyler olacaktır ama Türkiye'nin trendi daima yükselmektedir, bunu bilin. Türkiye yeni reformları yapmakta da gerek hukuk alanında gerek ekonomi alanında gerek diğer alanlarda, siyasi alanlarda kararlıdır. Çünkü reformlar, Türkiye'yi güçlü kılmıştır. Bugün Türkiye ekonomisiyle ilgili güvenli konuşabiliyorsam, bu yaptığımız reformlar sayesinde olmuştur. Bunların hepsi de devam edecektir."
Gül, Fransa Cumhurbaşkanı Hollande ile Fransız iş adamlarının ziyaretinin başarılı şekilde tamamlanacağını belirterek, "Bunun meyvelerini hep beraber alacağız" dedi.
"Türkiye'de çok köklü reformlar yapıldı"
Türkiye'de son 10 yılda yapılan reformlara değinen Cumhurbaşkanı Gül, bunların yapılmasında Avrupa Birliği'nin çok büyük desteğinin olduğunu söyledi.
Bu reformların Türkiye'yi güçlü hale getirdiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Gül, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Şu 10 yılda Türkiye'nin büyümesine baktığımızda etrafımızdaki bütün bu krizlere rağmen Türkiye yüzde 6 büyüdü. Bankalarımız sapasağlam hiçbir bankamızda sallantı olmadı, sarsıntı olmadı. Borç yükümüz yüzde 35 Gayri Safi Milli Hasıla karşısında. Sıkı bir mali disiplin uyguluyoruz. Hiçbir popülizme dalmadan, yüzde 1,5 bütçe açığımız... Cari açığımız bizim biraz yumuşak karnımız. Bunu gidermenin yolu da Türkiye'de daha çok üretim, daha çok yatırımdan geçiyor, daha çok teknoloji transferinden geçiyor. Bütün bu öncelik verdiğimiz alanda işbirliği yapacağımız ülkelerin başında Fransa geliyor. Teknolojisiyle bilgisiyle güçlü sanayisiyle Türk ve Fransız sanayicilerin burada, başka yerde yatırım yapmaları, dahası iş yapmaları, bunun önünde hiçbir sınır görmüyorum. Bunun önündeki tek sınır, demin söylediğim ortaya çıkan gereksiz algılamalardır. Bu ziyarette bunun yıkıldığı kanaatindeyim."
"Fransa enerjide en güzel ortak olabilir"
Salonda çok iyi ortakların olduğunu, Türkiye'de iş yapan Fransız iş adamlarını da tanıdığını dile getiren Gül, zamana zaman iş adamlarıyla yaptığı toplantılarda da bu konuları konuştuğunu ifade etti.
Gül, sadece Türkiye'de değil, Balkanlar'da, Irak'ta, Orta Doğu'da, Orta Asya'da Türk ve Fransız şirketlerinin nasıl büyük yatırımları gerçekleştirdiğini bildiğini belirterek, "Ama bunların hepsi potansiyelin çok gerisinde. Onun için bizlerin teşvikiyle sizlerin önü açıktır. İş adamlarına sesleniyorum; her alanda enerji başta olmak üzere, nükleer enerji bunun en tepesidir... Türk-Japon-Fransız işbirliği Sinop'ta, bu çok büyük bir işarettir. Bunu başarılı bir şekilde başkaları takip edecektir. Enerji konusunda yeni yeni mutabakatlar sağlandı. Dolayısıyla önünüz açıktır. Termik santraller konusunda alternatif enerji konusunda her konuda işbirliğine hazırız" diye konuştu.
Türkiye'nin enerji konusunda bağımlı bir ülke olduğunu dile getiren Gül, şöyle devam etti:
"Dolayısıyla enerjimizi üretmemiz gerekiyor. Bunun için Fransa bizim için en güzel ortak olabilir. Savunma sanayi konusunda diğer alanlarda sanayinin bütün alanlarında, uçak, otomotiv alanlarında işbirliğimiz çok sınırsızdır. Turizm alanında, kültür alanında eğitim alanında... Türkiye'deki Fransızca okullarında 900 bine yakın öğrencinin olduğunu düşünürseniz yüklü bir Fransız ekolünün de var olduğunu göreceksiniz. Ticaret 15 milyar dolar dedik. Şimdi artık avro olarak hedefimizi koyduk. 20 milyar avro olarak. Bunlar çok kolay ulaşılacak hedeflerdir. Çünkü gerçek hedefin gerisinde kalması için adeta gemlendi ticaret, engellendi açıkçası. Karşılıklı olarak. Çünkü siz daha iyi siyasi ilişkiler içerisinde olduğunuz, daha ön yargısız ülke alternatifi varken, ön yargıların olduğu bir ülkeyle mi ticareti tercih edersiniz... Bu sizin açınızdan da geçerli, bizim açımızdan da geçerli. Bunların hepsi lüzümsüzdu, bunları bir kenara koymamız lazım."
Hollande: Fransa yeni fasılları açmak istiyor
Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande, "Müzakereler, demokratikleşme, hukuk devleti, özgürlük, kalkınma, modernizasyon gibi alanlarda, bunları geliştirmek için ek enstrüman olabilir. Onun için Fransa yeni fasılları açmak istiyor. Özellikle erkler ayrılığı, yargı bağımsızlığı gibi konularda fasıllar açmak istiyor. Sonuçta ne olacağını kestirmeden..." dedi.
Türkiye'ye yaptığı resmi ziyaret kapsamında Galatasaray Üniversitesine gelen Hollande, Rektör Prof. Dr. Ethem Tolga'yı makamında ziyaret ederek, anı defterini imzaladı. Eski İstanbul fotoğraflarının olduğu bir albümü inceleyen Hollande'a, ziyareti sırasında Dışişleri Bakanı Laurent Fabius da eşlik etti.
Aydın Doğan Oditoryumu'nda "Bilim ve Yüksek Öğretim Alanında İşbirliği" başlıklı konuşmasıyla, davetlilere ve öğrencilere hitap eden Hollande, Galatasaray Üniversitesi'nin Fransız-Türk dostluğunun sembolü olduğunu dile getirerek, "Buraya gelmek zorundayım diye gelmiyorum, paylaşılmış bir mutluluk olduğu için geliyorum. Galatasaray, Türkiye'nin elitlerini yetiştiriyor. Sizin sayenizde önemli siyasetçiler, iş adamları, entellektüeller ve gazeteciler Fransızca konuşuyor" diye konuştu.
Hollande, birçok Fransız yazarın ilham bulmak için yüzyıllar boyunca İstanbul'a geldiğine değinirken, Fransa'da ünlü olan yazar Orhan Pamuk ve yönetmen Fatih Akın'ı selamladı.
Fransa'dan Türkiye'ye uzun zaman sonra gerçekleşen ziyarete değinen Hollande, "22 sene uzun gibi görülebilir ama ilişkilerin 16. yüzyıla dayanmasına bakarsak çok değil. Ben buraya zamanı tekrar kazanmaya geldim çünkü birlikte yapacak çok şeyimiz var" dedi.
Hollande, Türkiye'nin avantajları konusunda ise "Ekonomi diyeceğim ama gençliği... Son aylarda gördüğümüz, dinamik, beklentileri yüksek bir gençliğiniz var bu demokratik olgunluğun bir işareti" ifadelerini kullandı.
Fransa Cumhurbaşkanı Hollande, Türkiye'nin AB'ye üyelik sürecine ilişkin de şu değerlendirmelerde bulundu:
"Müzakereler, demokratikleşme, hukuk devleti, özgürlük, kalkınma, modernizasyon gibi alanlarda, bunları geliştirmek için ek enstrüman olabilir. Onun için Fransa yeni fasılları açmak istiyor. Özellikle erkler ayrılığı, yargı bağımsızlığı gibi konuları ilgilendiren konularda fasıllar açmak istiyor. Sonuçta ne olacağını kestirmeden..."
Her ne kadar gölgelenmiş olsa da "Arap baharı" olarak tanınan ilk ülke olan Tunus'ta yeni bir anayasa kabul edildiğini anlatan Hollande, "Tunus da benim söylediğim gibi gösteriyor ki İslam ve demokrasi bir arada olabilir. Tarihi ve gelenekleri olan bir ülke, demokrasiyi seçme kapasitesi her zaman var" dedi.
"Bazen anlaşmazlıklar oldu, özellikle tarihle ilgili"
François Hollande, uzun zaman sonra Türkiye'ye gelmesinin önem taşıdığını belirterek, şunları söyledi:
"Bu kadar samimi konuşmamıştık bunca yıldır birbirimizle. Bazen anlaşmazlıklar oldu, özellikle tarihle ilgili. Kendi tarihine bakmak her zaman zorunlu bir süreç. Bu sene 2014, katliamlar ve trajediler eksik olmayan 1. Dünya savaşını anacağız. Bu, hepimizi bu döneme tekrar bakmaya zorlayacak. 1915 olayları dahil. Fransa'nın duruşunu zaten biliyorsunuz. Fransa'da söylediğimden farklı bir şey söylemeyeceğim. Ama aynı zamanda herşey ile yüzleşmek gerekiyor diye düşünüyorum çünkü bu çabayı gösteren halk kendini büyütüyor, kendi gözünde ve diğerlerinin gözünde."
Suriye'den gelen mültecilere destek verdiği için Türkiye'ye teşekkür eden Hollande, Suriye'de seçimler olabilmesi için Beşşar Esed'in gidip yeni bir ekibin gelmesi gerektiğini dile getirdi.
İlber Ortaylı fenalaştı
Bu arada, Hollande'ın konuşması sırasında, Prof. Dr. İlber Ortaylı fenalaştı. İlber Ortaylı'nın kendine gelerek, salondan ayrılmasının ardından, Hollande, "Artık Fransız basını sağolsun, İlber Hoca'nın eserlerinin daha iyi tanınacağından kuşkum yok" dedi.
Konuşmasına daha sonra devam eden Hollande, Marmaray'a değindi. Türkiye'nin doğu-batı arasında bir kavşak noktası olduğunu ve geleceğe güven veren bir ülke olduğunu vurgulayan Hollande, "Avrupa'yı Asya'ya bağlayan Marmaray tüneli ile bunu gerçekleştirdiniz ve batıyla doğunun sembolik buluşmasından korkmamak gerekiyor" ifadesini kullandı.
Candan Erçetin'e sanat ve edebiyat nişanı
Konuşmasının ardından Candan Erçetin'e sanat ve edebiyat nişanı sunan Hollande, "Dün Candan Erçetin, Cumhurbaşkanı Gül'ün yemeğinde şarkı söyledi. İki şarkı vardı herkesin bildiği, sözleri değilse de müziği bilinen şarkılar. Onun aracılığıyla lise ve üniversiteye selam vermek istiyorum. Artık Türkiye'de kiminle karşılaşırsam 'Siz de mi Galatasaray'dansınız?' diye soracağım ve belki de bana bir şarkı söyleyecek" dedi..
Fransız Cumhurbaşkanı Hollande'ı dinleyenler arasında Brooking Enstitüsü Başkan Yardımcısı Kemal Derviş ve Galatasaray Kulübü Başkanı Ünal Aysal da yer aldı.
Bu arada, toplantı sırasında fenalaşan Ortaylı, programın ardından tedbir amacıyla hastaneye götürüldü.
"Yüksek hızlı tren için demiryolları ihalelerine katılacağız"
Türk-Fransız İş Forumu'nun kapanışında konuşan Hollande, çevre ve çevre sağlığı konusunda birikimlerini paylaşmaları gerektiğini, ulaşım sektöründe ilişkilerin çok eskilere dayandığını belirterek, Paris'ten İstanbul'a uzanan tarihi Orient Ekspresi hatırlattı.
Türkiye'nin 10 bin kilometre yüksek hızlı tren için demiryolu döşeyeceğini, bu konuda bütün ihalelere katılacaklarını dile getiren Hollande, Fransız şirketlerin otomobil yatırımlarından, THY'nin Fransız şirketlerinden yaptığı alımlardan bahsetti.
"Dünün sanayisine bakmamalıyız, yarının sanayisine dönmeliyiz. Eğer Türk ekonomisine daha önemli bir teknoloji ve yenilikçilik kazandıracaksak buna hazırız" diyen Hollande, birçok Türk şirketinin Fransa'ya baktığını bildiğini, Türk iş adamlarıyla olan görüşmesinde onlara "Gelin Fransa'ya yatırım yapın" dediğini söyledi.
"Vize sorunu için talimat verdim"
Hollande, Türk işadamları için Fransa'da büyük imkanlar olduğunu, bu kişilerin ülkelerinde çok iyi karşılanacağını kaydederek, kısıtlama ve vizelere ilişkin şunları söyledi:
"Şu anda vize sorununun yaşandığı tek ülke Fransa değil ama Dışişleri Bakanlığıma gerekli bütün talimatları verdim. Şirket temsilcileri, yöneticileri, aydınlar, sanayiciler, sanatçılar kolayca Fransa'ya gelebilsinler, işlerini görebilsinler. Kendilerine bütün kolaylıklar sağlanacaktır. Çok yakında Elysee Sarayı'nda Fransa'ya yatırım yapan yabancı şirketleri ağırlayacağım. Bu şirketler arasında Türkiye'den yatırımcı olmasını çok isterim. 2 Türk şirketi şimdiden olumlu cevap verdi çağrıma. Karşılıklı çapraz yatırımlar yapmamız gerekiyor. Birlikte yeni teknolojileri, dış piyasalara taşımamız gerekiyor. Sizin bu konulardaki taahhütünüzü ve çabalarınızı da anmak istiyorum. Bu reformlar kaçınılmazdı, gerekiyordu. Ekonomik reformları, hepimizin gerçekleştirmesi gerekiyordu. Bizler yüksek hızlı kalkınmaya sahip olmak, istihdam yaratmaki işsizliği azaltmak istiyorsak, şirketlerimizin bütün imkanlara sahip olması gerekiyor."
Hollande onuruna yemek
Cumhurbaşkanı Gül, Türkiye'ye resmi ziyarette bulunan Fransa Cumhurbaşkanı Hollande onuruna yemek verdi.
Versay Sarayı'nda ağırlamak zor olacak
Cumhurbaşkanı Gül ile Hollande, Tarabya Köşkü'nden İstanbul Boğazı'nı seyretti.
Cumhurbaşkanı Gül'ün Tarabya Köşkü'nde, konuk Cumhurbaşkanı Hollande onuruna basına kapalı verdiği yemeğe ilişkin Cumhurbaşkanlığı'nın internet sitesinde fotoğraflar yayınlandı.
Fotoğraflarda, Cumhurbaşkanı Gül'ün ve Fransa Cumhurbaşkanı Hollande'ın, Tarabya Köşkü'nden İstanbul Boğazı'nı seyrettiği görülüyor.
Konuk Cumhurbaşkanı Hollande'ın, boğazı gördükten sonra "Sayın Cumhurbaşkanı, sizi artık Versay Sarayı'nda bile ağırlamak zor olacak" dediği kaydedildi.
Muhabir: Andaç Hongur- Ethem Geylan
Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.