
TBMM
Meclis'te gazetecilerin sorularını yanıtlayan İçişleri Bakanı Muamer Güler, İstanbul'da bugün terör örgütü MLKP'ye ve bir siyasi partinin il ve ilçe teşkilatına yönelik yapılan operasyonda 67 kişinin gözaltına alındığını belirtti. Söz konusu örgütün elemanlarının çoğunun Gezi Parkı eylemlerine katıldığını kaydeden Güler, operasyonda çelik bilyeler, molotofkokteylelleri ve sis bombalarının ele geçirildiğini vurguladı.
Ankara'da da bir operosyan düzenlendiğini ifade eden Güler, kamu mallarına zarar veren, şiddet eylemleri gerçekleştiren, halkı suç işlemeye teşvik edenlerden kimlikleri belirlenen 23 kişinin gözaltına alındığını, 3 kişinin de arandığını söyledi.
Muammer Güler, polisin yaptığı çalışmalarda fotoğraf ve görüntülerden, mahkeme kararıyla alınmış teknik ve fiiziki takiplerden de yararlandığını belirtti.
Kısıtlama getireceğimizi söylemek büyük haksızlık olur
Sosyal medya kullanımında herhangi bir kısıtlamaya gidilip gidilmeyeceğine ilişkin bir soruyu yanıtlayan Güler, şunları söyledi:
"İnternet bugün dünyadaki en önemli iletişim ağlarından biri. Temel özgürlüklerden biridir iletişim hakkı. Bizim bu konuda herhangi bir kısıtlamamız söz konusu değil. Gezi olaylarında bu kadar dezenformasyon yapılmasına rağmen bunu kısıtlamaya yönelik hiçbir uygulama yapılmadı. Hükümetimiz bunların geliştirilmesi için son 10 yılda çok önemli düzenlemeler yaptı. Biz bu özgürlüğün genişletilmesi anlamında çok tedbir alıyoruz. Sayın Başbakanımız, geçtiğimiz gün Kredi ve Yurtlar Kurumu'nda öğrencilere 24 saat erişilebilir internet dağıtımı yaptı. Bunları yaygınlaştırılmasını düşünüyoruz. Böyle bir şey varken bizim bu konuda kısıtlama getireceğimizi söylemek büyük haksızlık olur.
Ancak, internet üzerinden bir sanal terör uygulanmaya çalışılıyor. Terör örgütleri bunu halkı suç işlemeye, galeyana getirmeye yönelik kullanabiliyor. Bazı marjinal gruplar kimliklerini gizlemek suretiyle bunu yapmaya çalışıyorlar. Bunun önlenmesi gerekiyor. Buna yönelik düzenleme yapmaya çalışıyoruz. Kişilerin bu konuda kimlik bilgilerinin deşifre edilmesi, onların sitelerine girilip onların bilgilerinin açığa çıkarılması olayları yaşanıyor. Resmi makamların internet sitelerine girilip bilgilerin deşifre edilmesi, iftiralara yol açılması olayları yaşanabiliyor.
Bir çok kişi bize, 'Benim sistemime girilmiş bunun üzerinden farklı mesajlar veriliyor' diyor. Bunları önlemeye yönelik elbette düzenlemeye ihtiyaç var. Evrensel hukukta bütün devletler bunu nasıl yapıyorsa bizim de o uygulamalara yönelik, ona benzer ona düzenleme yapmamız gerekiyor. Yoksa bunu kısıtlamaya yönelik herhangi bir şey yok. Siber suçlar artık evrensel boyuta geldi. Bu suçlara yönelik düzenleme için çalışma yapılıyor. Ayrıca Adalet Bakanlığı'nın, kimklik verilerinin korunmasına ilişkin çalışması var.
'Sanal terör' dediğimiz bir olay var. İnternet alanındaki en büyük yatırımlar bizim hükümetimiz döneminde yapıldı. Bizim bunu kısıtlamaya yönelik hiçbir girişimimiz yok. Ama sosyal medya üzerinden suç işlenmesini önlemek de devletin görevidir."
Tespit çalışmalarımız devam ediyor
Muammer Güler, "Sosyal medya üzerinden bunları yapanlara yönelik operasyon söz konusu mu?" sorusuna da şu yanıtı verdi:
"Tweet atıp da halkı galeyana getirmek istiyorsa, suç işlemeye tevşvik ediyorsa, dezerformasyon amaçlı yayınlar yapıyorsa elbette bunun adresinin tespitine yönelik ve bu kişinin adli makamların önüne götürülmesine yönelik çalışma yapmak bizim görevimiz. Size de bir hakaret etse, siz de bunun kullanıcısının adresini isteyebiliyorsunuz savcılıklardan. Şu anda bu konuda bir sayımız yok ama tespit çalışmalarımız devam ediyor.
Yurdun her yerinde kamu mallarına zarar veren, şiddet eylemlerini yaratan, polise mukavemet eden şahıslarla ilgili cumhuriyet savcıları nezaretinden çalışmalar sürdürülüyor. Kimlik tespiti yapılıyor. Adam otobüslere zarar verecek, kamu mallarına zarar verecek, durakları yıkacak, şiddet eyleminde bulunacak, polise silahla ateş açacak... Tespitleri yapılıyor. Ankara'da, İstanbul'da, İzmir'de, Eskişehir'de, Antakya'da, Adana'da her yerde var."
Güler, "durarak eylem diye yeni bir eylem tarzı oluşturuldu, buna bir müdahale olur mu?" sorusu üzerine, "Kamu düzenini bozmadıktan sonra, genel hayatı etkilemedikten sonra bizim gösterilere bir müdahalemiz yok. Şiddet eylemine dönüşmeyecek, genel hayatı bozmayacak, başkalarının özgürlüklerini kısıtlamayacak olursa zaten herkesin böyle hakkı var. 'Sabahtan akşama kadar Kızılay'da ben gösteri hakkımı kullanacağım...' Böyle bir hak var mı? Böyle bir şey yok" diye konuştu.
İstanbul'da 67 kişi gözaltına alındı
İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi ekiplerinin, Gezi Parkı olaylarında kamu malına zarar verdikleri, halkı isyana teşvik ettikleri öne sürülenlerle polise saldırdıkları belirlenen terör örgütü üyelerine yönelik çalışmaları kapsamında, sabah saatlerinden itibaren bazı adreslere düzenledikleri operasyonda 67 kişi gözaltına alındı.
Şüphelilerin, Terörle Mücadele Şubesi'ndeki işlemleri devam ediyor.
Gözaltına alınanların yakınlarının da aralarında bulunduğu bir grup da İstanbul Emniyet Müdürlüğünün Vatan yerleşkesi önüne gelerek, basın açıklaması yaptı. Sosyalist Demokrasi Partisi (SDP) Genel Başkanı Rıdvan Turan, grup adına yaptığı açıklamada, hükümeti eleştirerek, operasyonların demokratik olmadığını savundu. Bu sırada Emniyet Müdürlüğü önünden geçen emekli hemşire Zahide Özay da "Yeter artık, bu ülkede akan kan dursun" diyerek gruptakilere tepki gösterdi. Özay'ı, çevredeki polisler sakinleştirdi.
Gruptakilerden bir bölümü gözaltındaki yakınları ile görüşebilmek için Emniyet Müdürlüğüne girdi, diğerleri de dağıldı. Öte yandan operasyon kapsamında, Aksaray'da bir iş merkezindeki Etkin Haber Ajansı ile Atılım Gazetesinin teknik işlerinin yürütüldüğü Güneş Ajans'ta sabah saatlerinde başlayan arama çalışmaları tamamlandı.
Aramada, ofislerdeki bilgisayarların imajları alınırken çok sayıda doküman çuvallarla İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesine götürüldü.
Çalışmaların tamamlanmasının ardından ofisin bulunduğu iş merkezine girişlere izin verildi.
Ankara'da 87 kişi serbest bırakıldı
Bu arada Ankara'da, Gezi Parkı'ndaki olayları protesto ederken gözaltına alınan 98 şüpheliden 87'si serbest bırakıldı.
Yedi kişiye tutuklama talebi
İstanbul Emniyet Müdürlüğü Güvenlik Şube Müdürlüğünce gözaltına alınarak adliyeye sevk edilen 91 kişiden 7'si "kamu görevlisine hakaret", "polise mukavemet" ve "Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu'na muhalefet" suçlarından tutuklanmaları istemiyle nöbetçi mahkemeye gönderildi. 84 şüpheli ise savcılık sorgularının ardından serbest bırakıldı.
Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.