
İSTANBUL
Grand Tarabya Otel'de yapılan Türkiye ile Pasifik Gelişmekte Olan Ada Ülkeleri (PSIDS) Dışişleri Bakanları Toplantısı'nın açılışında konuşan Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Türkiye'nin Pasifik'i de kapsayacak şekilde dış politika ufuklarını genişlettiğini vurguladı.
Davutoğlu, "İstanbul'da 2008'de yapılan Pasifik'teki Gelişmekte Olan Küçük Ada Devletleri Dışişleri Bakanları Toplantısı, Pasifik'le olan ilişkilerimizde temel bir kilometre taşı olmuştur. Son 6 yılda, gerek Pasifik Adaları Forumu'yla olan kurumsal bağlarımızı, gerek ikili ilişkilerimizi güçlendirmek yönünde önemli adımlar attık" dedi.
"Türkiye'nin bölgedeki saygınlığı 6 yıl öncesine göre çok farklı bir düzeyde" ifadesini kullanan Davutoğlu, "Bölgenin sorunları, gerekleri ve ihtiyaçlarını öğrendik ve öğrenmeye devam ediyoruz; bunlara bölgeye özgü, eylem odaklı yanıtlar geliştirmeye gayret ediyoruz. Önümüzdeki dönemde, sizinle birlikte çalışarak sürdürülebilir kalkınma için ortak bir gündem temelinde işbirliğimizi geliştirmeye ilişkin güçlü kararlılığımız aynen vaki olacaktır" diye konuştu.
Türkiye ile PSIDS arasında 2008'de gerçekleşen ilk toplantının üzerinden geçen 6 yılda kaydedilen gelişmelerin değerlendirileceğini belirten Davutoğlu, bunun gelecek için bir yol haritası çizilmesi bakımından önemine dikkati çekti.
İlk diplomatik temsilcilik açılacak
Pasifik'teki ada devletleriyle son 6 yılda üst düzey temasların artırıldığını, daha fazla kalkınma yardımı sağlandığını ve bölgesel platformlar çerçevesinde işbirliğine gidildiğini anlatan Davutoğlu, "Pasifik'i Türkiye'yle daha da yakınlaştırma yönünde uzun mesafeler kat ettik. Eylem odaklı işbirliğimiz sayesinde ülkelerimiz arasında güçlü bir ortak farkındalık oluşturabildik" dedi.
Bölgeye giden Dışişleri Bakanlığı özel temsilcilerinin faaliyetleri hakkında bilgi aktaran Davutoğlu, "Türkiye'nin Pasifik Adaları'ndaki ilk diplomatik temsilciliğini açmayı düşünüyoruz. Bölgeye yönelik ilgimiz önümüzdeki dönemde artmaya devam edecek" şeklinde konuştu.
Davutoğlu, Türkiye'nin Fiji'de düzenlenecek Pasifik Adaları İkinci Kalkınma Forumu'nda ve Palau'da yapılacak Pasifik Adaları Forumu'nda temsil edileceğini belirterek, "Bu forumlara katılımının Türkiye'nin Pasifik'teki saygınlığının güçlenmesine katkıda bulunduğuna inanıyorum" ifadesini kullandı.
Yardımlar arttı
Davutoğlu, Türkiye'nin, bu konferansın hazırlıklarına yaklaşık 500 bin dolar katkı sağladığı bilgisini de verdi.
Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı'nın (TİKA) da 2011'den bu yana Pasifik Adaları Forumu toplantılarına katıldığını anlatan Davutoğlu, TİKA'nın Pasifik Ada ülkelerinde çeşitli projelere de katkıda bulunduğunu söyledi.
Davutoğlu, Türkiye'nin sağlık merkezleri ile yerel hastaneler arasında taşımayı kolaylaştırmak amacıyla Solomon Adaları Sağlık Bakanlığı'na 4 bot bağışlanması için bir proje başlattığını, Kiribati'nin cinsel ve cinsiyet temelli şiddeti ortadan kaldırmaya ilişkin ulusal yaklaşımını desteklemek amacıyla 100 bin dolar sağlama kararı aldığını, 45’inci Pasifik Adaları Forumu'nun hazırlıklarına katkı amacıyla 50 bin dolar yardımda bulunduğunu aktardı.
Türkiye'nin Pasifik Adaları'na 2012'de 5 milyon doları aşkın yardım yaptığını belirten Davutoğlu, önümüzdeki dönemde de çeşitli kalkınma projelerine toplam 5 milyon dolar tahsis edilmesinin düşünüldüğünü ifade etti.
Bir süre önce yaşanan sel felaketi münasebetiyle Solomon Adaları Hükümeti ve halkıyla dayanışma içinde olduklarını ifade eden Davutoğlu, "Selden etkilenen insanların ihtiyaçlarına yanıt verebilmek amacıyla Solomon Adaları'na 50 bin dolar değerinde acil yardım malzemesi yardımında bulunduk. Bunun tüm yaraları sarmayacağını biliyoruz ancak Solomon Adaları Hükümeti ile ve diğer acil durum yardım ortakları ile dayanışma içinde çalışmaya devam edeceğiz" diye konuştu.
Toplantı 2 gün sürecek
"Boğaz'dan Pasifik'e: Sürdürülebilir Kalkınma İçin Sürekli İşbirliği" temasıyla ikincisi gerçekleştirilen ve iki gün sürecek toplantıda Cook Adaları, Fiji, Kiribati, Mikronezya, Marşal Adaları, Nauru, Niue, Palau, Papua Yeni Gine, Samoa, Solomon Adaları, Tonga, Tuvalu ve Vanuatu temsil edildi.
Toplantıda Kiribati'yi Cumhurbaşkanı, Dışişleri ve Göç Bakanı Anote Tong, Tuvalu'yu ise Başbakan Yardımcısı ve Kamu Hizmetleri Bakanı Vete Palakua Sakaio temsil etti. Bölgeye yakınlığı nedeniyle Doğu Timor da toplantıya katıldı. Toplantıda TİKA Başkanı Serdar Çam da hazır bulundu.
Türkiye'nin ev sahipliğinde 9-11 Nisan 2008'de gerçekleştirilen Türkiye-Pasifik Adaları Dışişleri Bakanları Toplantısı’nın devamı niteliğindeki toplantıda, Türkiye ile Pasifik'teki küçük ada devletleri arasındaki ilişkilerde kaydedilen gelişmeler, ekonomik ilişkiler, kalkınma yardımları ve iklim değişikliği gibi konularda çok taraflı işbirliği ele alınıyor.
Birleşmiş Milletler, 2014'ü, "Gelişmekte Olan Küçük Ada Devletleri Uluslararası Yılı" ilan etmişti.
Hem küresel hem bölgesel sorunlar ele alındı
Davutoğlu, tarihi önemde olduğunu belirttiği Dışişleri Bakanları Toplantısı'nda hem ikili ilişkilerin hem de küresel ve bölgesel sorunların ele alındığını söyledi.
Türkiye'nin son dönemde bütün ülkelerle iyi ilişkiler geliştirdiğini vurgulayan Davutoğlu, "İlişkileri Pasifik ada ülkeleriyle de geliştirmek konusunda çok güçlü bir siyasi iradeyi hayata geçirdik" dedi.
Pasifik ada ülkelerine Türkiye'de elçilik için destek
Hem Karayip'teki hem de Pasifik'teki küçük ada devletleriyle ilişkilerin, Türkiye'nin okyanuslardaki bu ada ülkelerinin sorunlarını gündeme getirmesi için büyük bir imkan sağladığını anlatan Davutoğlu, şunları kaydetti:
"Türkiye, önümüzdeki dönemde Pasifik adalarında temsil edilmek üzere bir büyükelçilik açma kararlılığındadır. Şu anda Japonya, Endonezya, Avustralya ve Yeni Zelanda'daki büyükelçilerimizin temsil ettiği çok geniş coğrafyaya yayılan bu adalarda bundan sonra daimi olarak bir büyükelçiliğimiz hizmet görecek. Pasifik ada ülkeleri de 14 ada ülkesini temsilen Türkiye'de bir büyükelçilik açmayı arzu ederlerse, ki bu arzularını beyan ettiler, Türkiye temel masraflarını karşılama yönünde katkılarını sürdürecek. Diplomatik ilişkilerdeki bu yeni boyut, coğrafi uzaklığa rağmen ikili ilişkilerimizin gelişmesine büyük katkı yapacak.”
AFAD deneyimlerini aktaracak
Türkiye'nin gelecek yıl G-20 Zirvesi'ne, sonraki yıl da Dünya İnsani Zirvesi'ne ev sahipliği yapacağını belirten Davutoğlu, Türkiye'nin bu platformlarda Pasifik ada devletlerinin çevre ve iklim değişikliği sorunlarını dile getirmesi için ortak bir çalışma yürütüleceğini söyledi.
Küçük ada devletlerinin doğal felaketlere sık sık maruz kaldığına dikkati çeken Davutoğlu, Türkiye’nin doğal felaketlere müdahalede AFAD merkezli olarak bu konudaki deneyimlerini söz konusu devletlere aktarmaya dönük bir çalışma da yapılacağını ifade etti.
Ada devletlerinin Türkiye'den öncelikli talebinin kapasite artırımı ve teknik eğitim alanında olduğunu belirten Davutoğlu, bu konuda da taraflar arasında kurulacak bir özel mekanizmayla ciddi işbirliği planlandığını bildirdi.
Davutoğlu, ada ülkelerinin, Türkiye'nin 2015-2016 dönemi için Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) üyeliği adaylığı için verdikleri desteğe de teşekkür ederek, "Türkiye küresel bir aktör olarak Pasifik adalarının sorunlarını yakından takip etmeye devam edecek. İkili ilişkilerimizi geliştirmeye kararlıyız. Coğrafi olarak uzak olsak bile gönülce dost olduğumuz bu ülkelerin sorunlarını ele alacağız, küresel sorunlarda da Pasifik ülkeleriyle omuz omuza çalışmaya devam edeceğiz" diye konuştu.
Doğu Timor
Bir gazetecinin, "20 Mayıs'ın Doğu Timor'un bağımsızlık yıl dönümü olduğu, bu konuda Doğu Timor halkına bir mesajı olup olmadığı" şeklindeki sorusu üzerine de Davutoğlu, Türkiye'nin Doğu Timor'u ilk tanıyan ülkeler arasında bulunduğunu hatırlattı.
Son dönemde Doğu Timor ile ilişkilerde gelişmeler yaşandığını anlatan Davutoğlu, bu ülkeye idari ve hukuki reformlar konusunda her türlü desteği vermeye hazır olduklarını söyledi.
Doğu Timor'a, Türkiye'nin Portekizce Konuşan Ülkeler Topluluğu'na gözlemci olarak katılmasına verdiği destekten ötürü de teşekkür eden Davutoğlu, Türkiye'nin 23 Temmuz'da Doğu Timor'da yapılacak Portekizce Konuşan Ülkeler Topluluğu toplantısına resmen davet edildiği bilgisini verdi.
"İnsanlığın içişleri bakanları olma sorumluluğumuz var"
Türkiye'nin aday olduğu BMGK üyeliğine gelmesi durumunda dünyadaki krizlerle ilgili nasıl bir politika izleyeceği şeklindeki soru üzerine de Davutoğlu, Türkiye'nin 2009-2010 dönemindeki BMGK üyeliğinin derin ve güçlü izler bıraktığını belirterek, "Önümüzdeki dönemde de Türkiye, BMGK üyeliğini değerlendirerek yakın çevresinde karşı karşıya kaldığı meydan okumalar ve krizlere çözüm bulma konusunda aktif bir politika sergileyecek" dedi.
BMGK'nin gündemindeki krizlerin birçoğunun Türkiye'nin yakın bölgesinde cereyan ettiğini anlatan Davutoğlu, "Bu konuların hepsinde Türkiye'nin yapabileceği ciddi katkılar var. Bu sorunların çözümünde çabalarımızı artıracağız. Ama onun kadar önemli olan, insanlığın bütününü ilgilendiren küresel sorunlarda da Türkiye son dönemde ciddi inisiyatifler aldı" diye konuştu.
Türkiye'nin çevre sorunları konusundaki duyarlılığının altını çizen Davutoğlu, toplantıda da çevre sorunlarının gündeme geldiğini ifade ederek, "Başka konularda her birimiz kendi ülkemizin dışişleri bakanları olarak ulusal çıkarlarımızı gündeme getirebiliriz. Ama çevre söz konusu olduğunda hepimizin ulus devletlerin dışişleri bakanları olarak değil, insanlığın içişleri bakanları olarak davranma sorumluluğumuz var. Türkiye, başta çevre ve iklim değişikliği konuları olmak üzere bu dost ülkelerin sorunlarını BMGK üyeliği döneminde de güçlü bir şekilde dile getirecek. Türkiye bölgesel ve küresel barışı ilgilendiren her konuda aktif inisiyatifler geliştirecektir" görüşünü dile getirdi.
Türkiye'nin BMGK adaylığına destek
Kiribati Cumhurbaşkanı, Dışişleri ve Göç Bakanı Anote Tong da toplantının Türkiye’nin 2008’de bölge ülkeleriyle başlattığı ilişkinin güçlendirilmesine hizmet ettiğini vurgulayarak, "Dünyanın bizim yaşadığımız bölgesinde en büyük sorun iklim değişikliği ve sürdürülebilir kalkınma. Toplantı bu bakımdan son derece anlamlı ve önemli" dedi.
"Mesafeler artık mesele değil, mesele iyi niyet" ifadesini kullanan Tong, "Artık küresel bir cemaat olduğumuzu fark etmemiz ve başarıyı ancak birlikte yakalayabileceğimizi anlamamız lazım" diye konuştu.
Türkiye'nin BMGK üyeliğiyle ilgili olarak da Tong, "Türkiye'nin BMGK adaylığını bölge olarak destekliyoruz, Türkiye'nin de bu çevre ve iklim değişikliği sorununu BMGK’da gündeme getireceğini umuyoruz" dedi.
Basın toplantısı öncesinde Türkiye ile Niue arasında diplomatik ilişkilerin kurulması için ortak metin imzalandı. Türkiye ayrıca Vanuatu ve Marşal Adaları'yla da diplomatik işbirliğini öngören mutabakat zaptlarına imza attı.
Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.